|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
ergenlik çağındaki çocuğa yüz çevirmeyin |
![]() |
Ergenlik Çağındaki Çocuğa Yüz Çevirmeyin&Quot; |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Ergenlik Çağındaki Çocuğa Yüz Çevirmeyin&Quot;Uzmanlar ergenlik çağındaki çocukla itiş-kakış ve inatlaşma şeklinde yaşanılabilen bir durum karşısında ailelerin, bu geçişin doğal olduğunu bilerek, çatışmaya girmek yerine onun yanında bir tutum almasında yarar bulunduğunu bildirdi ![]() Alman Hastanesi Psikiyatri Bölüm Başkanı Uzman Dr ![]() ![]() Küey, ergenliği daha çok, "bir geçiş dönemi ya da dönemeç olarak tanımladıklarını" belirterek, "Ama dönemin özelliği gerçekten o geçiş veya dönemeç olmasından gelen bir karmaşa taşıması ![]() ![]() Küey, genel olarak 14-18 yaş arası yaşanan bu dönemde, ergenin bedeninin, cinselliğinin değiştiğini ve kimlik gelişiminin yaşandığını ifade ederek, şunları kaydetti: "Ergenlik bir karmaşa dönemi ama bu ergenliğin gereği olarak beklenen bir durum olabiliyor ve sonunda bu dönemden ergen sağlıklı bir erişkin olarak çıkabiliyor ![]() ![]() Günümüzde de bunlar eskiye göre biraz daha arttı ![]() ![]() ![]() Ergende kimlik değişimi Ergenin, bu dönemde karşılaştığı en önemli değişimin "kimliğine ait değişim olduğunu", bütün dünyayı, anne babayı ve arkadaş ilişkilerini sorgulayarak bunlar içinde kendine bir yer bulmaya çalıştığını anlatan Ayça Gürdal Küey, burada da gencin ciddi bir karmaşa ve belli sorunlar yaşadığını söyledi ![]() Küey, bu tartışmanın derinleşmesi, gencin bunun içinden çıkamaması ve çevre tarafından iyi desteklenmemesi halinde, depresif durumlar da ortaya çıkabildiğine işaret ederek, "Ergen çok çabuk kendini eyleme vuran, çabuk eyleme geçen bir yapı ![]() ![]() Gencin bireyleşme ve bağımsız olmaya çalıştığı bu dönemde ister istemez ailesiyle çatışmaya girdiğini ve bunun da döneme özgü olduğunu dile getiren Küey, itiş-kakış ve inatlaşma şeklinde yaşanılabilen bu durum karşısında ailelerin, bu geçişin doğal olduğunu bilerek, çatışmaya girmek yerine onun yanında bir tutum almasında yarar bulunduğunu bildirdi ![]() Ergen birimine başvuru nedenleri Psikiyatri Bölümünde ergen ve yeme bozuklukları birimi bulunduğunu anlatan Küey, kendilerine en çok "aile, okul ve arkadaş ilişkilerinde uyumsuzluk, ilişki sorunları, okul problemleri, yeme bozuklukları" gibi sorunlar nedeniyle başvuru yapıldığını söyledi ![]() Yeme bozukluklarının belirgin olarak kızlarda, alkol ve madde kötüye kullanımının ise daha çok erkeklerde görüldüğünü anlatan Küey, yine kızlarda anne-kız çatışmasının sık başvuru nedenleri arasında yer aldığını ifade etti ![]() Ailelere, ergenlik döneminin özelliklerini iyi tanımaları, gencin yanında olmaları ve olası değişiklikler karşısında telaşa kapılmamaları önerisinde bulunan Küey, "Örneğin bize yapılan başvuruların bir kısmının çok doğal ergenlik değişimleriyle ilgili olduğunu görüyoruz ![]() Aileler bazen de çabuk telaşa kapılıyorlar ![]() ![]() Küey, ancak sorun yaşanması halinde ailelerin bir merkeze başvurmaktan çekinmemesi ve bunu ertelememesi gerektiğine işaret ederek, sözlerine şöyle devam etti: "Ergenlik döneminin bazı sorunları, gerçekten çok kronikleşip bize gecikmiş olarak başvurulduğunda tedavi etmemiz daha zor oluyor ![]() ![]() Bazen o kadar ertelenmiş oluyorlar ki, bir psikiyatr ya da psikologa başvurmadan, diğer branşları dolaşarak bunları halletmeye çalışıyorlar ![]() ![]() Kadın doğum uzmanlarına başvurarak bu sorunu halletmek istiyorlar ![]() ![]() O çağda bulunan bir çocuk varsa ve bu sorunları yaşıyorsa, doktor doktor gezme yerine önce bir psikiyatrik danışmanlık alabilirler ![]() ![]() Ergenlik döneminde ebeveynlerin arkadaş yerine, anne-baba olması gerektiğini belirten Küey, "Dinleyen, duyan, kulak veren, gencin söylediğini doğru anlayıp, doğru yorumlayabilen anne-baba olmak gerekiyor ![]() Güç mücadelesine girilmemesi gerekiyor ![]() ![]() ![]() ![]() Gencin o dönemde temel referanslarının aileden daha çok arkadaşlara saydığını ve sanki ailesinin söylediklerini hiç dikkate almazmış gibi gözüktüğüne dikkat çeken Küey, "Fakat o arada aslında ergen ailenin bütün söylediklerini duyuyor ![]() ![]() Olumlu şeyleri de her zaman söylemeye devam etmeli, genci cesaretlendirmeli, beğendiğini söylemeli ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Ergenlik Çağındaki Çocuğa Yüz Çevirmeyin&Quot; |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Ergenlik Çağındaki Çocuğa Yüz Çevirmeyin&Quot;Anksiyete Bozuklukları Anksiyetenin en iyi tanımı, somatik belirtilerin de eşlik ettiği, normal dışı, nedensiz bir tedirginlik ve korku halidir ![]() Anksiyeteyi, kaygı, sıkıntı, bunaltı, endişe olarak da adlandırabiliriz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anksiyetenin en iyi tanımı, somatik belirtilerin de eşlik ettiği, normal dışı, nedensiz bir tedirginlik ve korku halidir ![]() Anksiyete sık yaşanan, herkes tarafından zaman zaman hissedilen bir duygudur ve her zaman bir hastalık belirtisi olarak düşünülmemelidir ![]() ![]() Normal anksiyetenin organizmayı uyarıcı, koruyucu ve motive edici özellikleri vardır ![]() Anksiyetenin patalojik olduğuna karar verebilmek için, uyaranın şiddeti ile ortaya çıkan anksiyete uyaran ile uyumlu olmaması, zamanla azalmak yerine değişmemesi ya da şiddetlenmesi, klinik tabloya ağırlıklı olarak anksiyetenin fiziksel belirtileri hakim olması, anksiyeteye katlanılaması ve işlevselliğin bozulması gerekir ![]() ![]() ![]() ![]() Anksiyete Bozukluklarını DSM-IV-TR’a göre: Panik Atağı Agorfobi Agorafobi Olmadan Panik Bozukluğu Agorafobi ile Birlikte Panik Bozukluğu Panik Bozukluğu Öyküsü Olmadan Agorafobi Özgül Fobi Sosyal Fobi (Sosyal Anksiyete Bozukluğu) Obsesif-Kompulsif Bozukluk Travma Sonrası Stres Bozukluğu Akut Stres Bozukluğu Yaygın Anksiyete Bozukluğu Bir Genel Tıbbı Duruma bağlı Anksiyete Bozukluğu Madde Kullanımının Yol Açtığı Anksiyete Bozukluğu Başka Türlü Adlandırılamayan Anksiyete Bozuklukluğu olarak sınıflandırabiliriz ![]() Anksiyete Bozukluğu her 100 kişiden 30’unda yaşamlarının bir döneminde görülebilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anksiyete Bozukluğu teşhisi konan kişilerin genelde çekingen ve bağımlı bir yapıları olup, kendilerine güvenleri azdır ![]() ![]() Anksiyete Bozuklukları’nda annenin gerilim ve kaygısının önemli olduğu düşünülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anksiyete Bozukluğu’nun tedavisinde ilaç tedavisi yanında , kişinin beklentileri, düşünüş biçimini değiştirme, gevşeme eğitimi, belli durumlardan kaçınma gelişmiş ise kaygıya yol açan etkenlerle yüzleştirme gibi yaklaşımların olduğu bilişsel tedavi uygulanmalıdır ![]() |
![]() |
![]() |
|