Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Sözlük Ağı

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
harfi

İ Harfi 4

Eski 09-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İ Harfi 4



inkişâ: açılma
inkişaf: açılma, gelişme
inkişafat: açılmalar, gelişmeler
innî: eserlerden eser sahibine götüren delil
ins: insan
insâ: unutma
insâf: merhamete dayalı adalet
insâfkârâne: insaflıca
insaniyet: insanlık
insaniyeten: insanlık bakımından
insaniyetkârâne: insanlığa yakışırcasına, insanca
insaniyetperver: insanlıksever
insî: insanla ilgili, insan cinsinden
insibab: dökülme, katılma
insibağ: boyanma
insicâm: düzgünlük
insilâh: soyulma, sıyırılma
insiyak: sevkedilme
inşâ: yapma, kurma
inşâallah: Allah dilerse
inşâd: şiir okuma
inşât: ferahlandırma
inşiâb: bölümlenme
inşikak: yarılma
inşirâh: ferahlanma, açılma
intâc: netice verme
intâk: konuşturma
intâkıbilhak: Allahın konuşturması
intâniye: mikrobik
intiaş: dinlenip canlanma
intibâ: izlenim
intibâh: uyanma
intibâhkârâne: uyanmışçasına
intibak: uyma
intifâ: faydalanma
intifâ: sönme
intihâ: son, sona erme
intihâb: seçme
intihal: çalma
intikal: geçme, anlama
intikam: öç
intikamkârâne: intikam alırcasına
intisab: bağlanma, kapılanma
intişâr: yayılma
intişârât: yayılmalar
intizam: düzgünlük, düzen, yerli yerindelik
intizamât: intizamlar
intizamkârâne: düzgünce
intizamperver: düzensever
intizamperverâne: düzensevercesine
intizar: bekleme, gözleme
intizaren: bekleyerek
inzâl: indirme, inme
inzâr: korkutma
inzibât: sıkı düzen
inzimâm: eklenme
inzivâ: bir köşeye çekilme
inzivâgâh: inziva yeri
ipnotizma: telkinle uyutma
îrâb: düzgün söz söyleme
irâd: gelir, kazanç
îrâd: söyleme, dile getirme
irâde: seçme ve isteme kabiliyeti
irâdet: irade
irâdî: iradeyle ilgili, istemekle
irâe: gösterme
irâs: verme, miras bırakma
îrâz: yüz çevirme
ircâ: indirme, döndürme
irfân: bilme, anlama, zihni olgunluk
irhâsât: Efendimizin peygamberlikten önceki harika hâlleri
irs: miras, kalıtım
irsâ: sağlamlaştırma
irsâl: gönderilme
irsâlât: göndermeler
irsiyet: kalıtım
irşâd: hak yolu gösterme
irşâdât: irşatlar
irşâdgâh: irşat yeri
irşâdî: irşatla ilgili
irşâdkâr: irşatçı
irşâdkârâne: irşat edercesine
irtibât: bağlılık, ilgi
irticâ: geri dönücülük
irticâc: çalkalanma
irticâkârâne: geri dönercesine
irticâlen: hazırlıksız söyleme
irticâlî: hazırlıksız konuşma
irtidâd: dinden dönme
irtidâdkâr: dininden dönen
irtifâ: yükseklik
irtihâl: göçme, ölme
irtikâb: işleme
irtisam: resmedilme
irtişâ: rüşvetçilik
irzâ: razı etme
irzâk: rızık verme
isa: dört büyük peygamberden biri
isâbet: yerini bulma, rast gelme
isâbetiayn: göz değmesi
isâd: yükseltme, mesut etme
isâet: kötü iş işleme
îsâf: yardıma koşma
âsal: ulaştırma
isâle: akıtma
îsâr: kendisi muhtaç olduğu hâlde başkasına verme ahlâkı
isbât: delil göstererek hakikatı ortaya koyma
isevî: isa aleyhisselâmın dininden olan kimse
isevîlik: isa aleyhisselâmın dini
iska: sulama
iskân: yerleştirme
iskât: susturma
iskender: sayısız beldeler fethetmiş bir hükümdar
islâm: Hazreti Muhammed aleyhisalâtü vesselâmın getirdiği din
islâmiyet: islâmlık
ism: günah, suç
ismar: meyve verme
ismet: masumluk, temizlik
ismiâzam: en büyük ilâhî isim
ismifâil: kimin iş yaptığını bildiren isim, özne
ismullah: Allah adı
isnâaşer: on iki
isnâd: dayandırma
isnâdât: dayandırmalar
ispirtizma: cinlerle konuşup da ruhlarla konuştuklarını sananların fikri
isrâ: geceleyin götürme
isrâf: gereksiz yere harcama
isrâfât: gereksiz harcamalar
isrâfil: sur borusunu üflemekle görevli büyük bir melek
isrâfilmisâl: israfil gibi
isrâfilvârî: israfil aleyhisselâm gibi
isrâil: Hazreti Yakubun lâkabı
isrâiliyyat: Yahudilikten kalma bilgiler
istahrabat: ateşe tapanların ünlü ateşlerinin bulunduğu yer
istasyon: demiryollarında durak
istatistik: hüküm çıkarmak için bilgi toplama ve sınıflandırma ilmi
istiâb: içine alma, kaplama
istiânât: yardım istemeler
istiâne: yardım isteme
istiâre: bir kelimeyi başka anlamda kullanma
istiâze: sığınma
istibâd: akıldan uzak görme
istibdad: baskıcı yönetim
istibdadât: baskılar
istibka: kalıcı kılma
istibrâ: küçük abdestten sonra idrarın iyice kesilmesini beklemek
istibşâr: müjdeleme
istibşârkârâne: müjdelercesine
istîcâl: acele etme
isticvâb: sorup cevap isteme
istîdâ: dilekçe
istidad: istidat, yetenek
istidadat: yetenekler
istidadî: yetenekle ilgili
istidlâl: delil getirme, delile dayanarak hüküm çıkarma
istidrâc: derece derece yükselme, hayırsız başarı
istidrâcî: istidracla ilgili
istidrâdî: başka konu anlatılırken arada söylenen söz
istif: yığma
istifâ: işten ayrılma
istifâde: faydalanma
istifâdeten: faydalanma bakımında
istifâza: feyizlenme, manen gıdalanma
istifâzaten: feyizlenme bakımından
istifhâm: soru, sorma
istifra: kusma
istifsâr: anlamak için soru sorma
istifta: bir meselede dinin hükmünü sorma
istigase: yardım isteme
istiğfar: Allahtan af dileme
istiğna: gönül tokluğu, nazlanma, uzak durma
istiğrâb: yadırgama, garipseme
istiğrâbkârâne: yadırgarcasına
istiğrâk: ilâhî aşka dalıp coşarak kendinden geçme, esrime
istiğrâkî: istiğrakla ilgili
istiğrâkkârâne: kendinden geçercesine
istihâl: temizleme
istihâle: başkalaşma
istihâre: bir işin iyi olup olmadığını anlamak için rüya görmek niyetiyle uykuya yatma
istihâza: âdet kanı
istihbâb: güzel sayma
istihbâr: haber alma
istihbârât: haber almalar
istihdâf: hedef edinme
istihdâm: hizmet ettirme
istihfâf: hafife alma
istihkak: hak etme
istihkâm: sağlamlık, siper
istihkâr: hor görme
istihlâk: tüketim
istihrâc: çıkarma, çıkarım
istihrâcât: çıkarmalar, çıkarımlar
istihsâl: üretim
istihsân: güzel sayma
istihsan: korunma
istihsânât: güzel saymalar
istihsânkârane: beğenircesine
istihyâ: haya etme, utanma
istihzâ: ince alay
istihzâkârâne: alay edercesine
istihzar: hazırlama
istihzarât: hazırlamalar
istikamet: doğrultu, yön
istikbâl: gelecek zaman, yönelme
istikbâlbîn: geleceği gören
istikbâlî: gelecekle ilgili
istikbâliyât: gelecek zamanda olacaklar
istiklâl: bağımsızlık
istiklâldârâne: bağımsızca
istiklâliyet: bağımsızlık
istikmâl: tamamlama
istikrâ: ayrı ayrı olaylardan genel bir hüküm çıkarma
istikrâen: istikra bakımından
istikrah: tiksinme
istikrâr: karar kılma, yerleşme
istikrâz: borçlanma
istikzâr: pis görme
istilâ: kaplama
istilâkârâne: kaplarcasına
istilhak: kendine alma
istilzâm: gerektirme
istilzâz: lezzet alma
istimâ: dinleme
istimâl: kullanma
istimdâd: yardım isteme
istimdâdgâh: yardım isteme yeri
istimdâdkârâne: yardım istercesine
istimlâk: kamulaştırma
istimrâr: devamlılık
istimsâl: örnek alma
istimzâc: kaynaşma, karışma
istinâbe: başka yerde bulunan şahidin ifadesinin alınması
istinad: dayanma
istinaden: dayanarak
istinadgâh: dayanak
istinaf: başlangıç, mahkeme
istinâs: alışma, ısınma
istinbât: bir sözden gizli bir mânâ çıkarma
istincâ: helada temizlenme
istinkâf: çekinme, katılmama
istinkâr: inkâr etme
istinsâh: sayfaları yazarak çoğaltma
istintak: konuşturma
istirâhât: dinlenme
istirâhâtgâh: dinlenme yeri
istirâhâthâne: dinlenme evi
istirâk: hırsızlık
istirdâd: geri alma
istirhâm: merhamet dilenme
istirhâmnâme: merhamet dilenme yazısı
istîsâb: güç sayma
istîsal: kökünü kazıma
istiskal: yüz vermeyerek kovma
istismâr: menfaatine alet etme
istisnâ: ayrılık, kural dışı
istişâre: danışma, konuşma
istişfâ: şifa isteme
istişhâd: şahit gösterme
istişmâm: koklama
istitafkârane: merhamet isteyen gibi
istitar: örtünme
istitrad: ara söz
istivâ: düzelme, güneşin tepeye gelmesi
istizâh: açıklama istemek
istizâm: büyütme
istizân: izin isteme
istizhâr: birinden yardımcı olmasını isteme
isyân: ayaklanma, başkaldırma
isyânkârâne: başkaldırırcasına
îşâ: yatsı
işâa: haber yayma
işâl: alevlendirme
işâr: sezdirme
işârât: işaretler
işârâtülîcâz: mûcizelik işaretleri
işâret: anlamlı davranış, belirti
işâreten: işaret ederek
işârî: işaretle ilgili
işbâ: doyurma
işgal: oyalama, alma
işgüzar: çalışkan
işhâd: şahit gösterme
işkâl: güçleştirme, çetinleştirme
işkembe: hayvan midesi
işkil: vesvese, kuşku
işmâm: koklatma
işmar: anlamlı işaret
işrak: Allaha ortak koşma
işrâk: ışıklandırma, parlatma
işrâkiyye: batıl bir felsefe
işrâkiyyûn: işrâkiyyeciler
işret: içkili toplantı
iştiâl: alevlenme
iştibâh: şüphelenme, benzerlik
iştibâk: şebekelenme, örgülenme
iştigal: uğraşma
iştihâ: iştah
iştihar: ünlenme
iştikak: türeme
iştira: satın alma
iştirak: ortaklık, katılma
iştiyak: şiddetli istek
iştiyakât: şiddetli istekler
iştiyakâver: pek istekli
iştiyakengiz: istek veren
îta: verme
itâat: söz dinleme
itâatkârâne: söz dinleyerek
itâb: azarlama
itâm: yemek yedirme
itfa: söndürme
ithaf: yazılan kitapta birinin adını anma
ithâm: suçlama
ithâmnâme: suçlama yazısı
îtibar: saygınlık
îtibarî: var sayılan
îtidâl: orta hâllilik
îtidâlidem: soğukkanlılık
îtikâd: gönülden inanma
îtikâdât: inanmalar
îtikâden: inanma bakımından
îtikâdî: inanmakla ilgili
îtikaf: bir yere çekilip ibadet etmek
îtilâ: yükselme
îtilâf: anlaşma
îtimâd: güvenme
îtimâden: güvenerek
îtinâ: özen
îtiraf: saklamayıp söyleme
îtiraz: karşı çıkma, karşı söz
îtirazât: itirazlar
îtiraziye: cümlede ara söz
îtirazkârâne: itiraz edercesine
îtiraznâme: itiraz yazısı
îtisaf: haksızlık
îtiyad: alışkanlık
îtizâl: ayrılma, sapma
îtizâr: özür bildirme
itkan: sağlam yapma
itlâf: öldürme
itlak: bağlama, asma
itmâm: tamamlama
itminân: tatmin olma
itminânbahş: tatmin eden
itminânkârâne: tatmin olurcasına
ittibâ: tabi olma, uyma
ittibâen: tabi olarak, uyarak
ittifâk: birleşme
ittifâken: birleşerek
ittifâkî: birleşmeye dair, üstünde birleşilen
ittifâkkârâne: birleşircesine
ittihâd: birlik
ittihâdıislâm: Müslümanların birlik olması
ittihâm: suçlanma
ittihâmkârâne: suçlanarak
ittihâmnâme: suçlanma yazısı
ittihâz: alma, sayma
ittika: sakınma
ittikan: sağlamlık
ittisâf: sıfatlanma
ittisâfkârâne: sıfatlanırcasına
ittisâk: düzenli diziliş
ittisâl: bitişme
ittizâh: açıklık
ittizân: ölçülülük
ityân: belirleme
ivaz: karşılık
îvicâc: eğrilik
îvicâcât: eğrilikler
îyanî: görünen
îyd: bayram
izâ: birdenbire
izâbe: eritmek
izâc: taciz etme, rahatsız etme
izâcât: taciz etmeler
izâe: aydınlatma
izâfe: bağlama, yükleme
izâfî: göreli, göreceli
îzâh: açıklama
îzâhât: açıklamalar
îzâhen: açıklama ile
izâle: giderme
izâm: büyükler
îzâm: büyütme
izân: anlayış
izânî: anlayışla ilgili
izâr: elbise
îzâz: ağırlama
izbe: kuytu
izdihâm: yığışma
izdivâc: evlenme
izdiyad: artma
izhâr: gösterme
izinnâme: izin belgesi
izmihlâl: bozulma
izn: izin
izzet: üstünlük, galibiyet
izzetâlûd: izzetle karışık
izzetinef insanın kendine saygısı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.