![]() |
Davet Yolunda İmtihan Ve Çileler |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Davet Yolunda İmtihan Ve ÇilelerDavet Yolunda İmtihan Ve Çileler Bilindiği gibi çileler, davetlerde Allah'ın kanunudur ve davet yolunun temel bir parçasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çilelerin ve imtihanların, davalarda Allah'ın kanunu olduğunu pekiştiren hadis-i şerifler ve ayet-i kerimeler varid olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Elif, Lam, Mim ![]() ![]() ![]() ![]() "Ey müminler! Yoksa siz, sizden önce gelip geçmiş kavimlerin baslarına gelenler size de gelmeden Cennet'e gireceğinizi mi sandınız ![]() ![]() ![]() "Andolsun ki; sizi biraz korku, açlık, mallardan, canlardan ve ürünlerden biraz azalma (fakirlik) ile imtihan eder, deneriz ![]() ![]() "Allah, kirlenmişi temizden ayırdetmeksizin mü'minleri bulunduğu halde bırakacak değildir ![]() ![]() "Andolsun ki; senden önceki peygamberler de yalanlamıştı ![]() ![]() ![]() "Andolsun ki; içinizden cihad edenlerle, sabredenleri belirleyinceye kadar ve haberlerinizi açıklayıncaya kadar sizi imtihan edeceğiz ![]() Siyret-i Nebeviyye, Resulullah (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Resulullah (a ![]() ![]() ![]() Resulullah (a ![]() ![]() "Sizden önceki ümmetler arasında öyle kimseler vardı ki, adam yakalanır, bir çukur eşilir ve içine konulurdu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ve yine hepimiz, Resulullah (a ![]() ![]() ![]() "Yasîr ailesi! Sabredin ![]() ![]() Eğer Allah dileseydi, kafirlerin mü'minlere işkence yapmalarına engel olurdu ![]() ![]() ![]() ![]() Şehid İmam Hasan el-Benna, bu konuyu ve bizim üzerimizde imtihan ve çilelerle Allah'ın kanununun uygulanmasının gerekli olduğunu iyi biliyordu ![]() ![]() ![]() Ve şöyle diyordu: "İşte o vakit, dava sahiplerinin yoluna girmeye başlamış olacaksınız ![]() İşte bize, davet yolunun dikenlerle ve yokuşlarla dolu olduğunu, güllerle döşenmiş olmadığını öğretti ![]() ![]() Korunmamız için çilelerle ilgili sapmaları ve hataları aşağıya maddeler halinde sunuyoruz: 1- Bazılarının, çilelerin davet yolunda tabii bîr durum olmadığını veya cemaatin içine düştüğü hataların bir neticesi olduğunu sanmaları hatadır ![]() Sonra bu gibi hatalı anlayışlar, saflar arasında yayılır ve davet yolundaki yürüyüşe zarar verdiğinden ötürü kargaşaya sebep olur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2- "Biz hak üzerinde olsaydık, Allah bize elbette yardım ederdi ve Allah düşmanlarına imkan vermezdi ki, bize yapacaklarını yapsınlar" demek suretiyle çilelerin yola güvenmede sarsıntı meydana getirdiğini savunmak da bir yanlış anlamadır ![]() Şüphe üreticileri, bu düşünceyi etrafa yayıyorlar ve bazıları da onlardan etkileniyor ![]() ![]() ![]() O demişti ki: "Hükümet ve Başkan Abdunnasır hak üzerinde, sizler ise batıl üzerindesiniz ![]() ![]() Bu, Firavun'un Musa'ya karşı kullandığı mantığın aynısıdır ![]() 3- Yine sapmalardan biri de bazılarının şöyle zannetmeleri: Düşmanlarla diplomasi sanatını kullanmakla veya siyaset sayesinde ya da hikmetle çile ve işkencelerden korunmak mümkündür ![]() ![]() ![]() ![]() Düşmanlar, dava sahiplerinin işini bitirmek maksadıyla onlara karşı açtıkları savaştan asla vazgeçmeyecekler ![]() ![]() Bu düşünceyi destekleyen Kur'an ayetlerine göz atalım: "Onlar isterler ki, sen yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar ![]() "Şayet onlar sizi ele geçirirlerse, size düşman kesilecekler, size ellerini ve dillerini kötülükle uzatacaklardır ![]() ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Müşrikler, sana vahyettiğimizden başka bir şeyi yalan yere, bize isnad etmen için seni neredeyse, sana vahyettiğimizden saptıracaklar ve ancak o takdirde seni candan dost kabul edeceklerdi ![]() Bakınız Hz ![]() ![]() ![]() "Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl ![]() ![]() ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 4- Eziyetten, hapsolunmaktan ve cezalandırılmaktan kurtulmak için zalimi destekleme, cemaatten ayrılıp uzaklaştığını açıklama ve cemaate saldırıya geçmek bir sapmadır ![]() İşin aslı, işkencelere katlanıp sabretmemiz, sebat edip terketmememiz veya davet yolunu ve cemaate karşı tavır değiştirmememizdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Zaman değişse de, sıkıntılarıyla mutluluklarıyla, Hadiseler devam etsin ettiği kadar, sonsuza Yumuşatamaz bizi hiç bir çelik mızrak, Ne de baş eğdirebilir bir soysuza ![]() 5- Çile ve işkencelerin, yolda yürümeyi bırakıp oturmaya sevketmesi de bir sapmadır ![]() İşin aslı sebat etmektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bundan dolayı biz Şehid İmam'ı, sebatı, davet yolunun zaruretlerinden saydığını ve sebatı, bey'atın on prensibinden biri yaptığını görüyoruz ![]() ![]() Şehid İmam'ın sebat konusunda şöyle dediğini görüyoruz: "Sebattan kasdımız, Müslüman Kardeş'in ne kadar zor ve süre ne kadar uzun olursa olsun, Allah'a kavuşuncaya kadar gayesi uğrunda çalışması ve gayret göstermesidir ![]() ![]() ![]() "Mü'minlerden bir grup, Allah'a verdikleri sözde durdular ![]() ![]() ![]() ![]() Bize göre vakit ilaçtan bir cüzdür ![]() ![]() ![]() Biz, düşmanla karşılaşmayı ve çileleri arzu etmeyiz, Allah'tan devamlı afiyet dileriz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 6- Çilelerden önce, sorumluluk mevkisine gelenlerin bazısının çile esnasında güçsüzleştiği ortaya çıkar ![]() ![]() ![]() Çünkü beşer olarak bizim gücümüz, falanca kişinin çilelere maruz kalınca sebat edeceğini veya etmeyeceğini bilmemize imkan vermiyor ![]() ![]() Kalbleri ve gaybı ancak Allah bilir ![]() 7- Bela ve musibetler konusunda Allah'ın hikmetini hesaba katmamak da bir sapma veya hatadır ![]() Halbuki, Allah'ın hikmeti insanları denemek ve iyiyle kötüyü birbirinden ayırmaktır ![]() ![]() ![]() ![]() 8- İşkence ve eziyetlere, şiddetinden ötürü tahammül etmeyen, ric'at yapmadan veya inancını değiştirmeden zayıflık gösteren kimseleri mazur görmemek de aynı şekilde sapmadır ![]() Onun yüzüne kapıyı kapamak veya davet için çalışmasına engel olmak doğru olmaz ![]() ![]() 9- Meşakkatler karşısında asıldan sapmalardan biri de; fertleri alıkoyma düşünce ve gayretidir ![]() Bu, davetin ve İslami çalışmanın hesabına da olsa aynıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Davet Yolunda İmtihan Ve Çileler |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Davet Yolunda İmtihan Ve Çileler10- Burada önemli noktalar var ve bazılarının içine düştüğü hatalı anlamalar var ![]() ![]() ![]() ![]() Çilelerin ve musibetlerin, davet ve davetçilere zarar veren hatalı düşüncelere ve böyle sonuçlara sebep olduğunu akıl kabul etmez ![]() ![]() ![]() Yine çile ve musibetler gönülleri ve niyetleri her türlü şüpheden ve dünyevi maksatlardan arındırır, safın zayıf noktalarını temizler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bela ve musibetler sırasında davetin neşri birazcık geri kalır, ama onun yerini nefislerin temizlenmesi, güzelleştirilmesi ve terbiyesi alır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 11- Çilelerden dolayı yeni bir işkenceye maruz kalmayalım diye davet hareketini ve Allah'a daveti durdurmamız da asıldan sapmadır ![]() Peygamberimiz ve önderimiz, müşrikleri İslam'a davet ediyordu, bundan dolayı da eziyetlere maruz kalıyordu ![]() ![]() Eziyet ve musibetler sırasında bize düşen ödev, davet ve hareketin bizden istediğini, duraksamadan imkan ve şartların elverdiği ölçüde yerine getirmektir ![]() ![]() 12- Çile ve sıkıntılar, faaliyetlerimizi; ilim, ibadet ve zikir gibi, düşmanları ve yöneticileri kızdırmayacak alanlara kaydırmamıza sebep olmamalıdır ![]() Yine çile ve sıkıntılar, düşmanları korkutan; yaşama, yönetim, cihad ve benzeri konuları terk etmemize sebep teşkil etmemelidir ![]() ![]() 13- Son olarak, çilelerin şiddetli ve uzunluğu, Allah'a ve O'nun desteğine olan güvenimizin; geleceğe ve gelecekteki hedeflerimizi gerçekleştirme konusundaki umudumuzun zayıflaması sonucu umutsuzluğa kapılmak da bir sapma ve hatadır ![]() Aslında bu güven, uğradığımız eziyetlerden ve düşmanların engellemesinden etkilenmemelidir ![]() ![]() ![]() Bu konuda Cenab-ı Hak şöyle buyuruyor: " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Siyret-i Nebi bize, Allah'ın işkence ve sıkıntılara uğramalarına rağmen az sayıdaki mü'minlere çok sayıdaki kafirlere karşı nasıl yardım edip zafere erdirdiğini açıklıyor ![]() ![]() ![]() ![]() Ayet-i Kerimeler, şiddet ve sarsıntıya rağmen Allah'ın yardımına güvenmeyi pekiştiriyor: "(Ey müminleri) Yoksa siz, sizden önce gelip geçmiş kavimlerin başlarına gelenler, size de gelmeden Cennet'e gireceğinizi mi sandınız? Yoksulluk ve sıkıntı onlara öylesine dokundu ve öylesine sarsıldılar ki, peygamber ve O'nunla beraber iman edenler nihayet "Allah'ın yardımı ne zaman gelecek?" dediler, işte o zaman (onlara) "Şüphesiz Allah'ın yardımı yakın" denildi ![]() "(O kafirler kendilerine verilen mühlete aldanmasınlar ![]() ![]() ![]() Şehid İmam, bize yol üzerindeki yokuşları gördüğümüz zaman, karşısında hiçbir yokuşun dayanamadığı başarının amillerini düşünmemizi işaret etmişti ![]() Şöyle diyordu; a- Biz Allah'ın davetine çağırıyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() "Allah'ın boyası (ile parlayın) ![]() ![]() b- Tüm dünya bu davete çok muhtaçtır ![]() ![]() c- Elhamdülillah, biz şahsi arzulardan ve kişisel çıkarlardan uzağız ![]() ![]() ![]() d- Biz Allah'ın desteğini ve yardımını bekliyoruz ![]() ![]() ![]() "Allah emrini yerine getirmeye kadirdir ![]() ![]() Mustafa Meşhur |
![]() |
![]() |
|