Aids Belirtileri Nelerdir? |
|
|
#1 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Aids Belirtileri Nelerdir?Oldukça tehlikeli hastalıklardan birisi olan Aids'in belirtileri ve tedavi yöntemleriyle ilgili aklınıza takılan tüm bilgilere bu makalemizden ulaşabilir, sorularınıza cevap bulabilirsiniz ![]() ![]() HIV enfeksiyonunun nasıl ilerlediğini belirtmeden önce bazı noktalara değin*mekte yarar vardır ![]() HîV enfeksiyonu bulaşmış kişi bu (virüsü yaşamı boyunca taşır ve bulaştırıcıdır Virüs sürekli olarak ürer Virüs üremesinin etkileri ise çok sonra belir*ginleşmeye başlar Hastada belirti ve klinik bulgular ortaya çıktığında, HIV enfeksiyonunun belirti veren evresine girilmiş olur![]() Birincil enfeksiyon belirtileri olgu*ların çok küçük bir bölümünde bulaş*madan hemen sonra ortaya çıkar Virü*sün vücuda girmesinden sonraki 3-6 ay içinde akut enfeksiyon bulgu ve belirti*lerinden bağımsız olarak HlV?e karşı antikorlar oluşur Virüsü alan kişide uzunca bir süre hiçbir belirti görülme*yebilir (belirtisiz enfeksiyon) Bazen ilk belirti yaygın lenf bezi büyümesidir (lenfadenopati) Buna İngilizce terimle*rin kısaltılmasıyla oluşturulmuş LAS (lenf bezi büyümesi sendromu) ya da PGL (inatçı ve yaygın lenf bezi büyü*mesi) gibi adlar verilir![]() HIV enfeksiyonunun daha da ilerle*mesiyle hastalığın tipik belirtileri ortaya çıkar Önce ağız boşluğunda kandida tü*rü mantar enfeksiyonları, dilde beyaz plaklar halinde çok küçük kabarcıklar, kilo kaybı, düşmeyen ateş, saç dökülme*si, düşünsel işlevlerin zayıflaması, zona ve akciğer veremi görülebilir Bu belirti ve hastalıkların tümüne birden ?AİDS bağlantılı kompleks? (ARC-AIDS Rela-ted Complex) adı verilir Daha ileri evrede fırsatçı enfeksi*yonlar, tümörler ve ağır sinir sistemi bozukluklanyla ortaya çıkan hastalıklar görülür Buna ?AİDS bunama komplek*si? (ADC-AIDS dementia complex) de*nir Sonuçta hasta tükenme sendromu (Wasting Syndrome) adıyla bilinen dö*neme girer Bu dönemde kilo kaybı en ileri aşamadadır HIV enfeksiyonunun gidişi bazı la-boratuvar testleriyle izlenebilir Bunla*rın başlıcaları şunlardır: Mutlak CD4+ lenfosit sayısı, CD4+ lenfosit yüzdesi, kanda virüs ve antijenlerinin varlığı, kanda p24-karşıtı antikorların varlığvve kanda beta-2-mikroglobülin düzeyi Kanda CD4+ lenfositlerinin azalması, AiDS?in ilerlediğinin en duyarlı göster*gesidir ? Birincil enfeksiyon ? Birincil HIV enfeksiyonu çoğu kez belirtisizdir Ama bulaşmadan sonraki 1-12 hafta içinde özgün olmayan bazı belirtiler gö*rülebilir Ateş, terleme, fenalık duygu*su, yaygın kas ve kemik ağrıları, iştah*sızlık, bulantı, ishal, boğaz ağrısı ve lenf bezi şişmeleri bu dönemin başlıca belirtileridir Bazı hastalarda baş ağrısı, ışıktan rahatsız olma, zihin karışıklığı ve beyin zan zedelenmesi belirtileri de görülebilir Olguların yüzde 30-50?sinde deride mononükleoz ya da ür-tikeri andıran kırmızı lekeler vardır Bu belirtiler 2-3 hafta içinde kendiliğinden geriler Çok seyrek olarak birincil en*feksiyon ensefalit (beyin iltihabı) ya da menenjitle (beyin zan iltihabı) ortaya çıkabilir Muayenede boyun, artkafa ve kol-tukaltı lenf bezlerinde büyüme, deri dö*küntüleri ve seyrek olarak karaciğer ve dalakta büyüme saptanır Kan tahlili lenfosit sayısının düşük (lenfopeni), eritrosit çökme (sedimantasyon) hızının yüksek, transaminaz ve alkali fosfataz enzimlerinin artmış olduğunu gösterir Ayrıca CD8+ lenfosit sayısı görece yüksek, CD4+/CD8+ oranı tersine dön*müştür Virüsün vücuda girmesinden genellikle 2 hafta sonra kanda p24 antijeni belirir Aynı dönemde birincil enfeksi*yon belirtileri de görülmeye başlar HlV?e karşı antikorlar ise bu aşamadan 1-3 ay sonra ortaya çıkar Belirtilerin yalnızca AİDS hastalı*ğına özgü olmaması nedeniyle akut en*feksiyon evresi genellikle gözden ka*çar İleride virüsü taşıdığı kesinleşen hasta bu dönemdeki belirtileri güçlük*le anımsar Hastalığa aymcı tam ko*nurken mononükleoz, kızamıkçık, grip, sitomegalovirüs enfeksiyonları, hepatit, toksoplazmoz, ikinci evre frengi gibi hastalıklar göz önünde tu*tulmalıdır Ayrıca lenfom ve lösemi gibi kötü huylu tümör hastalıkları da ayırıcı tanı açısından önem taşır Doğ*ru tanının konabilmesi için hastadan çok ayrıntılı bilgi alınması ve olası bu*laşma etkenlerinin ortaya çıkarılması zorunludur Kanda HTV?e karşı antikorların ge*lişmesi ve dolayısıyla kan testinin olumlu sonuç vermesi akut enfeksiyon belirtilerinin ortaya çıkmasından sonra*ya rastlar Bu nedenle antikorların araş*tırılması, belirtiler kaybolduktan 4-6 hafta sonra yapılmalıdır Birincil enfeksiyon belirtilerinin hastalığın gidişini belirlemek açısından çok önemli olmadığı söylenebilir ? Belirtisiz virüs taşıyıcılığı ? Olgula*rın büyük bölümünde insanlar virüsü aldıkları ve bulaştıncı oldukları halde uzun süre hiçbir yakınmada bulunmaz*lar Bu duruma belirtisiz taşıyıcılık (seropozitiflik) denir Kişi normal ça*lışma ve toplumsal yaşamını sürdürür Ama belirtisiz de olsa bu dönemde ya*pılacak laboratuvar araştırmaları hasta*da virüsün varlığını kanıtlayabilir Bu aşamada hücresel bağışıklık sistemin*deki zayıflamayı gösteren CD4+ lenfo*sit değerinin düşmesi çok önemlidir ? Yaygın lenf bezi büyümesi (LAS) -HIV enfeksiyonunda sık görülen bir belirtidir Nedeni başka hastalıklarla açıklanamayan, en az üç ay süren, ka*sıklar dışında vücudun iki ya da daha çok bölgesinde görülen yaygın lenf be*zi büyümesi AİDS?İ düşündürür Büyü*me en sık koltukaltı ve boyun arkası lenf bezlerinde görülür Yaygın lenf bezi büyümesinin hastalığın gidişinde kötüleşme belirtisi olmadığı artık anla*şılmıştır Belirti vermeyen taşıyıcılarla LAS?lı taşıyıcılar arasında AiDS?e doğ*ru gidişte önemli bir fark gözlenmemiş*tir Bununla birlikte yaygın lenf bezi büyümesi, HIV enfeksiyonunun çoğu kez ilk klinik belirtisi ve hastanın heki*me başvurmasının en önemli nedenidir Bu durumda HIV enfeksiyonuna yol açabilecek etkenler dikkatle incelenme*li ve her koşulda kanda HlV?e karşı an*tikor araştırması yapılmalıdır Hasta bulaşma tehlikesi yaratan etkenlerle karşılaşmamışsa bile lenf bezi şişmesi*ne yol açan öbür hastalıklarla birlikte, HIV enfeksiyonu da ayırıcı tanıda göz önünde bulundurulur Kanında virüsü taşıdığı saptanan hastada lenf bezinden örnek almak (lenf bezi biyopsisi) ge*nellikle gerekmez Ama büyüme kötü huylu tümör gelişimini düşündürecek kadar ileri düzeydeyse biyopsi yapıl*malıdır ? Belirtili dönemBu dönemde AİDS öncesi dönemde rastlanan AİDS bağ*lantılı kompleks (ARC) ve AiDS?e işa*ret eden belirtiler görülür HIV enfeksiyonu ilerledikçe en sık görülen belirti ağız boşluğunda genel*likle kandida türü mantar hastalığıdır Hastalığın başlıca dört tipi vardır: Ya*lancı zarlı, hücre sayısının artmasına bağlı olarak şişmeli, kızartılı ve dudak köşelerinde yara oluşumlu Bunların içinde en sık görüleni ya*lancı zarlı kandida enfeksiyonudur Kı*zarık ya da normal renkli ağız mukoza*sı üzerinde sarımsı ya da krem-beyaz renkli tabakalar biçiminde lezyonlar be*lirir Bu tabakalar kaldırıldığında altta kırmızı, bazen kanayan mukoza görü*lür Enfeksiyon daha çok yumuşak da*mak, bademcikler, dil sırtı ve dudak mukozasında görülmekle birlikte ağız boşluğunun her yerine yayılabilir Enfeksiyonun şişmelere yol açan (hiperplastik) tipinde beyaz tabakalar mukozadan sıyrılamaz Lezyonlar ge*nellikle dilin yan bölümlerinde, damak*ta ve ağız mukozasındadır Hastalığın kızartılı (eritemli ya da atrofık) tipinde yaygın kızarıklıklar, da*ha ender olarak da damak ve dil sırtın*da lekeler ile ortaya çıkar Bu lezyonla-nn rengi parlak kırmızıdan açık pembeye kadar değiştiğinden açık renkli ol*ması durumunda tanısı güçtür![]() Yaşlılarda kansızlık, dişlerin düz*gün kapanmaması, vitamin eksikliği gi*bi nedenlere bağlı olarak dudak kenar*larında yaralara rastlanabilir Ama bu lezyonlarm gençlerde gözlenmesi HIV enfeksiyonunu düşündürmelidir Ağız köşelerinde bıçak kesişi gibi çatlaklar ve beyaz tabakalı lezyonlar bu hastalı*ğın ilk belirtisi olabilir ğızda kandida enfeksiyonu HIV enfeksiyonunun ilerlediğini gösteren çok önemli bir bulgudur Ayrıca pneu-mocystis carinii asalağının yol açtığı Çok bulaşıcı bir zatürree gibi başka fır*satçı enfeksiyonların habercisidir Ağız boşluğunda beyaz tabakalar oluşturan küçük çıkıntılar da HIV en*feksiyonunun tipik bir bulgusudur Tıp*ta ?villöz oral lökoplaki? adıyla bilinen bu lezyonlar hastada hiçbir yalanmaya yol açmaz Hemen her zaman bir şerit gibi dilin çevresinde kain1 Yüzeyi be*yaz renkli ve ipliksi ince dikey çıkıntı*lar nedeniyle pütürlüdür Bu oluşumlar mukozadan ayrılmaz Olguların yüzde 85′inde lezyonlarm ortaya çıkmasından iki yıl sonra AİDS başlar Bu orandan da anlaşılacağı gibi villöz oral lökopla*ki, AiDS?in gelişiminin önemli bir gös*tergesidir![]() HIV taşıyıcı hastalarda Herpesvirus varicella adlı virüsün yeniden etkinlik göstermesine sık rastlanır Suçiçeği et*keni olan bu virüs yeniden etkinleşti*ğinde zonaya (Herpes zoster) neden olur Zona AİDS hastalarının yüzde 10′undan fazlasında vardır Bu hastalı*ğın yaygın biçimi az görülmekle birlik*te genellikle birkaç bölgede birden orta*ya çıkar Yağlı deri iltihabında (yağlı egzama ya da seboreli egzama) kırmızı, kabuk*lu, kasıntısız lezyonlar görülür Bazı hastalarda hafif gidişli olabilir, ama gö*ğüs, sut ve saçlı deride geniş alanlara yayılan ağır biçimleri de vardır Hastalann büyük bölümünde HIV enfeksiyonu uzun süre belirtisizdir Ge*ri kalan azınlıkta ise birincil enfeksiyo*nu izleyen aylar ya da yıllar içinde yay*gın belirtiler gözlenir Hastalar çok ça*buk yorulduklarından, olağan günlük etkinliklerini azaltmak zorunda kaldık*larından yakınırlar Yaygın gece terle*meleri yalnız hastalığın ileri evrelerinde değil, daha öncesinde de görülür Vücut sıcaklığının uzun süre 38°C düzeyinde dolaşması ve aralıklı ishal dönemleri öbür yakınmalar arasındadır Bu geneldüşkünlük önemli bir belirtidir; hastalı*ğın artık son aşamaya ulaştığını göste*rir « Verem HIV taşıyıcı hastalarda git*tikçe daha sık görülen bir hastalıktır Özellikle uyuşturucu bağımlıları ve Si*yahlar arasında yaygınlaşmaktadır Hastalık genellikle eski bir verem oda*ğının yeniden alevlenmesi biçiminde ortaya çıkar Birincil enfeksiyon olarak başladığı çok ender görülür Bağışıklık sisteminin henüz büyük ölçüde yıkıma uğramadığı olgularda verem yalnız ak*ciğerlerde yerleşmiştir Bağışıklık sis*teminin zayıfladığı ileri evrelerde ise akciğerlerde çok yaygın verem gelişir ve hastalık akciğer dışına da yayılır Bu durumda AİDS tanısı hemen hemen ke*sindir![]() HIV enfeksiyonu kanla ilgili çeşitli bozukluklara yol açar Kansızlık ve kanda trombosit sayısının azalması trombositopeni) buna örnektir Özel*likle trombosit azlığı erken ortaya çıka*bilir ve uzun sürebilir Bazı hastalarda klinik belirtiler vermekle birlikte ço*ğunlukla sessiz kain- ve bazı olgularda kendiliğinden geriler![]() |
|
|
|