Havasın Özü |
|
|
#1 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Havasın ÖzüHavas ilmi genel kanıdaki düşüncelere rağmen sadece harflerin ve sayıların, esmaların veya ayetlerin sırlarından, hikmetlerinden faydalanılarak çeşitli etkiler elde etmek için esmanın veya ayetin kendisi ya da vefki ve bunlara bağlı harf ve sayılar ile tılsımlar kullanılarak ve bu sistem üzerine kurulmuş basit bir ilim veya ilmin metodu değildir Bu ilimlerin kendisine has özellikleri ve konuları vardır, bu ilminkendisi ve lisanı evrenseldir Bu ilimler ruh ve madde ile canlı ve cansız ile harfler ve rakamlar ileyıldız ve burçlar ile nebulalar ve galaksiler ile ses ve renk dalgaları ile kısaca kainatta daha genişi evrende her şeyle bağlantılıdır ![]() Bu ilim asırlardır gelmiş geçmiş alimlerin ve ulemanın bir sır gibi gizlediği ve açıkça öğretmediği ve öğretmekten de çekindiği vebal altında kalmaktan korktuğu ilimlerdendir Bu ilimler de başarılıolmanın ve zarar görmeden ilerlemenin bazı şart ve usulleri vardır Havas ilmini bilmek ve öğrenmekiçin önceden bilinmesi gereken kurallar ve önemli noktaları sırası gelince özet olarak anlatmağa çalışacağız, ama bundan önce bilinmesi gereken bu ilim yıldızlar ilminden bilinen veya bilinmeyen sırlarla alemi semalardan gelmiştir Bu ilim insanlardan önce yani arz oluşmazdan evvel ruhani alemlerde mele küt ve cinleraleminde bilinen ve kullanılan birçok gizlilikleri, esrarı ve acayipliği içinde gizlemiştir ![]() Yaşamış olduğumuz bu maddi alemin yasaları ve fiziksel oluşumları manevi alemlerin etki ve yasalarıyla meydana gelmektedir Bu ilmin kullanılışı melekler ve cinlerden sonra çok eski kavimler ve uygarlıklar tarafından kullanılmıştır bu manevi yasaları öğrenip etkilerine göre gerektiği şekilde uygulamışlardır ![]() İnsanlar bu bilgileri çok çeşitli yollardan elde etmişlerdir Hatta kimilerine göre mana aleminden gelenvarlık veya varlıklar bazı insanlara bu ilmi ve kullanma metodunu öğretmişlerdir Bu anlattığıma örnek;Bakara süresi 102 ayetinde olan Harut ve Marut isimli iki meleği örnek olarak verebiliriz![]() Gerek ruhani varlıklar veya cinlerin bildiği kelamlar, bizzat insanlar için indirilmiş kutsal kelamları veya esmaları gizlemek ya da rumuzlamak amacıyla çeşitli şekiller, çizgiler veya tılsımlardan oluşan birtakım sayılarla sembolleşen vefkler ve tılsımlar oluşturulmuştur Bazen de sırf sayılar kullanılarak bu ilim de çok çeşitliliklerle beraber çelişkilerde görülmektedir Zıtlık veya yanlışlıklar ise bu ilimler kaynağından öğrenilmeyip kolaycılık (Kopyacılık) yolu seçilmiştir![]() Günümüzdeki kitaplar da görülen veya kullanılan tılsımlar yanlış zaman veya yanlış mekanlar da şart ve kaidelerine riayet edilmeden yazılıp hazırlandığından yapılan bir işin çoğu zaman neticeye ulaşmadığını görürüz Bir de işi karıştıran esasmesele bu tılsım, sembol veya yazıların ilahi isimler ve semboller olmayıp cinler, periler veya ruhani varlık isimlerinden olduğu ibarettir Veya çok daha iyisi melek üt aleminden bir melek ismi olduğudur Dikkat edilmesi gereken hususlardanbiri de şudur: Tılsım yazarken eskilerin kullandıkları diller ve yazılar çok eski kavimlerin dillerine göre yazıldığı için günümüze gelene kadar bir çoğu unutulmuş bir çokları da tahribatlara uğratılmıştır Bu uygarlıklara ve dillere örnek olarak Mu uygarlığı Atlantiskavimleri ve eski kipti ırkı ile eski İbranice,eski Süryanice ve eski Arapça nın bazı lehçeleri ve eski Mısır yazıları, lehçeleri ve alfabeleri ki; bugün bunların bir çoğu unutulmuştur Ve daha sonra esma ve ayetlerinmanevi etkisini kullanma halidir ki; bu da bazı şartlara bağlıdır ![]() ![]() Bunlar da özet olarak esma ve ayetlerinanlam ve etkilerinin kudretini bilmektir Bu halde kendi içinde guruplamaktır Bunları da şöyle özetleyelim;esma veya ayetin bilinen anlamının yanında bir de batını (gizli) anlamları vardır Bunlar etki olarak farklısonuçlar verirler ve sen bilmelisin ki; Kur’an –ı Kerim’in anlamının anahtarını yüce Allah (c c ) peygamberlerive onun evliya kullarına ve rahmani olan meleklere lütfetmiştir ![]() Şimdi bunu sana biraz daha açayım şöyle ki; sözleri ruhsuz bedenler olarak düşün yani cansız cesetlerin hali olarak işte bu cesetlere ruh vermek sözlerin insan dilinden kelam olarak çıkmasıdır Ama bu çıkışınmertebeleri ve kudretleri farklı farklıdır Buna da kelam ilmi derler Eğer sen hakkıyla dilden çıkan sözlereruh yüklersen bu durum mecazi anlamdadır Bu yükleyişle onu kudretlendirebilirsen o kelamla amaçladığınetkiyi hemen elde edersin Çünkü kudretlenmiş ruhlar yani yüklenmiş sözler etki sahibidirler ve etkileyiciolmasının yanında etkileyicileri de harekete geçirendirler ![]() Bu sırları sana biraz daha açayım bilmiş ol ki; bunların şekli ise iç içe girmiş daireler gibidirler Yani dairelerdenmaksat sırların sırlarla örtülü olduğunu anlatmak istedim Bir sır kapısını geçmekle mana alemine geçtiğinizannetme araladığın her sır kapısının ardından yeni bir sır kapısı karşına çıkacaktır Bu sırlar aleminden geçişsüresince karşına çıkacak olan bir sürü engeller olacaktır Bunları aşmanın yolu başta ihlas olmakla beraberkuvvetli bir iman yapısı irade ve teslimiyet gerektirmektedir Bu geçeceğin sır kapılarını her araladığın dabaşka bir zaman ve boyuta geçeceksin Tabi ki; sırları çözmekle bitiremezsin Bu böylece devam eder gider![]() Bilmen gereken bilgi sorumluluk yükler ve gizli sırlar insana her zaman mutluluk vermez Bu hal vefk ilminde görülür![]() Şöyle ki; nasıl harf üzere tertip olan vefkler nesneye ve cesede, sayı ile tertip olan vefkler ise ruha ve ervaha, karma olanlar ise her ikisine de etki ederse bu daireler de iç içe her hali kapsar ve halden hale geçirtir ![]() Hal diliyle sana sırları tabir eyler her ilimden birer nebze tattırır Bilmiş ol ki; rakamların, vefklerin ve çizgilerin ya datılsımların ki; bunlar da harf ve rakamdır Bunların da kendilerine özgü incelikleri ve hassaları vardır Bunlarında cümlesinin sırları sırlarla gizlidir Yani özün özünden gelir Bunların ve cümlesinin şifa, sevgi, nefret, hikmetve kahriye v s ile ilgisi bu türden etkilerledir İşte sana anlatılan bu havas ilminin özü dediğimiz halin dehali dediğimiz sırlarla örtülü sırlar dediğimiz hikmet ve ilim ve marifet ile ervahın ve büyük zatların öğrenilen ve öğretilen esma ve ayetlerle harflerin, sayıların, burçların, yıldızların, maddelerin, bitkilerin, hayvanların, canlı ve cansız nesneler üzerinde etkileriyle insanlar üzerinde dahi nebat ve hayvanata karşı şifa ve sevgi, nefret ile hassalarını inceler ve ayrıca öz olan ilim de; mevsimlerin belli mekanların, kara parçalarının, denizlerin ve ruhani alemlerdeki varlıkların, cinlerin, perilerin ve meleklerin etkili güçlerini ve ilahi bazı güç ve kudretlerin rica yada minnet edilerek şifa, sevgi ve nefret etkisi ile ve bunun dışında kalan halleri elde etmek için öğrenilen hallerdir ![]() Bu ilimler de bir de ebced ile başlayıp cifir ile devam eden ve ismi harf ilmi olarak bilinen ledün ilmi ve hal ilmi ile birleşen ve bunların tamamının özünü kapsayan özün özü dediğimiz sözün sırrı gelir Ehli isendinle marifetten hikmet eyle velâkin bu anlatacaklarım öyle kişiler içindir ki; onlar anlatacaklarımızı anlar ve de hakkıyla uygular Bu yazdıklarımızı kavramaya çalış basit bir ilimmiş gibi yırtıp atma anlatacağımşeyleri anlatmam tabi ki olanaksız Çünkü boynumuzda vebal olur,anlayan olur anlamayan olur, nasihateuyan olur uymayan olur, ehli olana kapalı kapı yoktur, kalbi sâim olana rumuza gerek yoktur Buanlatacağımız olayların gerçekleşmesi ile değil olayların olacağı zamanların yaklaşmasıyla anlayacaksınız ![]() Biz bu imajları ve manaları sisle kaplı bir vadiye dağıttık ama bu gerçekleri ruhsal saflığa ve hikmete ve marifete ulaşmış mütevâzı insanlardan saklamadık hatta açıkça anlattık Hele nur yüzlü insanlardan hiçsaklamadık Yüzünde nur olanın kalbinde hikmet pınarları vardır Kalbe akan ilhamlar beyinde inkişaf eder,ruhunda ilim deryasına dönüşür Sen o derya da bir gemi aklın ve vicdanın da kaptanın olur ve bunlar ruhunda ve ruhun da Ruh’u Sultan’da son bulur Kendine kaptan yaparsan nefsiniyolculuğun ve seyrin Şeytan ile birlikte yok olur ![]() HAVAS İLMİ NEDİR Havas ebced ile başlayıp cifir ile devam eden ve ismi harf ilmi olarak bilinen ledün ilmi ve hal ilmi ile birleşen ve bunların tamamının özünü kapsayan özün özü dediğimiz sözün sırrı ilmidir ![]() 1- Harflerin Ebced ve kabala sayısal değerlerini ve anlamlarını ![]() 2- Harflerin Burçlar hanesindeki karşılığını ![]() 3- Allah'ın sıfatlarının sırlarını ve Dua ve esmaların mucizelerini ![]() 4- Melek'lerle nasıl kontakt kurulacağını ![]() 5- Cinler ve benzeri varlıkları etkileme ve emre alma yollarını ![]() 6- Bizim kainat ve alt üst alemlere gidiş sırlarını ![]() 7- Etkileme ve büyü ilmini ![]() 8- Ebced İlmini ![]() 9- Cifr İlmini ![]() 10- Yıldızname-i İlmini ![]() 11- Tıbbın Bulamadığı çaresiz hastalıkların tedavisini ![]() Bu ilim asırlardır gelmiş geçmiş alimlerin ve ulemanın bir sır gibi gizlediği ve açıkça öğretmediği ve öğretmekten de çekindiği vebal altında kalmaktan korktuğu ilimlerdendir ![]() Bu ilimler de başarılı olmanın ve zarar görmeden ilerlemenin bazı şart ve usulleri vardır ![]() Bu ilim insanlardan önce yani arz oluşmazdan evvel ruhani alemlerde meleküt ve cinler aleminde bilinen ve kullanılan birçok gizlilikleri, esrarı ve acayipliği içinde gizlemiştir ![]() İmam Gazelinin Dünya'ca nam salmış hatemi (tılsımı) 24 Levhası ![]() Bu harflerin Ebced sayısal değerleri Yukardan aşağı, soldan sağa, sağdan sola, köşeden köşeye 15 verir ![]() İlm-i cifr İlm-i cifr, ansiklopedilerde, "gelecekte vuku bulacak olayları değişik metotlarla öğrettiğine inanılan ilmin adı" olarak tanımlanır Dinlerde Kutsal Kitaplarda Şifrekullanmak Yahudilik ve Hıristiyanlık Dinlerinde uygulanan bir usuldür İslam' daKur' an da şifre ve gizli bir Kehanet bilgisi saklanmıştır Kur'an-ı Kerim sıradaninsanlara Allah'hı daha iyi tanımalarına ve alim olanlarada gizli bilgiye sevk etmek için gönderilmiş bir kitaptır Onda şifre, rumûz gibi gizli şeyler aramak gelecektenhaberler çıkarmak Kur'an-ın ana gayesine ters düşmemektedir Yahudilik veHıristiyanlık' ta kullanılan ve Kabalistik hareketin öncülüğünde Tevrat' ın bir yorumu olan Zohar' da Harflerin sırlarına dayanan bir ilimden söz edilmekte ve bu Kabalistlerin en önemli kitaplarından biri olan Sepher Yetzirad' da izah edilmiştir ![]() Musa' nın yakınlarına öğrettiği "ilmi esrar" ve Hıristiyan Din Kültüründe Augustinius gibi dini önderlerin yazılarında "Cifr" ilmi ne dair bir çok örnek gösterilmiştir İslam da ilk defaŞii çevrelerde ortaya atılmış ve Hz Ali' nin Kur'an-ın batınî manalarını Hz Muhammet' denöğrenmiş ve insanların ihtiyacı olan bütün bilgileri kuzu veya oğlak derisine yazarak El - Cefr ve El - Câmia adlı iki eser ortaya çıkarmıştır ve yine bu kitaplarda yazılı bilgilerle Bütün eskipeygamberlere verilen gizli bilgiler ile kıyamete kadar olan sürede meydana gelecek hadiseler burada belirtilmekte ve bunlara karşı alınacak çözümlerde yazılmıştır Ancak bu bilgileri Ehli -beyt dediğimiz alim ve ileri gelen imamlar çözebilecek Rumûz ve şifrelerle doludur ![]() İlm-i Ebced Ebced" kelimesi, Arap alfabesindeki harflerin kolay ezberlenebilmesi için, harflerin birleştirilmesiyle meydana gelen 8 anlamsız kelimenin ilkidir Ebced, ilk kelimeninadı olduğu gibi, aynı zamanda diğer kelimelerin tümünün de adıdır Yani ebced, eskialfabeye verilen addır "Abcad, ebicad, ebiced ve abucad" da denmesine rağmentutunmuş şekli ebcedir 8 anlamsız kelime soldan sağa doğru şöyle sıralanır: Ebced,Hevvez, Hutti, Kelemen, Sa'fas, Karaşet, Sehaz ve Zazağ Son kelime "Zazığlen" veya"Zazağlen" şeklinde de okunmuştur Ebcedin menşei hakkında çok şeyler söylenmiştir![]() Bunların pek çoğu rivayetlerden oluşmaktadır Alfabeyi oluşturan 8 kelimenin ilk 6'sınınMedyen ülkesinin krallarının adları olduğu; 6 şeytanın adı olduğu; haftanın günlerinin her birinin adı olduğu; ilâhî isimlerin baş harfleri olduğu; Hz Adem 'in cennetten kovuluşununevreleri olduğu; İlâhî emirleri ve yasakları verdiği; Pers hükümdarı Sâbûr'un çocuklarının adları olduğu vs gibi birbirinden farklı rivayet ve yorumlara konuyla ilgili kaynaklarda sıkçarastlanmaktadır Bunun yanı sıra ebcedi dinî motiflerle açıklayan kaynaklar da vardır![]() Üç Ayrı Ebced Tabloları Evrensel en Büyük Ebced Hesabi ![]() Evrensel Büyük Ebced Hesabi ![]() Evrensel En Küçük Ebced Hesabi ![]() Ebcedin en büyük özelliği "Ebced hesabı" adı verilen bir işlemde kullanılmasıdır ![]() Buna göre, ebced ifadesindeki her harfin bir sayı değeri vardır ve bu değerlerden istifadeyle bir çok konuda pek çok işlemler yapılmıştır İşte bunların her birine buhesabın adı verilir Ebced alfabe düzeninin harfleri 1'den 9'a, 10'dan 90'a, 100'den1000'e doğru numaralandırılır Ayrıca bu alfabede gözükmeyen "pe" harfi "be " gibi, "çe" harfi de "cim" gibi kabul edilerek onların sayı değerlerini alır Eskilerin "hisâb el-cümel" dedikleri, ebcedhesabının 4 çeşidi vardır: "Büyük", "en büyük", "küçük" ve "en küçük" ebced hesabı ![]() Yukarıdaki tablo, eskiden büyük ebced (cümel-i kebîr) olarak ele alınmış, ama bugün küçük ebced (cümelsağir) olarak değerlendirilmektedir ![]() Kullanıldığı Yerler Ebced alfabe düzeninde her bir harfin bir rakama tekâbül etmesi keyfiyeti, Türk-İslâm kültüründe, hemen hemen her sahaya yayılan bir kullanımı ortaya koymuştur ![]() Rakamla ifâde edilecek şeyler yazıyla, yazıyla ifâde edilecek şeyler de rakamla sembolize edilir olmuştur Kullanıldığı yerler kısaca şöyle sıralanabilir: Günlük ihtiyaçlarda : Özel notlar ve ticarî ilişkilerde kullanılmıştır Meselâ: 100 akçe alacağı olan birisi alacaklıolduğu kişiye bir kağıt üzerinde bir kaf harfi yazıp gönderince hem alacağını istemiş, hem de konuyu aracıdan saklamış oluyordu İsim sembolü olarak : İki veya daha fazla kelimenin sayı değerlerinin aynı olmasından istifadeyle birini söylemekle diğeri kastedilmiş kabul edilerek halk arasında kullanıla gelmiştir Meselâ: "Muhammed" kelimesi92'dir "Aman' kelimesi de 92'dir "Mevlevî" kelimesi de 92' ettiğinden bu kavramlar arasındabir alaka kurulmuştur En meşhurlarından biri şudur : Aman lafzı senin ism-i şerîfinle müsavidir Anınçin aşıkın zikri amandır ya Resulullah Keza bukonuda ilim = amel = say kelimelerinin sayı değeri 140'dır Hem sayı değeri itibariyle hem de anlamca aralarında bir irtibat vardır Hilâl, lâle ve Allah lafzı da sayı değeri bakımından 66etmektedir Bu husustan dolayı kültürümüzde hilâl ve lâleye daha özel bir yer verilmiştir Çocuğa isim verilirken : Doğum tarihinin bir kelime veya bir, iki isimle belirlenmesidir Hangi isimler çocuğun doğduğuseneyi ebced hesabıyla verirse, o isimlerden biri çocuğa verilmiştir Meselâ: H 1311'de doğançocuğa "Mahmud Bahtiyar", "Süleyman Hurşid", "Yusuf Mazhari', "Ömer Rıza" ve "Recep Servet" gibi isimlerden biri verilebilir Çünkü bunların her biri 1311 etmektedir Kitap ve Makalelerde : Eskiden kitapların önsöz, giriş, takdim sayfaları ile numara almayan sayfalar hep ebced alfabesine göre numaralandırılmıştır Kitapların ay ve sene kayıtları, yazı bölümleri ve madde başlıkları hepebced düzenine göre tanzim edilmiştir Resmi devlet kayıtlarında : Devlet arşivlerinde yer alan birçok resmî belgeler, tutanaklar, fezleke ve mazbatalar, tarihler başta olmak üzere vak'anüvis kayıtları, vakıf kayıtları ile sayım ve envanter hesapları hep bu hesaba göre tanzim edilmiştir İlimlerde : Fizik, matematik, geometri ve astronomide sıkça kullanılmıştır "Sa'fas" kelimesinin harfleri kullanılmıştır![]() Astronomide büyük rakamlar "ğayn" harfinin birkaç tekrarı ile de sağlanabilmiştir Ebced hesabı, musikidede kullanılmıştır Buna göre sesler ve perdeleri ebced alfabe düzeninden istifade edilerek oluşturulan bir"ebced notası" ile belirlenmiştir Bu hesabın en çok kullanıldığı yerlerden biri hiç şüphesiz mimarlık tır![]() Özellikle Mimar Sinan, eserlerinde, boyutların modüler düzeninde çok sık kullanılmıştır Temeli İslâmikavramlardan oluşan bu hususa birkaç misal verelim: Süleymaniye’de zeminden kubbe üzengi seviyesi 45, kubbe alemi 66 arşın yüksekliktedir Ebced'e göre "Âdem' 45, "Allah" lafzı da 66 etmektedir Yine Selimiye'de de kubbeyi taşıyan 8 ayağın merkezlerinden geçen dairenin çapı 45 arşındır Kubbekenarı zeminden 45, minare alemi buradan itibaren 66 arşındır Süleymaniye ve Selimiye'nin görünensilüetleri 92 arşındır ki, bu da "Muhammed" kelimesinin karşılığıdır Cifr ve Vefk ilimlerinde : Ebced hesabı ayrıca cifr, vefk gibi ilimlerde, astrolojide, define aramada da kullanılmıştır Tasavvuf ve Din ilimlerinde : Ebced hesabının tasavvuf ve din ilimlerinde kullanıldığına şahit olmaktayız Özellikle"Kelime-i Tevhid" veya "Esmâ-i Hüsn"a"dan bir ismin kaç aded zikr edileceği ebced tablosuna göre tayin edilir Kur'an tefsirlerinde ve hatta Kadir gecesinin tayininde de ebcedin kullanıldığını bilmekteyiz Tarih düşürmede : Ebced hesabının en fazla en fazla kullanıldığı yer hiç şüphesiz tarih düşürmedir Bunun için oolayın tarihini verecek ustalıklı bir kelime veya mısra söylenir ki, hesaplandığında o olayın tarihi ortaya çıkar İşte "tarih düşürme sanatı" adı verilen busanat divan edebiyatı boyunca kullanılmış ve bütün kültür varlıklarımızın kitabelerinde yer almıştır Eski ve gelecek olayların tarihlerini bulmada : Özellikle Kuran-ı Kerim ve hadislerden yapılan çalışmalarla geçmiş ve gelecek olaylara ait tahminler yapılmıştır İstanbulun Fethinin "beldetun tayyibetun![]() ![]() " cümlesinden çıkartılmasıgibi Bediüzzaman said-i Nursi'nin Sikke-i Tasdik-i Ğaybi adlı eserinde bununla ilgili çok sayıdaörnek bulunmaktadır alıntı |
|
|
|