![]() |
A Harfi 3 |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() A Harfi 3ân: en kısa zaman ![]() ananât: gelenekler ![]() anâne: gelenek ![]() anânevî: gelenekle ilgili ![]() anarşi: karışıklık, kargaşalık, düzensizlik ![]() anarşilik: karışıklık, kanunsuzluk ![]() anarşist: düzen tanımaz, yıkıcı, isyancı, bozguncu ![]() anâsır: unsurlar, elemanlar, kavimler ![]() anbean: gitgide, gittikçe ![]() anber: güzel kokulu bir madde ![]() andelîb: bülbül ![]() anfeanen: gitgide, zamanla ![]() angarya: ücret vermeden gördürülen iş ![]() Anglikan: ingiliz kilisesi ![]() ânî: bir anda, hemen ![]() ankâ: hayâlî bir kuş ![]() ankebût: örümcek ![]() antika: eskiden kalma kıymetli eser ![]() Antranik: Ermeni örgütünün liderlerinden biri ![]() anûd: çok inatçı ![]() anûdane: inat ederek ![]() âr: utanma ![]() ârâ: fikirler, reyler ![]() Arabî: Arap, Arapça ![]() Arabîye: Arapça ![]() Arabîyyülibare: Arapça söz, ibare, metin ![]() ârâf: cennet ile cehennem arasındaki yer ![]() Arafat: hacda arefe günü vakfeye durulan dağın ismi ![]() arasât: ölümden sonraki dirilme yeri ![]() ârâz: arazlar ![]() araz: belirti, sonradan meydana gelen özellik ![]() arâzî: yerler, topraklar, tarlalar ![]() arbede: gürültülü patırtılı kavga ![]() Arefe: Mekkede hacıların arefe günü toplandıkları tepe ![]() arefe: bayramdan bir önceki gün ![]() ârız: gelip çatan, bulaşan, yapışan ![]() ârıza: aksama, aksaklık, engebe ![]() ârızî: sonradan olan, dıştan gelen ![]() ârî: arı, temiz, saf ![]() ârif: anlayışlı, sezgili, kavrayışlı ![]() ârifane: ârifçe ![]() ârifibillah: Allahı tanıyan ![]() ârifîn: ârifler, irfan sahipleri ![]() Aristo: eski bir filozof ![]() âriyeten: emaneten ![]() ark: su yolu, kanal ![]() arrâf: falcı, kâhin ![]() arş: ilâhî kudret ve saltanatın tecelli yeri ![]() arşın: 68 santimetrelik uzunluk ölçüsü ![]() arşî: arşa dair, mantıkta bir delil ![]() arşiv: kıymetli belgelerin saklandığı yer ![]() arûz: şiirde bir vezin türü ![]() arz: sunma, verme, gösterme ![]() arz: yer, yeryüzü ![]() arzî: dünyaya ait ![]() arzu: istek ![]() arzuhal: dilekçe ![]() arzukeş: arzulu ![]() asâ: baston, sopa, değnek ![]() âsâ: "benzer, gibi" mânâsında son ek ![]() asab: sinir, damar ![]() âsâb: sinirler, damarlar ![]() asabî: sinirli ![]() asabiyet: sinirlilik ![]() ![]() asabiyeten: asabilik bakımından ![]() asâkir: askerler ![]() asâlet: asillik, soyluluk ![]() asâleten: kendi adına ![]() âsâm: günahlar ![]() asamm: sağır, işitmez, katı ![]() asammane: sağırcasına ![]() âsân: kolay ![]() âsar: asırlar, çağlar ![]() âsâr: eserler, yapılanlar ![]() âsâyiş: barış, huzur ve güvenlik ![]() asdika: samimi dostlar, sadıklar ![]() asfiyâ: günahlardan arınmış büyük zatlar ![]() asgar: en küçük ![]() ashâb: sahipler, sahabeler ![]() asıl: kendisi, temel, kök ![]() asır: yüzyıl, çağ ![]() asırdîde: asır görmüş, çağ yaşamış ![]() âsî: isyan eden, başkaldıran ![]() asîl: soylu, terbiyeli ![]() asîlzâde: asîl kimsenin evladı ![]() âsîyâne: isyancı gibi ![]() asla: olması imkânsız ![]() aslâh: daha iyi, en üstün ![]() aslî: asılla ilgili, öze dair ![]() asliyet: asıllık, köklülük, soyluluk, gerçeklik ![]() aslüfasl: işin aslı ve ayrıntıları ![]() asm: "aleyhissalâtüvesselâm" duasının kısa yazılışı ![]() asr: asır, yüzyıl ![]() asr: ikindi vakti ![]() Asrısaadet: Peygamberimizin yaşadığı saadetli zaman ![]() asrî: çağa uygun ![]() astronomi: gökteki cisimleri inceleyen ilim ![]() âsûde: sessiz, dingin, huzurlu ![]() âsuman: gökyüzü, sema ![]() asvât: savtlar, sesler ![]() aşâir: aşiretler, oymaklar ![]() âşâr: öşürler, toprak ürünlerinin vergileri ![]() aşere: on'lar, on sayıları ![]() Aşereimübeşşere: cennetle müjdelenmiş on sahabe ![]() âşık: aşırı seven, vurgun, tutkun ![]() âşikâr: açık, belli, meydanda ![]() âşikâre: belli ederek, açıkça ![]() âşikâren: açıkça ![]() âşina: bildik, tanıdık, bilen, tanıyan ![]() aşîrât: aşireler, onda birler ![]() âşire: onda bir ![]() âşiren: onuncusu ![]() aşîret: kabile, oymak ![]() âşiyân: kuş yuvası, sevimli ev ![]() aşk: şiddetli sevgi, candan sevme ![]() aşknâme: aşkı anlatan yazı ![]() aşr: on sayısı ![]() atâ: verme, lütuf, ihsan ![]() atâlet: işsizlik, tembellik, durgunluk ![]() atâyâ: armağanlar, ihsanlar ![]() ateh: bunama, bunaklık ![]() âteşgede: ateşe tapanların mabedi ![]() âteşî: ateşle ilgili ![]() âteşîn: ateşli, canlı ![]() âteşpâre: ateş parçası ![]() âteşperest: ateşe tapan ![]() atf: atıf, bağlama, verme, yükleme ![]() atfen: birinin adına, birine yükleyerek ![]() atıf: verme, yükleme, bağlama ![]() âtıfet: karşılıksız sevgi, acıyıp esirgeme ![]() âtıl: tembel, durgun, işlemez ![]() âtî: gelecek zaman, ilerisi ![]() atiyye: hediye, ihsan ![]() atlas: üstü ipek altı pamuk kumaş ![]() attar: ıtriyat dükkanı, güzel koku satan adam ![]() Atûf: karşılıksız seven ve acıyıp esirgeyen Allah ![]() avâik: maniler, engeller ![]() avâlim: âlemler, dünyalar ![]() avam: ilimsiz, sıradan kimse ![]() âvân: zamanlar, anlar ![]() avâre: işsiz, şaşkın, başıboş ![]() avârız: arızalar, aksaklıklar, noksanlıklar ![]() âvaz: ses, seda ![]() avcıhattı: savaş cephesi ![]() avdet: geri gelme, dönme ![]() avene: yardımcılar ![]() âvize: içinde ampul bulunan ve tavana asılan süs ![]() avn: yardım ![]() avret: gizlenmesi gereken şey ![]() Avrupaperest: Avrupayı taparcasına seven ![]() avzen: havuz, göl ![]() âyâ: acaba, hayret! ayân: belli, açık seçik ![]() âyan: seçkinler, ileri gelenler ![]() ayânen: açıkça, besbelli ![]() ayânısâbite: varlıkların ilâhî ilimde ezelden beri bulunan hakikatları ![]() Ayasofya: şimdi müze olan önemli bir cami ![]() âyât: âyetler ![]() ayb: ayıp, utanılacak kusur ![]() âyet: Kurândaki her bir cümle, delil, bellik ![]() âyetülkübra: en büyük âyet ![]() âyin: dinî tören ![]() âyine: ayna ![]() âyinedar: ayna olan ![]() ayn: göz, aslı, kendisi ![]() aynelhayât: hayatın kendisi ![]() aynelyakîn: göz ile görmüşçesine kesin biliş ![]() aynen: tıpkı, tıpkısı ![]() ayniyet: aynı olma ![]() ayyâş: haram içkileri çok içen ![]() ayyuk: gökyüzünün pek yüksek yeri ![]() âzâ: uzuvlar, organlar, üyeler ![]() azâb: eziyet, işkence ![]() âzâd: salıverme, hür etme ![]() âzâde: hür, serbest, kendi başına ![]() âzam: en büyük ![]() azamet: büyüklük ![]() âzamî: en büyük, maksimum ![]() âzamîyet: en büyük oluş ![]() âzamüşşer: büyük kötülük ![]() âzâr: kötü sözle incitme ![]() azâzil: şeytan ![]() azhar: pek zahir, en açık ![]() âzim: azimli, kesin kararlı ![]() azîm: büyük ![]() azîme: büyük ![]() azîmet: dinî emirlere tam uyma ![]() azimkâr: azimli, kesin kararlı ![]() azimkârâne: azmederek, kararlı bir şekilde ![]() azîmüşşân: şanı pek büyük ![]() Azîz: pek izzetli, hep galip olan ve asla galebe edilemeyen ![]() aziz: Hıristiyanların mübarek bildikleri büyükleri ![]() azl: azil, atma, dökme, çıkarma ![]() azm: azim, kesin karar, kuvvetli niyet ![]() azm: kemik ![]() Azrâil: can almakla görevli melek ![]() azze: aziz oldu, şanı yüce oldu! |
![]() |
![]() |
|