Diabet/Şeker Hastaliği 2 |
07-25-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Diabet/Şeker Hastaliği 2Sayfa: 2/7 Diabet Tedavisinin Amaçları Çok su içme, çok ve gece idrar yapma, halsizlik gibi günlük yaşamda rahatsızlık yaratan bulguların önlenmesi, Diyabetik ketoasidoz ismi verilen diyabet komasının önlenmesi, Şişmanlığa neden olmadan büyüme ve ergenlik gelişiminin sağlanması, Kan şekeri düşüklüğü (hipoglisemi) ataklarının önlenmesi, sayısının ve şiddetinin azaltılması, Okul ve spor gibi normal yaşam aktivitelerinin ve ruhsal iyilik halinin sürdürülmesi, İş sahibi olunması ve evlenerek aile yaşamı kurulması, Uzun dönemli diyabet komplikasyonlarının önlenmesi Diabetik Ketoasidoz Koması Daha çok, insüline bağımlı diyabet hastalarında gelişir Burada en önemli faktör insülin eksikliğidir İnsülin eksikliğinde glikoz hücre içine giremez ve enerji kaynağı olarak kullanılamaz Vücuda gereken enerji yağlardan elde edilir ve keton cisimleri oluşur Bunun sonucunda vücudumuzda keton üretimi artar ve ketonlar zehir etkisi yaparlar Hastanın bilinci bozulur ve tedavi edilmezse koma tablosu gelişir Keton birikimine bağlı kusma, bulantı, yorgunluk, karın ağrısı, zor ve hızlı nefes alma, nefeste aseton kokusu, bilinç bozukluklarıve diyabet koması gibi bulgular görülür Bu bulgular hemen hekime başvurmayı gerektirir Hipoglisemi (Düşük kan şekeri) Düşük kan şekeri en uygun koşullarda bile beklenmedik bir anda karşımıza çıkabilmekte, hastaların yaşam kalitesini bozmakta, günlük yaşamı olumsuz etkilemekte, hastanın motivasyonunu azaltmakta, çok seyrek bile olsa hastanın yaşamını tehdit edebilmektedir Kan şekeri düşüklüğü, insülin, sülfoniüreler, meglitinidler gibi dolaşımdaki insülin düzeylerini artıran tedavi biçimleriyle görülmektedir İnsülinle oluşan hipoglisemiler daha sık görülmekle beraber kısa süreli ve kolay tedavi edilebilir niteliktedir Buna karşın ağızdan alınan ilaçlarla görülen hipoglisemiler daha uzun süreli ve tedaviye dirençlidir Bu nedenle ilaç hipoglisemilerinde hastaların hastanade izlenmesi gereklidir Diabetik hastalar için önemli bir problem olan hipoglisemi, yaşlı diabetiklerde daha büyük sorunlara yol açabilmektedir Vücudun, hipoglisemi ortaya çıktığında kendini savunma mekanizmaları vardır Bunlar insülin karşıtı yaşam kurtarıcı rol oynarlar Bu hormonlar sayesinde özellikle genç hastalarda hipoglisemiden fazla korkmadan normale yakın kan şekeri değerleri hedeflenir ve bu insanlar diabetin uzun süreli komplikasyonlarından korunabilirler Hipoglisemi ortaya çıktığında insülin karşıtı etki yaparak şekeri yükselten hormonlar, adrenalin (epinefrin), glukagon, büyüme hormonu ve glukokortikoidlerdir (kortizon) Bu yaşamsal savunma mekanizmaları özellikle yaşlı hastalarda bazı olumsuz etkilere yol açabilir İnsanlar yaşlandıkça önemli organları besleyen damarlarda, örneğin kalpteki koroner arterlerde veya beyin damarlarında ateroskleroz veya damar sertliği denen daralma ve sertleşmeler meydana gelir Diabetlilerde damar sertliği daha yaygın ve şiddetlidir Bu nedenle yaşlandıkça kalp krizi, felç gibi damarsal hastalıkların sıklığı artar Diabetik insanlarda aynı yaştaki diabetli olmayan insanlara oranla bunların görülme sıklığı daha da fazladır Hipoglisemi meydana geldiğinde ilk oluşan savunma mekanizmalarından biri böbrek üstü bezinden adrenalin salgılanmasıdır Adrenalinin kan şekerini yükseltici etkisi yanında kan basıncını yükseltici, kalp hızını artırıcı ve bazı damarlarda daraltıcı etkisi vardır Zaten damarlarında daralma ve sertleşmeler olan yaşlı bir diabetlide bu etki, sınırda beslenmesi olan kalp veya beyinde iskemi denen beslenme bozukluğuna yol açıp, miyokard infarktüsü veya felçlere sebep olabilir Bu nedenle yaşlı diabetliler tedavi edilirken hipoglisemiden gençlere oranla daha fazla korkulur Yaşlıların tedavi hedefleri belirlenirken hipoglisemilere yol açmamak için daha esnek davranılır İnsülinle oluşan hipoglisemiler, ağızdan alınan ilaçlara oranla daha kısa süreli ve kolay tedavi edilebilir nitelikte olduğu için yaşlı hastalarda hap yerine insülin tercih edilmelidir Düşük kan şekerinin nedeni nedir? Kan şekerinin azalmasına en çok yol açan nedenler şunlardır? Çok fazla insulin veya şeker düşürücü ilaçlar almak Yemekleri veya ara öğünleri yanlış zamanlarda yemek, kaçırmak veya bitirmemek Her zamankinden daha fazla egzersiz yapmak ***** alınması Kadınlarda mensturasyon (adet kanaması) başlaması Yeni insulin şişesinin kullanılması İnsülin enjeksiyon yerinin değiştirilmesi Sindirim güçlüğü ve mide boşalmasının gecikmesi Düşük kan şekerinin belirtileri: Sinirlilik Titreme Yorgunluk Terleme Açlık hissi Baş ağrısı Bulanık görme Çarpıntı hissi Dikkat dağılması Düşük kan şekeri nasıl tedavi edilir? Kan şekerinizin aşırı düştüğünden şüphe ediryorsanız, kan şekerinizi ölçün Bulduğunuz değer 70 mg/dlden (veya doktorunuzun sizing için belirlemiş olduğu değerden) daha düşükse, kan şekeri düzeyini yükseltmek için hemen şekerli bir şeyler yemeniz gerekir Şeker, kandaki şeker düzeyinizi diğer besinlere kıyasla daha çabuk yükseltir Eğer kan şekeri düzeyinizin düşmüş olabileceğinden şüphe ediyor, ancak ölçüm yapamıyorsanız şeker içeren birşeyler yiyin Şüpheli bir durumda kan şekerini çok düşük düzeylerde bırakmaktansa, biraz fazla şekerli besin yemek daha güvenlidir Bazı şekerli besinler: Küçük kesme şeker ( 2-3 adet suda eritilmiş) Toz şeker ( 2 tatlı kaşığı suda eritilmiş) Meyve suyu ( 1 çay bardağı) Kuru üzüm Kurabiye Sık sık hipoglisemi meydan geliyorsa ve yukarıdaki önlemlere rağmen kan şekeri düzeyiniz yükselmiyorsa, doktorunuza, hemşirenize veya diabet eğiticinize haber verin Uzun dönemli diyabet komplikasyonlarının önlenmesi Kan şeker düzeylerinin normal sınırlara yakın tutulması, söz konusu komplikasyonların zararlı etkilerini azaltabilir ve önleyebilir Sigara içmemek, tansiyonu ve kan yağlarını normal değerlerde tutmak, belirli bir egzersiz programının uygulanması ve doğru beslenme planı riski azaltan güçlü önlemlerdir Diabet ve Komplikasyonları Diabetik Nöropati Diabetik nöropati, diabet komplikasyonları içinde en sık rastlanan komplikasyonlardan biridir Hastanın yaşı ve diabetin süresi ile yakın ilişkisi gözlenmiştir Kan şekeri yüksek olduğunda sinir hücreleri şişer Şişen sinir hücreleri zamanla vücuttaki organlara sinyaller taşımak gibi temel görevlerini yerine getiremez olurlar Nöropati görünüm itibariyle şeker hastalığının ilk tanısındaki metabolik düzensizlik döneminde vücutta dolaşan ağrı, batma, uyuşma, yanma hissiyle ortaya çıkıp, regülasyonun temini ile kaybolan geçici nöropati tipi yanında, sessiz, sinsi başlayan, giderek ağırlaşan ağrı, yanma, iğnelenme, keçelenme ve batma hissiyle tedaviye (regülasyon) rağmen çözümlenemeyen, çok değişik araz ve klinik tablolarla seyredip her çeşit nöropatiyi taklit eden kalıcı tip olarak iki değişik şekilde gözlenmektedir Nöropatiye ait belirtiler hem çevre sinirlerinde, hem de otonom sinir sisteminde ortaya çıkabilir: En önemli özelliği de diabetik nöropatiye özgü belirti ya da belirti kompleksine rastlanmamasıdır Sadece beyin-omurilik sıvısında protein artması yegane spesifik bulgusudur Diabetik ayak ampütasyonlarının nedenlerinden % 60 oranında sorumludur Diabetik nöropati sinir sistemini tek taraflı veya kombine şekilde alakadar eder Başlangıçta sessiz ve belirtisizdir Genellikle diabet süresi ve ayarıyla paralel giden bir artışla ortaya çıkar Ortaya çıkış belirtileri genellikle diabetin damarsal komplikasyonlarının belirtilerini de içerdiği için klinik olarak hastalarda bu bulguları, tanıda ayırmak zorlaşabilir Bu yönden hastaların tip 1 veya tip 2 oluşuna göre ayrım yapmak gerekir Nöropatiden korunmada genel ilke metabolik kontrolün Tablodaki gibi düzenli olması ilk ve önemli ön şarttır Burada kan şekeri ve HbA1cnin ideal normal sınırlar içinde tutulması bütün güçlüklere rağmen şarttır Küçük damar arızalarını (Hipoksiyi) önlemek için sigaradan kaçınmak ve hipertansiyonun önlenmesi gerekmektedir İnsülin direncinin doğurduğu kandaki yüksek insülin seviyesinden (hiperinsülinemiden) uzak durulmalıdır Diabetik Nöropati Tedavisi Tedavinin 1 Şartı diabetin ayarlanması, 2 Şartı ise diabetik nöropatiye neden olan patolojik mekanizmaların önlenmesidir Ayrıca, diabetik nöropatinin en mühim bulgusu olan ağrı ile mücadele ve bu sahada basit analjezikler, antidepresanlar, antikomvülzif ilaçları lokal anestezikler bu grupta kullanılan ilaçlar olarak söylenebilir Sonuç olarak, diabetik nöropati şeker hastalrının % 90ında ortaya çıkan ve hastayı çok uğraştıran bir komplikasyon olduğu için ne kadar erken tanı konursa hastaya yöneltilecek tedaviden o derece fayda sağlanmış olur Nöropatiye bağlı olarak gelişen fonksiyon bozuklukları: Diabet ve ****üel İşlev Bozukluğu Karpal Tünel Sendromu Nöropati ve ayaklarımız Diabet ve ağrı |
|