![]() |
Gönül Uyandirma |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Gönül UyandirmaBaşlangıcında bulunduğumuz 21 ![]() geçiyor ![]() Bir yandan iletişim alanında gerçekleşen yenilikler, maddi ve manevi " küreselleşme " yi hızlandırırken, diğer yandan da enformatik alanında ki ilerlemeler, insan zihnini gittikçe artan bir oranda, her türlü " bilgi " ile dolduruyor ![]() isteklerimizi arttırdığı için, ne istediğimizi bilemez hale geliyor ve bir yandan öfke ile dünyanın sunduğu imkânları tüketirken bir yandan da kendi kendimizi " tüketiyoruz" ![]() Dünyaya yönelik istek ve arzuların zihnimizdeki " gürültüsü ", bizlere asıl yaratılış gayesini, asli duygularımızı unutturuyor ![]() dümdüz sakin bir göle benzetirsek, sanki bu göl, dolu yağmuruna tutulmuş gibi, artık çevredeki güzellikleri yansıtmaz hale geliyor ![]() yorduğu için, mutsuzlaşıyor, hayatın ve varoluşumuzun anlamını yitiriyoruz ![]() yerini, yok etmeye yani tüketmeye yönelik bir varoluş tarzına bırakıyor ![]() aramanın başka yönleri ise, aşırı haz arayışı ( hedonizm ) veya zihin uyuşturması yani maddi veya davranışsal bağımlılık ![]() ![]() ![]() ![]() Bırakın maddiyatı, maneviyat arayışımız bile bir tür tüketime dönüşebiliyor, her türlü manevi bilgilerle yüklenmiş zihnimiz, farkına varmadan kendi kendine tapar hale gelebiliyor ve gerçek maneviyatın insanlığa hizmet olduğunu gözardı edebiliyoruz ![]() yaşıyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() Eğer bu rüyadan uyanmak, varoluş acımızı azaltmak, yasımız ve kaygılarımızı aşmak istiyorsak, hayatımızda " birşeyleri " değiştirmemiz gerekir ![]() zihin temizliği önem kazanır ![]() ilişkilerimizde, hem de kendimizle olan dialog'da daha saf, daha berrak hâle gelebiliriz ![]() Sezgilerimiz, yaratıcı düşüncemiz harekete geçer, sisler arasından güneş çıkar ![]() nihâi amaç olduğunu düşünmek ise içinde bahar temizliği yapılmış boş bir eve benzer ![]() muhabbetle, sevgiyle, hizmetle, hoşgörüyle canlanır, temizlik bir işe yarar ![]() olmak, ileride göreceğimiz gibi bir " hâl aşkıdır " ( beeing in love with a psychological state ) ![]() Bir kanadı bağlanmış kuştur, tek kanatlı kuş uçamaz ![]() yaratılmıştır ![]() İnsan zamansal olarak düşüncelerini 3 yönde yoğunlaştırabilir, geçmiş, gelecek ve içinde yaşadığımız bu an ![]() ![]() Şu içinde bulunduğumuz ândan düşüncesel olarak ya geleceğe ya da geçmişe doğru bir yolculuğa çıkabiliriz ![]() karşılaşırız ![]() olmayınca ( çünkü geçmiş geçmiştir ), gönlümüzü onları yitirmiş olmanın sızısı sarar ![]() Acı veren anılar, acı verirler, çünkü : Tekrarlar kaygısı Kötü kader inancı Utanç Yetersizlik duyguları Öfke Suçluluk duyguları Öç alma isteği Anlamsızlık / ümitsizlik gibi duyguları beraberlerinde getirebilirler ![]() Geleceğe yönelik bir düşünsel yolculuğa çıkarsak ( tasarımlar ), belirsizliğin hüküm sürdüğü bir boyuta dalarız ![]() Hiçbir şey tam tamına " olabilir " değildir, yüzde yüz öngörülemez ve bu belirsizlik içimizde kaygı yaratır ![]() öderiz ![]() bulunduğumuz bu âna bulaşır ve aşırı temkinli olup, ânın sorumluluğunu taşımaktan kaçınırız ![]() insan hep daha yükseklere varmak için yaratılmıştır ![]() Her yeni ân, nefes alıp verişimiz gibi, bize hayat, coşku, güç veren kusursuz bir oluştur, kusurlu olmasını görmemiz sadece geçmişle yaptığımız kıyaslamadan ve öğrenme sürecinden kaynaklanır ![]() Geleceğin kaygısı bulaşırsa bu ân, karamsarlık, ümitsizlik, güvensizlik, yetersizlik, acı, isyan, öfke, nefret, doğurabilir ![]() parazitleridir ![]() İşte tefekkür - meditasyon gelecek ve geçmiş zamanın esiri olan insan düşüncesini bu içinde yaşadığımız âna yoğunlaştıran metodlardır ![]() ![]() Bu sorunun yanıtı maalesef evet ![]() geleceğe kayıyor ![]() fazlası ![]() ![]() değerli Kur'an araştırmacılarından birisi olan M ![]() kısaca aktarıyorum ![]() Bir gün Berlin metrosunda seyahat ederken gördüğü yüzlerin istisnasız hepsinin derin ve gizli bir acıyla kasılı olduğunu müşahade etti ![]() ![]() şaşkınlıkla " Bir cehennem azabı çekiyorlar sanki … Acaba kendileri bunun farkındalar mı ? " cevabıyla onu tasdik etti ![]() fasılasızca refah içinde olmalarına bağlar ![]() ![]() Kapatıp kaldırmak için uzandığında gözü Tekâsür sûresine ilişti ![]() varmak için yaratılmıştır ![]() Bir aç-gözlülük saplantısı içindesiniz, Mezarlarınıza girinceye dek (süren) ![]() Ama zamanı geldiğinde anlayacaksınız! Evet, evet! Zamanı geldiğinde anlayacaksınınz! Hayır, (onu) tartışılmaz bir kesinlikle anlasaydınız, (Cehennemin) yakıcı ateşini mutlaka görürdünüz! Sonunda onu keskin bir gözle mutlaka göreceksiniz : ve o Gün hayatın nimetleri (ne karşı yaptıklarınız) için mutlaka sorguya çekileceksiniz! Tüketim toplumu baş döndürücü bir hızla, varlığı hayatımız için zaruri olmayan nesneleri, hayat tarzlarını, sözde haz ve güvenceleri bizlere neredeyse zorla sunuyor ![]() gereken " şeylerle dolduruluyor ![]() metodlar geliştiriliyor ![]() yükseklere varmak için yaratılmıştır ![]() Dünyaya yönelik istek ve arzuların zihnimizdeki " gürültüsü " bizlere asıl yaratılış gayesini, sonsuz olan aslî duygularımızı unutturuyor ![]() refahın artışı ile azalmıyor, çoğalıyor ![]() şema ile anlatmak istiyorum ![]() Şemada bir yukarıya yönelik dikey istek yönü hayal edin, o ân ne getiriyorsa eyvallah ![]() anlaşılma olmasın, oturduğu yerden hiçbir çaba göstermeden miskin bir hayat tarzı ile " istememeyi " amaçlayın demiyorum, fazla isteğin karşıtı olarak kanâat varoluş konumundan söz ediyorum ) Birde " aşağı " doğru yönelen istekler dizisi ( dünyevi istekler, hırs, tamah ) gözlemliyoruz, bu istekler dizisi " kaygı çukuruna " dalıyor, yani istedikçe daha derine batıyoruz ![]() İstemenin " anatomi " si ni açıklayalım : Peki ne zaman istenir? Özne kendisinde birşeyin eksik olduğuna inandığında seçici dikkatini devreye sokarak eksikliği giderecek nesneyi arar ![]() Ama çelişki - paradoks burada başlar, özne nesneye vardığında bir süre sonra sıkılmaya başlar, bıkar ve bir başka sözde eksikliğinin farkına varır ![]() değişik oranlarda " doyumsuz " dur? Bıkkınlık vardığı eşyanın hakikatini ( aslını, nûrunu, özünü, mükemmelliğini vs…) görememekten kaynaklanır ![]() ![]() İslâm'da bu kabuğu değil, " aslı " görmeye " hikmet " denir ![]() arayışına devam eder ve başka bir " eksikliği " tamamlamak için yeni bir nesne arar ![]() bulduğunda yeni bir nesneye yönelir ve bu süreç ömür boyu sürer gider ![]() Gönül Uyandirma Yani meditasyon nedir ? Düşüncenin zaman içerisindeki akış yönünü değiştirerek " anlık görüş " bilincine girmek için yapılan bir uygulamadır ![]() geleceğin kaygılarından etkilenmeyen " anlık görüş " meydana çıkar ![]() açılması, gönül gözü ile görme derler ![]() değil, sadece bir zihin temizleme / psikohijyen metodudur ![]() yapılır ![]() -------------------- Gönül Uyandirma Yani gönül gözlerinin acilmasi Metitasyon ile ayni sey midir ? Bir açıdan evet, " meditare " kelime anlamı olarak " ortayı bulmak " demektir ![]() zamanın ortasında bulunan ân noktasını bulmak ![]() temizliğinden geçirilmiş bir eve benzetirsek, temizlik sonrası eve " misafir " ( ilâhi tecelliler ) beklenir, gelirse gelir gelmezse sabır edilir ![]() kuralları vardır, muhabbet kanıt, fedakârlık gerektirir ![]() başına geç ve " oluşu " izle değildir ![]() " Oluş " un sahibi olduğu ve bizimde bu oluşta " sorumlu " olduğumuz bilincidir ![]() gelmeyen, davet edilmeyen eve mâzallah çeşitli kılıklara bürünmüş nefs girer ( alt kişiliklerimiz, ermiş, aydınlanmış rollerine pek rahatça girebilirler ) ![]() kendi kendimizi sever hâle gelebiliriz, bunun adı İslâm'da gizli şirk'tir ![]() tehlikelerinde bu konuyu daha derinliğine sunacağım ![]() biz müslümanlar, inananlar için amaç değil tefekkür, namaz, zikir, dua için bir ön hazırlık aracı,bizi gecmisimizden gelecegimizden kurtaran o ani yasatan en muhtesem uygulama namazdaki SECDE anidir Dikkat edin, başınızı secdeye koyduğunuzda kısa bir süre için olsa bile bu zaman aşılır, sonsuzlukla temas edilir ![]() ![]() ortamda saatler, dakikalar gibi geçer ![]() gönülle yapıldıkları takdirde, bizleri yine anlık görüş bilincine getirirler ![]() gönülle yapılırsa bizi o nûrani âleme sokar ![]() uygulamalarda tehlike, dil söylerken, aklın başka yönlere kayabileceğidir ![]() yeteneklere sahiptir ![]() Yoğun bir dönemden sonra tercüme yaparken uyuduğumu hatırlarım, uyuduğunu nasıl bildin derseniz, rüya görüyordum ! Son olarak hasta, yaşlı, yetim, muhtaçlara hizmet çok şaşırtıcı bir hızla bizi zaman tuzağından kurtarır ve içinde bulunduğumuz ânı olağanüstü yoğunlukta yaşatır ![]() uygulamaların dışında tüm insanlık oldum olası hep bu " ân hasretini " yaşamış ve yüklenmiş zihinleri boşaltmak istemiştir ![]() buradaydım yanıtını alırız ![]() Yorgun bir çalışma gününün ardından köy meydanında yakılan bir ateş, etrafında yapılan sohbetler, söylenen şarkılar … Dağda odun toplarken kuşların cıvıltısı ve rüzgârın ağaçlardaki hışırtısı ile ferahlayan gönüller ![]() Deniz kenarında günbatımını seyr eylerken yaşanan coşku ve huzur ![]() şiir hep aynı amacı gütmüş, bizlere şifresini çözemediğimiz, görünen dünyanın ardındaki ahengi, saflığı, duruluğu, güzelliği yaşatmıştır ![]() fırtınasından kurtulunca, gönüllerdeki zaten var olan huzur, sükûnet yüzeye çıkınca, insanlar bu kez dünyanın lâtif derinliklerine dalarak - tefekkür ederek - görünenin ardındaki sırrı çözmeye çalışmışlar ![]() Tefekkür derinliğine düşünme demektir Zaman ok istikametinde akar ama düşüncelerimiz ile zamanın bu kuralını bozarak her iki istikamette hayal kurabiliriz ![]() isteklerin oluşturduğu dalgacıklar ân bilinci gölünün dümdüz yüzeyini dalgalandırır, dipteki tortu (bilinçdışında depolanmış veriler) yukarı çıkar, su bulanır ![]() duyu organlarımızda bir kusur olmamasına rağmen, görürüz ama göremeyiz, duyarız ama duyamayız ![]() Diyelim bir " mucize " oldu, geçmişten ve gelecek hayallerinden gelen uyaranlar azaldı, kesildi ve o gölün yüzeyi sakinleşti, dümdüz oldu ![]() ![]() Gönül uyandırma " ise suyun yüzeyini sakinleştirme, tortuların dibe çökmesine yol açan hazırlık safhası ![]() Peki bu duruma geldiğimizde düşünce var mı derseniz, evet var, yoksa tefekkür mümkün olmazdı ![]() tür düşünce artık gittikçe artan oranlarda bildiğimiz tarzda bir düşünce değil ![]() âna yoğunlaşıp, geçmişten gelen parazitleri ve geleceğe yönelik istekleri azaltabilmişsek, dünyayı ve çevremizdeki eşyayı sanki ilk kez görüyormuş gibi yaşayabiliriz ![]() elmasını gören bir bebek gibi … ( bildiğiniz gibi tanımlama, algıladığımız bir nesneyi daha önce gördüğümüz bir nesne ile karşılaştırmadır ) Bu tür düşünce, hadi gelin - gönül düşüncesi - diyelim, geleceğe yansıması olmadığı için ( çünkü istek yok ), kaygı taşımayan bir düşüncedir ![]() özellikle müzmin kaygı duyguları taşıyan insanlar için önemli, çünkü bu insanlarda her nesne, her olay kaygı dolu çağrışımlara neden olur ![]() Demek ki düşüncelerimizin zaman içerisindeki akışını ( geçmiş ve geleceğe ) denetleyebilirsek, duygularımız daha berraklaşır, sanki " varoluşumuzun ince ayarı " gerçekleşmiş olur ![]() ayarlanmış duyularımız ile bu yeni tür düşünce tarzının, gönül düşüncesinin, içinde yaşadığımız karanlık dünyada, ışık tutabileceği yönlere bakalım ![]() yön olabilir, iç ve dış dünyalarımız ![]() kavramlar vs… ) Önce derin tefekkür halinde dış dünya nasıl görülebilir, âriflerden duyduklarımıza ve okuduklarımıza dayanarak birkaç örnek verelim ![]() Yukarıda sözünü ettiğimiz " göl " ün yani gönlün yüzeyi ayna gibi olunca, gönül hem görür hem de ayna gibi yansıtır ![]() " Ben tamamiyle göz olan bir aynayım ![]() Karşımızda duran bir gülü hem görürüz, hemde o gül oluruz ! Ân bilincinde, gönül gözü açıldığında, eğer daha " gül " diyebileceğimiz bir tanımlama varsa, bu tanımlama artık ayrıntısal değil, tümcel olur ![]() gibi yaşanır ![]() ![]() Ne geçmişin anılarını ne de geleceğin beklenti ve kaygılarını o çiçeğe yansıttığımız için, gülün bizim önümüzde, tüm gizilgücü ile varolmasına izin vermiş oluruz ![]() ![]() ![]() ![]() dediğimiz anda, yani rasyonel akıl devreye girdiği anda, bu görüş hemen bozulur ![]() yoluyla bir gül bizi nerelere götürdü ![]() alacağız ![]() ![]() almadı ![]() ![]() ![]() ![]() Aydınlık sabahı düşün ve durgun karanlık geceyi Rabbin seni ne unuttu, ne de darıldı ![]() Öteki dünya senin için ( hayatının ) bu ilk bölümünden daha iyi olacak ! Ve zamanı geldiğinde Rabbin sana ( kalbinden geçeni ) bağışlayacak ve seni hoşnut kılacak ![]() O seni yetim bulup bir sığınak vermedi mi ? ( M ![]() Şimdi derin tefekkür halinde, önce karanlık geceyi tasavvur edelim ve yukarıda verdiğim o gül örneğinde olduğu gibi, o karanlık gece olalım ![]() gizemi, tüm bilinmezliği, tüm doğurganlığı gerçekleşsin ![]() derinliğini tekrar tekrar yaşayalım ![]() Ve yavaş yavaş o karanlık gece aydınlansın, karşıki dağların arasından güneş doğsun ![]() Ve şimdi tüm parıltısı, doğurganlığı, coşkusu, sesleri, kokuları ile sabah olalım ![]() sabahtan başka hiçbir şey kalmasın ( ayna bilinç ) ![]() ![]() kaygı, bilinmezlik, hepsi gitti, ümit, coşku, sevgi doğdu ![]() Şimdi tekrardan bir gece, bir de sabah olalım ![]() akılla değil, hâl ile, gecenin geceliğini, sabahın sabahlığını yaşayarak ![]() ümitsizliği içinde yaşayan insana, bundan büyük mesaj ve yardım olabilir mi? Şimdi bir adım daha gidelim ve yine âriflerden duyduğumuz " her ân yeniden yaratılış " kavramına bakalım ![]() yeni bir yaratmadadır ![]() şekilde görebildiysek, Rabbimiz bir adım daha atmamıza izin verdiyse belki de o gülün her ân yeniden daha güzel yaratıldığını fark edebiliriz ![]() ![]() İnsan Sûresi 30 ![]() ![]() sınırlarının aşıldığı bilinç üstü bilinç… Her ân havai fişek patlamaları ile dolu rengârenk, pırıl pırıl bir âlem ![]() ![]() karşılaştırıldığında " gönül uyandırma" sanki sonsuz bir bestenin taksim bölümü gibi geliyor ![]() ( Devam edecegim ) |
![]() |
![]() |
|