![]() |
IMF Nedir? Türkiye’de IMF/Küreselleşme Ve IMF |
![]() |
![]() |
#1 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() IMF Nedir? Türkiye’de IMF/Küreselleşme Ve IMFKÜRESELLEŞME VE IMF Son dönemde IMF talimatları doğrultusunda uygulanmaya başlanan istikrar programı ülkemiz için yeni bir olay değildir ![]() ![]() Ancak, son istikrar programının uygulanmasından bugüne kadarki süreçte televizyonlarda, yazılı basında şimdiye kadar görülmemiş yaygınlıkta bir kampanya yürütülmüştür ![]() ![]() ![]() Yaşadığımız bu sancılı dönemi anlamamızı sağlayacak bilgiler bize, bu politikalar karşısında nasıl bir tavır takınacağımız ve gelecek hakkında bir ipucu verebilir ![]() ![]() Küreselleşme, dünya ekonomisi üzerinde yarattığı etkilerle son zamanların en güncel konusu haline geldi ![]() ![]() ![]() Ulusal ekonomilerin yabancı sermayeye koşulsuz açık hale getirilmesi, acımasız rekabet şartlarında tüm ülkeleri çalışma standartları açısından en düşük düzeye doğru itmektedir ![]() ![]() ![]() Böyle bir ortam bir yandan serbest toplu pazarlık düzenini tehdit ederken, bir yandan da sosyal refah sorununu ikinci plana düşürmektedir ![]() ![]() Alım gücü, yaşama koşulları, ülkelerin kendine özgü koşulları hiç düşünülmeden küresel bir pazar oluşturulmaya çalışıldığı için, sonuç küresel sefalet olmaktadır ![]() ![]() ![]() Ekonomik faaliyetlerin ve özellikle sermayenin ulusal sınırları aşması aslında yeni bir olay değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ulusal ekonomilerin bugüne dek hiç olmadığı kadar dış etkenlere bağlı olduğunu belirtmek gerekir ![]() ![]() ![]() ![]() Bir diğer önemli nokta, belirli çevreler tarafından ‘uzlaşma’ sözcüğünün daha çok vurgulanması olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuşkusuz dünya ekonomisinde hep daha güçlü olan Avrupa ülkeleri ve Kuzey Amerika, bu değişimlerin oluşmasında ve dünya ekonomisini yönlendirmede, her zaman olduğu gibi bu süreçte de belirleyici rol oynamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yapısal uyum programları, küreselleşme sürecinde ülkelerin sisteme daha çok entegre olmasını sağlamak mantığı ile işlemektedir ![]() ![]() ![]() Bir süre önce bazı kesimler tarafından demokrasinin göstergesi, dünya halklarının kaynaşması olarak kutsanan küreselleşme, bu halklara fakirlik ve kültürlerin yokolması sonucunu getirmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Ekonomi uzmanları ve finansal çevreler ekonominin gidişatını genellikle üretilen toplam mal ve hizmetler, enflasyon oranı, ticaret hacmi gibi göstergelerle değerlendirmektedirler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Açıktır ki eşitsizlik iki düzlemde gittikçe artmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peki, neden IMF üzerine bir kitapçıkta küreselleşmeden bu kadar çok bahsettik ![]() ![]() ![]() ![]() Bir diğer önemli nokta da, kurumların tek başına bir anlam ifade etmemeleridir ![]() ![]() ![]() ![]() IMF’nin görevi ve rolü küreselleşme ve neo-liberal politikaların gerektirdiği biçimde oluşmaktadır ![]() ![]() ![]() IMF: KURULUŞU, YAPISI ve İŞLEYİŞİ IMF, 1930’lardaki dünya ekonomik krizinin getirdiği birtakım sorunlarla birlikte doğdu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eğer bu döneme biraz daha dikkatli bakarsak olayları anlamamız kolaylaşır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir başka açıklayıcı nokta da IMF’nin ülkelerin borç ödeme sorunlarına bakış açısıyla ilgilidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IMF’ye şu anda 182 ülke üyedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IMF YÖNETİM KURULU (2000) Ülke Yönetim Kurulundaki oy hakkı ABD 17,35 İngiltere 5,02 Almanya 6,08 Fransa 5,02 Japonya 6,22 Suudi Arabistan 3,27 Toplam (6 ülke) 42,82 Diğer Ülkeler (176 ülke) 57,18 Türkiye 0,46 Bu tablodan hemen çıkarılabilecek sonuç, oy dağılımında belli ülkelerin ezici üstünlüğü olduğudur ![]() ![]() IMF’nin yönetim yapısı şu şekildedir: En yetkili organ olan Yönetim Kurulu’ndaki üyeler ülkelerin Ekonomi Bakanlarından ve onlara vekalet eden Merkez Bankası Başkanları’ndan oluşur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu kuruldaki 8 kişi Çin, Fransa, Almanya, Japonya, Rusya, Suudi Arabistan, İngiltere ve Amerika’yı tek tek temsil ederken, diğer 16 kişi kalan ülkeleri gruplar halinde temsil ederler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gelişmekte olan ülkeler gelişmiş ülkelerin ölçülerine ne kadar da çok yaklaştıklarını ispat edip biraz daha fazla kredi alma peşinde koşarken, gelişmiş ülkeler de doğal olarak kendi çıkarları yönünde politikalar ortaya koymaktadırlar ![]() ![]() ![]() IMF’ye katılmakla üye ülke kendi parasını diğer ülke paralarına göre nasıl belirlediği konusunda bilgi vermekle yükümlüdür ![]() ![]() ![]() Periodik olarak gerçekleştirilen müzakereler ile IMF sadece o ülkenin para politikasını denetlemekle kalmaz, aynı zamanda tüm ekonomik göstergeleri gözden geçirir ![]() ![]() ![]() ![]() görüşülür ![]() ![]() Görüldüğü üzere IMF’nin karar organı olan Yönetim Kurulu demokratik olmaktan uzaktır ![]() ![]() ![]() Az gelişmiş ülkeler aldıkları borçlar karşılığında verdikleri taahhütlerin yerine getirilip getirilmediği konusunda hesap verecek ve alacakları yeni borçlar için yeni taahhütler vereceklerdir ![]() ![]() ![]() Açıktır ki zengin ülkelerin gittikçe artan kaynaklarının sebebi, uygulanan politikalar sonucunda IMF’ye bağımlı hale gelen fakir ülkelerden buralara akan paralardır ![]() IMF politikalarının belirlenmesinde G-7 ülkelerinin etkileri büyüktür ![]() ![]() Örneğin, bu ülkelerin paralarının değerlerinde bir değişme olmuşsa ya da başka bir takım ekonomik değişimler mevcutsa, bu ülkeler bunun gelişmekte olan ülkeler üzerindeki etkisini tartışmakta ve çaşitli tavsiyelerde bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İSTİKRAR PAKETLERİ VE YAPISAL UYUM PROGRAMLARI 1954-1970 arasında 47 ülke ile değişik tarihlerde stand-by anlaşmaları yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Aynı zamanda gelişmekte olan ülkelerde yatırım yapmış olan çok uluslu şirketlerin pazarları gittikçe daraldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Genel olarak IMF’nin ülkelerin sorunlarının çözümüne yönelik yaklaşımında belirleyici olan birtakım noktalar vardır ![]() ![]() ![]() Zaten genel olarak amaç kamu kesimini daraltılması ve uzun vadede kaynakların özel kesime aktarılmasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Genel olarak istikrar paketleri acil müdahale gerektiren durumlarda kısa vadeli çözümlere yöneliktir ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : IMF Nedir? Türkiye’de IMF/Küreselleşme Ve IMF |
![]() |
![]() |
#2 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : IMF Nedir? Türkiye’de IMF/Küreselleşme Ve IMF• Yapısal uyum programları ile ekonominin tamamen ihracata dayalı bir biçimde örgütlenmesi istenmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() • Bir diğer nokta yabancı sermaye ile ilişkilidir ![]() ![]() • Ülkede kamu harcamalarının azaltılmasını sağlamak için ücretleri düşürüp artışları sınırlamak bir diğer noktayı oluşturmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() • Bu programların temel bir dayanağı da gümrükte ithal mallar için kota ve tarifeleri ortadan kaldırmak biçimindedir ![]() ![]() • Özelleştirme de IMF’nin bütün politikalarının ana hedefi durumundadır ![]() ![]() ![]() ![]() Uygulanan bu politikalardan sonra az gelişmiş ülkelerde ücretin ulusal gelirdeki payı azalırken, kar ve rantın payı genişlemiştir ![]() ![]() Yapısal uyum programlarının dayandığı bazı temel noktalar vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yapısal uyum programlarını ve istikrar paketlerini bu şekilde özetledikten sonra diyebiliriz ki IMF, dünyadaki egemen ekonomilerin diğer ülkelerden istedikleri uyum politikalarının ve düzenlemelerinin gerçekleştirilmesini sağlamak için kurulmuş bir kurumdur ![]() ![]() ![]() Uygulanan tüm bu istikrar paketleri ve yapısal uyum programlarının değerlendirilmesi çeşitli çevrelerce yapılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IMF’ye eleştiriler liberal sistemin savunucularından da gelmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IMF’nin özellikle 1980’den sonra etkinliğini artırdığını söyleyebiliriz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ancak gelişmekte olan ülkelerin dış borçları 1980-1993 döneminde 658 milyar dolardan 1,8 milyar dolara yükselmiştir ![]() Ekonominin dışa açılması, ithalattaki kısıtlamaların kaldırılması ve tüm sektörlerin ihracata yönlendirilmesinin ücretliler üzerindeki etkisi olumsuz olmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Bilindiği üzere tarımda tam bir mekanizasyona geçmiş ülkelerin yanısıra, özellikle gelişmekte olan ülkelerde küçük üreticilik hakimdir ![]() ![]() ![]() Bir diğer araştırma Bryan Johnson ve Brett Schaefer tarafından yapılmıştır ![]() ![]() ![]() Örneğin Nikaragua 1968’den 1995’e kadar 185 milyon dolar borç almış, ancak ekonomisi %55 oranında daralmıştır ![]() ![]() IMF ve Dünya Bankası’nın uyguladığı istikrar ve yapısal uyum programlarının uygulandığı dönemlerde yaşanan siyasal krizler durumu iyice açıklaştırmaktadır ![]() Bu reçetelerin işçi sınıfı üzerinde yarattığı olumsuz etkiler o denli acıdır ki, bu reçeteler uygulanırken genellikle ülkeler anti-demokratik siyasal rejimlere başvurmaktadırlar ![]() ![]() ![]() ![]() Ülkemizde de 1977 yılında borçlar had safhaya ulaşmış, Nisan 1978’de IMF ile iki yıllık bir stand-by anlaşması yapılmış, ancak Eylül ayında IMF koşullara uyulmadığını belirtmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Birçok uluslararası kuruluş Türkiye’de bu dönemde egemen olan anti-demokratik yönetimi protesto ederken Türkiye’ye bu dönemde kredilerin akması düşündürücüdür ![]() IMF politikalarının ülkeler üzerinde yarattığı etkiyi görebilmek için Şili örneğini değerlendirebiliriz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bugünkü durumuyla, IMF’nin reçetelerini uygulayan Şili ekonomisine tam bir istikrarsızlık hakimdir ![]() ![]() ![]() ![]() Bugünkü dünya ekonomisi ülkelerin ani ekonomik krizlere girmelerine neden olmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Asya krizinde de aynı şekilde davranan IMF bu ülkeleri sözde reformları etkin bir biçimde uygulayamadıkları için eleştirmektedir ![]() ![]() ![]() Meksika 1995’de IMF’den borç alarak ekonomik krizi atlatmaya çalışmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IMF talimatlarını uygulayan ülkeler büyük ekonomik krizler yaşarken, neden hala ülkeler bu talimatlara uymakta ve ekonomik gelişimlerini bu yönde planlamaktadırlar? Bunun sebebi dünyada artık ödenemeyecek hale gelmiş bir borç zincirinin oluşmasıdır ![]() Kısacası artık ülkeler IMF’ye bağımlı hale gelmişlerdir ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : IMF Nedir? Türkiye’de IMF/Küreselleşme Ve IMF |
![]() |
![]() |
#3 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : IMF Nedir? Türkiye’de IMF/Küreselleşme Ve IMFTÜRKİYE VE IMF Türkiye ile IMF ilişkileri sanıldığı kadar yeni değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkiye’nin IMF talimatları doğrultusunda uyguladığı politikaları anlamak için öncelikle ülkemizin geçirdiği ekonomik değişimleri kabaca anlatmak gerekir ![]() ![]() ![]() Uygulanan bu politikaların temelinde ulusal ekonominin gümrükler yoluyla korunması yer almıştı ![]() ![]() ![]() DP iktidarı döneminde ciddi bir ekonomik kriz baş göstermiş, OECC (şimdiki adıyla OECD) Türkiye’nin IMF’nin istikrar programını uygulamasını istemiş, uygulanmaması durumunda tüm yardımların kesileceğini bildirmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() 1973’e kadar iyi giden ekonomik göstergeler gittikçe bozulmaya başlamış ve IMF tekrar kemer sıkma politikalarının uygulanmasını istemiştir ![]() Daha önceden de bahsedildiği gibi, 1970’lerin sonunda dünyadaki birçok az gelişmiş ülke gibi Türkiye de, dış borçları ödeyemez duruma gelmiş ve petrol krizinin getirdiği olumsuz koşulların etkisinde kalmıştır ![]() ![]() 24 Ocak 1980 kararları, dünyada uygulanmaya başlanan neo-liberal politikaların Türkiye’de uygulanması için alınan bir dizi karardır ![]() ![]() Yeni Dünya Düzeni dediğimiz bu anlayışın temelinde toplumsalcı düşünüşten bireyselciliğe geçiş yatmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Genel olarak 1980 sonrasından bugüne Türkiye’nin yaşadığı ekonomik problemlerden bazıları şunlardır: Ekonomideki büyüme hızı dalgalanmaktadır ![]() ![]() ![]() olacaktır: Yıllar Yatırımların bütçe giderlerine oranı (%) 1980 17,2 1985 20,7 1990 14,7 1995 5,3 1997 7,3 1999 5,4 2000 (İlk altı ay) 5,0 Kaynak Hazine Müsteşarlığı ve Maliye Bakanlığı Resmi Verileri Görüldüğü üzere 1980 yılından sonra yatırımlara bütçeden ayrılan pay giderek azalmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkiye’nin aldığı dış borçlar genellikle tekrar borç alınarak ödenmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1998’de dünya ölçeğinde gerçekleşen ekonomik kriz işçi sınıfını vurmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1997 ve 1998 yılları boyunca IMF yetkilileri Türkiye’ye şok tedbirler önerdiler ![]() ![]() ![]() IMF ile 1 Temmuz 1998’de yapılan yakın izleme anlaşması 1961’den beri yapılan 17 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tarım politikalarına da geniş yer verilen niyet mektubunda, devlet bankalarının verdiği kredi sübvansiyonlarının kaldırılmasından ve destekleme fiyatlarındaki hedeflenen enflasyon kadar yapılan artıştan bahsedilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() IMF politikalarının temelinde yer alan kamu harcamalarının kısılması sonuçları açısından en yıkıcı olanıdır ![]() Burada Türkiye gibi az gelişmiş ülkelerin genelinde olan bir özellikten bahsetmek yerinde olacaktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bunun dışında özel sektörün çok ciddi bir sermaye birikimi ve deneyimi mevcuttur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IMF ülkelerde uygulanan politikaları değerlendirirken, başarısız olunan durumlarda bunu genellikle ülkelerin kendi başarısızlıklarına bağlamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : IMF Nedir? Türkiye’de IMF/Küreselleşme Ve IMF |
![]() |
![]() |
#4 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : IMF Nedir? Türkiye’de IMF/Küreselleşme Ve IMFŞimdi ülkemizde işçi sınıfının çalışma hayatını doğrudan etkileyen bir takım düzenlemelerin IMF ile ilişkisine bakalım ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çünkü daha önce de bahsedildiği gibi uluslararası rekabetin bu denli çetin olduğu ve farklı koşullardaki ülkelerin aynı arenada çarpıştığı bir ortamda, işçi hak ve özgürlüklerinin de, onların gözüyle bir maliyet ögesi olarak, en alt düzeyde tutulacağı kesindir ![]() ![]() IMF’nin tarım konusunda dayattığı politikalar Türkiye gibi tarımdan geçinen nüfusun oldukça büyük olduğu toplumlarda çok tehlikeli sonuçlar yaratacaktır ![]() ![]() ![]() Hemen hemen tüm IMF talimatlarında tarımsal destekleme kredilerinin azaltılması ve kaldırılması, taban fiyatlarının belirlenmesi, sübvansiyonda kısıtlama yer almaktadır ![]() ![]() Cargill gibi ulusötesi firmalar dünyada bir tohum tekeli oluşturmaktadırlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Devlet Üretme Çiftlikleri kurulduğundan bu yana tohumculuk ve hayvancılık alanlarında çok önemli buluşlar gerçekleştirmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkiye’de 24 Ocak kararlarının uygulanmasından sonra IMF talimatlarına bir süre aynen uyulduğunun bir göstergesi ücretlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şimdi IMF politikalarını yıllardır uygulayan bazı ülkelerdeki gelir dağılımını görelim: Enyoksul %20’nin payı En zengin %20’nin payı Brezilya 2,5 64,2 Şili 3,5 63,3 Meksika 4,1 55,3 Türkiye 4,7 54,9 IMF politikaları zaten kronik düzeyde olan gelir dağılımı bozukluğunu daha da artırmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Ülkemizde yıllardır uygulanan IMF politikaları sonucunda 1999 yılında iç borçlar 18 katrilyon liraya ulaşmış, dış borçlar 110 milyar doları bulmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() Sonuçta yıllardır ekonomide darboğaz yaşayan ülkemizin hala IMF reçetelerine, aslında uluslararası tekelci sermayenin isteklerine uygun hareket etmesi anlaşılmaz bir olay değildir ![]() ![]() ![]() Ekonomik gelişme denilen olayın farklı sınıflara göre farklı anlamlara geldiğini belirtmiştik ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() SONUÇ: IMF NEDİR? Basitçe toparlayacak olursak, 1980’lerin ilk yarısına kadar IMF ülkelere kısa vadeli istikrar programları uyguluyor, bu ülkelere sözde yardım için borç veriyor ve karşılığında daha az tüketmelerini ve geriye kalan malları da ihraç edip borçlarını ödemelerini istiyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sömürgeler döneminde sömürgeci ülkeler, sömürgeleşmiş ülkeler üzerinde doğrudan bir yağma gerçekleştirmekteydi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IMF’nin uyguladığı politikalar ulusal bağımsızlığımızı ve egemenliğimizi tehdit etmekte ve bağımlılığımızı artırmaktadır ![]() Ulusal ekonominin ve ulus devletin tahribatı anlamına gelen anlaşmaları imzalayan hükümetler, halkımızın birikimleri sonucunda oluşmuş kaynaklarımızı tekelci sermayenin istekleri doğrultusunda yönlendirmektedirler ![]() Dev gibi büyüyen ulusötesi şirketler önlerinde engel olarak, ulusal ekonomileri koruyucu mevzuatları görmüşlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IMF sayılan tüm bu mekanizmaların yolunda gitmesi için ekonomik jandarmalık rolünü üstlenmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() IMF az gelişmiş ülkelerde yaşayan halklar için sefaletin, ayaklanmaların, savaşların bir diğer adı olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IMF’nin politikalarından medet ummak yerine ulusal kalkınmayı nasıl gerçekleştirebileceğini düşünmeyen hükümetlerin yönettiği ülkenin geleceği, örnek verdiğimiz Latin Amerika ülkeleri gibi olacaktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İşçi sınıfı 1995 grevlerinde ve 24 Temmuz büyük mitinginde tavrını sloganlarla açıkça ortaya koymuştur: “Kahrolsun IMF, Bağımsız Türkiye!” İşçi sınıfımız bu anlayış çerçevesinde ülkemizin ulusal egemenliğinin ve bağımsızlığının yüceltildiği politikalar için mücadele etmektedir ve edecektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dünyanın her yerinde IMF politikalarının nasıl facialara yol açtığı gün gibi ortadayken, hükümetlerin uygulamaya koyduğu politikaların amacı ve hedefi işçi sınıfı için gittikçe açık hale gelmektedir ![]() ![]() ![]() Enflasyonun sorumlusu olarak emekçileri gösteren ekonomik istikrar programlarının dayattığı ücret artışlarına yönelik kısıtlamaların hiçbir mantıksal tabanı yoktur ![]() ![]() ![]() KAYNAKÇA Eğilmez, M ![]() ![]() ![]() Harrod, J ![]() ![]() ![]() ![]() Koç, Y ![]() ![]() ![]() ![]() Mander, J, G ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sönmez, S ![]() ![]() ![]() ![]() 97-99 PETROL –İŞ Yıllığı ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : IMF Nedir? Türkiye’de IMF/Küreselleşme Ve IMF |
![]() |
![]() |
#5 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : IMF Nedir? Türkiye’de IMF/Küreselleşme Ve IMFIMF VE DÜNYA BANKASI Küreselleşme uğruna Dünya pazar payının genişlemesi için çalışan kurumlardan olan IMF ve Dünya Bankasına verilen taahhütlerin yerine getirilmemesi ülkeler de kriz üstüne kriz yaratıyor ![]() ![]() ![]() Ülkelerin, ekonomilerin çöküş dönemlerinde ortaya çıkan ve onları kurtarmak için bir dizi Stand-by anlaşması neticesinde ülke ekonomisine dışardan gelen bakanlarla çözüm arayan IMF ve Dünya Bankası nedir? Ne zaman kurulmuş şu ana kadar neler yapmışlardır ? IMF ve Dünya Bankasının ülke ekonomilerine yönelik yaptırdıkları uygulamaları değil de bu sayımızda kısaca IMF ve Dünya Bankası ne iş yapar, hangi kurumları vardır sorularının cevabını vermeye çalıştık ![]() DÜNYA BANKASI Birleşmiş Milletler’e bağlı mali kuruluş olan Dünya Bankası 1944 yılının Temmuz ayında, Birleşmiş Milletler Para ve Maliye Konferansında alınan kararlar doğrultusunda kurulmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dünya bankasının şu an için amacı; gelişmekte olan ülkelere teknik ve mali yardımda bulunur ve bunu da kendisinin oluşturduğu üç uluslararası kuruluşla sağlamaktadır ![]() Bretton Woods anlaşmalarından sonra yani 1946 yılında kurulmuş ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Ülkeye veya özerk kuruluşlara hükümetlerin güvencesi altında ![]() - Genellikle 15 veya 20 yıl vadeli ![]() - Mali piyasadaki faizler oranına yakın faizle ![]() Uluslararası Kalkınma Birliği: 1960 yılında en yoksul ülkelere, son derece elverişli koşullar da yardım amacıyla kuruldu ![]() - Hükümetlere ve üçüncü kişilere ![]() - 50 yılda geri ödemek üzere ![]() - Faizsiz ama yılda % 0,75 oranında komisyonla kredi verir ![]() Uluslararası Finans Kuruluşu : 1956 yılında faaliyete geçmiştir ![]() ![]() ![]() Banka fonlarını; üye ülkelerin ödenmiş sermaye payları ( üye ülkelerin sermaye payı; ekonomik kaynaklarına göre belirlenir ![]() Genelikle kayıtlı sermayenin yalnızca %10 kadarı ödenir ve kalan miktarının istendiğinde ödenmesi taahhüt edilir ![]() ![]() ![]() Dünya bankası mali yardımlar yanında teknik anlamda da ülkelere yardım sağlayabilmek üzere 1955 yılında hükümet görevlileri için Ekonomik Kalkınma Enstitüsü kurmuştur ![]() Dünya Bankasına; Türkiye 14 Şubat 1947 yılında 5017 sayılı yasa ile üye olmuştur ![]() IMF ( ULUSLARARASI PARA FONU) Uluslar arası para fonu yani IMF, dünya çapında örgütlenen ekonomik ve mali kuruluşlardan en etkili olanıdır ![]() ![]() IMF’ nin Üye sayısının fazla olmasının sebebi ise üyeliği belli kriterler taşımaması ve yaptırımlar kapsamaması nedeniyle ayrıca isteyen ülkeler üye olabilmesiyle üye ülke sayısı 182′dir ![]() ![]() Üye ülkelerin gayri safi yurtiçi hasılası, ortalama rezervleri, cari dış ödemelerin yıllık ortalaması gibi parametreler esas alınmak suretiyle hesaplanan üyelik payları vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Uluslararası Para Fonuna üye her ülkenin toplamdaki oy oranları ve yüzdeleri eşit değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IMF’ nin mali imkanlarını kullanmak isteyen ülkeler, istek ve önerileri dikkate alarak veya IMF dayatması doğrultusunda hazırladıkları ekonomik istikrar programı diğer adıyla ‘Niyet Mektubu’ İcra direktörleri ve Guvernörler kurulunun onayına sunulur ![]() Kurumun örgütlenmesinde IMF başkanı ve kurumun kararların alındığı iki merkez vardır: Guvernörler Kurulu ve İcra Direktörleri Kuruludur ![]() ![]() ![]() Türkiye 1947 yılında IMF’ ye üye olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IMF kuruluş amacını ‘dünya ticaretinin devamlılığını sağlamak’ olarak belirlerken 1997 yılında Güneydoğu Asya ülkelerinde başlayan kriz ve krizin globalleşme ile birlikte ortaya çıkardığı sonuçla tüm dünya ülkelerinin ekonomilerini etki altına alması, gelişmiş ülkelerin ekonomilerine talebin azalmasıyla yaşanan sıkıntılar nedeniyle misyonunda değişiklikler yapmaya itmiştir ![]() ![]() DÜNYA TİCARET ÖRGÜTÜ (WORLD TRADE ORGANIZATION-WTO) KURULUŞ VE FONKSİYONLARI Dünya Ticaret Örgütü (WTO), çok taraflı ticaret sisteminin yasal ve kurumsal organıdır ![]() ![]() WTO, 1 Ocak 1995’te kurulmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() WTO, sadece üyelik açısından (1994 sonunda 128 üye) GATT’tan fazla değil, aynı zamanda, uygulandığı ticari faaliyetler ve ticaret politikalar açısından da daha geniş bir alanı kapsamaktadır ![]() ![]() WTO’nun esas fonksiyonları; topyekün olarak WTO’yu oluşturan çok taraflı ticaret görüşmelerini yönetmek ve uygulamak, çok taraflı ticaret görüşmelerinde bir forum olarak görev yapmak, ticari anlaşmazlıklarına çözüm aramak, milli ticaret politikalarını denetlemek ve bu amaçlarla global ekonomik politika yapımında görevli uluslararası kuruluşlarla işbirliğine gitmektir ![]() WTO anlaşması, tarımdan, tekstile ve konfeksiyona, hizmetlerden fikri mülkiyet hakları kurallarına kadar, değişik alanlarda 29 ayrı metinden oluşmaktadır ![]() ![]() WTO kuralları geleneksel olarak hassas sektörler olarak kabul edilen tarım malları ticareti ve tekstil ve konfeksiyon ürünlerini de kapsamaktadır ![]() ![]() ![]() Hizmetler ticaretindeki ilk anlaşma; üyelerin kapsamı, milli uygulamalar ve piyasaya giriş konularındaki yükümlülüklerinden bahsetmekte ve hizmetler ticaretinin daha da liberalleştirilmesi hususunda genel bir çerçeve çizmektedir ![]() ![]() ![]() Bu anlaşma, sadece telif hakları, patent hakları gibi yeni fikri mülkiyet haklarını dile getirmekle kalmamakta, ayrıca coğrafi işaretler, endüstri dizaynı, ticaret markaları ve ticaret sırları ve know-how (süreç bilgisi) haklarını da koruma altına almaktadır ![]() ![]() ![]() Yukarıda değinilen anlaşmalarla pek çok basit ve temel ilkeler hep birlikte yeni çok taraflı ticaret sistemini meydana getirmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Tarife İndirimleri GATT’ın 1948′de kuruluşunu takiben ortalama tarife seviyesi toplam yedi görüşmeyle kademeli olarak indirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Pek çok kısımda beş yılda tamamlanacak olan tarife indirimleri gelişmiş ülkelerin sanayi ürünleri tarifelerinde toplam % 40’lık bir indirim sağlayan, ortalama % 6,3 olan tarifeleri, % 3,8’e indirmektedir ve gelişmekte olan ülkelerden yapılan sanayi ürünleri ithalatı değer olarak % 20’den % 44’e çıkaracaktır ![]() ![]() WTO ve GATT arasındaki farklar: WTO, sadece GATT’ın biraz genişletilmiş bir şekli değil, aksine tamamen değişik bir yapıya ve farklı bir karaktere sahiptir ![]() ![]() ![]() ![]() 1947 GATT anlaşması 1995 yılının sonuna kadar yürürlükte kalmıştır ve bu suretle tüm GATT üyelerinin WTO anlaşmasını kabul etmeleri için gerekli süre sağlanmıştır ![]() ![]() WTO Karar Alma Yöntemleri WTO, GATT’ın geleneksel olarak karar alırken kullandığı yöntem oylama değil, fakat fikir birliği (concensus) yöntemidir ![]() ![]() ![]() ![]() WTO Anlaşması’nda kabul edilen dört değişik oylama yöntemi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
WTO’da Anlaşmazlıkların Çözülmesi |
![]() |
![]() |
#6 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() WTO’da Anlaşmazlıkların ÇözülmesiWTO’da Anlaşmazlıkların Çözülmesi Anlaşmazlıkların çözümü sistemi, WTO’nun uluslararası ticaret sistemine güvenlik ve öngörü sağlayan bir unsurdur ve bu sistem sayesinde WTO üyeleri, uluslararası ticaret kurallarının aleyhlerine ihlali durumunda kendileri bir girişimde bulunmamakta, fakat çok taraflı anlaşmazlıkların çözümü sisteminin bu durumu çözmesini istemektedirler ![]() İlke olarak imtiyazlar, verilen cezaya konu sektörle aynı olan sektöre verilmelidir ![]() ![]() Her durumda WTO’nun Anlaşmazlıkların Çözümü Organı (DSB) kabul edilen tavsiyelerin ve kuralların uygulanmasını izlemekte ve her türlü anlaşmazlığa konu olan durum, tamamen ortadan kalkmadıkça gündeminde bulunmaya devam etmektedir ![]() Kalkınmakta Olan Ülkelere ve Geçiş Ekonomilerine Yardım 1994 yılı sonunda 128 GATT üyesi ülkeden 97’sini oluşturan gelişmekte olan ülkeler ve halen piyasa ekonomisine geçiş sürecinde olan ülkeler WTO’nun üye sayısı arttıkça, örgütte ağırlıkları daha da artmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ticaret ve Çevre WTO, ticaret ve çevre konularını birbirine bağlamaktadır ![]() ![]() ÜYELER WTO’nun 111 üyesi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() YAPI WTO’nun en yetkili birimi, WTO’ya üye ülke temsilcilerinden oluşan, iki yılda en az bir kez toplanan ve çok taraflı ticaret görüşmeleri ile ilgili sorunlarda karar vermekle yetkili olan, Bakanlar Konferansı’dır ![]() WTO’nun günlük işlerini yürütmek üzere pek çok alt birim kurulmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() Genel Konsey sorumluluklarını, üç ana organa devretmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() WTO Genel Konseyi, Anlaşmazlıkların Çözümü Organı (DSB) olarak toplanabilir ve Uruguay Round’u Nihai Senedi’nde yer alan herhangi bir anlaşmadan kaynaklanan, anlaşmazlıklarla ilgili olarak karar verir ![]() ![]() WTO anlaşmazlıkları önleme mekanizması, anlaşmazlığa taraf olanların herbirine temyiz yoluna gitme imkanı tanımaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Cenevre’de bulunan WTO sekreterliği 450 personele sahiptir, bir Genel Müdür ve üç Genel Müdür Yardımcısı tarafından idare edilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() WTO bütçesi 83 milyon ABD $’dır ve ülkelerin katkıları ticarette aldıkları paya göre belirlenmektedir ![]() ![]() BAŞLICA YAYINLAR WTO Focus (yılda 10 kez yayınlanmaktadır), Uluslararası Ticaret (yıllık), Uluslararası Et Piyasaları (yıllık), Ticaret Politikaları Değerlendirmesi (ülke olarak) ![]() |
![]() |
![]() |
|