Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları

Should - Ought To

Eski 12-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Should - Ought To





SHOULD

1- An escapable obligation or a duty: Zorunluluklarda

- You should do your homework in time

- Ev ödevini zamanında yapmalısın

2- Strong possibility, a logical deduction for present or future: olması muhtemel olaylarda

- She has attended an English course She should be good at English now

- İngilizce kursuna devam etti şimdi İngilizcesinin iyi olması gerekir

3- An action that will be of advantage to the doer: yaparsan senin için iyi olur

- She should take some notes during the lesson

- Derste bazı notlar almalısın/not alman iyi olur

4- In questions with ? I ? and ? We ? asking for agreement or advice: ricalarda

- It is very hot Should I open the windows?

- Hava çok sıcakpencereleri açayım mı?

5- Expresses an unfulfilled expectation or obligation with yapmalıydı fakat yapmadı ,past tense

should have + past participle:

- He should have come to the meeting (But he didn?t)

- Toplantıya gelmesi gerekirdi/gelmeliydi ( Fakat gelmedi )

- You shouldn?t have believed him (But you believed)

- Ona inanmamalıydın (Fakat inandın)

6- Description: Should + see-hear-taste: hoşuna gidecek yapmalısın

- You should see his eyes They are your favorite color

- Onun gözlerine bakmalısın Senin en sevdiğin göz rengi

- You should see their wedding rings They are beautiful

- Onların nikâh yüzüklerine bakmalısın Çok güzeller

OUGHT TO

1- Obligation, duty, and advice (Mecburiyet, yükümlülük ve nasihat):

- You ought to eat less if you want to keep fit

- Formunu korumak istiyorsan daha az yemelisin

- You oughtn?t to eat so much if you want to keep fit

- Formunu korumak istiyorsan fazla yememelisin

- Your marks are poor, you ought to study harder

- Notların zayıf, daha sıkı çalışmalısın/çalışsan iyi olur

2- Probability or possibility (Olasılık):

- He got a good mark in the exam He ought to be happy

- Sınavda iyi not aldıMutlu olmalı/herhalde mutludur

3- Expresses a duty which hasn?t been done or fulfilled expectation with ought to have + past participle (Yapılması gereken fakat yapılmayan bir yükümlülük)

- Your marks are very poor You ought to have studied harder

- Notların çok zayıf, daha çok çalışmalıydın/daha çok çalışman gerekirdi (ama çalışmamışsın)

- You oughtn?t to have neglected your lessons

- Derslerini ihmal etmemeliydin

Örneklerde görüldüğü gibi ?ought to have + past participle? geçmişle ilgili bir ödevin yapılmadığını; olumsuz şekliyle de yapılan hatayı belirtilir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.