![]() |
Felsefe-Postmodernizm Karşısında Bir Talep |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Felsefe-Postmodernizm Karşısında Bir TalepBir gevşeme, vazgeçme dönemindeyiz ![]() Zamanın renginden söz ediyorum ![]() ![]() ![]() ![]() Mimarların, postmodernizm adı altında, Bauhaus projesinden yakayı sıyırmakta olduklarını okudum: İşlevcilik banyosundan sonra, su ile birlikte bebeği deneyi de döküyorlar ![]() Özellikle insan bir felsefe kitabı okuduğunda, bir parça adamla ödüllendirilse, hiç de fena olmazmış! Ağır top bir tarihçinin kaleminden, 60′lı, 70′li yılların yazar ve düşünürlerinin, dil kullanımında terörü hakim kıldıklarını okudum: Oysa verimli bir tanışmanın koşulları yeniden inşa edilmeliymiş ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fantazi ve oyunlarıyla postmodernizmin, iktidar karşısında hele iktidarın, kaygılı bir kamuoyu tarafından, nükleer savaş, tehlikesi karşısında totaliter bir gözaçtırmama politikası izlemeye yüreklendirdiği bir dönemde fazla bir ağırlığı olmadığını yazıyordu ![]() Yeni-muhafazakarlar dediği kimselere karşı modernliğin savunmasını üstlenen meşhur bir feylezofu okudum ![]() ![]() ![]() Bu parçalanma sürecinde, somut birey ise "yüceliğini yitirmiş anlam’"ı ve "yapısızlaşmış biçim"i, bir özgürleşme olarak değil, Baudelaire’in yüzyıl önce sözünü ettiği o devasa can sıkıntısı tonunda yaşamaktadır ![]() Filozofumuz, Albrecht Wellmer’in bir saptamasını izleyerek, kültürün parçalanması ve hayattan kopmasına karşı çarenin, ancak estetik yaşantının statüsünde bir değişime gidilerek bulunabileceğini düşünüyor ![]() Söz konusu "değişiklik, estetik yaşantının artık başlıca ifadesini beğeni yargılarında bulmayıp, hayatın tarihi bir konumunu incelemekle kullanılmasını", yani "varolmanın sorunlarıyla ilişkilendirilmesini" içeriyor ![]() ![]() ![]() Benim sorum, Habermas’ın nasıl bir birlik tasarladığı ![]() Modern projenin izlenmesiyle amaçlanan, gündelik hayatın ve düşüncenin tüm öğelerinin, organik bir bütünde olduğu gibi, sinesinde yerlerini bulacakları sosyo-kultürel bir birliğin oluşumu mu? Yoksa bilgi, etik ve politikanın heterojen dil oyunları arasında açılması öngörülen geçitin kendisi de, bunlarla aynı düzeyde yer alan, diğer bir dil oyunu mu? Ve eğer böyleyse, nasıl olup da, bunların etkin bir sentezini gerçekleştirebilecek? Hegelci bir ilhama dayanan birinci hipotez, "diyalektik olarak bütünleştiren bir yaşantı" nosyonunu sorgulamıyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sadece Wittgenstein ve Adorno değil, ama profesör Habermas tarafından okunma onuruna erişemeyerek, hiç değilse yeni-muhafazakarlar diye kırık not almaktan yakayı sıyırabilen Fransız ya da Fransız olmayan bir takım düşünürler de, işte bu sorgulamanın öncülüğünü yapıyorlar ![]() * Alıntı |
![]() |
![]() |
|