![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriÜÇ REJİM Bugün dünyada başlıca üç rejim var: Demokrasi, faşizm, komünizm ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Demokrasinin doğuşundaki baslıca amil, eski Yunanın ve bilhassa eski Atina`nın hayat tarzı ve tarihi yürüyüşüdür ![]() ![]() Sert iklim topraklarda ve daimi dış tehlikelerle çevrili yerlerde demokrasi doğamazdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Muhtelif demokrasiler içinde, bir milletin iç olgunlaşmasıyla ve kendi kendine elde ettiği demokrasi faydalıdır ![]() ![]() ![]() Dünyada hiçbir siyasi, içtimai veya iktisadi rejim veya mezhep edebi olmadığı için demokrasi de muvakkattır ve değişmeye mahkumdur ![]() ![]() ![]() ![]() Demokrasinin müsamahakarlığı, evvelce kuvvetini teşkil ettiği halde bugün içindeki düşmanlarının beslenmesine yarıyor ![]() ![]() ![]() ![]() Demokrasinin en büyük kusuru ise istidat, zeka ve kalite yerine kalabalığı koymasıdır ![]() Faşizm, komünizmin taşkın ve gayri ahlaki hareketlerinin aksülamelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Faşizmin unsurları milli ülkü, milli gurur, gelenek ve dindir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Milli ülkü ve milli gururla yuğurulan ve geçmişteki hakları arıyan faşizm savaşmak mecburiyetindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Faşizmin, hayatta esas halin savaş oldugunu iddia etmesi biyoloji bakımından doğrudur ![]() ![]() ![]() Komünizm ( ve onun mutedil şekli ve anası olan sosyalizm) ise ezilen insanların haklarını güya korumak için ortaya atılmış, fakat ortaya atılırken milliyet gibi, ferdi mülkiyet ve din gibi bazı esaslı unsurları inkar etmek gafletine düşmüş ve bünyesine hiçbir inanca bağlı olmuyan menfaatçileri de karıştırarak büsbütün bozulmuş hayali bir meslektir ![]() ![]() ![]() Milliyeti reddetmenin ne çıkmaz bir yol olduğuna ve sosyalizmin ancak "milli" olarak yaşıyabileceğine en büyük örnek Almanya olaylarıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Birinci Cihan Savaşı`ndan sonra insanların sola doğru gittikleri sanılmıştı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1936 Mayıs`ındaki Fransız seçiminde sosyalistler kazanmış idiyse de bu, Almanya`daki Hitler hareketlerinin karşılığı ve cevabı idi ![]() ![]() Sosyalizm ve komünizm 1936 Şubat`ı seçiminde 169 saylavlığa karşı 233 saylavlıkla İspanya`da kazandıysa da ömrü pek kısa oldu ![]() ![]() ![]() ![]() Komünizmin kısmen veya tamamen galebe çaldığı İspanya ve Rusya, medeni dünyanın en geri ülkeleridir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Komünizm girdiği ülkelerde, mesela İspanya`da yapılan toptan öldürmeler insanlığın refahı için yapılıyor ![]() ![]() ![]() İnsanların refah ve saadeti için kömünizmden başka sınanmış çarelerin de bulunabileceğini dünyanın bugünkü durumu bize gösteriyor: İkinci cihan savaşından önceki Finlandiya ve İsviçre Cumhuriyetleriyle İsveç, Norveç ve Danimarka Krallıklarındaki refah , saadet ve düzende komünizmin hangi payü var? İsveç`in başında bir kralın ve içinde sermayedarların bulunması kuvvete, saadete, düzene engel olmuyor ![]() ![]() ![]() Yüksek ahlaklı ve münevver insanlar mutlakiyetle de idare olsunlar yine hür ve bahtiyardırlar ![]() ![]() ![]() ![]() Komünizmin cihandaki durumu ne olursa olsun Türkiye`de bu fikir vatan ve millet aleyhindedir ![]() ![]() Demokrasi yer yüzünden kalkarsa onun yerini tutacak olan kuvvet herhalde komünizm olmayacaktır ![]() 29 İlkkanun 1941, Maltepe |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriSESSİZ HİZMET Demokrasiyle idare olunan memleketlerde partiler arasındaki didişme, millete yapılan hizmetleri büyük gürültü ile ilân ederek vatandaşlara anlatmak sonucunu vermektedir ![]() ![]() Bu âdet, taklit kanunu gereğince, siyasi olmayan alanlara da bulaşır; böylece ticari ilân ve reklamlardan başlayarak memleketin her iş dalında geçer akça halini alır ![]() Bunun pek çok örneğini her gün görmekteyiz: Yılın romanı, beklenen dergi, hâdise yaratacak piyes gibi mübalağalı reklamlar artık harcı âlem olmuştur ![]() ![]() Fakat bu arada bir de gürültü etmeden yapılan hizmetler vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Bu türlü hizmetlerin, kendilerini çığırtkanlıkla ilân eden hizmetlerden daha faydalı olduğu muhakkak gibidir ![]() 1) İstanbul'da 20 yıldan beri "Türk Folklor Araştırmaları" adında aylık bir dergi çıkmaktadır ![]() ![]() Fakat buna rağmen bugün yüz binlerce nüsha basılıp satılan dergiler ve gazeteler unutulacak, "Türk Folklar Araştırmaları Dergisi" ise yarın Türk tarihi ve sosyolojisi için hazine değerinde bir ana kaynak olacaktır ![]() ![]() Folklor, ilk bakışta pek mühim değildir ![]() ![]() ![]() İhsan Hınçer memlekete yaptığı bunca hizmete rağmen bugün tanınmamakta, fakat hizmet yerine memleketin temeline balta savuran birçok vatan düşmanı yazar ve politikacı şöhretin doruğunda bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2) "Şevket Rado" adı işitilmiş ve tanınmış olmakla beraber onun da hizmetleri henüz gereğince kavranmış değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yine onun çok mühim bir hizmeti, Başbakanla birlikte Rusya'ya yaptığı gezinin intibalarını yayınlamasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Şevket Rado'nun milli kültüre son hizmeti de 17 ![]() ![]() Adem'le Havva'dan başlayarak bir çok efsanevi ve tarihi hükümdarların, bu arada, yüzü peçeli olmak şartı ile, Peygamber'in, dört halifenin, Türk padişahlarının nefis resimleri sıralanmakta olan ve hicri 1085 (milâdi 1675) yılına kadar gelen bu tarihteki son resim Dördüncü Avcı Sultan Mehmed'e aittir ![]() Gayet güzel bir kâğıda pek güzel bir baskı ile basılan ve aynı nefasetteki, klâsik modellere uygun bir kapak içinde çıkarılan bu eseri ve benzerlerini aslında Milli Eğitim Bakanlığı'nın veya Türk Tarih Kurumu gibi müesseselerin yayınlaması beklenirdi ![]() İstanbul kütüphanelerinde buna benzer pek çok sanat eserleri neşredilecekleri günü beklemektedir ![]() ![]() Himmetini tebrik ederiz ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriKİM MİLLİ KAHRAMANDIR? Kahramanlar tarihin her çağında saygı görmüş; her zaman her yerde kahramanlar yetişmiştir ![]() ![]() ![]() Fakat sadece “kahraman” olmakla “milli kahraman” olmak arasında fark vardır ![]() ![]() ![]() Milli kahraman olmak için yüksek makamda bulunmaya lüzum yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fakat şunu da unutmamalı ki milli kahraman yetiştirdiği takdirde halde onları unutan bir millet, hayvan sürüsünden biraz farklı bir yığındır ![]() ![]() Milli kahramanları unutmak nasıl bir felaketse sahte milli kahramanları uydurmak da o kadar vahim bir rezalettir ![]() ![]() Kendi eski tarihimizden örnek vermek gerekirse milattan önceki üçüncü yüzyılda, atını ve evdeşini verdiği halde vatan parçasını düşmana vermeyen ve Türk milletini yaratan Tanrıkut Mete’yi milli kahraman tipi olarak gösterebiliriz ![]() ![]() Yenilmiş milli kahraman tipi ise Kür Şad’dır ![]() ![]() ![]() ![]() Yeni tarihimize gelince, bunun yalnız Kurtuluş Savaşı devresini alarak hangi milli kahramanları yetiştirdiğini düşünürsek vereceğimiz hüküm hiç tereddütsüz şu olacaktır ![]() ![]() ![]() ![]() Kurtuluş Savaşı’nın birçok kahramanı daha vardır ![]() ![]() Gerçekler balçıkla sıvanamaz ![]() ![]() Stalin’in cesedi de aynı sebeplerle Lenin’in yanından alınarak yok edildi ![]() Ötüken, 11 Mart 1974, Sayı: 3 |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriDÜŞMANLARA KOZ VERİLİYOR 27 Mayıs 1960'tan sonraki ayların birinde, durumun Türkiye için siyasi bakımdan pek sağlam gözüktüğü bir sırada, Kıbrıslı bir öğrenci bana: "Rumlar yakında Türkler'e karşı harekete geçeceklerdir" demişti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zaman genç öğrenciyı haklı çıkardı ![]() ![]() ![]() Dikkat olunursa bugün de aynı duruma gelinmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yabancıya, hele düşmana koz vermede eşimiz yok ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yunanlılar 10 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şimdi pirincin taşını ayıkla bakalım ![]() ![]() ![]() Uyanalım ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İhtiyatkarlığı korkaklık derecesine getirmekle yalnız kaybederiz ![]() ![]() Yaşamaya en çok hak kazananlar ölümü göze alanlardır ![]() Ötüken, 15 Mart 1965 |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#5 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriDÜŞMANA TAVİZ VERİLMEZ Taviz bir fedakârlıktır ![]() ![]() ![]() Taviz hangi düşmanı isteğinden vazgeçirmiş, hangi taviz veren kazançlı çıkmıştır ? Zaman kazanmak üzere geçici bir zaman için verilen taviz, taviz değil, karşı saldırı için bir gerilme ve gerilemeden ibarettir ![]() ![]() ![]() İkinci Cihan Savaşı'ndan önce İtalya, Somali ve Eritre'ye asker yığarken bu hazırlığın Habeşistan'ı istilâ için olduğu hiçbir şüpheye yer bırakmayacak kesinlikle herkes tarafından bilinirken Habeşliler, sınıra asker toplamamak gibi bir tavizle İtalya'yı belki durduracaklarını ummanın cezasını çok acı şekilde çektiler ![]() ![]() İkinci Cihan Savaşı'ndan önce ve savaş sırasında Türkiye'nin Rusya'ya manevi alanda verdiği tavizler, devlet başkanı ağzıyla Türkçülük ve Turancılığın kötülenmesi Ruslar'ın Türkiye üzerindeki emellerinden hiçbirini durdurmadı ![]() ![]() Bununla beraber doğu illerimizden bazılarıyla Boğazlar'da üs istemekten geri kalmadılar ![]() Tavizin hiçbir güçlüğü çözmediğinin son örneği Kıbrıs meselesidir ![]() ![]() Çünkü düşmana taviz verilmez ![]() ![]() ![]() ![]() Taviz vermeyi kabul eden, hele bunda devam eden, yenilmeyi kabul etmiş demektir ![]() Taviz verene başkaları, kavga çıkarmadığı için belki aferin der ama kimse onu şerefli ve haysiyetli saymaz ![]() Şerefliler taviz vermezler ![]() ![]() Ötüken, 16 Aralık 1965, Sayı: 24 |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#6 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriASKERLİK VE DİSİPLİNLİ MİLLET Türkçülüğün kendisine has bir dünya görüşü vardır ![]() ![]() ![]() Varlığımızı korumak, haklarımızı almak için her zaman çarpışmaya mecburuz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkçülük “disiplinli millet” taraftarıdır ![]() ![]() Disiplinli millet tipinde istibdat ve zorbalık olmadığı gibi hürriyet sarhoşluğu da yoktur ![]() ![]() Orkun, 18 Ocak 1952 |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#7 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriALTIN ELBİSELİ ADAM" HAKKINDA YENİ BİLGİLER Ötüken'in eski sayılarından birinde, Sovyetler Birliğine dahil Türk Kazakistan Cumhuriyeti'nin başkenti Alma-Ata şehrine 50 kilometre uzaktaki Esik kasabası yanında bulunan bir mezardan ve bu mezardaki "Altın Elbiseli Adam"ın cesedinden bahsolunmuş tu ![]() ![]() Alma-Atâ'da "Leninşil Cas" (=Leninci Genç) (1) adında, Kazak Türkçe'siyle günlük bir gazete çıkmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Kenenbayoğlu'nun bildirdiğine göre Altın Elbiseli Adam'ın mezarında bulunan yazı Moskova ve Leningrad üniversitelerine yollanmış, fakat onlar okuyamadıklarını bildirerek geri göndermişlerdir ![]() Sonra bununla Kazak İlim Akademisi bilginleri, bilhassa Prof ![]() ![]() ![]() Gayneddin Alioğlu Musabay bu yazıyı okumayı başarmış, Kazak İlim Akademisi Dil Enstitüsü'nün son dil haftasında açıklamalar yapmıştır ![]() ![]() ![]() Taza as tuvin agannın Eldi ege ![]() Sagan ar eperedi ![]() Casına cete Bakıtındı aşasın ![]() Sav bol ![]() Gayneddin Alioğlu Musabay'ın fikrine göre milâttan önceki 7-5 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gazetedeki makalede yazılı gümüş kaşığın mezara ne için gömüldüğü hakkında açıklamalar vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Leninşil Cas gazetesindeki makalede böyle bir hazinenin Sovyetler Birliği sınırları içinde bugüne kadar bulunmadığı, hatta dünyada bile bunun eşinin ancak Mısır'daki firavun mezarı olduğu belirtilmiştir ![]() Amerika'da çalışan bir Türkistanlının bildirdiğine göre Amerika hükümeti, Musabay'ı davet etmiş, çok büyük bir para teklif ederek üç ay Amerikan üniversitelerinde ders vermesini istemişse de Ruslar izin vermemiştir ![]() Yukarıdaki kaşık yazısının Türkiye Türkçe'sine çevrilişi şöyledir: Temiz çek tuğunu ağabeyinin Sağlam sahip (ol) ![]() Sana şan verir ![]() Yaşına yeterek (=büyüyerek) Bahtını aşasın ![]() Sağ ol ![]() Bu okuyuşta Kazak ırkdaşımıza katılmadığımız noktalar var ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bununla beraber Musabay'ın bir çığır açtığı muhakkaktır ![]() ![]() ![]() (1) Kazak Türkleri bizim Türkçe'mizde ve edebi Çağatayca'da başta bulunan "y" leri "c" olarak, "ş"leri de "s" olarak söylerler ![]() ![]() ![]() Ötüken, 1973, Sayı: 6 |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#8 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriKAZAKİSTAN'DA BULUNAN MEZAR Türk Tarih Kurumu tarafından üç ayda bir yayınlanan Belleten'in Temmuz 1969 tarihli 131 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu haber Türk tarihi bakımından çok mühimdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Biz merakla beklerken, Ankara'da yayınlanan haftalık "Devlet" gazetesinin bir sayısında Hasan Oraltay'ın "Altın Elbiseli Adam" başlıklı makalesi bizi oldukça aydınlattı ![]() ![]() Kazak Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti İlimler Akademisi, Tarih-Arkeoloji ve Etnoğrafya Enstitüsü'nün Arkeoloji bölümü müdürü olan Kemal Akişoğlu yönetiminde, Kazakistan başkenti Almatı (=Alma Ata) şehrinin 50 kilometre yakınındaki Esik harabelerinde yapılan kazı sonunda altın elbiseli bir adam bulunmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sağ elindeki iki altın yüzükten birinde insan resmi vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kazak Türkleri'nin tanınmış şair ve tarihçilerinden Olcas Süleymanoğlu, 25 Eylül 1970 tarihli "Kazak Edebiyeti" (=Edebiyatı) gazetesinde Altın Elbiseli Adam hakkında bir yazı yayınlamıştır ![]() Olcas Süleymanoğlu bu yazısında "İşin mühim tarafı bu yazıların hangi dille yazılmış olduğudur' diyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Burada sekizden fazla kelime varsa da eski Türkçe icazlı bir dil olduğundan bugünkü Türkçeye çevrilişi sırasında daha çok kelime kullanılmış olabilir ![]() ![]() "Komsomolskaya Pravda"dan alınan bu yazı da aynı konu üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İlk iki kelime "khan uya" diye okunuyormuş ve han oğlu demekmiş ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fakat gazete haberleriyle kesin bir sonuca varmak imkânı olmadığı için Hasan Oraltay'dan o harflerin fotokopisini göndermesini rica ettim; derhal göndermek lûtfunda bulundu ![]() Bu fotokopiye göre söz konusu kepçe veya bardaktaki 26 harf, 26 çeşit harf değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ancak, Türk ırkının doğduğu bölgede bulunan eski bir mezarın, aksi kesin deliller bulunmadıkça, Türkler'e ait olacağı pek tabiidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ruslar'la yapılmış bir kültür anlaşması varken, üniversitelerin ve Türk Tarih Kurumu'nun oraya bir ilim heyeti göndererek Kazak ırkdaşlarımızla ortaklaşa ilmî çalişmalar yapması ne kadar iyi olurdu ![]() Ötüken, 21 Kasım 1970, Sayı: 12 |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#9 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriİLERİCİLER Disiplin, medeniyetin getirdiği bir davranış şeklidir ![]() ![]() Bugünün medeniyetinde romantik hürriyet yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() Kendilerine "ilerici" ve kendileri gibi düşünmeyen herkese "gerici" diyen bir -----ler ve hayvanlaşmış insanlar topluluğu işte bu sınırsız hürriyeti istiyorlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kanunlar hürriyeti kısmak, yani insanları hayvanlıktan kurtarmak için yapılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İsveç, Norveç ve Danımarka'da kadınlar için sun'i aşılama ile gebelik kanunu vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Basin hürriyeti de böyledir ![]() ![]() ![]() ![]() Şu son günlerde Babeuf üzerinde koparılan fırtına kadar gülünç bir davranış olabilir mi? Acaba Babeuf dünyaya gelmeseydi insanlık, hatta Fransa ne kaybederdi? Bu adamın eserinde Türk kanunlarına göre suç unsuru bulan savcı yanılıyor da onu savunanlar mı doğru söylüyor? Yasa gerektirdi mi, Kürt Said'in eserleri nasıl toplatılıyorsa, Frenk Babeuf'ünküler de öyle toplatılır ![]() Babeuf için gösteri yapan zavallılar bu davranışlarıyla tarihe geçeceklerine inanıyorlarsa ne mutlu onlara! ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İlericilerin savunduğu serbest aşka gelince, onların istediği bu hürriyet yalniz ve ancak hayvanlarda vardır ![]() ![]() ![]() İlerici-gerici tabirlerini komünistler çıkarmıştır ![]() ![]() ![]() Bugün herkes tarafından kullanılan bu kelimeler aşınmış, manasız, medulsuz hale gelmiştir ![]() ![]() İlerlemek, yurtta herkesi en aşağı ilkokuldan geçirmek ve dünya çapında üniversiteler kurarak dünya çapında bilginler yetiştirmektir ![]() İlerlemek yurtta yüksek bir ahlak seviyesi ve aile düzeni, fertler arasında sevgi ve saygı yaratmak, her türlü ahlaksız ve anormal fert ve akımları tasfiye etmek, hak ve ahlak düşüncelerini kafalara sokmak, siyasi sınırlar dışında kalan soydaşlara yardım elini uzatabilmektir ![]() Yoksa ilerlemek fikir ve düzen bozucu yazılar yazmak veya yazıları Türkçe'ye çevirerek milleti birbirine düşman sınıflara bölmek, çirkin ve ahlaksızca yayınlar yapmak, milli mukeddasatla alay etmek ve yabancılara sinsi sinsi uşaklık etmek değildir ![]() Ötüken, 15 Aralık 1964 |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#10 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriMANTIK ŞAHESERLERİ Halk Partili üç mebus, Bülent Ecevit, Ali İhsan Göğüş ve Coşkun Kırca, Millet Meclisi Başkanlığına bir kanun teklifi sunarak "Bakanlar Kurulunun yabancı memleketlerde basılmış eserlerden sakıncalı bulduklarını yurda sokmama yetkisi"nin kaldırılmasını istemişler ![]() ![]() Adalet Partili mebus Gökhan Evliyaoğlu da kendi partisinin Meclis Grubu Başkanlığına verdiği önergede Halk Partililerin bu teklifini "olumlu" diye vasıflandırdı ![]() Bu dört mebusdaki mantık mekanizması ibretle tahlile değer niteliktedir ![]() ![]() ![]() ![]() İşte, hürriyet ve yobazlığın insanları nereye kadar düşürdüğüne ait şaheser örnekler ![]() ![]() ![]() ![]() Acaba dünyanın herhangi bir yerinde bu kadar sınırsız bir hürriyet var mı? Din uğruna bazen bilim gerçeklerini bile yasaklayan medeni ülkeler yok mu? Bu türlü eserlerin Türkiye'ye sokulmasıyla kaybımız ve sokulmasıyla kazancımız ne olur? Türkiye'de bir Atatürk Kanunu, bir Tedbirler Kanunu varken ve kimse bunlara ses çıkarmazken sen tut, dışarda basılan eserler yurda girsin diye teklif yap ![]() ![]() 27 Mayıs 1960'dan beri bir "anayasaya aykırı" tekerlemesi çıktı ![]() ![]() Bakanlar Kurulu bir bekçiler kurulu mudur? Bu kurul, Türkiye'ye zararlı yayınların girmesini önleyemeyecek olduktan sonra neye yarar? Özgürlük, mözgürlük, hepsini anladık ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkiye'de Atatürk'ün aleyhine yazılamadığı gibi İsrail'de Filistin'in Araplar'a geri verilmesinden, hürriyetçi Amerika'da da İsa'nın gayrimeşru bir çocuk ve Meryem'in zaniye olduğundan bahsedilmez ![]() ![]() ![]() Hürriyet, güneş ışınları gibidir ![]() ![]() Şu mebuslar ne şahane sosyal demokratlar! ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Herhalde beyinleri anayasaya aykırı da ondan ![]() Ötüken, 6 Mayıs 1965 |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#11 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriKIZILELMA Bir milletin yürütücü kuvvetine “ülkü” denir ![]() ![]() Ülküsüz topluluk yerinde sayan, ülkülü topluluk yürüyen bir yığındır ![]() ![]() Ülkü, ilkönce, insanların gönüllerinde, gönüllerinin derinliğinde, şuuraltında, hayallerinde doğar ve kendini önce destanlarda gösterir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türk destanlarından çıkan anlama göre, Türklerin ülküsü, fetihler sonunda büyük ve üstün bir devlet kurarak bu devletin içinde bolluğa ve mutluluğa kavuşmaktır ![]() ![]() Türkler, kendi ülkülerine niçin “kızılelma” demiştir, bunun sebebini bilmiyoruz ![]() ![]() ![]() Kızılelma ülküsü, Osmanlıların parlak çağlarında iyice belirip şekillenmiş ve konak konak, Türk büyüklüğünün, yükseklik fikrinin, ilahi bir gayenin timsali haline gelmiştir ![]() ![]() ![]() Milletlere milli inanç ve güvenç veren ülkünün ne büyük bir kuvvet olduğunu anlamak için bugünkü olaylara bakmak yeter: 60 milyonluk bir millet olmalarına rağmen dağınık, teşkilatsız ve geri olan Araplar, milli ülküleri olan Arap Birliği düşüncesi sayesinde toparlanma yoluna girmişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1946’da geçici üyelik için yapılan seçimde de, Türkiye’ye kimse oy vermediği halde, Suriye 45 oy aldı ![]() ![]() ![]() ![]() Yahudiler de, ülkü sahibi olmanın ikinci bir ibret verici örneğidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bütün bunların en önemli sebebi Arapların ve Yahudilerin olağanüstü kuvvetli olmasıdır ![]() ![]() Kızılelma ülküsüne “tehlikeli maceracılık” diyenler, bugünkü Araplar ile Yahudilere bakıp düşünmelidirler ![]() ![]() Biz ise bir yandan “bir Türk dünyaya bedeldir” vecizesine inanmış görünürken, bir yandan da kendimizi baltalayıp inkar ettik ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ülküler için “maddi faydası nedir?”, “uygulanabilir mi?” diye düşünmek doğru değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kızılelma ülküsünün gerisinde savaşlar ve büyük sıkıntılar görüp de korkanlar bulunabilir ![]() ![]() ![]() ![]() Bir topluluktan ortak ülküyü kaldırın, insanların hayvanlaştığını görürsünüz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fakat artık bu devir kapanmıştır ![]() ![]() ![]() Ziya Gökalp’ın mısraları düsturumuz olacaktır: Demez taş, kaya Yürürüz yaya ![]() ![]() ![]() Türküz, gideriz Kızılelmaya ![]() Kızılelma, 1 ![]() --->: Nihal ATSIZ'ın Makaleleri frmacil sayfa 2iki --->: Nihal ATSIZ'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#12 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriMUSA'NIN NECİP(!) EVLATLARI BİLSİNLER Kİ: Yahudi denilen mahluku dünyada Yahudiden ve sütü bozuklardan başka hiç kimse sevmez ![]() ![]() ![]() ![]() Almanya, Lehistan, Macaristan, Romanya gibi bazı memleketlerde ise Yahudi aleyhtarlığının nasıl yırtıcı bir şekil aldığını ve birgün bu memleketlerdeki Yahudilerin muhakkak kapı dışarı edileceğini hepimiz biliyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul'da çıkmaya başlayan Milli İnkilap mecmuasının Yahudilerin hakiki mahiyetlerini meydana koyan neşriyatı üzerine Yahudilerin arasında galeyan olduğunu, hatta onların Beyoğlunda gizli bir toplantı yaparak Milli İnkilap mecmuasına karşı mukabil cephe almak için bazı kararlar verdiklerini işittik ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çünkü biz onların Türkleşeceklerini asla ummadığımız gibi bunu istemeyiz de ![]() ![]() ![]() Onlara yapılacak ihtar şudur: Hadlerini bilsinler ![]() ![]() ![]() Orhun Dergisi, 1934, Sayı: 7 |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#13 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriDIŞARIDAN GELMEMİŞ OLAN TEK DÜŞÜNCE Türkçülük düşüncesi, bu fikrin düşmanları veya her şeyle alay etmek alışkanlığında olan prensipsizler tarafından saldırıya uğrarken, yapılan sataşmaların başlıcaları şunlar olmuştur: 1- Bunlardan biri “Türkçülük” kelimesine olan itirazdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2- İkinci ve pek olumsuz bir itiraz, Türkçülüğün, memleketteki başka unsurları gücendireceği fikridir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkiye’de, yüzde on gücenecek diye yüzde doksanı Türkçülük yapmakta alıkoymaya çalışmak, adeta, yüzde onun manevi diktatörlüğünü kurmak demektir ![]() ![]() ![]() 3- Üçüncü ve makul gibi gözüken bir itiraz; Türkçülüğün, bütün dünya Türklerini ülkü edinmesi bakımından hayli, boş, hatta maceracı ve tehlikeli olması düşüncesidir ![]() ![]() “Hayali” demek, asla gerçekleşmeyecek ve gerçekleşmemiş demekse, Türkçülük hayali değildir ![]() Türkçülük, Türklüğün geçmişteki haklarının mirasını istemek bakımından haklı, meşru ve tarihi bir davadır ![]() Türkçülüğün istekleri, geçmişte birkaç kere gerçek olduğu için, “hayal olmamak” gibi bir dayanağı var demektir ![]() Büyük milli ülkülerin hiçbirisi, gerçekleşmesi kolay işlerden değildir ![]() ![]() Türkçülüğün, maceracı olduğu hakkındaki iddia da hiçbir tarihi olaya dayanmamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 4- Solcular tarafından yapılan bir itiraz da, Türkçülüğün dışardan gelme bir fikir olduğudur ![]() Yalnız Yahudilere karşı güdülen Alman ırkçılığı ile, her millete karşı bir korunma ilkesi olarak ileri sürülen Türk ırkçılığı arasında bir bağlantı bulunmadığı ve Türk ırkçılığının Alman ırkçılığından çok eski olduğu belgelerle meydandadır ![]() ![]() Gerçekte ise, bugün, Türkiye’de fikir akımları arasında yerli ve mili olan tek fikir Türkçülüktür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türk köklü tek fikir, tek ülkü yalnız Türkçülüktür ![]() ![]() Orkun, 13 Ekim 1950 |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#14 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın MakaleleriEN SİNSİ TEHLİKE 1943 Haziran`ınında "En Büyük Tehlike" adı ile çıkan ve tifüsten korunma çarelerinden bahsediyor sanılarak halk tarafından kapışılan bir broşürde Türkçülük ve ırkçılık ülküsüne saldırılmış, Türkçülük yabancı malı bir düşünce diye gösterilmiş, Türkçülerle ırkçıların da yabancı devletlerin ajanları olduğu zimnen anlatılmak istenilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu başlangıçtan sonra bir an için ülkümüzün duygularından sıyrılarak düşünelim: Türkçülük, acaba söylendiği gibi dışarıdan mı gelmiştir? Türkçüler Alman ajanı mıdır? Türkçüler faşist devletlerin Türkiye üzerinde hakimiyetine taraftar mıdırlar? Türk ırkçılığı Alman ırkçılığının kopyası mıdır? 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkçülüğün Almanlar tarafından çıkarıldığını iddia edenler bu fikrin yalnız İttihat ve Terakki fırkası tarafından yürütüldüğünü sanmaktan doğan bir yanlışa saplanıyorlar ![]() ![]() ![]() Ali Suavi hem fikri, hem siyasi Türkçülük yapmıştır, Türkçülük kaygısıyla, yani Ayastofanos barışı gibi kötü bir barışın kabul edilmemesi için ihtilal çıkararak Çırağan sarayını basmış, fakat başaramayarak bu uğurda şehit düşmüş bir kahramandır ![]() ![]() Süleyman Paşa ilmi Türkçülük yapmıştır ![]() ![]() ![]() Ziya Gök Alp ise bütün fikri gıdasını Fransız Durkheim`den almıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Rıza Nur ise mütedil bir ırkçıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Görülüyor ki çağdaş Türkçülüğün dört büyük şahsiyetinden hiçbiri Alman kültüründen gıdalanmış kimseler değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Halbuki hakikat hiç de bu merkezde değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() ![]() Irkçı Türkçüler Türk tarihinin verdiği hükümlere baş eğerek dostu ve düşmanı ayırmışlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Irkçı Türkçülere Alman ajanı demeğe gelince bu, namussuzca bir iftiradan başka şey değildir ![]() ![]() ![]() 4 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1 ![]() ![]() 2 ![]() 3 ![]() ![]() 4 ![]() 5 ![]() ![]() 6 ![]() ![]() Görülüyor ki ırkçı olmakla muhakkak faşist olmak gerekmiyormuş ![]() ![]() ![]() ![]() 5 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Halbuki ben faşist değilim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ADSIZ ŞİİR Bir gün olur, elbette eski beğler dirilir; Yine kılıç kuşanır tarihteki paşalar ![]() Yine şanlar alınıp nice canlar verilir, Yiğit akınımızdan yine dünya şaşalar ![]() “Türk tarihi” denen kahramanlık şiirini Yeniden yazmak için harcayacağın kandır ![]() Mısraların içinde en güzel ve derini Batıda “Niğbolu””, doğuda “Çaldıran”dır ![]() Yine batılıların üçüncü Kosova’da Topraklara sereriz, bir değil, birkaçını ![]() Çekilince kılıçlar yeniden Haçova’da Param parça ederiz Cermenliğin haçını ![]() Yine ufka açılır şanlı korsanlarımız, Bir Türk gölü yaparlar Akdeniz’in içini ![]() Acı acı gülerek bu gün susanlarımız ![]() Yarın rezil ederler Romalı’nın piçini ![]() Arkasını yazmağa lüzum görmediğim bu manzumeden başka benim "Mussoline`ye Davetiye" adlı manzume de yüzlerce, belki binlerce kişinin elindedir ![]() ![]() ![]() Hakkımda türlü türlü sözler söylüyen insanlara ve hakiki fikrimi soranlara şunu söylemek isterim ki ben ne faşistim, ne demokratım ![]() ![]() ![]() 1 Ağustos1943, Maltepe |
![]() |
![]() |
![]() |
Nihal Atsiz'ın Makaleleri |
![]() |
![]() |
#15 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nihal Atsiz'ın Makaleleri16 DEVLET MASALI VE UYDURMA BAYRAKLAR Son zamanlarda basında görülen haberlerle ve TRT`nin bastırdığı bir takvimle Türklerin şimdiye kadar 16 büyük devlet kurduğunu, bu yüzden Türkiye Cumhurbaşkanlığı forsunda 16 yıldız bulunduğu iddiaları öne sürüldü ![]() Her şeyimiz gibi tarihimiz de henüz kesin şeklini almış değildir ![]() ![]() ![]() ![]() Şimdiye kadar 16 büyük Türk devleti kurulduğu hakkındaki kararı kimin verdiği belli değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cumhurbaşkanlığı forsundaki 16 yıldızın 16 büyük Türk devletini temsil ettiği hakkında şimdiye kadar benim hiçbir bilgim yoktu ![]() 16 Türk devleti efsanesini, sayın Tekin Ererin Ocak 1969`da kendi sütununda yazdığı "Türklüğün 16 Avizesi" başlıklı makaleden öğrendim ![]() ![]() Bundan başka 16 devlet telâkkisi bizim millî ülkümüze, büyüklük düşüncemize, süreklilik vetîremize aynı zamanda tarihî gerçeklere de şiddetle aykırı düşmektedir ![]() 16 büyük devlet ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Herşeyimiz gibi tarihimiz de henüz kesin şeklini almış değildir dedik ![]() ![]() ![]() Türk tarihi bir bütündür ![]() ![]() ![]() Türk tarihinin devletler adı altında parçalara bölünmesinin millî psikoloji üzerindeki yıkıcı tesirini kimse düşünmüyor ![]() ![]() ![]() Türkiye Cumhuriyeti gökten zembille inmemiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu devamlar kesintisiz, aralıksız bir tarihin kadrosudur ![]() ![]() Bazen aynı zamanda birkaç hanedanın birden bulunup Türkeli'nin ayrı bölgelerinde hakimiyet kurması ve hatta bunların birbiriyle çarpışması bu kaidenin bozulduğunu göstermez ![]() ![]() ![]() Buna rağmen bazen Türk tarihinde siyasî bütünlüğün parçalandığı olmamış değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Son haftalarda TRT tarafından yayınlanan bir takvim aynı 16 devlet masalını tekrarlamak, üstelik 16 devlete 16 uydurma bayrak yakıştırmak bakımından dikkati çekmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tung-huların kıymetli bir at ile zevcelerinden birini istemelerini, devletin o andaki zayıflığı dolayısıyla kabul etmiş, fakat toprak isteklerini reddederek Tung-huları yenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Takvimin yaprakları altında Türk büyüklerine isnad olunan sözlerde de gelişigüzel tasarruflar olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yanlışlıkları birer birer saymağa ne imkân, ne de lüzum var ![]() ![]() 16 muhayyel Türk devletinin l6 bayrağı da tamamen hayalî, uydurma ve yakıştırmadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Uydurma bayraklar arasındaki Hun bayrağında ejder mi, semender mi, kertenkele veya dinozor mu olduğu belli olmayan acayip yaratık şeklinin yer alması Türk tarihi hakkında hiçbir bilgiye malik olmamak demektir ![]() ![]() ![]() Yine bu takvimde Batı Hunlarının (Orta Asya Hunları`nın son çağı demek istiyorlar) sapsarı, Harzemşahların kapkara bayraklarının hangi muhayyileden doğup uydurulduğu da cidden meraka değer ![]() Bir de Ötüken'in haritada şehir olarak gösterilmesi büyük bir yanlışlıktır ![]() ![]() Kaş yaparken göz çıkarmak buna derler ![]() ![]() ![]() Ey Millî Eğitim Bakanlığı! Adının başındaki millî kelimesi doğru ise, bunun bizim anlamadığımız başka bir mânâsı yoksa önce sen Titre ve kendine dön de okullara bir millî tarih kitabı hazırlat ve Talim-Terbiye Dairesine Türk tarihinden anlayan bir iki seçkin üye bulup oturt ![]() ![]() Yoksa nahiyelerde lise, her şehirde yüksek okul açmakla Türkiye kalkınmaz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türk milletinin kafası ve gönlü dinî (!), millî (!), sosyal (!) safsatalarla doldurulursa o artık Türk milleti olmaktan çıkar ve bu yakınlarda sık sık tekrarlandığı gibi Türkiye milleti veya Anadolu milleti haline gelir ki geçmişle ilgisi kesilmiş, mukaddesatsız, tekniği ileri olsa da kültürü ve ahlâkı olmayan bir Güney Amerika milletinden farkı kalmaz ![]() Ötüken, 65 ![]() |
![]() |
![]() |
|