|  | Safran Çiçeği |  | 
|  12-07-2009 | #1 | 
| 
b@ron
 |   Safran ÇiçeğiÜlkemizde Karabük ilinin Safranbolu ilçesinde 850 yıldır tarımı yapılan altın kadar değerli bu çiçeği beraber yaşatalım     Türkiye de bu bitkiyi üreten 24 kişi olduğunu biliyormuydunuz   Safran (Crocus sativus), süsengiller (Iridaceae) familyasından, sonbaharda çiçek açan, 20-30 cm boyunda, soğanlı bir kültür bitkisi ve bu bitkiden elde edilen baharat  Bitkinin yaprakları şeritimsi, mor çiçekleri üç tepeciklidir  Çiçeği ve tepecikleri bitkiye bağlayan yaprak sapı da dahil olmak üzere erkek organları kurutularak özellikle gıda boyası ve tad verici olarak kullanılan safran bitkisi daha çok İspanya, Fransa, İtalya ve İran'da yetiştirilir  Türkiye’de ise safran Safranbolu’da üretilmektedir  Ağırlığına göre dünyanın en pahalı baharatı, (bir gramı 5 ile 6 € arası), [1] [2] olan safranın anavatanı Güneybatı Asya’dır  [2][3] Yetiştiriciliğine ilk olarak Yunanistan civarında başlanmıştır  [4] Yarım kilogram safran 80  000 çiçekten çıkarılabilir  Kendi ağırlığının 100  000 katı suyu sarı renge boyar  Safran baharatının keskin bir tadı ve iyodoform ya da saman benzeri bir kokusu vardır  Bunların sebebi bileşiminde bulunan pikrokrosin ve safranal kimyasallarıdır  [5][6] Aynı zamanda içine konduğu yemeklere altın gibi sarı bir renk katan, krosin adı verilen karotenoit bir boya maddesi de içerir  Bu özellikler safranı dünya çapında çok aranan bir baharat yapar  Ayrıca tıpta da kullanılır  Safran kelimesi Arapça sarı renk anlamına gelen asfar (أَصْفَر) kelimesinden türetilen ve Arapça'da safran baharatı anlamına gelen za’feran (زَعْفَرَان ) kelimesinden kaynaklanarak[6] Latince’ye safranum, İtalyanca'ya zafferano ve İspanyolca'ya azafrán olarak geçmiştir  Daha sonra Fransızca'ya safran ve oradan da İngilizce’ye saffron olarak aktarılmıştır  [7] Kültür bitkisi olan safran C  sativus, sonbaharda çiçek açan ve doğal yaşamda kendi başına bulunmayan çok yıllık bir bitkidir  Sonbaharda çiçek açan Doğu Akdeniz’in Crocus cartwrightianus bitkisinin kısır bir triploid mutantıdır  [8] Botanik araştırmalarına göre C  cartwrightianus bir zamanlar düşünüldüğü gibi Orta Asya’da değil Girit’te ortaya çıkmıştır  [6] Safran bitkisinin ortaya çıkışı ise C  cartwrightianus yetiştiricilerinin daha uzun tepeciklere sahip bitkiler üretebilmek için yaptıkları aşırı yapay seleksiyonun sonucudur  Kısır olmaları nedeniyle safran bitkisinin mor çiçekleri üretken tohum üretemez ve çiçeğin üremesi insana bağlı kalır  Toprak altında kalan ve üreme organı görevini yapan soğanlar toprak kazılarak çıkarılmalı, bölünerek ayrılmalı ve tekrar dikilmelidir  Bir soğan yalnızca bir mevsim yaşar, bölünerek yaklaşık on tane soğancık üretir ve bu soğancıklardan yeni bitkiler ürer  [8] Soğanlar yaklaşık 4,5 cm  çapında küçük kahverengi yuvarlardır ve sık bir hasır şeklinde paralel lifçiklerden oluşmuştur  Bir yaz uykusu geçirdikten sonra topraktan, 40 cm  ’ye kadar büyüyen, beş ila onbir adet dar ve dik yeşil yaprak çıkar  Sonbaharda mor tomurcuklar kendini gösterir  Ekim ayında, diğer tüm çiçekli bitkiler tohumlarını bıraktıktan sonra açık pastel leylak renginden daha koyu bir mor renkte parlak renkli çiçekleri açar  [9] Çiçek verdiği sırada bitki 30 cm  ’den daha yüksek değildir  [10] Her çiçeğin ucunda üçlü bir erkeklik organı bulunur ve bunların ucunda 25 – 30 mm  ’lik koyu kırmızı tepecikler yer alır  [8] 
				__________________  | 
|   | 
|  | 
|  | Safran- Soğanlı Bir Bitki |  | 
|  01-05-2010 | #3 | 
| 
Şengül Şirin   |   Safran- Soğanlı Bir BitkiSafran- Soğanlı Bir Bitki Çok eskiçağlardan beri çiçek tepecikleri baharat ve gıda boyası olarak kullanılan soğanlı bir bitkidir  Çiğdemle yakın akraba olan bu  bitkinin (Crocus sativus) anayurdunun Akdeniz ve İran olduğu sanılmaktadır  Ortalama 20-25 santimetreye kadar boylana-bilen safran bitkisi sonbaharda huni biçimli mor çiçekler açar  Çiçeklerin tam ortasında üç parçalı, kırmızımsı turuncu tepecikler (dişi organın çiçektozu yakalayan bölümü) yer alır  Kurutulup baharat olarak kullanılan bu organlar bileşimindeki koyu sarı renkli bir boyarmaddeden ötürü içine katıldığı yiyeceği sarıya boyar  Çiçekler açtıktan sonra tepecikler tek tek elle toplanıp kömür ateşinin üzerinde kurutulur  Yaklaşık 10 gram safran elde etmek için 1  430 tepecik gereklidir  Bu yüzden de pahalı ve değerli bir ürün olan safranın yerini günümüzde başka gıda boyaları almıştır, ama hâlâ Akdeniz ülkeleri ile İran ve Keşmir'de yaygın olarak kullanılır  En çok balık ve pirinç yemeklerine, bazı Avrupa ülkelerinde ise ekmek ve pastacılık ürünlerine katılır  Ülkemizde ise safrandan "zerde" adı verilen pirinçli bir tatlı hazırlanır  Çok eskiçağlardan beri İran ve Keşmir'de tarımı yapılan safran yalnızca baharat olarak değil, çeşitli dönemlerde hastalıkları iyileştirici ve koruyucu bir madde olarak da değer görmüş, hatta renginden ötürü kutsal sayılmıştır  Örneğin, Budacı rahipler giysilerini safranla sarıya boyarlardı  Eski Yunan ve Roma'da ise tiyatro, saray ve hamamlara hoş koku vermek amacıyla yerlere safran serpilirdi  Günümüzde en çok safran üretilen yerlerin başında İspanya, Fransa, Sicilya, İtalya, İran ve Keşmir gelir  İlk safran tarımının yapıldığı önemli yerlerden biri olmasına karşılık, Ana- dolu 20  yüzyıl başlarında bu konumunu yitirmiştir  Bugün neredeyse tümüyle ortadan kalkmış olan safran üretimi yalnızca Safranbolu'nun birkaç köyünde çok sınırlı ölçüde olarak sürdürülmektedir   
				__________________  Arkadaşlar, efendiler            ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler,            müritler, meczuplar memleketi olamaz  En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet            tarikatıdır   | 
|   | 
|  | 
|  |