Şengül Şirin
|
Asklepios
Asklepios

Yunan dünyasında hekim tanrı olarak büyük bir ünü olan ve Roma'lıların da Aesculapius adıyla benimseyip tapındıkları Asklepios, Apollon'un oğludur Homeros destanlarında Apollon ordulara veba, kıran salan olumsuz, korkunç bir güç diye canlandırıldığı gibi, iyileştirici, derde deva bulan tanrı anlamındaki Paian ek adıyla da anılır Destanlar boyunca adı geçen hekimlerin hepsi (İlyada'da Makhaon ve Podaleiros) bu Paian tanrının oğulları ve öğrencileri sayıldığına göre, Asklepios'un da karışık bir serüven sonucunda Apollon tanrıdan doğmuş olması bir rastlantı değildir
(1) DOĞUŞU Thessalia kralı Phlegyas'm Koronis adlı bir kızı vardır Apollon'la sevişir ve ondan gebe kalır, ne var ki tanrının dölünü karnında taşırken Arkadya'dan gelme bir yabancıyı da yatağına alır Koronis Bu olayı tanrıya kutsal kuşu kuzgun haber verir, tanrı da öfkesinden bembeyaz olan bu kuşun tüylerini karaya boyar Şair Pindaros bu masalı benimsemez, ışık tanrı Phoibos Apollon'un olayı kendi gözüyle gördüğünü ile süreri Ko-ronis korkunç bir cezaya çarptırılır:
Bir odun yığınının üstünde diri diri yanacaktır Alevler Koronis'i yalamaya başlar, kadın can vermek üzeredir ki, Apollon kanından olan çocuğun yok olmasına katlanamaz, ölünün karnından dölünü çıkarır ve büyümesi için at adam Khe-iron'a teslim eder Bu olay hekim tanrının son anda kurtarıcı olarak yetişmesinin simgesidir Asklepios'a hekimlik sanatını öğreten Kheiron doğanın içinde yaşayan, doğanın sırlarına ermiş bir varlıktır Sağlığın kaynağı da doğada olduğuna göre Kheiron'un açık havada, güneşin altında, şifalı sulardan ve otlardan faydalanma yollarını bilmesi şaşılacak bir şey değildir

( 2 ) E F S A N E S İ VE S A N A T I Asklepios böylece usta bir hekim olarak yetişir, hekimliğin ve cerrahlığın bütün bilgilerin edinir, ama bununla da kalmaz ölüleri diriltmek yoluna bile sapar Bunun sırrını efsane şöyle açıklar: Tanrıça Athena Gorgo canavarı öldüğü zaman bedeninden akan kanı toplamış ve Ask-lepios'a vermiş Gorgo'nun sağ tarafındaki damarlarda dolaşan kan zehirli, sol tarafındaki damarlardaki ise faydalıymış Bu şifalı kanı Asklepios ölüleri diriltmek için kullanırmış Epey adam da diriltmiş, bunların arasında Kapaneus, Lykurgos, Minos'un oğlu Glaukos ve Theseus'un oğlu Hippolytos da varmış (Phaidra) Zeus doğal düzeni bozan hekim tanrının bu aşırı gücünden kuşku duymaya başlamış, bu haddini bilmezliği cezasız bırakmamış, Asklepios'un üstüne bir yıldırım salmış, yakmış, yok etmiş onu Ama Apollon da oğlunun öcünü almış, Zeus'a yıldırımı bağışlayan Kyklop'ları öldürmüş, sonra da oğlu Asklepios'u gökte burçlar arasına yerleştirmiş Bir süre de ayrılmış Olympos'tan (Ad-metos)
Asklepios sanatını kızı Hygieia (Yun sağlık anlamına gelir) ve Asklepiades (yani Asklepi-os oğulları) diye sıkı bir lonca düzeni içinde birleşen hekimlerin aracıyla ilkçağ sonuna dek sürdürmüş bir tanrıdır Öyle ki, hepsi halefleri, rahipleri, oğulları sayılan yaşamış hekimler bile onun efsanelik kişiliğinden faydalanmışlardır Örneğin Kos (Istanköy) adasında hekimlik yapan Hippokrates'in bile hayatının ne kadarı gerçek, ne kadarı masal bilinmez bugün naklarına " Asklepieion" denir Bunlardan en ünlü birinin eski Pergamon, bugünkü Bergama'da bulunuşu hekim tanrıya adanmış bu tapınak hastanelerin ne biçim yerler olduğunu bize açık açık göstermektedir
Yunanistan'da en ünlü Asklepios tapınağı Epidauros'tadır Bugün bile kullanılmakta olan tiyatrosu büyük heykeltıraş Polyklei-tos'un planlarına göre yapılmış Hiçbir Askle-pieion Bergama'nınki kadar yaygın ve çok yönlü değildir Hellenistik çağda kurulmuş olan bu kutsal alan Asklepios'tan başka tanrıça Hygieia'yı ve herhalde Asklepios kültünden önce Anadolu'da bulunan Telesphoros'u bir araya getirmekte, ilkçağda şifalı su, iyi hava, kaplıca gibi f i z i k tedavilerin yanıbaşında telkin, eğlence ve kültür yoluyla hekimliğin ne kadar ileri gittiğini göz önüne sermektedir
Anadolu'ya özgü bir nitelik taşıyan bu Asklepieion'un başka hiçbir yerde benzeri olmadığı gibi, ne hazineler sakladığı da büsbütün ortaya çıkmış değildir Simgelediği tüm tedavi anlayışının ve yönteminin izlerine olsa olsa Selçuk ve Osmanlı çaglarındaki benzeri yapıtlarda rastlanır
Anadolu Asklepios efsanesine de bir katkıda bulunmuştur: İnsanları i y i ede de ölüme meydan okuyan Asklepios'u Zeus yıldırımıyla yere serince, ünlü hekimin son deminde yazdığı bir reçete oradaki bir otun üstüne ditft) vermiş, yağmur yağmış, yazının özü böylece ota karışmış ve her derde deva sarmısak meydana gelmiş
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|