|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
efendi, hazretleri, hikayeleri, merkez, osmanlı |
![]() |
Merkez Efendi Hazretleri - Osmanlı Hikayeleri |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Merkez Efendi Hazretleri - Osmanlı HikayeleriMerkez Efendi Hazretleri Güzel İstanbul'un manevî sultanlarındandır Merkez Efendi ![]() ![]() Musa bin Muslihuddin nice zaman medreselerde tahsil gördükten ve ulemâ sınıfına dahil olduktan sonra, İstanbul'a gelip yerleşti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ona Kur'ân'daki hakikatleri, Allah'ın ilmini öğreten de Allah sevgilisi, mürşidi Sümbül Efendi'dir ![]() ![]() ![]() Rüyasında; Sümbül Efendi evinin kapısında dayanmıştı ![]() ![]() ![]() - Biz, meğer ne büyük gaflet içindeymişiz! ![]() ![]() Sabahı iple çekti Musa Efendi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir müddet sonra Sümbül Efendi gönüllere inciler yağdıran konuşmasına başladı ![]() ![]() ![]() ![]() Musa Efendi'nin gönlüne bir pencere açılmıştı bile ![]() ![]() ![]() - Ey temiz canlı adamlar, söylediklerimi anlıyor musunuz? Hiç kimsede ses yok ![]() ![]() ![]() - Hayır, anlamıyorsunuz! Ama o direğin dibindeki! O var ya, söylediklerimi tamamen anlıyor, çünkü bugün hep onun için söylüyorum! Direğin dibindekinin hâli perişan ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() O andan itibaren Musa bin Muslihuddin, Sümbül Efendi'nin eteğine sıkıca tutundu, ondan aldığı Allah'ın ilmiyle tasavvuf denizine daldı, Allah'ın nice manevî nimetlerinden nasibini aldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir gün Sümbül Efendi, dervişlerini çetin bir imtihana tâbî tuttu ![]() - Ey bir avuç topraktan ibaret olan canlar! Âlemi siz yaratmış olsaydınız nasıl yaratırdınız? Bu suale ne denir ki? Her derviş kendi gönlünce cevaplar sundu ![]() ![]() - Eee, bir de sen söyle bakalım Musa Efendi, sen nasıl bir dünya isterdin? Âlemi sen yaratsaydın nasıl yaratırdın? Musa Efendi başını kaldırmadan cevap verdi: - Bu mümkün değil! Ama mümkün olsaydı, her şeyi merkezinde bırakırdım! Âlem öyle tatlı bir nizam içinde ki; buna bir şey ilâve etmek veya bir şeyi eksiltmek düşünülemez! Sümbül Efendinin istediği de buydu ![]() - Aferin derviş Musa! Demek her şeyi merkezinde bırakırdın? Öyleyse senin adın bundan böyle Merkez Muslihuddin olsun! Bundan sonra Musa bin Muslihuddin adı Merkez Muslihuddin oldu ve artık O, Merkez Efendi ismiyle gönüllerde taht kuracaktı ![]() Yine dervişlerin Sümbül Efendi etrafında birer pervane misali döndüğü günlerden biri, Sümbül Efendi dervişlerini imtihana tutmak istedi ![]() - Ey dervişler, diye seslendi ![]() ![]() ![]() ![]() Dervişler durabilir miydi? Sümbül Efendi ilk defa kendilerinden bir şey istiyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Bütün dervişlerin yüzü çiçekler gibi gülüyordu ![]() ![]() ![]() - Ey tertemiz canların ışığı! Hangi çiçeğe el atsam, onu zikr-i İlâhî ile titrer buldum ![]() ![]() Zaten Sümbül Efendi'nin beklediği de buydu ![]() - Hamdolsun Yüce Allah'a ki, senin iç gözlerine İlâhî hikmet sürmesini çekmiş! ![]() ![]() Mürşidinden bu müjdeyi aldıktan bir süre sonra Sümbül Efendi'ye damat oldu ![]() ![]() ![]() Artık o da Allah'ın irşad zincirinin bir halkasıydı |
![]() |
![]() |
|