Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bahce, mimarisi, peyzaj

Bahçe Mimarisi, Peyzaj Nedir?

Eski 11-30-2009   #1
peri
icon111

Bahçe Mimarisi, Peyzaj Nedir?



Bahçe Mimarisi, Peyzaj Nedir?


İnsanlar 5-6 bin yıl öncesinden başlamak üzere bu bahçeleri düzenli hale getirme çabasını sürdürmüşlerdir MÖ 4000 Mısır, sonra İranlılar Yunanlılar, Romalılar, Abbasiler, vd kendilerine özgü bir mimari anlayışla Bahçe Düzenlemeleri yapmışlardır Rönesansla birlikte bahçe düzenlemeleri de atılım yapmış, Fransız, Alman, İngiliz stilleri ortaya çıkmış; diğer yandan kendine özgü figürlerle Uzak Doğu (Çin, Japon, Kore) stilleri gelişmiştir (Bu stillerde doğa örnek alınır) Bu suretle bahçe düzenleme işi zamanla bir sanat, bir güzel sanat haline gelmiştir Bahçe düzenlemesini planlayanlara Bahçe Mimarı denilmiş, zamanla bu elemanları yetiştiren okullar, fakülteler, akademiler açılmıştır

BAHÇE Nedir?

Çeşitli ağaç, ağaççık, yıllık, çok yıllık bitkilerin toplu olarak bulunduğu alanlara Park, daha uygun bir deyişle Botanik Parkı diyoruz

Botanik parkının ormandan farkı var mıdır?

Vardır elbette Ormanın ürünlerinden (kereste, yakacak, meyve, yan ürünler, vs) yararlanırız Oysa Botanik Parkı, sadece dinlenme, göz zevki gibi ideal yararlara ve amaçlara dönük ve ormana göre daha küçük bir alan kaplayan bir bitki topluluğudur Bu alan belli bir mimari stiline göre düzenlenebileceği gibi, kendi zevkimize ve yörenin özelliklerine göre gelişi güzel de düzenlenebilir
Bir botanik parkında, yerli (endemik), yabancı (egzotik) ağaçlar, ağaççıklar, çalılar, çiçekler, sarnıcı, örtücü bitkiler, çimler çimenler, havuzlar, göletler, yollar, alleler, pergolalar, korbeyler, platbantlar, kameriyeler, oturma, dinlenme mahalleri vb bulunur Parklar kamunun yararlandığı, moral ve sağlık kaynağı ortak mahallerdir

Eskiler bağ-bahçe deyimini çok kullanırlardı Günümüzde de bu deyimleri tekrarlar dururuz Bağ; bildiğimiz üzüm kütüklerinin bulunduğu bir tarım alanını ifade eder Dilimize Farsça'dan gelmiş olup tarla, ekili yer, yemiş veren ağaçların yetiştirildiği arazi parçası anlamına gelir Sonra sonra özellikle üzüm bağı dar anlamına itelenmiştir BAĞÇE ise küçük bağ anlamındadır Zamanla galatlaşarak BAHÇE olmuştur Etimolojik anlamı "küçük bağ" ise de zamanımızda bir evin, bir okulun, bir kışlanın, bir sitenin, bir caminin, bir kilisenin vb binadan arta kalan kısmı olarak düşünülür Bu kısım ağaçlıklı olabileceği gibi, çiçeklik, sebzelik, meyvelik, hatta boş olabilir

PEYZAJ Nedir?

Peyzaj bahçe düzenlemesinden farklı bir kavram mıdır?

Yukarıda bahçe düzenleme işlemlerinin bir sanat dalı haline gelip disipline edildiğinde değinmiştik Bahçe düzenlemesi bilimsel ve sanatsal olarak ele alınınca diğer branşlarda olduğu gibi genişlemeye, gelişmeye başlamıştır

Mekan düzenlemesi:

a- İç mekan düzenlemesi (Mimari)
b- Dış mekan düzenlemesi (Çevre)

şeklinde iki grupta ele alınır

Mimar bir binanın iç tasarımını yapar, projelendirir Bir de binanın dışında kalan, bahçeler, yollar, duvarlar, havuzlar, setler, tesisler vb vardır Bunlar dış mekanlardır Tasarımı için yapı bilgisi, estetik, statik, hidroloji, çizim tekniği, dendroloji gibi bir takım disipline edilmiş bilgilerin tasarımcıda toplanmış olması gerekir işte bu ve benzeri bilgilerle donatılmış elemanların yaptığı dış mekan projelerine PEYZAJ diyoruz (Aslında peyzaj sözcüğü manzara ya da daha doğrusu kır manzarası, kır resmi anlamında, Fransızca'dan alınan resim ve fotoğraf sanatına ait bir terimdir) Uygulama alanı zamanla genişleyerek, bir bahçeden çok büyük, birçok bahçeleri, yerleşim alanlarını, korulukları, kırsal alanları içine alacak kadar büyük doğa parçalarının düzenlenmesinden, kent planlama branşına kadar dayanmıştır

Özetlersek, dış mekan düzenlemesi geniş ve kapsamlı anlamda peyzaj bölümünü oluşturur Peyzaj işini meslek edinenlere "peyzajist", "peyzajcı; Peyzaj işinin tasarımını, projelendirmesini yapan akademisyen elemanlara da "peyzaj mimarı" denilmektedir

Bir peyzaj mimarının böyle bir proje yapabilmesi için, mimari bilgisinin dışında yukarıda da değindiğimiz gibi toprak, ekoloji, botanik, sistematik, tanı, sulama, hidroloji, dendroloji (Ağaç Bilgisi) gibi bilgilerle de donatılmış olması gereklidir Bu bakımdan herhangi bir mimar peyzajcı olamayacağı gibi, her hangi bir orman mühendisi, ziraat mühendisi ya da botanikçi de peyzajcı olamaz Bunu özellikle vurgulamamızın nedeni, bugün pek çok kişinin peyzaj mimarı olarak ortaya çıkmasından duyulan rahatsızlıktır

Üniversitelerimizde artık ülke ihtiyaçlarına yetecek kadar Peyzaj Mimarı yetiştirilmektedir, ister bahçe düzenleme olsun, ister çevre düzenleme olsun bunları mutlaka uzmanına yaptırmalıyız Düşünün ki bugün yapılan ve uygulamaya başlanan projede 5-10-20 sene sonrasının durumları dikkate alınmaktadır Konudan habersiz bazı ihtiyaç sahipleri, bahçesinin yıllar sonra kavuşacağı şekli, kompozisyonu hemen istemektedir Bu mümkün değildir Projede yer alan bir çam ağacı ancak 10-15 yıl sonra projede gösterilen bir mekanı kaplayabilecektir Oysa bugün 4-5 yaşında ve boyu 1 mden küçüktür Onun yanında yer alan bir başka ağaç da belki 5 yıl sonra istenilen düzeye erişecektir

Peyzaj Mimarı bunların ileriki yıllarda ne kadar boylanacağını, tepe tacı ile ne kadar mekan kaplayacağını, ne form alacağını; bu ağaç ve ağaççıkların, çalıların vs birbiri ile nasıl uyum sağlayacağını bugünden görür ve projelendirir Peyzaj Mimarlarına güvenmek ve beklemek zorundayız Aksi halde bugünden zorlama ile ortaya çıkarılmaya çalışılan tablo şimdilik bizi tatmin etse de yarınlarda çok pişman olacağımız uyumsuz bir gelişme göstereceğinden hiç şüphemiz olmamalıdır

Peki, bütün bu işleri, işlemleri ehline yapılamasının zorunluluğu karşısında biz kendi olanaklarımızla hiçbir şey yapamayacak mıyız? Örneğin kendi okulumuzun bahçesinin küçük bir bölümüne ağaçlar dikip, çiçekler ekemeyecek miyiz? Ya da evimizin örneğin 300-500 metrekarelik bir bahçe kısmında kendimiz hiçbir düzenleme yapamayacak mıyız?

Bu yazıların amacı zaten budur Böyle küçük bir mekanda kendi kendimize neler yapabiliriz, nasıl yapabiliriz? Bunlara yanıt bulmaya çalışacağız Daha büyük mekanlarda da (Doktor gelinceye kadar ilk müdahale gibi) biz de bir takım işlemleri belki yapabiliriz Ama çok dikkatli olmak zorunda olduğumuzu da unutmayarak Zira bu yaptıklarımız bir süre sonra yanlış uygulandığı için ortadan kalkabilir

Örneğin çirkin görünümlü bir alanı örtmek için ne yapacağımızı düşünürken, hiç aklımızda olmadığı ya da beklemediğimiz halde bir yerlerden dikilmek üzere fidanlar veya ağaççıklar geldi ve bunların hemen dikilme zorunluluğu doğdu, işte bu halde bekletmeden ve anlatmaya çalışacağımız bilgiler ve tekniklerle hemen uygun yerlere dikime geçebiliriz Proje müellifi, sonra ya bunları dikkate alarak projesini düzenler (Röleve yaparak) ya da çok yanılma varsa yerlerini değiştirir



BAHÇE DÜZENLEME

Yaşadığımız çevre, hayatımızda büyük önem taşır Bu yüzden önerilerimize kulak vermenizi tavsiye ediyoruz

İç Mekan

Bitki bakımının ilk şartı, onu sevmektir Bitkiler, bu sevgiyi ve ilgiyi hisseder; çiçek açarak ve sağlıklı büyüyerek bunu gösterirler Bitki bakımında, bitkilerin genel ihtiyaçlarını bilmek ve doğru şekilde bu ihtiyaçlara cevap vermek gerekir
Genel koşullar
İç mekan bitkilerinin genel yetişme koşulları şöyle sıralanabilir;

Sıcaklık

Bitkilerin büyüme ve gelişmeleri ile bulundukları yerlerin ısısı arasında sıkı bir ilişki vardır Sıcaklığın yüksek veya alçak oluşu , metabolik olayları farklı yönlerde etkilediğinden, bitkilerin büyüme ve gelişmesi de farklı düzeylerde olur Salon bitkileri yüksek sıcaklık sevenler, orta sıcaklık sevenler ve düşük sıcaklık sevenler diye üçe ayrılsalar da genel olarak 10°C altında zarar görmeye, 40°C derecenin üzerinde ise ölmeye başlarlar

İç mekan bitkileri soba veya radyatör yanında bulundurulmayı sevmezler, çok az bitki çeşidi için bu bölgelerde bulundurulmak uygun olabilir Öte yandan kışın, sıcaklığın düşük olduğu zamanlar pencere kenarında bulunan bitkiler zarar görebileceğinden ek ısıtma sistemleri kullanılmalı veya pencere camı ile bitkiler arasına gazete kağıtları gerilmelidir Bunun yanında, bitkiler odanın daha ılık bir yerine de taşınabilir Isıtıcılar devredeyse ortamın kuruluğunu kırmak için yapraklarına, tüysüler dışında, her gün su sıkmak gerekir Bunu aksatmak, yaprak uçlarında ve kenarlarında yanmalara neden olur

Işık

Bütün bitkiler özümleme yapabilmeleri, büyümeleri ve gelişmeleri için ışığa ihtiyaç duyarlar Işığın miktarı da bitkiden bitkiye farklılık gösterir Bazı bitkiler, yetersiz ışık koşullarına uyum gösterse de çoğu bitki en iyi şekilde ışıklandırılmış yerlere konulmalıdır Işık isteğine göre bitkiler, güneşli, aydınlık,yarı gölge ve gölge isteyenler olarak sınıflanabilir Işık gereksinimi bitkilere göre değişiklik gösterdiği gibi, bir bitkinin ışığa gereksinimi, farklı zamanlarda farklı düzeylerde olabilir Bitkiler gelişme dönemlerinde bol ışığa, dinlenme dönemlerinde ise daha az ışığa gerek duyarlar

Bitkiler yerlerine yerleştirildikten sonra, 15-20 günde bir kendi eksenleri etrafında çevrilmelidir Böylece bitkinin her yönden eşit olarak ışık alması sağlanır

Güneş ışığının yetersiz olduğu durumlarda yapay ışığa başvurulabilir Sağlıklı bitki yetiştirmek için yaklaşık 12-16 saat yapay ışıklandırma yapmak gerekir Bu işlem genellikle flüoresans tüplerle yapılır Saksıların altına içi su dolu bir kap koymakla da bitkilerin yeterli nem ihtiyacı sağlanmış olur

Su ve nem

Su ve nem her canlının olduğu gibi bitkinin de hayat kaynağıdır Bitkiler, kökleriyle sudaki erimiş besin tuzlarını alırlar Su, besin maddelerinin işlenerek toprak üstü bitkisel organlara, çiçek ve meyvelere taşınmalarını sağlar Bitkiler, besinlerini alınca terler ve su buharını havaya geri verir Kışın bitkilerin terleme hızları düşük olduğundan, suya daha az gereksinim duyarlar
Sulama, saksının altından su çıkana kadar sürmelidir; daha önce de belirtildiği gibi, su ihtiyaçları değiştiğinden sulama aralıkları kesinlikle toprağın kuruluğu kontrol edilerek belirlenmelidir ,

Toprak

Saksı toprağının temel görevi, bitkiye destek olmak, su, hava ve besin maddesi sağlamaktır Bitkilerin türlere göre toprak istekleri farklılaşsa da, hepsi zamanı gelince topraklarının yenilenmesini, iyileştirilmesini ve zenginleşmesini isterler Çiçekli ve yeşil bitkiler gelişme zamanlarında, ilkbahar ve sonbaharda, suni gübrelerle takviye edilirlerse daha sağlıklı olarak büyür ve bol çiçek açarlar

__________________
Yüreğin varsa karşılıksız da seversinBeklentisiz
Korkun ne olabilir ki? Kaybetmek mi?
Hep yalnız değilmiydik zaten

Seviyorum demek önce onsuz olmayı kabullenmektir
Varlığı armağansa yokluğu ceza deği
Varlığının değerini bilmektir
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.