|  | Murad Han İii - Kimdir Kısaca Hayatı |  | 
|  10-24-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Murad Han İii - Kimdir Kısaca HayatıMurad Han III Osmanlı sultanlarının on ikincisi ve İslâm halîfelerinin yetmiş yedincisi  Babası on birinci Osmanlı sultanı İkinci Selim Han, annesi Nûr Bânû Sultandır  4 Temmuz 1546’da Manisa’nın Bozdağ Yaylağı’nda doğdu  1558 târihine kadar Saruhan’da (Manisa) kaldı  Babasının Saruhan Sancakbeyliğinden Karaman Beylerbeyliğine tâyiniyle, Şehzâde Murâd’a da Alaşehir Sancakbeyliği verildi  1526’da Manisa Sancakbeyliğine tâyin edildi  22 Aralık 1574 târihinde tahta çıkıncaya kadar bu vazîfede kaldı  Sancağa çıkarılan son Osmanlı hükümdârıdır  Osmanlı Devletinin zirvede olduğu bir devirde sultan olan Üçüncü Murâd Han, dünyâ siyâsetinde faal bir rol oynadı  Osmanlı hâkimiyeti en geniş sahasına ulaştırıldı  Akdeniz’de denizci bir kavim olan Venedikliler ve kara Avrupa’sında Avusturya ile antlaşmalar yenilendi  Lehistan (Polonya) ile Osmanlı Devletinin kuzey siyâsetini belirleyen antlaşma, 30 Temmuz 1577’de imzâlandı  Rus Çarlığının yayılma siyâsetine karşı, Lehistan ile Kırım Hanlığının münâsebetleri tanzim edildi  Şiî ideolojisinin temsilcisi İran Safevî Devletinin, Osmanlı ülkesindeki yıkıcı ve bölücü faaliyetlerine karşı 1578’den itibâren her türlü tedbire başvuruldu  Ahâlisi sünnî olan Şirvan ve Dağıstanlıları, Safevî taarruzlarına karşı korumak ve hudûdu emniyet altına almak için 5 Nisan 1578’de başlatılan harekât, 21 Mart 1590 târihinde imzâlanan İstanbul Antlaşması ile tamamlandı  Antlaşmaya göre; 1  Tebriz şehri ile Âzerbaycan’ın Tebriz mıntıkası, Karabağ, Gence, Kars, Tiflis, Şehrizûr, Nihâvend, Lûristan tarafları Osmanlılara kalacaktı  2  Şiîler, hazret-i Ebû Bekir, Ömer ve Osman (radıyallahü anhüm) ile hazret-i Âişe’ye iftirâ ve küfür etmeyeceklerdi  İran’daki Ehl-i sünnet Müslümanlara kötü muâmele yapılması, Şah tarafından yasaklanacaktı   Üçüncü Murâd Han devrinde on iki yıl süren Şark seferleri sonunda, Kafkasya ve Âzerbaycan Osmanlı Devletine bağlandı  Hazar Denizine hâkim olan Osmanlı donanması, Safevîlere karşı, Sünnî Özbek Hanlarına topçu ve yeniçeri askeri yardımı götürdü  Avrupa kıtasında Osmanlı Devletine tâbi Erdel (Transilvanya) Beyi İstefan Batori, 1577’de Lehistan (Polonya) Kralı seçtirildi  Böylece Baltık’taki bu ülke de Osmanlı himâyesine alınarak, yıllık haraca bağlandı  İşgal ve tecâvüzlerden muhâfaza altına alınıp, Rus yayılmasının önüne geçildi  Avusturya ile münâsebetler hudut tecâvüzleri sebebiyle, 1592’de bozuldu  Yıllık otuz bin duka altın haracın gönderilmemesi üzerine, Vezîriâzam Koca Sinan Paşa, Avusturya seferi için vazifelendirildi  1592’de başlayan Avusturya harbi, 1606 yılına kadar devâm etti  Fas’taki Sâdi Şerîfleri, Osmanlı sultanından, İspanyollara karşı yardım istediler  Fas Şerîflerine yardım etmek için Cezâyir Beylerbeyi Ramazan Paşa vazîfelendirildi  Osmanlı kuvvetleriyle Fas Şerîfleri, İspanyollarla Portekizlileri bölgeden attılar  Fas’tan Hıristiyanların atılması, başta Papalık olmak üzere Güney ve Batı Avrupa devletlerini harekete geçirdi  Osmanlı taraftarı Fas Şerîfi Abdülmelik aleyhine tertiplenen Akdeniz Hıristiyanlığının son Haçlı seferine Papalık, Fransa, Portekiz ve İspanya katıldılar  4 Ağustos 1578’de Tanca yakınlarındaki Vâdi-yüs-Seyl'de (el-Kasr-ul-Kebir, Alkazar) yapılan muhârebede, Haçlılar, büyük bir hezîmete uğradı  Portekiz Kralı öldürülüp, ordusu imhâ edildi  Fas, Osmanlı hâkimiyetini tanıyarak, Şerîf Ahmed Mansur, emir tâyin edildi  Sultan Üçüncü Murâd Han devrinde Kuzey Afrika Osmanlı hâkimiyetine girdiği gibi, Orta Afrika ülkesi olan Bornu da Osmanlı sultanına itâatini arz etti  Bu devirde bütün Kuzey Afrika’nın ve Bornu’nun tâbiiyete girmesiyle, Osmanlı Devleti en geniş ve tabiî hudutlarına kavuştu  Sultan Üçüncü Murâd Han devrinde, ordunun seferde olmasından istifâde eden Dürzîler Lübnan’da, Zeydîler Yemen’de, Hâricîler Trablusgarp’ta, Şah İsmâil Safevî taraftarı âsiler Kığı’da isyân etmişlerse de, hepsi de itaate getirilmişlerdir  Sultan Üçüncü Murâd Han devrinde, Osmanlı ülkesinde pek çok ilim, kültür ve sanat eserleri inşâ edilmiştir  Bu hususta ilk icrâat, Kâbe-i şerîf duvarlarının mermerden yaptırılıp, Harem-i şerîfin su yollarının temizletilmesi oldu  Medîne’de bir medrese, mektep, zâviye ve büyük bir imâret yaptırıldı  Üçüncü Murâd Han, bununla da kalmayarak, Harem-i şerîfi tâmir ettirip, kubbelerini kârgir yaptırdı  Manisa’da, daha şehzâdelik devrinde câmi, medrese, imâret, tabhâneden meydana gelen Murâdiye Külliyesini, İstanbul’da Toptaşı Tımarhânesini yaptırdı  İyi bir tahsil gördüğünden ilme meraklı olan İkinci Murâd, âlimleri çok severdi  Nakşibendî meşâyihinden Hâce Ahmed Sadık Kâbilî’den feyz alarak kemâle geldi  Tasavvufa âit Fütûhât-ı Sıyâm adlı kitabı yazdı  “Murâdî” mahlasıyla tasavvufa âit kıymetli şiirleri vardır  Dîvânında, Türkçe gazellerinin yanında Arapça ve Farsça gazelleri de vardır  Türkçe dîvânını Şemseddîn Sivâsî açıklamıştır  Ayrıca Gelibolulu Ali, hoş görünmek maksadıyla, bâzı gazellerini şerh etmiştir  Ocak 1595’te İstanbul’da vefât eden Sultan Üçüncü Murâd Han, babası İkinci Selim Hanın Ayasofya Câmii yanındaki türbesine defnedildi  | 
|   | 
|  | 
|  |