Radyoaktifliğin Saptanması |
11-21-2009 | #1 |
Şengül Şirin
|
Radyoaktifliğin SaptanmasıRadyoaktifliğin Saptanması Radyoaktif maddelerin yaydığı ışınlar iyonlaştırıcı ışınlardır, yani bu ışınlar gaz moleküllerini parçalayarak onları elektrik yüklü parçacıklar haline dönüştürebilirler (bak İYON) Radyoaktifliğin varlığını ve şiddetini saptamakta kullanılan Geiger sayacında bu özellikten yararlanılır Geiger sayacının en önemli parçası, içinde düşük basınçlı hava, argon ya da bir başka gaz bulunan iyonlaşma tüpüdür Tüpün bir ucunda ince bir metal pencere vardır; içinde ise, üzerinden elektrik akımı geçirilen bir tel bulunur Tele uygulanan elektrik gerilimi oldukça yüksektir, ama bu gerilim öyle ayarlanmıştır ki, normal koşullarda tel ile tüpün metal duvarları arasında herhangi bir kıvılcım atlaması olmaz Pencereden ışınım, yani radyasyon girdiğinde, bu ışınım tüpün içindeki gazı iyon-laştırır ve bir kıvılcım atlaması ya da bir başka deyişle elektrik enerjisi darbesi (vuru) oluşur Tüpe bağlı bir yükselteç ile bir hoparlör, bu tür bir darbe oluştuğunda tıkırtı biçiminde bir ses üretir ve bu ses bir sayma devresiyle elektronik olarak kaydedilir Üzeri ölçeklendiril-miş bir aygıt darbeleri sayar ve bir kadranın üzerinde gösterir; bu arada darbe sıklığını ölçen bir başka aygıt da saniyedeki ortalama darbe sayısını gösterir Sis odası denen aygıtlar, iyonların hareketlerini görülebilir ve fotoğrafları çekilebilir izlere dönüştürür Kırpışım sayacı ya da sintilasyon sayacı denen aygıtlarda ise radyoaktif parçacıkların ya da ışınların varlığı, bunların bazı özel maddelerle çarpıştıkları zaman oluşturdukları kısa süreli ışık parlamalarından yararlanılarak saptanır
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|