Hevâ Vü Heves
Bedensel isteklerin diye getirildiği gelip geçici tutkular

Nefsine düşkün olanlar için ehl-i hevâ deyimi kullanılır

Tutkun deyimi ile eşanlamlı olan bu hevâ sözcüğünün çoğulu eh-vâ'dır

Kur'ah'ın bir çok sûresinde geçmektedir

Bakara sûresinin 120

âyetinde şöyle der: "Onların heva vü heveslerine (ehvaehüm) uyacak olursan Allah'a karşı ne yarin olur, ne de yardımcın", Nisa sûresinin 135

âyeti şöyle der: "Haktan ayrılmayın, haksızlıktan dönmemek için heva vü hevesinize uymayın", Mâide sûresinin 48-49

âyetleri şöyle der: "Sana kitap indirdik, onların heveslerine uyma", 70

âyeti de şöyle der: "Peygamber onlara ne zaman nefislerinin (bimâla tehvâ) istemediği bir şey getirdiyse önüne çıktılar, kimini yalancı çıkardılar, kimini de öldürdüler", aynı sûrenin 77

âyeti de şöyle der: "Ey ehl-i kitab, bundan önce yoldan çıkıp birçoklarını da yoldan çıkaran ve doğru yola girmemekte direnen bir cemâatin heva vü hevesine uymayın"

En'** sûresinin 119

âyeti şöyle der: "Şurası kesin ki birçokları kendi heveslerine uyup (biehvâihim) sapıtıp gidiyorlar", 150

âyeti de şöyle der: "Âyetlerimizi yalan sayan, ötedünyaya da inanmayan kimselerin heveslerine uyma", A'raf sûresinin 176

âyeti şöyle der
: "O yeryüzüne meyletti, hevesine uydu (vettebe'a hev-Hah)
, Nâziyâf sûresinin 40

âyeti şöyle der: "Nefsini heva vü hevesten koruyabilenin yurdu cennettir", Câsiye sûresinin 23

âyeti şöyle der: "Heva ve hevesine taparcasına uyan kimseyi görüyor musun? Tapacağını kendi hevesleri sayan kişi yola gelir mi?" Peygamber Hz

Muhammed'in bu son âyete değinen bir hadisi de var

Buhâri'nin Ukbe İbn Âmir'den naklettiği bir hadiste şöyle demektedir: "Âhiretteki yerinizi hazırlamak için önden gideceğim, orada size tanıklık edeceğim

Vallahi sizin benden sonra Allah'a ortak koşmanızdan korkmuyorum, ama heva ve heveslerinize uymanızdan, kendinize tapmanızdan korkuyorum"
