|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
atatürk, etkileri, günlük, hayata, inkılâplar, inkılapları, olmadan, sonrası, öncesi |
![]() |
Atatürk İnkılapları Olmadan Öncesi Ve İnkılaplar Sonrası Günlük Hayata Etkileri Nedir |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Atatürk İnkılapları Olmadan Öncesi Ve İnkılaplar Sonrası Günlük Hayata Etkileri NedirAtatürk İnkılapları Olmadan Öncesi Ve İnkılaplar Sonrası Günlük Hayata Etkileri Nedir Atatürk'ün inkılapları Atatürk ve İnkılaplar Asil Türk Milletinin karakterinde bulunan 'hür yaşama ve yaşadığı zamana damgasını vurma' özelliği, Mustafa Kemal'in karakterinde de yoğun bir biçimde görülmektedir ![]() Osmanlı İmparatorluğu'nun yöneticileri, belli dönemlerde bu karakteri korumalarına rağmen, bazı dönemlerde bu asil karaktere tamamen muhalif bir tutum izlemişler; akıl ve bilimden ayrılıp taassup batağına saplandıklarından gerilemiş ve yıkılmışlardır ![]() ![]() Mustafa Kemal ve arkadaşlarının bu hamlesi sonucunda, güzel vatanımız yabancı güçlerden temizlenmiş, kötü gidişe son verilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Yaşadığı zamanı ve dünyayı çok iyi gözlemleyen Atatürk, milletin ve ülkenin önünde duran ve ilerlemeye engel teşkil eden bütün duvarları tek tek yıkmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Siyasi Alandaki İnkılaplar Saltanatın Kaldırılışı Milli kurtuluş hareketinin bütün cephelerde başarıya ulaşması sonrasında, düşman ülkeler barış görüşmeleri için teklifte bulunmuşlardır ![]() ![]() ![]() Neticede TBMM, İstanbul'daki işgal kuvvetlerine bir yazı göndermiş, barış konferansına katılabileceklerini, fakat İstanbul Hükümeti'yle ortak hareket etmelerinin mümkün olmadığını bildirmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cumhuriyet'in Kuruluşu İstanbul Hükümeti'nin, işgal kuvvetlerinin 'kukla yönetimi' durumunda olması ve bu hükümet tarafından Mustafa Kemal ve arkadaşları tarafından Anadolu'da kurulan milli hükümete karşı alınan cephe, bir süre sonra, kimin yönetimde olacağı sorusunu gündeme getirmiştir ![]() ![]() ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Meclis'in yenilenmesi için yapılan seçimler sonucu I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mustafa Kemal, bu gelişmenin ardından Türkiye Cumhuriyeti'nin başkanlığına getirilmiş, İsmet (İnönü) Bey'i de başbakanlığa atayarak kabineyi kurdurmuştur ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hilafetin Kaldırılışı Halifelik makamı, Mısır hükümdarı Kansu Gavri'de, işlerliğini kaybetmiş bir şekilde, göstermelik olarak duruyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Milli Meclis tarafından saltanatın kaldırılmasıyla hilafet makamına getirilen Abdülmecit Efendi'nin, kendine kanunla verilmiş olan sıfatlarının dışında "han", "peygamber halifesi" 7 gibi sıfatları da kullanması, padişah gibi davranması ve cuma selamlıklarında gövde gösterisi yapması, yurtdışından kışkırtıldığı açıkça belli olan bu tartışmalara Mustafa Kemal'in yakın arkadaşlarının da katılması, ortalığı karıştırmaya başlamıştı ![]() ![]() "Efendiler; açık ve kesin söylemeliyim ki, İslamları, bir halife heyulasıyla işgal ve iğfal gayretinde bulunanlar, yalnız ve ancak İslamların ve özellikle de Türkiye'nin düşmanlarıdır ![]() ![]() Hukuk Alanındaki İnkılaplar Hilafetin kaldırılmasıyla beraber, 3 Mart 1924 günü Şeriye ve Evkaf Bakanlığı'nın ve Şeriye Mahkemeleri'nin kaldırılmasıyla, hukuk konusunda yeni düzenlemeler yapılacağının işaretleri verilmiş oldu ![]() Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde, kurumlardaki yozlaşma adalet sistemini de etkilemiş, kadılardaki başıbozukluk, adaleti güçlünün lehine kullanır hale getirmiştir ![]() ![]() ![]() Yeni Türkiye devletinin kurulmasıyla eski yönetimin işlerliğini kaybetmiş bütün kurum ve kuruluşlarının da yeni bir yapıya oturtulması gerekmişti ![]() ![]() ![]() "Önemli olan nokta , adalet anlayışımızı, kanunlarımızı, adalet teşkilatımızı, şimdiye kadar bizi şuurlu, şuursuz tesir altında bulunduran, asrın gereklerine uygun olmayan bağlardan bir an evvel kurtarmaktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde yabancı uyrukluların yargılanmasının kendi konsolosluklarına bırakılması bağımsızlık hakkıyla uyum göstermiyordu ![]() ![]() ![]() Bu olumsuz şartları ortadan kaldırmak için, 1923'te kurulan medeni kanun komisyonları, "Mecelle"nin ıslahı çalışmalarına başlamışsa da, bir netice alamadan faaliyetlerine son verilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Atatürk İnkılapları Olmadan Öncesi Ve İnkılaplar Sonrası Günlük Hayata Etkileri Nedir |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Atatürk İnkılapları Olmadan Öncesi Ve İnkılaplar Sonrası Günlük Hayata Etkileri NedirMedeni Kanun'la, Türkiye'de laik hukuk sistemine geçilmiş, kadın erkek eşitliği kabul edilmiş, medeni nikah ilkesiyle çok eşlilik kaldırılmış, kadının her alanda faaliyette bulunmasına imkan sağlanmıştır ![]() Ekonomi Alanındaki İnkılaplar Sanayide Yapılan Yenilikler Osmanlı İmparatorluğu'nda, yönetimdeki basiretsiz kişilerin, yıllarca süren savaşlar ve kayıplara karşı, ekonomik alanda köklü çözümler üretememesi, devlet gelirlerinde bir çöküşe neden olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() İmparatorluk son günlerini yaşarken, Anadolu halkı da sefil ve perişan bir haldeydi ![]() ![]() 18 Mart 1923'te, İzmir'de, ülkenin çeşitli yerlerinden gelen tüccar, işçi, çiftçi ve sanayicilerin katılmasıyla Türkiye İktisat Kongresi toplandı ![]() ![]() "Arkadaşlar, sizler doğrudan doğruya milletimizi teşkil eden halkın sınıflarının içinden geliyorsunuz ve onlar tarafından seçilmiş olarak geliyorsunuz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu kararlar; 1-Hammaddesi yurt içinde olan endüstri kollarının kurulması, 2-Özel girişimcilerin desteklenmesi, 3-Yatırımcılara kredi sağlayacak bankaların kurulması, 4-Günlük tüketim mallarına öncelik verilmesi, 5-Önemli kuruluşların millileştirilmesi, 6-Sanayii teşvik edici yasaların çıkarılması, özellikle gümrük tarifelerinin, milli sanayinin kalkınma ihtiyaçlarına göre değiştirilmesi, 7-Yerli malların karada ve denizde ucuz tarife ile taşınması, 8-Sanayi bankası kurulmaya karar verilmesi maddeleri altında toplanmıştır ![]() Alınan bu kararlar hemen uygulamaya geçirilmiş, fakat dünyanın içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar nedeniyle, Mustafa Kemal ekonomik uygulamaları; 1923-1932 yılları arasında, 'halkçılığa dayalı liberalizm ile yarı devlet müdahaleciliği', 1932-1938 yılları arasında da 'karma ekonomiye dayalı planlı kalkınma' olarak iki aşamalı uygulamıştır ![]() 1936 yılında "II ![]() ![]() ![]() ![]() Beş yıllık kalkınma planı gereğince; mensucat ve dokuma sanayiinde Bakırköy, Kayseri, Nazilli, Konya Ereğli dokuma fabrikalarıyla, bu fabrikaların pamuk ihtiyaçlarını karşılamak için Adana ve İzmir bölgelerinde pamuk tarımının canlandırılması öngörülmüştür ![]() ![]() ![]() Sanayi yatırımlarını teşvik etmek için, öncelikle 1927 yılında 'Teşvik-i Sanayi Kanunu' çıkartılmış, yabancı ürünlerle mücadele edebilmek için de 1929 yılında yüksek gümrük tarifesi uygulanmaya başlanmıştır ![]() 1933 yılında Sümerbank kurulmuş, 1935 yılında da maden kaynaklarını araştırmak üzere 'Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü', elektrik-enerji kaynaklarını araştırmak için 'Elektrik İşleri Etüt İdaresi', maden ve elektrik işletmelerini kurmak için de 'Etibank' kurulmuştur ![]() Ulaştırma Alanındaki İnkılaplar Türkiye şartlarına en uygun ulaşım aracı olarak treni gören Mustafa Kemal, demiryollarına çok büyük bir önem vermiş ve önemli merkezleri demiryolu ulaşımıyla birbirine bağlamıştır ![]() "Osmanlı İmparatorluğu zamanında yaptırılan ve 65 yılda biten 3350 km ![]() ![]() ![]() Millileştirme politikası gereğince, yabancı şirketlerin elinde bulunan demir ve denizyolu şirketleri de satın alınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Atatürk, havacılığa da özel bir önem vermiş ve 1936 yılında kurulan 'Devlet Hava Yolları'yla İstanbul-Ankara arası düzenli seferler başlatılmıştır ![]() Sosyal Alandaki İnkılaplar Şapka Giyilmesi Cumhuriyet'in ilanını izleyen yıllarda, sosyal, ekonomik ve kültürel alanda medeni ülkeler arasındaki yerini alması için, Türk Milletinin hızlı bir değişime ihtiyacı vardı ![]() ![]() Osmanlı İmparatorluğu döneminden Cumhuriyet'in ilk yıllarına kadar, Türk Milletinin giyim ve başlık tarzları belli bir uyum göstermiyordu ![]() ![]() Mustafa Kemal bu konuda çok kararlıydı ![]() "Artık duramayız behemehal ileri gideceğiz; çünkü mecburuz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() …Efendiler; Türkiye Cumhuriyeti'ni tesis eden Türk halkı, medenidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nitekim, 25 Kasım 1925 tarihinde TBMM'ce kabul edilen kanunla, şapka giyilmesi kanunlaşmıştır ![]() Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması Osmanlı İmparatorluğu döneminde, tekke ve zaviyeler belli bir süre için görevlerini yerine getirmiş olsalar da, çöküş yıllarında, Türk Milletinin sosyal ve kültürel alandaki gelişim ihtiyaçlarına cevap veremez ve dünyadaki gelişmelere ayak uyduramaz olmuşlardır ![]() ![]() Mustafa Kemal Atatürk'ün görüşleri çerçevesinde, tekke ve zaviyelerin kapatılmasına karar verilir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Atatürk İnkılapları Olmadan Öncesi Ve İnkılaplar Sonrası Günlük Hayata Etkileri Nedir |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Atatürk İnkılapları Olmadan Öncesi Ve İnkılaplar Sonrası Günlük Hayata Etkileri NedirTakvim-Saat, Hafta Tatili, Ağırlık ve Uzunluk Ölçülerinin Düzenlenmesi Osmanlı Mebusan Meclisi'nde de, saat ve zaman konusunda ortaya çıkan karışıklıklardan dolayı, ezani saatin kullanılmaması yönünde çalışmalar yapılmış, fakat başarılı olunamamıştı ![]() ![]() ![]() Kullanılan takvim konusunda da birtakım karışıklar yaşanıyordu ![]() ![]() ![]() İmparatorluk döneminde, ülke genelinde uygulanacak belirli bir hafta tatili günü yoktu ![]() ![]() 1931 yılında da ondalık sisteme geçildi; "endaze", "arşın", "okka " gibi ağırlık ve uzunluk ölçüsü birimleri, metre ve kilo gibi ağırlık ve uzunluk ölçü birimleriyle değiştirildi ![]() ![]() Soyadı Kanunu Osmanlı İmparatorluğu'nda, Batıdaki gibi soyadı kullanılmıyordu, yani Türklerin soylarından gelen bir adları yoktu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Harf İnkılabı Arap harflerinden oluşan alfabe, asırlardır kullanılmasına rağmen, öğrenimindeki zorluklar aşılamamıştı ve zamanla ihtiyacı karşılayamaz hale gelmişti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kadın Hakları Türk kadını, yüzyıllardır geri bırakılmış ve sosyal hakları elinden alınmış, adeta yok sayılmıştır ![]() ![]() ![]() Latin harflerinin kabulünden sonra yeni harfleri halka öğretmek amacıyla 1 Ocak'ta Millet Mektepleri açılmaya başlandı ![]() ![]() ![]() Medeni hukukun kabulüyle, kadın erkek eşitliği benimsenmiş; evlenme, tarafların isteğine bırakılmış, aradaki vekil sistemi kaldırılarak evlendirme memurunun önünde yapılan nikahlar geçerli sayılmış, bu nikahtan sonra isteyenin dini nikah yaptırması serbest bırakılmış; tek eşlilik uygulaması getirilip boşanmalardaki "talak" usulü kaldırılıp boşama yetkisi geçerli sebepler aramak şartıyla mahkemelere bırakılmıştır ![]() ![]() Bu hukuki düzenlemelerin yanı sıra, Türk kadınının kültür seviyesini yükseltip sosyal hayatta ve çalışma sahasındaki gerçek yerlerini almaları konusunda bütün çalışmalar yapılmıştır ![]() ![]() "Zaman ilerledikçe, ilim ilerledikçe, medeniyet dev adımlarla yürüdükçe, hayatın, asrın bugünkü gerçeklerine göre evlat yetiştirmenin güçlüklerini biliyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cumhuriyet'le birlikte kadınlar sosyal yaşamdaki yerlerini değiştirmeye, toplumda o güne kadar erkeklerin yaptığı birçok meslekte başarı göstererek konumlarını yükseltmeye başladılar ![]() ![]() ![]() ![]() Kadınlara, 3 Kasım 1930 tarihinde yapılan belediye seçimlerinde, oy kullanma hakkı, 8 Ekim 1934 yılında da seçme ve seçilme hakları verilmiş, böylece sosyal hayatta önlerine çıkan engeller kaldırılmıştır ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Atatürk başka bir konuşmasında, "Bir topluluk, cinsinden yalnız birinin asrın icaplarını edinmesiyle yetinirse o topluluk yarıdan fazla güçsüzlük içinde kalır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tarih Kurumu Türkiye toprakları üzerinde yaşayan halk, çeşitli gruplardan meydana geldiğinden bir ırk birliği sağlanamamıştı ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Atatürk İnkılapları Olmadan Öncesi Ve İnkılaplar Sonrası Günlük Hayata Etkileri Nedir |
![]() |
![]() |
#4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Atatürk İnkılapları Olmadan Öncesi Ve İnkılaplar Sonrası Günlük Hayata Etkileri Nedir"Biz henüz şimdiye kadar gerçek, bilimsel ve müspet anlamıyla milli bir devir yaşayamadık ![]() ![]() Türk tarihinin başlangıç noktası konusunda, genellikle Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluş tarihi esas alınıyordu ![]() ![]() ![]() Mustafa Kemal Atatürk, kahraman Türk Milletinin gerçek tarihini öğrenmesine büyük önem vermiş, bu konudaki çalışmaları bizzat başlatmıştır ![]() ![]() Bu çalışmalar neticesinde Türk Tarihi Ana Hatları adlı eser meydana getirilmiştir ![]() "Bizim milletimiz derin bir geçmişe maliktir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti'nin çalışma esasları şöyle belirlenmiştir: - Toplanarak bilimsel görüşmeler yapmak, - Türk tarihinin kaynaklarını araştırıp yayınlamak, - Türk tarihini aydınlatmaya yarayacak belge vs ![]() - Cemiyetin çalışmalarının ürünlerini her türlü yollarla yayınlamak ![]() Bu çalışmalardan sonra, öncelikle liseler için bizzat Atatürk'ün de kaleme aldığı 4 ciltlik bir tarih kitabı hazırlanmıştır ![]() ![]() Dil Konusundaki Çalışmalar 12 Temmuz 1932'deki Tarih Kongresi'nin hemen ardından, Atatürk, 'Türk Dili Tetkik Cemiyeti'ni kurdurmuş, dilde de birlik sağlanması için adım atılmasını sağlamıştır ![]() ![]() ![]() Bu kongrede, dildeki Arapça ve Farsça kelimelerin yanı sıra bölgeler arasındaki lehçe farklılıklarının da ortadan kaldırılması için İstanbul Türkçesi örnek alınarak çalışmalara başlanmıştır ![]() ![]() Milli kültür ve beraberliğin sağlanması için her alanda Türkçe hakim olmalıydı ![]() ![]() ![]() ![]() 1934'de yapılan II ![]() ![]() -Istılahların (dil, terim) öz Türkçe ve eklerle yapılması gerekliliği, -Bu ıstılahların hemen ders kitaplarına geçirilmesi, -Devlet yayınlarının öz Türkçeye çevrilmesi kararlaştırılmıştır ![]() ![]() III ![]() ![]() ![]() ![]() Güzel Sanatlar Alanındaki Çalışmalar Atatürk, Türk Milletinin yüksek zevkini ortaya çıkarmak ve Türkiye'nin, sanat çalışmaları yönünden de, medeni ülkeler arasındaki yerini almasını sağlamak için bu alandaki çalışmaları teşvik etmiş, başarılı sanatçıları ödüllendirmiştir ![]() Bunun için, güzel sanatların her alanında çalışmalar hızlandırılmış, 1924 yılında Ankara'da Müzik Öğretmen Okulu açılmıştır ![]() ![]() ![]() "Türk Beşleri" olarak anılan, Ahmet Adnan Saygun, Cemal Reşit Rey, Ferit Alnar, Ulvi Cemal Erkin ve Necil K ![]() ![]() İstanbul Belediye Konservatuvar'ında batı müziğine de yer verilmiştir ![]() ![]() ![]() Dar-ül Bedayi 1931 yılında İstanbul Belediyesi'ne bağlanmış, 1934 yılında ise Şehir Tiyatroları adını almıştır ![]() ![]() Sanayi-i Nefise Mektebi mezunları 1924 yılında Avrupa'ya eğitime gönderilmiştir ![]() ![]() ![]() 1924 tarihinden itibaren resim ve heykel sergileri açılmaya başlanmış, 20 Eylül 1937 tarihinde de Resim Heykel Müzesi açılmıştır ![]() Atatürk, güzel sanatlarda elde edilen başarının, medeni ülke olma yolunda ve inkılapların sağlamlaştırılmasında önemli bir etken olduğunu şu sözleriyle belirtir: "Güzel sanatlarda başarı, bütün inkılapların başarılı olduğunun en kesin kanıtıdır ![]() ![]() ![]() "Efendiler, hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz, hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz, fakat bir sanatçı olamazsınız ![]() "Bir millet ki resim yapamaz, bir millet ki heykel yapamaz, bir millet ki fennin gerektirdiği şeyleri yapamaz, itiraf etmeli ki o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur ![]() |
![]() |
![]() |
|