![]() |
Deyim Nedir Nerelerde Kullanılır |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Deyim Nedir Nerelerde KullanılırDeyim nedir AÇIKLAMALI DEYİMLER SÖZLÜĞÜ DEYİM: Çoğunlukla gerçek anlamından ayrı bir anlam taşıyan, en az iki sözcükten oluşan kalıplaşmış söz ya da sözcük grupları ![]() ![]() ![]() Deyimlerin Özü: -Genellikle gerçek anlamından sıyrılarak başka bir anlama bürünürler: “Dilinde tüy bitmek”, “El ağzı ile kuş tutmak” gibi ![]() ![]() ![]() -Kimi deyimlerde, asıl anlamlarından tamamıyla sıyrılmazlar ![]() ![]() ![]() Örneğin “Baltayı taşa vurmak” deyimiyle ilgili olarak: Gerçekten de bir balta taşa vurulabilir; bu söz asıl anlamından ayrı olarak “ağzından dokunaklı, incitici bir laf kaçırmak” gibi mecazlı bir anlama da gelebilir ![]() ![]() “Kırk yıllık oduncu, baltasını taşa vurmasın mı?” “Kendini bilmezin biri baltayı öyle bir taşa vurdu ki ![]() “Baltayı taşa vurmak” deyimi, birinci cümlede gerçek; ikinci cümlede ise mecazi anlamında kullanılmıştır ![]() -Kimi deyimler de, sadece kendi sözlük anlamlarında (gerçek, asıl anlamında) kullanılır, başka bir anlam taşımazlar ![]() Örnek: “Hem suçlu hem güçlü ![]() “İyiye iyi, kötüye kötü demek ![]() Sözdizimi: -Deyimler, sözdizimi bakımından üç grupta ele alınabilir: 1) Sonları bir mastarla (-mak/-mek) biten deyimler: İğne ile kuyu kazmak ![]() Çam devirmek ![]() 2) Cümle şekline deyimler: Ağzını bıçak açmıyor ![]() Kaleminden kan damlıyor ![]() Dostlar alışverişte görsün ![]() 3) Yukarıdaki iki türe de girmeyen, daha çok birleşik sözcüklere benzeyen deyimler: İlk gözağrısı ![]() ![]() Kaşla göz arasında ![]() ![]() Kalıpların Özelliği: -Deyimler kalıplaşmış sözlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() -Deyimler kalıplaşmış olmakla beraber, bazı deyimlerin kalıpları büsbütün donmuş sayılmaz ![]() ![]() ![]() ![]() Kalıpları büsbütün donmuş sayılan ya da tarihi bir anekdota bağlı bulunan deyimler kesinlikle çekime gelmez; “eski çamlar bardak oldu” gibi ![]() -Çoğunlukla fiil olarak (msl ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Deyimlerin Başka Verimlerle İlişkileri: -Deyimler, çok kez, başka türlü halk verimlerine ve daha başka anlatım araçlarına karıştırılır; atasözlerine, birleşik sözcüklere, Türkçe terimlere ve argo denilen sözlere ![]() ![]() ![]() Bir karşılaştırma yapacak olursak: Atasözleri, az sözcükle çok şey anlatan özlü sözlerdir ![]() ![]() Deyimler ise, kalıplaşmış anlatım araçlarıdır ![]() ![]() ![]() Denize düşen yılana sarılır ![]() Dört yanı deniz kesildi ![]() Her iki sözde bir çaresizliği belirtiyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Deyimleri öteki anlatım araçlarından da ayırabiliriz: Deyimler, terimlere benzer ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Deyimler argoya da benzemez ![]() ![]() ![]() ![]() Bu bakımdan: Diktörgen terimdir; cızlamı çekmek argodur; deyim değildir ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Deyim Nedir Nerelerde Kullanılır |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Deyim Nedir Nerelerde KullanılırDeyim nedir Birden fazla sözcükten oluşmuş, bir kavramı karşılamak amacıyla kulllanılan ve bir durumu en kısa yoldan anlatıp, cümleye çekici anlatım özelliği katan, çoğu mecaz anlamlı kalıplaşmış söz öbeklerine "deyim" denir ![]() Türkçede kullandığımız deyimler şu özellikler taşırlar: 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() 4 ![]() ![]() a) Sözcüklerin yerini değiştiremeyiz ![]() b) Deyimi oluşturan sözcüklerin eşanlamlısını kullanamayız ![]() 5 ![]() Örnek: Sen, ağzını hiçbir zaman hayra açmazsın ![]() 6 ![]() ![]() ![]() Örnek: El ayak çekmek ![]() Deyimleri anlam ve biçim (kuruluş) yönünden iki grup altında değerlendirebiliriz: 1 ![]() a) Gerçek anlamlı deyimler b) Mecaz anlamlı deyimler 2 ![]() a) Tam yargı anlamı vermeyen deyimler b) Tam yargı anlamı veren deyimler 1 ![]() a) Gerçek anlamlı deyimler: Bu gibi deyimler anlatıma güzellik katmak amacıyla kurulmuştur ![]() ![]() Örnek: Canı sağ olsun b) Mecaz anlamlı deyimler: Bu tür deyimlerde, kullanılan deyimin okuyu-cuya verdiği anlamın, gerçek anlamından farklı bir anlama büründüğünü görmekteyiz ![]() Mecaz anlamlı deyimlerde kullanılan sözcük-lerin ya biri ya da tümü gerçek anlamını yitir-miştir ![]() Türkçemizde bu çeşitteki deyimler gerçek anlamlı deyimlere nazaran daha çok karşımı-za çıkmaktadır ![]() Örnek: Buz gibi soğumak Beyninden vurulmuşa dönmek ![]() a) Tam yargı anlamı vermeyen deyimler: Türkçemizdeki deyimlerin bazılarında sonunda eylem veya ekeylem yoktur ![]() ![]() Örnek: Göz ağrısı, cebi delik, yarım ağız, sofrası açık, gözü açık vb ![]() b) Tam yargı anlamı veren deyimler: Bu türdeki deyimlere anlam yükleyebilmek için çekime girmeli veya cümle biçimindeki deyimler olmalıdır ![]() Çekime girecek biçimdeki deyimler "-mak/-mek" mastar ekiyle adlandırılan "anlamca bileşik eylem" özelliğindeki deyimlerdir ![]() ![]() Örnek: Babası bağırınca dut yemiş bülbüle dönmüştü ![]() Deyimlerin bir bölümü de benzetme istiare, mecaz-i mürsel kurallarıyla kalıplaşmıştır ![]() Örnek: Dama taşı gibi oynatmak ![]() Eli kolu bağlı kalmak ![]() Başını belaya sokmak (mecaz-ı mürsel) |
![]() |
![]() |
|