Eklem Hastalıkları |
|
|
#1 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Eklem HastalıklarıRomatizma Vücudumuzun hareket etmesini sağlayan kaslar, kemikler, eklemler ve bu yapıları birleştiren bağlarda ön planda ağrı ve hareket kısıtlılığına bazen de şişlik ve şekil bozukluğuna neden olan hastalıklara genel olarak romatizma adı verilmektedir Romatizma tek bir hastalık değildir 200'e yakın hastalık bu sınıfa girer Eklem romatizmaları (osteoartrit, romatoid artrit), yumuşak doku romatizmaları (fibromiyalji, boyun ağrısı, bel ağrısı) ve kemik erimesi (osteoporoz) bunlar arasında en sık görülenleridir Romatizmal hastalıklar genel olarak kadınlarda daha sık görülmekte ve yaş ilerledikçe sıklığı artmaktadır Bununla birlikte erkeklerde daha sık görülen (gut, ankilozan spondilit) ya da ön planda gençlerde görülen (örnek: sistemik lupus eritematozus) hastalıklar da vardır Romatizmal hastalıklar çocukluk çağında da görülebilir Romatizmal hastalıkların önemli bir bölümünün kesin nedeni bilinmemektedir Çoğunlukla bulaşıcı-mikrobik değildir Kalıtsal özellikler (genetik yatkınlık) bazılarında önem taşır Eklemlerdeki yükü artıran şişmanlık ya da damar yapısını bozan sigara kullanımı gibi dış etkenlerin engellenmesi romatizmalı hastalar için de yararlıdır Bazı iltihaplı romatizmal hastalıklar kas-iskelet sistemi dışında derimizi (kızarıklık, döküntü), iç organlarımızı (akciğer, böbrek, beyin vb ) etkileyebilir Bütün sağlık sorunlarında olduğu gibi romatizmal hastalıklarda da en uygun tedavinin yapılabilmesi için ilk aşamada hastalığa doğru teşhisin konulması gereklidir Romatizmal hastalıklara özellikle erken dönemde teşhis konulması güç olabilir ve hastanın bir süre konunun uzmanı tarafından tetkik edilmesi ve izlenmesi gerekebilir Romatizmal hastalıkların belirtileri zaman içinde değişiklik gösterebilir Romatizmal hastalığı olan her hasta için kişisel bir tedavi planı yapılması gerekir Başka bir hasta için yararlı olan ilaçlar ya da tedavi girişimleri sizin için uygun olmayabilir Doktorunuz tarafından önerilmeyen tedavileri uygulamanız sizin için yararsız ve tehlikeli olabilir, uygun tedavinin yapılması gecikebilir Romatizmal hastalıkların bir bölümünde hastalık çok uzun süre devam edebilir Bu hastalıklara müzmin (kronik) hastalıklar denir Bu durumda tedavininin de uzun süreceğini ve verilen ilaçların hekim kontrolünde sürekli alınması gerektiğini unutmayınız Yapılan tedaviler hastalığı tamamen yok etmese dahi günlük yaşamınızın ağrısız ve rahat olmasını sağlamayı amaçlamaktadır Romatizmalı hastaların hastalıkları ve kullandıkları ilaçlar konusunda bilgi edinmeleri yaşamlarını olumlu yönde etkiler Kullanılacak ilaçların olası bilinmesi yararlıdır Romatizmal Hastalıklarda Tedavi Romatizmal hastalığın tedavisi hastalığa ve hastaya göre değişir, her hastaya kişisel bir tedavi planı yapılması gerekir Doktor tarafından önerilmeyen tedaviler yararsız ve tehlikeli olabilir, uygun tedavinin yapılması gecikebilir hatta hastalığın ilerlemesine neden olabilir Romatizmal hastalıklarda da en uygun tedavinin yapılabilmesi için hastalığa erken ve doğru teşhisin konulması gereklidir Romatizmal hastalıklara erken dönemde teşhis konulması güç olabilir ve hastanın bir süre konunun uzmanı tarafından tetkik edilmesi ve izlenmesi gerekebilir Romatizmal hastalıkların belirtileri zaman içinde değişiklik gösterebilir Şikayetin olmadığı veya çok azaldığı dönemleri hastalığın alevlenip şikayetlerin arttığı dönemler izler![]() Romatizmal hastalıkların bir bölümü çok uzun süre devam edebilir, bazılarının tedavisi uzun sürebilir ve zordur Bu hastalıklara müzmin (kronik) hastalıklar denir Bu hastalara tedavi de verilen ilaçlar ve fizik tedavilerin doktor kontrolünde sürekli alması gereklidir Yapılan tedaviler hastalığı tamamen yok etmese dahi hastalığın ilerlemesini önleyerek günlük yaşamın ağrısız ve rahat olmasını sağlamayı amaçlamaktadır Eklemlerdeki yükü artıran fazla kiloların verilmesi, doktor tarafından önerilen egzersizlerin düzenli yapılması veya damar yapısını bozan sigara kullanımının bırakılması bazı romatizmalı hastalar için çok önemlidir ![]() Romatizmalı hastaların hastalıkları, kullandıkları ilaçlar ve ilaçların olası yan etkilerini bilmesi hasta açısından çok önemlidir Romatizma ve Kadınlar Araştırmada, iltihaplı romatizmal hastalıklardan “Romatoid artrit”e bin kişiden 4’ünde rastlandığı, hastalığın kadınlarda erkeklere göre çok daha sık görüldüğü belirlendi Araştırmacılar, gelişmiş ülkelerde bu oranın yüzde 1-2 olduğuna dikkat çekerek, bu durumun o ülkelerde yaşam süresinin daha uzun olmasıyla ilişkili olabileceğini vurguladılar İncelenen bireylerde yaşamı boyunca en az bir kez bel ağrısı geçirme sıklığı yüzde 46 bulundu Bunların yüzde 67’sinin kadın olduğu ve bel ağrısının en çok ev kadınlarında görüldüğü ortaya çıktı Araştırmada ayrıca bel ağrısı çekenlerin yüzde 15’inin çekme, balık bağlama, akupunktur gibi alternatif yöntemlere başvurdukları, alternatif metodlara yönelenlerin çoğunluğunu da erkeklerin oluşturduğu belirlendi Araştırmada, çok doğum yapmak ve çok sigara içmek bel ağrısıyla ilişkili bulundu![]() Romatizmanın nedeni nedir? Romatizmadan korunmak için ne yapılabilir? Çoğu romatizmal hastalıkta genetik yapı önem taşır Yani bazı genlerin varlığı romatizmaya yatkınlık yaratır Çevresel koşullar, enfeksiyon etkenleri ve bilemediğimiz bazı durumlarda, genetik olarak romatizmaya yatkın kişilerde hastalık ortaya çıkabilir Yani romatizmal hastalıkların nedeni hala tam bilinmiyor ve önlem alabilmek gibi bir durum da söz konusu değil![]() Çocuklarda romatizma görülür mü? Evet Çocukluk yaş grubuna özgü romatizma tipleri var Çok küçük yaşlarda bile başlayabilir Eğer erken teşhis edilip tedavi edilmezse kalıcı sakatlıklara ve gelişme geriliğine neden olabilir Romatizma tedavisi ne kadar sürer? Tamamen geçer mi? Romatizma şeker hastalığı ve hipertansiyon gibi kronik bir hastalıktır Bu nedenle tedavi belli bir süre değil, ömür boyudur Hastalığın şiddetine göre zaman zaman az, zaman zaman çok ilaç kullanmak gerekebilir Tamamen hastalığı ortadan kaldırmak mümkün olmaz ama kontrol altına alınabilir Kontrol altındaki hastalık birden alevlenebilir, bu nedenle hiçbir yakınma olmasa dahi sürekli hekim takibi gerekir![]() Tedavide ne tür ilaçlar kullanılır, egzersizin yararı var mı? Tedavide romatizmanın temel etkili ilaçları ve yardımcı ilaçlar kullanılır Temel etkili ilaçlar bağışıklık sistemi üzerine etkilidir Düzenli hekim takibi, kan testleri takibi gerektirir Kortizon çok sık kullandığımız, kimi zaman hayat kurtarıcı bir ilaçtır Bu önemli ilaçların mutlaka doktor kontrolünde kullanılıp, doktor kontrolünde bırakılması gerekir Hem hap olarak hem de iğne şeklinde ilaçlar mevcut Son yıllarda geliştirilen ilaçlarla romatizma tedavisinde çığır açılmıştır diyebiliriz![]() Egzersiz mutlaka gerekir Hareketleri sınırlanmış eklem ve omurganın esnekliğine kavuşması için, kas ağrılarında spazmın çözülmesi için büyük önem taşır Kaplıca tedavisi romatizmaya iyi gelir mi? Genel olarak iltihaplı eklem romatizmalarına kaplıca ve sıcak uygulamalar iyi gelmez Hatta aktif hastalık esnasında yakınmaları daha da artırabilir Kireçlenmede faydası vardır Kaplıcaya gitmeye karar vermeden önce hekim onayı alınması gerekir Bitkisel Tedavi Deve tabanı, eklem yerleri ve romatizma hastalığına da çok iyi gelir ![]() |
|
Eklem Hastalıkları |
|
|
#2 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Eklem HastalıklarıAyak Burkulması Ayak bileğindeki bir yada daha fazla bağın kısmi yırtılması veya gerilme ve kopmasıdır İki bağın birden zarar görmesi tek bağın yaralanmasından daha büyük bir yaralanmaya yol açar ![]() Nedenler: Ayak bileği ekleminin her iki yanından aşırı zorlanması ökçe kemiği ve ayak bileğinin normal yuvasından gelerek çıkması veya zorlanması Eklemi yerinde tutan bağların gerilmesi bazen yırtılması![]() Riski arttıran nedenler: -Eski ayak bileği sakatlığı -Ayak bileği yan kısımlarının zorlandığı spor türleri Taekwondo futbol, basketbol, kayak gibi sporlara katılım Uzun atlama ve yüksek atlama gibi ayak bileğini burkulmaya zorlayan branşlar Atlayışlarda sıklıkla ayağın yan tarafına düşülür![]() -Zorlama meydana geldiği zaman ayak yan kısımlarının yer değiştirmesini önleyecek desteklerden yoksun ayakkabı kullanımı -Zayıf kas veya kondisyon -Kontak sporlara katılımlarda yetersiz bandajlama -Kötü zemin Nasıl Önlenir? -Spor türüne uygun kondisyon programına katılmak -Yarışma ve antrenmanlardan önce ısınma -Yarışma ve antrenmanlardan önce destek bandaj veya flaster tespiti -Uygun koruyucu ayakkabılar giyimi -Önemli ayak bileği sakatlıklarından sonra 12 ay aktiviteler süresince sağlam desteklerle ayak bileğini koruyun ![]() Ayak bileği burkulması sonrası ayak bileğinde;
İLK MÜDAHALE Eğer sadece basit bir burkulma ise, ne yapacağız?? En önemlisi o bölgeye hemen baskı uygulamaktır (soğuk uygulamasından önemli !) Ama bu özenli bir uygulama olmalı ve sadece burkulan bölgeye! Bileğin her tarafını sarıp bırakmak olmaz ! Yoksa bilek yine şişer Şişme iç kanamadır ve bölgenin iyileşmesini çok geciktirir Bu nedenle yumuşak bir malzeme ile (mesela bir çift çorap) bölgeye baskı uygulamalı ve o şekilde bandajlamalıdır Bandajı ayağın altından geçirerek 8 şeklinde yapınız Varsa bir sünger de baskı için kullanılabilir Baskının çok sert olması gerekmez, sadece doğru bölgeye uygulanmalıdır Ayak ilk 24 saat içinde mümkün olduğunca kalp seviyesinden daha yüksekte tutulmaya çalışılarak dinlenilmelidir Eğer burkulma anında buz varsa onu da kullan, ama buzun kırılmış olması ve torbanın ayağın biçimini alması gerekir, çünkü baskı uygulamasını engellememelidir Buzun etkisi basınç uygulamasının aynıdır, damarlar daralır ve kanama azalır Buzu sakın doğrudan deri üzerine uygulama, arada bir bez bulunsun Buza dayanabildiğin kadar dayan sonra baskı uygulamaya devam! Bu ikisini dönüşümlü olarak uygulamak en iyi sonucu verir![]() Bu süre içinde sıcaktan olabildiğince kaçın, bileğini sıcak suya sokma veya ısıtıcı kremler kullanma sakın! Alkol alma, aspirin gibi kanı sulandırıcı ilaçlar alma En az 24 saati böyle dinlenerek geçireceksin Eğer ağrı azalmaz, ve geceyi iyi geçiremezsen sabaha doktora gitmelisin![]() Ayak bileği yaralanmalarının büyük kısmı iyi bir muayeneye basit bir röntgen eklenmesi ile yeterli derecede değerlendirilebilir Nadiren tomografi veya MR gerekebilir Tedavi En sık görülen yaralanma dış bağ yırtılmalarıdır Çok hafif olanları (grade I) dışında büyük çoğunluğuna alçı uygulanması gerekir Alçı uygulanmayan vakalarda bağlar tam formunda iyileşemez ve ayak bileğinde sürekli burkulmalar olur Ayak bileğinin fizyolojik öne-arkaya hareketine yuvarlak bir hareket eklenir Bu da zamanla kireçlenmeye neden olur Günümüzde üzerine kolaylıkla basılabilen, banyo yapılabilen, üzerine ayakkabı giyilebilen alçı teknolojileri nedeniyle risk almak son derece anlamsız hale gelmektedir Alçı süresi yaralanmanın ağırlığına göre 3-6 haftadır Çok ciddi olanlarda ameliyat gerekebilir İç bağlar nadiren yırtılır ve büyük kısmına cerrahi müdahale gerekir Aksi halde bağ iyileşmez ve dış bağ yırtıklarına benzer biçimde öğütücü bir hareket gelişir ve kısa süre (1-3 yıl) ciddi kireçlenmeler oluşur Fibulanın ayak bileği ekleminin dış kısmındaki bölümüne dış malleol denir Dış malleol kırıkların tek başına ve kaymamış ise 6 hafta süren bir alçı yeterlidir Dış malleol kırıkları iç bağ yırtığı ile birlikteyse kısa süreli bir çıkık oluşur Çekilen filmlerde çıkık yerine oturmuş olarak görülse bile operasyon mutlaka gerekir Tibianın eklemin iç desteğini oluşturan kemik çıkıntısın iç malleol denir Buranın kırıklarının büyük çoğunluğu ameliyatı gerektirir Zamanında tedavi edilmeyen bağ yaralanmalarına ait problemlerde rekonstriksiyon ameliyatları gerekebilir |
|
Eklem Hastalıkları |
|
|
#3 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Eklem HastalıklarıÇıkıklar Bir eklemi oluşturan kemiklerden bir veya hepsinin birbiri üzerinde yer değiştirerek normal eklem ilişkisinin değişmesine "ÇIKIK"denir Çıkık ile eklem kapsülü denen eklemi çevreleyen zar bağları da yırtılabilir Bu ise sık sık çıkıklara, burkulmalara yol açar Çıkık olan eklemde ağrı, şişlik, hareket sınırlılığı vardır Çıkık eklemi bükme ile eklemin tekrar eski çıkık durumuna geldiği görülür Dikkat Edilecekler -Çıkık olan eklemi yerine koymaya çalışmayınız -Kırıkta olduğu gibi çıkık eklemi bir şekilde tespit ediniz -Çıkıktan şüphelendiğiniz zaman eklemde ve onun yanındaki kemiklerde kırığın, eklem bağında yırtığın da olabileceğini unutmayınız Yapılması gerekenler -Çıkık eklem üzerinde yarım saat havluya sarılı buz torbası koyunuz -Kalp seviyesinin üzerinde tutunuz -En yakın sağlık merkezine götürünüz ![]() Tekrarlayan Omuz Çıkıkları İlk omuz çıkığı genellikle oldukça büyük bir travmayla olur Yeterli tedavi olmuş veya olmamış kişilerde ikinci ve sonraki çıkıklar şaşırtıcı derecede kolay olabilir İlk çıkık sonrası tedavi kurallarına uygun yapılmış bile olsa yeniden çıkma olasılığı vardır Özellikle ilk çıkık 20 yaş altında olmuşsa % 80 nin üzerinde yeniden çıkık olasılığı vardır 40 yaş sonrası ilk omuz çıkığı geçiren hastalarda tekrarlayıcı çıkık oranı %20 lere iner İlk çıkık sırasında omuz sabitliğini sağlayan dokuların bir kısmının iyileşememesi yeniden çıkığa neden olur Bunlardan en sık görüleni labrum denen kıkırdak desteğin kemiğe yapışma yerinden ayrılmasıdır (omuz anatomisine bakınız) Ayrıca omuz kapsülündeki gevşemede ana nedenlerdendir Ayrıca humerus kemiğinin başındaki defektlerde sorumlu tutulmaktadır Bu problemlerin onarıldığı cerrahi müdahaleler sonrası bile yeniden çıkıklar görülebilmektedir![]() Tekrarlayan çıkıklar omuz ekleminde bozulma ve kireçlenmelere neden olurken omuz çevresi adele ve tendonlarda kalıcı hasarlar oluşturabilir Ayrıca beklenmeyen zamanlarda oluşan omuz çıkıkları ek sakatlıklara da neden olur Bütün bu nedenlerle tekrarlayan omuz çıkıklarında cerrahi tedavi önerilir![]() Tedavi yöntemleri Değişik cerrahi tipleri vardır Bunların her birinin avantaj ve dezavantajları vardır Bir cerrahiden beklenen özellikler şunlardır;
Artroskobik cerrahi omuzda oldukça az cerrah tarafından yapılabilmektedir Teknik olarak oldukça zor ve özel bir eğitim gerektiren bir tekniktir Biz İstanbul Ortopedi grubu olarak tekrarlayıcı omuz çıkıklarında artroskobik cerrahiyi tercih ediyoruz (Bkz: omuzda artoskobik cerrahi) Klasik travmatik öne çıkıklarda güncel tedaviler oldukça etkilidir Başarı oranı iyi ellerde %90 dır Başarısız ilk cerrahiler sonrası yeniden cerrahi müdahale gerekebilir Burada seçilecek yönteme başarısızlık nedeninin iyi analiz edilmesi ile karar verilmelidir |
|
Eklem Hastalıkları |
|
|
#4 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Eklem HastalıklarıGut-Nikris Hastalığı Gut hastalığı, daha çok 30- 45 yaş arası erkeklerde ve 55-70 yaşlarındaki kadınlarda görülen bir romatizmal hastalıktır Vücutta pürin adı verilen ve hücre DNA’sında kullanılan bir nükleik asit vardır Pürin nükleik asitlerinin yıkılması sonucu kanda ürik asit oluşur Normal sağlıklı insanlarda ne kadar ürik asit oluşursa o kadar ürik asit idrar yoluyla atılır Böbreklerdeki bir bozukluktan yada fazla miktarda ürik asit üretilmesinden dolayı kanda ürik asit seviyesi artarsa gut hastalığı ortaya çıkar Eğer bir nedenle, ürik asit atılamayıp kanda belirli bir düzeyin üstünde birikirse, çözünmüş durumdan katı hale geçebilir, diğer bir değişle kristalleşebilir Kristal halinde olan bu molekül bir süre sonura eklem, deri altı, böbrek gibi dokularda birikip bu dokuların yapısında değişikliklere sebep olarak fonksiyonlarını bozabilir Kandaki aşırı ürik asit doygunluğu sonucu, doku aralıklarından geçerek eklem içi ve çevresi yapılarda biriken ürik asit burada hızla gelişen iltihaba sebep olarak eklemde sıvı artışına, kızarıklığa, hareket kısıtlılığına ve ağrılara yol açar En tipik olarak ayak baş parmağı, ayak bileği ve diz eklemleri tutulur Eklem ağrısı genellikle ağır bir yemekten sonra ortaya çıkar ve çok şiddetlidir Öyle ki hasta etkilenmiş bölgeyi yorgana bile değdiremez Akut gut bir gün içinde düzelir Ancak, tedavi edilmezse ağrılı nöbetlerin arası gittikçe azalır, ve hasta daha sık olarak gut nöbeti geçirmeye başlar Gut bazı eklemlerde ağrı, duyarlılık, kızarıklık, şişlik ve ısı artışı ile ani olarak gelişen, şiddetli ataklarla seyreden bir hastalıktır Genellikle her seferinde bir eklemi etkiler ve bu eklem çoğunlukla ayak başparmak eklemi olmaktadır Diz, dirsek ve el bileği gibi diğer eklemler de etkilenebilir Ataklar çok hızlı olarak gelişir ve ilk atak genellikle gece olur Tüm romatizma türleri içinde en ağrılı olanıdır Ataklar şu nedenlerle gelişebilir:Çok fazla alkol alımı Çok sıkı diyet ve açlık Bazı yiyeceklerin fazla yenmesi Operasyon geçirme (diş çekimi gibi basit bir girişim bile neden olabilir) Ani, şiddetli bir hastalık geçirme Aşırı yorgunluk ve herhangi bir nedenle aşırı derecede endişelenme Eklem travması, yaralanma Kemoterapi uygulanması Diüretik ilaçların alınması Gut’un tedavisi: Tedavide öncelikle kanda ürik asit seviyesinin yükselmesine sebep olan faktörlerin tespit edilmesi ve bunların tedavisi gerekir Hastanın zayıflatılması, ürik asit yüksekliğine sebep olan ilaçların (aspirin, diüretik) dozunun ayarlanması, hiperglisemi (şeker hastalığı) varsa tedavisi genel sağlık açısından da gereklidir Akut gut atağının tedavisinde kolşisin ve indometazin önemli ilaçlardır Kolşisin dozu günde 7 mg geçmemelidir İlk 24 saatten sonra doz 2-3 tablete düşürülür Ağrılı dönem geçtikten sonra 6-12 ay kadar günde1 tablet kolşisin kullanılır![]() Ayrıca sakatat, kırmızı et, sardunya, hindi, hamsi, somon balığı, ıspanak, fındık, fıstık kısıtlanması gereken gıda maddeleridir Alkol kullanımı yasaklanmalıdır |
|
|
|