Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Kişisel Gelişim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
duyguheyecan, faktörleri, unutmada

Unutmada Duygu-Heyecan Faktörleri

Eski 10-15-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Unutmada Duygu-Heyecan Faktörleri




Buraya kadar geri çağırmadan mekanik bir işlemmiş gibi söz ettik Peki ya duygu-heyecan faktörleri? Zaman zaman duygusal içeriği nedeniyle bir materyali geri çağırmada başarısız olmaz mıyız? Bu soru üzerine pek çok araştırma yapılmıştır Bu araştırmaların sonuçları, duygu-heyecanların uzun süreli bellekten geri çağırmayı en az dört ayrı yolla etkileyebileceğini düşündürmektedir
İlk akla gelen fikir, olumlu ya da olumsuz duygu-heyecanlarla yüklü durumları, nötr olanlardan daha çok düşünme eğiliminde oluşumuzdur Heyecan verici anıları, daha sönük olanlardan daha çok tekrarlar ve organize ederiz, örneğin, şu ya da bu filmi nerede izlediğinizi unutabilirsiniz Ancak, siz salondayken yangın çıkarsa bu olayı tekrar tekrar arkadaşlarınıza anlatır ve böylece bu olayı tekrarlamış ve! organize etmiş olursunuz Tekrarlama ve organizasyonun uzun süreli bellekten geri çağırmayı iyileştireceğini bildiğimizden, araştırmacıların belleğin duygu-heyecan yüklü durumlar için diğerlerinden daha iyi olduğunu bulmaları şaşırtıcı değildir (Rapaport, 1942)
Bununla birlikte, bazı durumlarda olumsuz duygular, geri çağırmayı engeller Çoğu öğrencinin en az bir kez yaşadığı şu deneyimi Örnek olarak verebiliriz:
Kendinize pek güvenmediğiniz bir sınava giriyorsunuz Cevaplamak bir yana, ilk soruyu zorlukla anlayabiliyorsunuz Panik belirtilen ortaya çıkıyor İkinci soru gerçekten zor olmamasına rağmen, önceki soruyla tetiklenen kaygı buna da yansıyor Üçüncü soruya baktığınızda adınız soruluyor olsa bile artık sizin için fark etmez Hiçbir şekilde cevaplayamayacak durumdasınız Tamamen panik içindesiniz Belleğ[size="4">inize ne oluyor? îlk soruyla başa çıkamayışımız biraz kaygı yarattı Kaygıya çoğunlukla "]Duygu-heyecanları[/size]n bellek üzerinde üçüncü etkisi bağlam etkileri yoluylaolabilir Daha önce de belirtildiği gibi bellek, geri çağırma bağlamı kodlama bağlamıyla örtüştüğünde en iyi durumdadır, öğrenme sırasındaki duygu-heyecan durumumuz bağlamın bir parçası olduğundan, bir materyali öğrenirken kendimizi üzgün hissediyorsak bu materyali gene kendimizi üzgün hissettiğimizde en iyi şekilde geri çağırırız Bunun gibi duygu-heyecanla ilgili bağlam etkileri laboratuvar çalışmalarında kanıtlanmaktadır Deneklerden bir hafta boyunca her gün duygu-heyecan yaratan her olayı kaydeden ve bunun olumlu mu, olumsuz mu olduğunu belirten bir günlük tutmaları istenmiştir Bir hafta sonra denekler günlükleriyle laboratuvara gelmişler ve hipnotize edilmişlerdir (deneye katılan denekler, hipnotize olmaya oldukça yatkın olanlar arasından seçilmişti) Hipnozda deneklerin yarısında hoş bir duygu durum, diğer yarısında ise hoş olmayan bir duygu durum oluşturulmuştur Deneklerin tümünden günlüklerine kaydettikleri olayları hatırlamaları istenmiştir Hoş bir duygu durum içinde olan deneklerin hatırladıkları olayların çoğu yaşandığı sırada hoş olarak değerlendirilmiş, geri çağırma sırasında hoş olma-yan bir duygu durum içinde olan deneklerinse hatırladıkları olayların çoğu yaşandığında hoş olmayan şekilde değerlendirilmiştir Beklenildiği gibi geri çağırma sırasında yaşanan baskın duygu-heyecan, kodlama sırasındaki duygu-heyecanla örtüştüğünde hatırlama en iyi şekilde gerçekleşmiştir (Bovver, 1981)
Buraya kadar duygu-heyecanın belleği etkileyebileceği, iyileştirebileceği ve geri çağırmayı engelleyebileceği üç yolu ele aldık Bunların üçü de işlediğimiz ilkelere tekrar etme, bozucu etki ve bağlam etkileri dayanmaktadır, Duygu-heyecan ile bellek üzerine;dördüncü görüş olan Freud'un bilinç dışı kuramı yeni ilkeler ortaya atmıştır Freud' a göre çocuklukta yaşanan bazı duygu-heyecanlar öylesine trajiktir ki, yıllar sonra bu yaşantıların bilince girmesine izin verilmesi, kişinin tümüyle kaygı altında ezilmesine neden olabilir (Bu durum, kaygının tolere edilebildiği sınav örneğindeki duruma benzemez) Bu tür travmatik yaşantılar ve sonradan bunlarla ilintilendirilen deneyimler bilinçdışında saklanır, yani bastırılırBu deneyimler, kendileriyle ilintili duyguların bir kısmı genellikle terapötik yollarla etkisiz hale geldiğinde geri çağırılabilir Bu nedenle bastırma, geri çağırmanın nihai başarısızlığını göstermektedir; hedef anılara ulaşan yollar aktif bir şekilde bloke edilmiştir Bu aktif bloke etme fikri, bastırma hipo¤¤¤ini daha önce öğrenmiş olduğumuz görüşlerden niteliksel olarak farklı kılmaktadır
Bastırma, laboratuvarda da incelemek isteyeceğimiz oldukça ilginç bir fenomendir Ancak pek çok girişimde bulunulmuş olsa da, bunu yapmanın zor olduğu görülmüştür Laboratuvar da bastırmanın yaratılması için deneycinin aşırı derecede travmatik şeyler yaşayacak deneklere ihtiyacı vardır Ahlaki kaygı bunu engellemektedir Gene de, bastırma görüşü, kesin deneysel bulguların yokluğuna rağmen belleği inceleyen kişileri cezbetmektedir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.