09-28-2009
|
#1
|
Şengül Şirin
|
Hititlerde ölüler Kültürü
HİTİTLERDE ÖLÜLER KÜLTÜRÜ
İnsanların fiziksel beden ve ruhtan oluştuğu düşüncesi büyük olasılıkla Hititler’de de vardı ve ruhun ölümden sonra da varolduğu ve yeraltına gittiği düşünülmekteydi Hatta burada ölüye annesinin yol gösterdiği de düşünülmekteydi Muvatalli’den sonraki tabletlerde de ölüm gününün anne günü” diye anılması bu ilişkiyi göstermektedir
Ruhlar insanlara ancak rüyalar vasıtası ile gözükmekteydi Bunu dışında da ruhların ziyareti olasıydı Özellikle kendilerine kurban sunulmayan ya da haksızlık sonucu öldüğü düşünülen kişilerin ruhları yaşayanları sık sık rahatsız etmekteydi
Tabletlerden ölülere kurban sunulduğu da anlaşılmaktadır Ancak tabletler genelde krallardan sözettiği için bunun doğal olduğu düşünülebilir, çünkü kral öldükten sonra tanrı oluyordu ve tanrıya kurban sunmak gerekliydi Bunun yanında halktan kişilerin de ölüye kurban sundukları bilinmektedir Bu ölüleri yatıştırmak için olduğu gibi , Hitit inançlarına göre günahlar babadan oğula / kıza geçtiği için (aynı inanç Yunan mitolojisinde de vardır), günahlardan kurtulma amacıyla da olabiliyordu
Burada Hititçe kelime haznesinde, şimdiye kadarki bilgimize göre ‘düşünmek’ fiilinin olmadığına da değinmek gerekecektir Öyle anlaşılıyor ki hititlerde ‘düşünmek’ insanın bizzat kendi ruhuyla konuşması, onunla diyalog kurması şeklinde ifade edilmiştir
Hititlerde ölü gömme adetleri zaman içinde farklılaşmıştır Eski İmparatorluk çağında ölüler olduğu gibi gömülürken daha sonraları yakılma ve küplere ya da taş sandık mezarlara gömme adeti uygulanmıştır
En önemli cenaze kral ya da karaliçenin ölümü dolayısıyla yapılmaktadır
Gerçekten de Boğazköy vesikaları arasında «Eğer Hattuşaş’ta büyük bir hadise olursa,yani kral ve kraliçe tanrı olursa» etiketini taşıyan ölü metinleri ele geçmiştir Bu metinlere göre kral veya kraliçe tanrı olunca, büyükler onun için ağlamaya başlardı Hemen bir sığır kurban edilir ve ruhu için de şarapla içki kurbanı takdim edilirdi Aynı günü akşamında yine bir keçi kesilir ve mevta bir arabaya konularak hususi surette kurulan bir çadıra götürülürdü Burada tekrar kanlı kurban ve içki kurbanı yapılırdı Bundan sonra tablet kırılmıştır Fakat başka bir metinde ertesi günü ihtiyar kadınlar kızgın bir ateşi şarapla söndürdüklerine göre, ölü geceleyin yakılmaktadır İhtiyar kadınlar ateşten kemik bakiyelerini toplayarak bunları içleri yağla doldurulmuş çömleklerin içine koymakta ve bilahare bu kapları mabedde, belki de Yazılıkaya’nın küçük galerisindeki hücrelerde muhafaza etmekte idiler
Bu tür törenlere büyücü anlamındaki yaşlı kadının da eşlik ettiği olmaktaydı
Ölüye sunulan eşyalar da çok zengin eşyalar olmayıp bazı süs eşyalarıydı

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|
|