Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Türkiye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
adetler, gelenekler, ilgili, ölümle

Ölümle İlgili Adetler - Ölümle İlgili Gelenekler

Eski 10-14-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ölümle İlgili Adetler - Ölümle İlgili Gelenekler




Ölümle İlgili Adetler - Ölümle İlgili Gelenekler

ÖLÜMLE İLGİLİ ÂDETLER

İnsanoğlu doğar, yaşar ve ölür Bu dönem içerisinde birçok inanç, âdet ve pratiklerin gelişmiş olduğunu görürüz

Ölümle ilgili inanç ve uygulamalar ölüm öncesi, ölüm sırası ve ölüm sonrası olmak üzere üç bölümde incelenebilir

Ölüm Öncesi: Yöredeki halkın inanışlarına göre ölümün habercisi olarak adlandırılan hayvanlarla ilgili düşünceler bulunmaktadır Bunlar; köpeğin gereksiz yere uzun uzun uluması, evin damına baykuşun kaçıp ötmesi Bu gibi durumlar bir kara haberin geleceğine ve ölü olacağına yorumlanır Ölüme yorumlanabilecek rüyalar da vardır: Önceden ölen bir yakınının kendisini de yanma çağırması, rüyasında evin orta direğinin yıkılması, evin bir yanının yıkılarak göçmesi, gibi rüyalar ölüme yorumlanır Hastanın öleceği düşüncesi şu belirtilerle anlaşılır: Gözleri kayar ve soğur, burnu çöker, nefes alıp vermede hırıltı olur, daha önceden ölen bir kimsenin kendisini çağırdığını söyler, gurbette olan çocukları varsa onları sayıklar, su ister, yanındakilerden helallik alır, ağzına köpük yığılır

Ölüm Sırası:

Bir kişinin öldüğü, vücudunun hareketsiz ve kaskatı kesilmesinden, göğüs kafesinin inip kalkmasından, bakışlarından ve vücudunun soğumasından anlaşılır Ayrıca, şu pratiklere de başvurulur, Ağzına ayna tutulur, Aynada buharlaşma olursa yaşadığı, yoksa öldüğü anlaşılır Ayrıca nabzına da bakılır Ölüm haberi çabuk duyulur, derler Yakın çevrelerine ya telefon edilerek, haberci gönderilerek ya da camiden duyuruda bulunulur Öldüğü anlaşılır anlaşılmaz çenesi çekilir ve bağlanır Gözleri açıksa kapatılır Elleri yanlara getirilir, ayak başparmak uçları bir iplikle bağlanır Gözü açık ölmüşse bir beklediği var düşüncesiyle ve gözü arkada kalmasın duygusuyla elle sıvazlanarak kapatılır Temiz bir yatağa alınır, buna 'rahat döşeği' denilir Ölen kişinin üzerindeki giysiler yırtılarak çıkarılır Bu giysilere ölünün soykası da denildiği olur Yatakta sağ yanı kıbleye gelecek biçimde bırakılan ölünün üzerine çarşaf serilir Bazen karnının üzerine, şişmemesi için bir bıçak veya makas konulur Yatağın etrafında halka biçiminde oturularak beklenir

Yakınları tarafından kefen hazırlanır Kara kazanda su ısıtılır Ölü evinin pencereleri açılarak havalandırılır Bu arada ölenin giysileri, yatak ve yorganı bir kadın tarafından yıkanır Bu kadına birkaç kalıp sabun verilir Akşam gün batımına yakın zamanda cenaze defnedilmez İnanışa göre, gün batımından sonra yer mühürlüdür, kimseyi kabul etmez inancı hakimdir Ertesi sabah defnedilir Bu beklemenin bir amacı da uzaktaki yakınlarının gelmesi içindir Erkek cenazesini erkekler, kadın cenazesini kadınlar yıkar Abdesti aldırılır Yıkama işi "Teneşir" denilen bir tahta kerevet üzerinde yapılır Ölen kişi nişanlı veya yeni gelin ise yanma gelinliğinin konulduğu, saçının ardına kına yakıldığı da olur Saçları örülür veya boynuna dolanır Kefenlenen cenaze çam veya kavak ağacından yapılmış kapaklı tabuta veya "Salaca" denen dört kollu tabuta konur Ölen kadın ise tabutun üzerine yazması atılır Erkek ise giysisi çoğu zaman konulmaz, üzerine bir örtü atılır 3-4 aylık çocuklar bir kişinin kolları arasında mezara ***ürülür Yıkama işlemi bittikten sonra bazı yörelerde kazan ters çevrilir Gece orada ışık yakılır

Cenaze yıkandıktan sonra bekletilmeden mezara ***ürülme işlemi başlar Kadının mezarı göğüs hizası yüksekliği kadar, erkek mezarı göbek hizası yüksekliği kadar derinlikte eşilir Eşilen mezarda başkasına ait kemik çıkmışsa bunlar bir köşeye toplanır Bazı yörelerde âdet gereği mezara madeni para atılır (Böylece inanışa göre o yer alınmış sayılır) Cenaze namazı kılındıktan sonra mezara indirilir Mezar, oradakiler tarafından hızlı bir şekilde toprak atılarak kapatılır Kapatma işlemi bittikten sonra üzerine su dökülür Bu inanış bazı yörelerde sorgusunun ve sualinin çabuk ve kolay verilmesi içindir Mezarın yanında gün batınımdan sonra ateş yakmak geleneği yaygındır Bunun amacı yabani hayvanlar tarafından cenazeye zarar gelmemesi içindir

Mezar Sonrası Yapılan İşlemler: Mezar dönüşü cenaze evine gelinir ve Kur'an okutulur Kadınlar tarafından ağıtlar yakılır Yaygın bir gelenek olarak, ölen kimse kadın ise sağlığında komşularından ödünç bir şeyler almıştır ve hakkı geçmesin düşüncesinden hareketle kadınlara sabun, iplik gibi şeyler dağıtılır

Daha önceleri mezar dönüşü cenaze çıkan ev tarafından bir yemek verme âdeti vardı Bazı köylerde bu, bugün de devam etmektedir Ölü evinde üç gün ile yedi gün arası yemek yapılmaz, komşular tarafından getirilir Ölü sahipleri, ikinci günün sabahı mezarı ziyaret ederler Ölü çıkan eve komşu, tanıdık, akraba gelerek başsağlığı diler Cenaze çıkan evin erkekleri en az bir hafta sakal traşı olmazlar Kadınlar ise alınlarını siyah veya beyaz bir yazma ile bağlarlar Ölümün üçüncü ya da yedinci günü ölü evi yemek yaparak mevlüd okutur Helva dağıtılır ve yemeğe köyün tamamı katılır Üçüncü günü ile kırkıncı günü arası hatim indirilir İnanışa göre elliikinci günde et kemikten ayrılır Bu günün akşamı Kur'an okutulduğu görülür Ölümden sonra gelen Ramazan ve Kurban Bayramı ölen kişinin "İlk Yas Bayramı"dır Köylerde bayramlaşma ilk önce bu evlere ve hasta olanlara gidilerek yapılır İlk yas bayramında mezara gidilerek şeker, leblebi gibi yiyecekler dağıtılır

ÖLÜ-ÖLÜM-MEZARLIKLA İLGİLİ İNANIŞLAR

1- Mezarlık, parmakla işaret edilerek gösterilmez, unutularak gösterildiğinde parmak ısırılır

2- Gece sakız çiğneyene "Ölü eti çiğniyorsun" diye müdahale edilir

3- Mezardaki ölünün canına batar düşüncesiyle gece şiş ile çorap örülmez

4- Mezar ziyaretinde ağlayıp kendini kaybedenlerin başı üzerine toprak serpilir



Alıntı Yaparak Cevapla

Ölümle İlgili Adetler - Ölümle İlgili Gelenekler

Eski 10-14-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ölümle İlgili Adetler - Ölümle İlgili Gelenekler




Yahudilikte Ölüm ve Ölü Gömme Geleneği

Yahudilik, çağımızda da geçerli olan üç büyük dinin en eskisi ve en önemlisidir Çünkü Hıristiyanlık ve Müslümanlık onun attığı temeller üstünde kurulmuş ve onun bir uzantısı olmuştur Bundan ötürüdür ki, bir sonraki din bir öncekini tanımış ve kabul etmiş, ama aynı tanrının buyruğuyla kendisine uyulması gerektiğini ve artık bozulmuş olan eski dine bağlı kalınmamasını istemiştir Önceki din ise kendinden sonrakini tanımamış ve sahte saymıştır

İlk bakışta biraz şaşırtıcı ve genel kurala aykırı gelebilir; ama tek tanrılı üç büyük dinin ilki olan Yahudilik, kurucusu Musa Peygamber zamanında yalnızca bu dünyayla ilgilenen, Kavmin dünyasal işlerini düzene sokmaya çalışan, cennet tatlarından, cehennem cezalarından hiç söz etmeyen, deyim yerindeyse dünyasal bir din niteliğindedir Bu dinin gerçek bir dine dönüşüp, her şeyi öteki dünyaya bağlaması, çok daha sonraları gerçekleşmiştir Ancak Musa Peygamberin Mısır'dan bir köle ayaklanmasına önderlik ederek koptuğunu düşünürsek Eski Mısır'ın inançlarını da beraberinde Yahudiliğe taşıdığını varsayabiliriz

Yahudilikte ölümün sebebi ilk günahta aranır Çünkü bundan önce insan ölümsüzdü Tevrat'ın ilk bölümü olan Tekvin'in 2 babının 16 ve 17 ayetlerinde şöyle denir: "Ya Rab Allah, Adama (Adem'e) emredip dedi: Bahçenin her ağacından istediğin gibi ye Fakat, iyilik ve kötülüğü bilme ağacından yemeyeceksin Çünkü, ondan yediğin günde mutlaka ölürsün" Tevrat'ın Tesniye bölümünün 30 babının 15 ayetinde, Yehova, Yahudi toplumuna şöyle seslenir "Bak bugün senin önüne, hayatla iyiliği ve ölümle kötülüğü koydum"Bunu izleyen ayetlerde de, "Tanrıyı sevip O'nun yolundan yürümenin ve O'nun koyduğu kurallara uymanın olabildiğince yaşamaya, tersine davranmanınsa "ölüm"e yol açacağı anlatılır Demek ki, "günah" Adem'den sonra da Tevrat'a göre ölüm nedeni olarak görülmektedir Hezekiel bölümünün 18 babının 30 31 32 ayetlerinde şöyle denmektedir "Bundan dolayı ey İsrail Evi, size herkese kendi yollarına göre hükmedeceğim Rab Yehova'nın sözü: Dönün ve kendinizi bütün günahlardan döndürün ve kötülük size helak (ölüm) getirmesin İşlemiş olduğunuz günahların hepsini üzerinizden atın Ve kendinize yeni yürek, yeni ruh sağlayın Niçin ölesiniz ey İsrail Evi? Çünkü ölenin ölümünden ben hoşnutluk duymuyorum Öyleyse (günahtan) dönün de yaşayın"

Yahudilikte ölüler insanüstü bir güç ve bilgi edinirler, ruhlar (elohimler) haline gelirlerEski İbrani inaçlarında da "ölüler" elohimler (ruhlar) haline gelirler ve insanüstü bir güce erişirler, her şeyi bilirler, ölmekle tüm bilgiye ulaşmışlardır"Yahudilikte, ölülere yüklenen bu kutsallık günlük hayat içerisinde birçok pratiklere yansır: "Mezarlık anahtarları, zor doğumları kolay kılar Mezar taşlarının üzerindeki donmuş çiğ damlaları bayılma hastalığına tutulmuş bir çocuğu iyileştirir Ağır hasta olan bir çocuğun yaşayıp yaşayamayacağı 24 saat boyunca burada yatırıldıktan sonra anlaşılır"

Yahudilikte ölüye yüklenen bu kutsallık yanında ölü ve ölüm tabu sayılır Ona dokunulmaz Bir ölüm olduğunda nasıl davranılacağını Tevrat şu şekilde açıklamaktadır: "Herhangi bir insan ölüsüne dokunan yedi gün murdar olacaktır; üçüncü günde ve yedinci günde kendisini onunla tathir edecek ve tahir olacak; fakat üçüncü günde ve yedinci günde kendisini tathir etmezse, tahir olmayacak Bir ölüye, her hangi bir insan cesedine dokunan ve kendisini tathir etmeyen adam Rabbin meskenini murdar eder; ve o can İsrail'den atılacaktır; murdarlık suyu onun üzerine serpilmediği için murdar olacaktır; onun murdarlığı daha kendisindedir Şeriat şudur: Çadırda bir adam öldüğü zaman, çadıra giren her adam ve çadırda olan herkes yedi gün murdar olacaktır Ve üzerinde örtüsü bağlı olmayan her açık kap murdar olacaktır Ve kırda kılıçla öldürülmüş olana, yahut bir ölüye, yahut insan kemiğine, yahut kabre kim dokunursa yedi gün murdar olacak Ve murdar adam için, yanmış saç takdimesi külünden alacaklar; ve onun üzerine bir kaba akar su konulacak; ve tahir bir adam zufa otunu alıp suya batıracak ve çadır üzerine ve bütün kaplar üzerine ve orada olan adamlar üzerine ve kemiğe, yahut öldürülmüş adama, yahut ölüye, yahut kabre dokunanın üzerine serperek; ve tahir adam murdar adam üzerine üçüncü günde ve yedinci günde serpecek; ve yedinci günde onu tathir edecek; ve esvabını yıkıyacak ve suda yıkanacak ve akşamleyin tahir olacaktır Fakat murdar olup kendisini tathir etmeyen adam cümhurun arasından atılacaktır, çünkü Rabbin makdisini murdar etmiştir; onun üzerine murdarlık suyu serpilmemiştir; murdardır Ve bu onlara ebedi kanun olacaktır; ve murdarlık suyu serpen adam esvabını yıkayacak; ve murdarlık suyuna dokunan adam akşama kadar murdar olacaktır Ve murdar adamın dokunduğu her şey murdar olacaktır; ve ona dokunan adam akşama kadar murdar olacaktır"

Yahudilikte ölen kişi "şeol" denen başka bir dünyaya gider Ruhu ise mezarda kalır Tevrat'a göre ölüm ruh anlamına gelen soluğun alınmasıyla meydana gelir: "Yüzünü gizlersin, onlar şaşırırlar: Soluklarını alırsın ölürler, ve topraklarına dönerler"

"Yahudilikte cenaze gömüldükten sonra matemli kimse yedi gün evde kalıp taziyeleri kabul eder"


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.