Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Türkiye > Marmara Bölgesi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ada, istanbulda

İstanbulda Kaç Ada Var

Eski 10-13-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İstanbulda Kaç Ada Var




istanbulda kaç tane ada var, istanbulda kaç ada var, istanbuldaki adalar, istanbulun adaları, istanbulun kaç adası var, istanbuldaki adaların tarihi, istanbuldaki adaların özellikleri, istanbuldaki adalar hakkında bilgiler

BÜYÜKADA

İstanbul Adaları’nın en büyüğü Büyükada’dır Yüzölçümü 5,4 kilometrekaredir Maltepe sahiline uzaklığı ise 2300 metredir

Adalar’da, biri güney diğeri kuzeyde olmak üzere iki tepe bulunur Güneydeki tepe, 203 metre yükseklikteki Yücetepe’dir Kuzeydeki tepe ise İsa Tepesi bulunmaktadır

HEYBELİADA

Heybeliada, İstanbul’un Büyükada’dan sonra en büyük adasıdır Adaya Heybeliada denilmesinin sebebi, uzaktan bakıldığında adanın yere bırakılmış bir heybeye benzemesidir İstanbul’un en çok rağbet gören sayfiye yerlerinden biridir Sadece doğasıyla, temiz havası ve güzellikleriyle değil, Bahriyesi, Sanatoryumu, Ruhban (Papaz) Okulu gibi kurumlarıyla da ünlüdür

Bugün, adanın nüfusu 7 bin civarındadır Ancak yaz mevsimlerinde bu nüfus birkaç kat artmaktadır Yazları günübirlik gelen ziyaretçiler de eklendiğinde, Adanın yaz nüfusunun 50 bini aştığı düşünülebilir

Diğer adalara olduğu gibi Heybeliada’ya da vapur seferleri 19 Yüzyıl ortalarında yapılmaya başlanmıştır Zengin Rumlar’ın yaşadığı adada, Bahriye’nin de bulunması nedeniyle önemli miktarda Türk nüfus da yaşamıştır Adanın nüfusu, 1820’de 800 olarak tespit edilmiş iken vapur seferlerinin başlamasından sonra 2000’e çıkmıştır Kurtuluş savaşı ve mübadele sırasında diğer adalar gibi sakinleşen Heybeliada, 1950’li yıllarda yeniden canlılığını kazanmaya başlamıştır

Adanın eni 2700 metre, boyu 1200 metredir 4 tepeden oluşan Heybeliada, İstanbul adalarının orta yerinde bulunmaktadır En yüksek tepe Değirmentepe’dir (136 metre) Diğer tepeler, Taşocağı Tepesi, Makarios Tepesi ve Ümit Tepesi’dir Eski adı Papaz Tepesi olan bu tepe 85 metre yüksekliğinde olup üzerinde Papaz Okulu bulunmaktadır Adada 4 de liman vardır Güzel bir koyda bulunan Çam Limanı ile Bahriye Limanı bunların en önemlileridir Adanın önemli yapıları, Bahriye Okulu, Aye Ofemya Ayazması, Türkiye’nin ilk sanatoryumu olan Heybeliada Sanatoryumu (Kuruluş: 1924), Heybeliada’nın ünlü sakinlerinden olan Hüseyin Rahmi Gürpınar Lisesi, Abbas Halim Paşa Köşkü, Papaz Okulu, diğer dini yapılar ve resmi binalardır

Adadaki, birine “Büyük Tur”, diğerine “Küçük Tur” denilen iki tur yolunda, yaz mevsimlerinde eşek ve arabalarla turlar yapılır Küçük Tur’a, Aşıklar Turu da denmektedir Heybeliada da, İstanbul’un diğer adaları gibi, motorlu araçtan arındırılmıştır

BURGAZADASI

Burgazadası, İstanbul Adaları’nın büyüklük olarak üçüncüsüdür Ada yuvarlak bir biçimdedir ve eni boyu yaklaşık 2 kilometredir Ada üzerindeki tek tepe Bayrak Tepesi’dir Önceleri nüfusunun tamamı Rumlardan oluşan Burgazadası’nın yaz nüfusu 15 bin, kış nüfusu ise 2-3 bin civarındadır Burgazadası, iklimi, sahili, çamları, restore edilmiş zarif köşkleri ile İstanbul’un en sevilen mevkilerinden biridir Adanın yalı ve köşkleri, güzellikleri ve zerafetleri ile tanınmıştır Güzel ahşap köşkler genellikle sahilde Gezinti Caddesi’nde, Kaşıkadası ve Heybeliada’ya bakan tepenin eteklerindeki Gönüllü ve Mehtap sokaklarındadır

Burgazadası, Vapur iskelesinden doğuya doğru gidildiğinde adanın eski plajına ulaşılır Buradan Heybeliada’ya doğru uzanan bir burun ve burnun ucunda bir fener vardır Plajın güneyinde Mezarlık Burnu yer almaktadır Bu burundaki kaya dönüldüğünde adanın güney kıyılarına gelinir Burası, Bayrak Tepesi’nin bulunduğu sarp mevkidir Kıyıdan duvar gibi yükselen bu tepenin üzerinde Hristos Manastırı vardır Aynı yönde kıyıdan devam edilince Kalpazankaya’ya gelinir Kalpazankaya’nın hemen yanında bulunan küçük koy, Burgaz’ın gezinti yerlerinden biridir

KINALIADA

Kınalıada, İstanbul Adaları içinde en küçüklerinden biridir 1500X1100 kilometre büyüklüğündedir Kınalıada ismini, üzeri makilerle kaplı olduğu dönemlerde uzaktan kızıla çalan bir görünüme bürünmesi nedeniyle almıştır Çınar Tepesi, Teşvikiye Tepesi ve Manastır Tepesi olmak üzere üç tepesi vardır

Kınalıada’da, çok kayalık olması nedeniyle, ağaçlık bulunmamaktadır Bizans döneminde, surların yapımı için buradaki kayalıklardan taş getirildiği bilinmektedir Adadan çıkartılan taşlar nedeniyle arazi bozulmuştur Adada en çok dikkat çeken özellik, Çınar Tepesi’ndeki büyük radyo ve televizyon antenleridir

Ada, geçmişte suyu ve elektriği de olmadığı için diğer adalardan çok daha sakindir Ada’ya elktirk 1946 yılında gelmiştir Önceleri tankerlerle, taşıma suyla idare eden Kınalıada, susuzluktan da 1981 yılında kurtulabilmiştir Adanın ilk sakinleri Ermenilerdir Esasen, Osmanlı döneminde Ermenilerin meskun olduğu bir ada olarak bilinmektedir 1846′da, Adalar’a vapur işlemeye başladıktan sonra Rumlardan ve Türklerden de adaya yerleşenler olmuştur

Kınalıada’nın nüfusu uzun yıllar bir kaç yüzü geçmemiştir Daha sonra yeni yerleşimlerle kış nüfusu 2000′e yükselmiştir Yaz nüfusu 20-30 bin civarındadır



Alıntı Yaparak Cevapla

İstanbulda Kaç Ada Var

Eski 10-13-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İstanbulda Kaç Ada Var




KAŞIKADASI

Burgazadası’nın hemen doğusunda bulunan küçük bir adadır Eski adı Pita’dır Yüzüstü yatırılmış bir kaşığa benzediği için Türkçe’de ‘Kaşıkadası’ diye adlandırılmıştır Kuzeyden güneye uzunluğu bir kaç yüz metredir Adada basit bir iskele ve iki küçük ev bulunmaktadır Adada bugün herhangi bir tarihi eser kalıntısı mevcut değildir

SEDEFADASI

Adalar’ın yerleşime açık olan en küçük adasıdır 1300X1100 metre büyüklüğündedir Üzerindeki bitki örtüsü uzaktan bakıldığında sedefe benzetildiği için Sedefadası adı verilmiştir Eskiden tavşanı bol olduğu için Tavşanadası adı da kullanılmıştır Adada iki plaj vardır

Sedefadası da, diğer İstanbul adaları gibi bizans döneminde sürgün yeri olarak kullanılmıştır Adanın en önemli sürgünlerinden biri, miladi 857 yılında adaya gönderilen Patrik İgnatios’tur İgnatios, 10 yıl adada çeşitli işkencelere maruz kalarak yaşadıktan sonra, 867 yılında yeniden patrik seçilmiştir

Ada, 1850′de Tophane Müşiri Damad Ferid Paşa’nın mülkiyetine geçmiş, paşa adaya zeytin ağaçları dikmiş ve sebze yetiştirmiştir Paşanın ölümü üzerine ada bakımsız kalmış, 1 Dünya Savaşı sırasında da adanın tüm ağaçları kesilmiştir

SİVRİADA

İstanbul adalarının en küçüklerinden biridir Sivriada ile Yassıada, İstanbullular tarafından “Hayırsızada” olarak da adlandırılırlar Meskun değildir Denizin içinden itibaren yükselen bir tepenin denizin üzerindeki uzantısıdır Denizden yüksekliği 90 metredir

Adanın güneyinde küçük bir limanı, bir de tatlı su kuyusu vardır Bizans döneminde sürgün adası olarak kullanıldığı bilinmektedir Antik çağlarda, inzivaya çekilmek isteyen keşişlerin de rağbet ettiği bir yer olarak tanınmaktadır Adada, 10 yüzyıldan beri bir manastır vardır Bugün sadece bazı kalıntıları kalabilmiştir

Bizans ve Osmanlı dönemlerinde bazı yapılar için bu adadan taş nakledilmiştir Haydarpaşa rıhtımı ve Haydarpaşa Limanı’ndaki mendirekler de bu adadan getirilen taşlarla yapılmıştır

YASSIADA

Küçük bir adadır Eni 185, boyu 740 metredir Biri sivri, diğeri yassı görünümlü olan iki Hayırsızada’dan yassı olanıdır Arazisi düzdür, ancak sahilleri genellikle denize dik olarak iner Kuzey tarafında küçük bir limanı vardır

Burası da Bizans’ın sürgün yerlerinden biridir Tarihte, Latinler’in ve Ruslar’ın istilalarına uğramıştır İstanbul’un fethinden sonra Yassıada ve üzerindeki manastırla ilgilenen olmamıştır

İngiltere’nin İstanbul Sefiri Sir Henry Bulwer 1859′da adayı satın almış, adada bazı garip, kale gibi binalar inşa ettirmiş ve ziraat yaptırmıştır Daha sonra ada, Mısır Hıdivi İsmail Paşa’ya satılmıştır Ancak, İsmail Paşa da adanın imarı ile ilgilenmemiştir

Yassıada, 1947 yılında Deniz Kuvvetleri tarafından satın alınmış burada modern bir deniz eğitim tesisi kurulmuştur

Ada’nın asıl şöhreti 27 Mayıs 1960 darbesinden ve burada kurulan mahkeme sonucu Başbakan Adnan Menderes ile birlikte hükümet üyeleri Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’ın idama mahkum edilmelerinden gelmektedir İhtilal yönetimi, bir “Yüksek Adalet Divanı” kurdurarak, hükümet yetkililerini ve siyasileri bu adada yargılamış ve mahkeme sırasında sivil siyasiler buradaki tesislerde gözaltında tutulmuştur

Yassıada Mahkemeleri’nden sonra tekrar Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na verilen tesiste, 1978 yılına kadar eğitim faaliyetleri devam etmiş, 1993 yılında tesisler İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’ne devredilmiştir

TAVŞANADASI

İstanbul Adaları’nın en güneyinde ve İstanbul’a en uzak olanıdır (İstanbul limanına mesafesi 13,5 deniz mili) Kaşıkadası’ndan biraz büyükçedir Eni boyu 90 metredir Ağaçsız, çıplak, kayalık bir kara parçasıdır Üzerinde, 40 metre yüksekliğinde bir tepe bulunmaktadır Haritalardaki resmi adı “Balıkçı Adası”dır Tavşanı bol olduğu için Tavşanadası adı verilmiştir Adada günümüzde de tavşan vardır Meskun değildir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.