![]() |
Namaz Ahirete İmanla Gitmeye Vesiledir. |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Namaz Ahirete İmanla Gitmeye Vesiledir.Namaz Ahirete İmanla Gitmeye Vesiledir ![]() Hakkında Namaz Ahirete İmanla Gitmeye Vesiledir ![]() Namazla ilgili dinimizin emir ve yasakları, teşvik ve tehditleri tam bilinmiyor ![]() Ayet ve hadislerde, İslâm ulemasının kitaplarında ve uygulamalarında öyle ilginç ve etkili bilgiler vardır ki, bunları bilen bir kimsenin namaza ilgisiz kalması zordur ![]() İşte birçok mü’mini sorumluluğa sevk edecek Asr-ı Saadette yaşanmış bir olay: Abdullah bin Ebî Evfâ (r ![]() ![]() Resul-i Ekremin (a ![]() ![]() ![]() “Yâ Resûlâllah, ölüm döşeğinde yatan bir genç var ![]() ‘Lâilâheillâllah, de’ dendiği halde bunu söyleyemiyor” dedi ![]() Resul-i Ekrem (a ![]() ![]() ![]() “Namaz kılar mıydı?” diye sordu ![]() Adam: “Evet, (kılardı)” dedi ![]() Bunun üzerine Resul-i Ekrem (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ekrem gencin yanına girdi ve ona: “Lâ ilâhe illâllah, de” buyurdu ![]() “Söyleyemiyorum ![]() Resul-i Ekrem (a ![]() ![]() ![]() “Annesine âsi idi” dedi ![]() Resul-i Ekrem: “Annesi sağ mı?” diye sordu ![]() “Evet sağdır” dediler ![]() “Çağırın gelsin” buyurdu ![]() ![]() Ekrem kadına: “Bak şurada büyük bir ateş (olsa) ve ‘Oğluna şefaat edersen onu bu ateşte yakmayız; fakat şefaat etmezsen bu ateşte yakarız’ deseler ne yapardın? Şefaat eder miydin?” diye sordu ![]() Kadın: “Onun şefaatçisi ben olurdum” dedi ![]() “O halde ondan râzı olduğuna, Allah-u Teâlâyı ve beni şâhit göster” buyurdu ![]() Kadın: “Allah’ım! Seni ve Resul-i Ekremi şâhit tutuyorum ![]() (hakkımı ona helâl ettim)” dedi ![]() Bunun üzerine Resul-i Ekrem (a ![]() ![]() ![]() “Lâ ilâhe illâllahu vahdehû lâ şerikeleh ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve Resulüh, de” diye buyurdu ![]() ![]() Bunun üzerine Resul-i Ekrem (a ![]() ![]() ![]() “Allah’a hamdolsun ki, benim vasıtam ile bu genci Cehennem ateşinden kurtardı” dedi ![]() ![]() Bu müthiş hadisteki ibretli noktalar sizin de dikkatinizi çekmiştir ![]() Öncelikle, karşımızda hayatının son deminde imansız giderek, sonsuz azaba müstehak olmak üzere olan bir “Müslüman genç” var ![]() yaşayan, o altın çağın mutluluk ortamında yetişen, o atmosferin havasıyla büyüyüp serpilen bir genç ![]() yaşlarda bir genç değildir; evlenmiş, yuva kurmuş bir gençtir ![]() İşte iman ve İslâmın zirveleştiği bir dönemde ruhunu Allah’a teslim etmek üzere olan bu genç, imansız gitmek üzere ![]() ![]() asırda yaşamış ve Peygamberimizi (a ![]() ![]() ![]() ![]() mü’mindir, inançlıdır ![]() “Söyleyemiyorum” diyor ![]() Bu durumdaki bir gencin problemi kendisine iletildiğinde Peygamberimizin ilk sorusuna bakın: “Namaz kılar mıydı?” Bu ilk soru, ahirete imanla gitmek, o ebedî davayı kazanmak isteyen bizleri beynimizden vuruyor, ruhumuzu sarsıyor, âdeta titretiyor ![]() problemin ilk sebebi, “namaz kılmamak” olabilir; başka bir şey olamaz ki, Peygamberimizin ilk sorusu bu oluyor ![]() Şimdi düşünün: Hangimiz bu sonsuz hayatı kaybetmek isteriz? Müslüman olduğunu söyleyen hangi insan, “Ben son nefeste imansız gitsem de olur” diyebilir? Aksine, bütün dualarımızda hüsn-ü hâtime, yani iyi son için, imanla ölmek için dua etmiyor muyuz? İşte o müthiş imtihanın ilk sorusu iman, ikincisi namazdır ![]() hakkının, hüsn-ü hâtime üzerinde ne derece etkili olduğunu da anlıyoruz ![]() Hiç şüphesiz bu hadisten, namaz kılmayan veya anne babasına isyan eden herkesin mutlaka imansız gideceği anlamını çıkaramayız ![]() kimin nasıl gideceğini ancak Allah bilir ![]() çok ciddi bir biçimde bizi uyanık ve tetikte olmaya çağırıyor ![]() |
![]() |
![]() |
|