![]() |
Selâm Ve Selâmlaşma |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Selâm Ve SelâmlaşmaSelâm ve Selâmlaşma Hakkında Selâm ve Selâmlaşma SELÂMLAŞMA SORU: Selâmlaşmanın ilk emredilişi, manası, faydaları, hükmü, şekli, mekruh olan selâm, kadınlarla ve çocuklarla selâmlaşma, ölülere selâm, kim kime selâm verir, işaretle selâm ve gayr-i müslimlerle selâmlaşma konularını açıklayabilir misiniz? CEVAP: • Selâmlaşmanın ilk emredilişi: Ebû Hureyre (r ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() • Selâmın manası: Selâm; Allah’ın ismi üzerine olsun; Allah’ın muhafazası ve koruması üzerine olsun; Allah seninle olsun; Allah’la beraber olasın; Allah yaptıklarına muttalidir; sen benden selâmettesin; benden sana bir zarar dokunmayacaktır, korkmayasın gibi manalara gelir ![]() • Selâmlaşmanın faydaları: 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() • Selâmlaşmanın hükmü: - Selâmlaşma ilâhî bir hükümdür ![]() ![]() ![]() Ebû Hureyre (r ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Selâm vermek sünnet, almak ise farzdır ![]() ![]() - Selâm verene mukabelenin vacip olması, selâmı işitmekle sabit olur ![]() - Selâm verenin sesini duyurması sünnet, selâm alanın sesini duyurması ise vaciptir ![]() - Selâmı tek kişinin alması farz-ı ayn, topluluğun alması ise farz-ı kifâyedir ![]() - Selâm verene, “Hayırlı sabahlar!”, “Merhaba!”, “İyi günler!” gibi cevaplarla karşılık vermek caiz değildir ![]() - Selâmı yalnızca tanıdıklarımıza değil, tanımadıklarımıza da vermek lazımdır ![]() Abdullah bin Amr bin el-Âs (r ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Kişinin selâma ilk önce kendisinin başlaması, yani ilk olarak kendisinin selâm vermesi sünnettir ![]() Ebû Ümâme (r ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() • İşaretle selâmlaşma: Selâmı işaretle vermek ve işaretle mukabele etmek caiz olmaz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ama selâm alma ve vermede taraflar birbirlerini duyamayacaklarsa, o vakit, sözle birlikte olmak kaydıyla işaretle selâm verip alabilirler ![]() • Mekruh olan selâmlar: - Selâmlaşma sırasında eğilmek mekruhtur ![]() - Hamamda, yemek yiyene, savaşana, Kur’an okuyana, hadis okuyana, Allah’ı zikredene, telbiye getirene, hutbe verene, vaaz-nasihat eden kimselere ve bu sayılanları dinleyene, ilim çalışana, ezan okuyana, kamet getirene, def-i hacet giderene, hüküm veren hâkime (etkileme korkusundan dolayı), çoluk çocuğu ile birlikte gezmekte olana selâm vermek mekruhtur ![]() • Çocuklara selâm verme: Selâmı küçükler büyüklere verir; ancak Rasûlullah (s ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() • Kadınlarla selâmlaşma : Esmâ bint-i Yezîd (r ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kadınlarla erkekler arasında selâmlaşma şu şartlara bağlıdır: - Kadınlar, cemaat (topluluk) halinde iseler selâm verilir ![]() - Kadın tek ise, ona diğer bir kadın, kocası veya mahremi (nikâh düşmeyen kimse) selâm verebilir ![]() ![]() - Kadın, kendisine şehvet duyulmayacak kadar yaşlı ise, yabancı bir erkeğin ona selâm vermesi, onun da yabancı erkeğe selâm vermesi caizdir; ancak kadın yaşlı da olsa şehvet duyulacak biri ise, ne bir erkeğe selâm verebilir, ne de bir erkek ona selâm verebilir ![]() ![]() • Kim kime selâm verir? Toplulukların karşılaşması halinde selâm vermek kifâye bir sünnet, verilen selâmı almak da kifâye bir vaciptir ![]() Ubeydullah bin Ebî Râfi, Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Binitte olan yürüyene, yürüyen oturana, sayıca az olan sayıca çok olana selâm vermelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Herhangi bir konuşmaya başlamadan önce selâm vererek başlamak sünnettir ![]() ![]() - Bir kimseye selâm verirse, sonra aradan fazla geçmeden yine onunla karşılaşırsa, tekrar selâm vermesi sünnettir ![]() ![]() - Kişi evine girdiğinde (evde kimse yoksa bile) selâm verir ![]() ![]() ![]() ![]() • Selâmın şekli: Selâmı veren ‘Es-selâmü aleyke’ veya ‘aleyküm’ der, alan da ‘Ve aleyke’s-selâm’ veya ‘Ve aleykümü’s-selâm’ der ![]() ![]() ![]() ![]() Ebû Temîme el-Hüceymî, Ebû Cüreyy el-Hüceymî'den, o da babasından (r ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Selman (r ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() • Ölülere selâm verme: Ebû Hureyre (r ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() • Gayr-i müslimlerle selâmlaşma: Yahudi ve Hıristiyanlara ilk önce Müslümanların selâma başlaması, âlimlerin çoğuna göre caiz değildir ![]() ![]() ![]() ![]() İbn-i Ömer (r ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Enes (r ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Selâm vermek, verilen kişi için tazim ve teşriftir ![]() ![]() ![]() ![]() Bir toplulukta Müslümanlarla birlikte kâfirler bulunursa, isterse Müslümanları kastederek onlara “Es-selâmu aleyküm” der veya “Es-selâmu alâ meni’t-tebea’l-hüdâ” der ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Selâm Ve Selâmlaşma |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Selâm Ve SelâmlaşmaSelâm ve Selâmlaşma Selâm; esma-i hüsnadan, Allah’ın güzel isimlerinden biri olup, ayıptan, kusurdan, eksiklikten, fani olmaktan ve zevalden salim olan; kurtuluş ve esenlik kaynağı olan ve isteyenleri selâmete ulaştıran demektir ![]() Kadı İyaz, selâmın muhafaza manâsına geldiğini, “Es-Selâmü aleyke” nin “Allah’ın muhafaza ve koruması senin üzerine olsun” demek olduğunu, selam verilen kimse için “Allah, yâr ve yardımcın olsun” makamında bir dua olduğunu söylemiştir ![]() Selâm; bir kimseye rastlanıldığı , yanına varıldığı veya yanından ayrılındığı zaman ona iyilik, sıhhat ve afiyet dilemektir ![]() Selâm, bir mü’minde bulunması gereken tevazuun ızhar edilmesidir ![]() Selâm; mü’minlerin birbiriyle kaynaşmasını ve ülfetini sağlayan Allah’ın rızasına kavuşmak için mü’minlerin biri birlerine yaptığı bir duadır ![]() ![]() Müslümanların kendi aralarında selamlaşmaları ilahi bir emirdir, Selâm vermek sünnet, almak ise farzdır ![]() Selâm, toplu olarak yaşayan insanların cemiyet içerisinde birbirlerine saygı ve hürmet gösterme şeklidir ki, insanlardaki güzel huylardan birisi de biribirlerine selâm vermeleridir ![]() Selâmlaşma, kızgınlık ve dargınlık, kin ve nefret gibi insanlar arasında düşmanlığa sebep olan kötü huy ve davranışları da yok eder ![]() Selâm; maddi ve manevi her türlü zararlardan, kötülüklerden uzak kalmak, dünyevi musibetlerden ve ahiret azabından kurtulmak manâlarını topluca ifade eden bir tabirdir ki; birbiriyle karşılaşan Müslümanların, karşılıklı sevgi, dostluk, iyi niyet ve dileklerini ifade etmek üzere “selâmün aleyküm” veya daha efdal olarak “Es-Selâmü aleyküm”1 şeklinde kullanılır ve buna “selâm verme” denir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Selâm bir tahıyye (mülk ve beka, manevi hayat hediyeleri) ve iltifattır ![]() ![]() Selâm ve selâmlaşma yüzyüze yapıldığı gibi çeşitli vasıtalarla da yapılmaktadır ![]() ![]() Bir müslümana “selâmün aleyküm” demek; “ben de müslümanım, benden sana zarar gelmez, benden yana selamettesin, Allah C ![]() ![]() ![]() “ ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Selâmı yalnız karşılaştığımızda veya bir yere vardığımızda değil, oradan ayrılırken de vermeliyiz ![]() ![]() ![]() ![]() Selâmı iade etmeye (almaya) hükmen ve hakikaten aciz kimselere selâm vermemelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yine, Hz ![]() ![]() ![]() Selâmlaşma, mü’minlerin birbirleriyle görüşmelerini, birbirleriyle kaynaşmalarını ve ayrılmamalarını sağlar ![]() Selamın orijinal lafızları dışında yani “Selâmün aleyküm”,“Es-Selâmü aleyküm” sözleri dışında başka sözlerle vermenin uygun olmadığı ve İslâmi “selâm” kelimesinin ihtiva ettiği iltifat, temenni, dilek, kurtuluş ve esenlik dualarının yerini tutmayacağı ifade edilmektedir ![]() ![]() ![]() Bir selâm ver be herif, ağzın aşınmaz ya, hayır! Ne bilir vermeyi hayvan, ne de sen versen alır ![]() ![]() demektedir ![]() ![]() ![]() Yine selâmın önemiyle ilgili olarak Rasulullah (S ![]() ![]() Kur’an-ı Kerimde 37 ayeti kerimede selâm ve selâmet kelimeleri zikredilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Ayet-i kerimelerde: Verilen selâma daha güzeli ile mukabelede bulunulmasını, “izin almadıkça başkasının evine-odasına(annesinin odası bile olsa) girilmemesi”10 gerektiğini bildirir ve “Ey iman edenler! Kendi evinizden başka evlere izin isteyip selâm vermedikçe girmeyin, bu sizin için daha iyidir, her halde düşünüp anlarsınız”(Nur-27) buyurarak “kendi evine girerken de selâm vermeyi” (Nur-61) emreder ![]() ![]() Cennettekilerin de biri birlerine selâm vereceği, meleklerin de mü’minlere selâm vereceği bildirilmektedir ![]() Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yine bir hadis-i şerifte, müslümanın müslüman üzerindeki beş hakkından birincisi olarak onun selâmına cevap vermek gösterilmektedir ![]() Müslümanların selâmlaşmasında; önce, küçük büyüğe, zengin fakire, şehirli köylüye, arkadan gelen önde olana, vasıtada olan yaya yürüyene, ayakta olan oturana, az olanlar çok olanlara, efendi hizmetçisine, baba oğluna, ana kızına selâm verir15 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Selâm, İslâm’ın en hayırlı amellerinden birisidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() SELAMIN BEREKETİ Selâma verilmesi gereken önemi aşağıda vereceğimiz kıssa çok veciz bir şekilde ortaya koymaktadır : Müslümanlardan birisi borçlu düşmüş, bütün gayret ve çabasına karşılık çaresizlik içinde borcunu ödeyemiyordu ![]() ![]() ![]() Borçlu, sevinç ve ferah içinde uyandı ![]() ![]() ![]() Bunun üzerine Paşa: “Tekrar et, yeniden anlat” dedi ![]() Borçlu: —“Efendim, Peygamberimizin size selâmı var, bana…” Paşa : “Tekrar et, bir daha anlat bakalım” dedi ![]() Üç, dört, beş, altı ![]() ![]() —“Paşam, beni niye oyalayıp duruyorsun? İnanırsan verirsin, inanmazsan vermezsin” demesi üzerine Paşa: —“Kardeşim, ne demektir bu? Sen kimden selâm getirdiğini biliyor musun? Sana tekrar ettirişim Rasulullahın selâmını çoğaltmak içindi, onun her selâmına bin altın vereceğim” dedi ![]() Peygamber efendimiz Veda Haccından sonra hastalanıp mescide çıkamayınca kendisini ziyarete gelenlere “Müslümanlara selâmımı götürünüz” buyurdular ve sonra açıkladılar: “Sadece bugünkülere değil, kıyamete kadar gelecek Müslümanlara benden selâm söyleyiniz” Böylece, kıyamete kadar gelecek Müslümanlara da Hz ![]() ![]() İki cihanın güneşi, Allah’ın sevgili Rasulünün selâmı üzerinize olsun ![]() ![]() -------------------------------------------------------------------------------- Dipnotlar: 1) Fetâvây-ı Hindiye C ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kaynak: Altinoluk dergisi, |
![]() |
![]() |
|