Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
annebaba, hakkı

Anne-Baba Hakkı

Eski 10-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Anne-Baba Hakkı




Anne-Baba Hakkı
Hakkında Anne-Baba Hakkı




Ana-babanın seksen hakkıSual: Ana-baba hakları nelerdir?
CEVAP
İmam-ı Nesefi hazretleri bildiriyor ki:
Ana-babanın evladı üzerinde seksen kadar hakkı vardır Kırkı sağlığında, kırkı vefatından sonradır Sağlığında olan kırk haktan onu bedenle, onu dil ile, onu kalble, onu da para iledir

Bedenle olan hakları:

1- Hizmet ederek rızalarını almak Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ana-babasına hizmet edenin ömrü bereketli ve uzun olur) [İslam Ahlakı]

(Ana-babasını dine uygun hizmetleriyle razı eden, Allahü teâlâyı razı etmiş olur, onları gazaplandıran, Allahü teâlâyı gazaplandırmış olur) [İbni Neccar]

(Ana-babası, yanında ihtiyarladığı halde, [rızalarını alamayıp] Cenneti kazanamayanın burnu sürtsün) [Tirmizi]

Hasan-ı Basri hazretleri, Kâbe’yi tavaf ederken sırtında yük olan bir zat görüp der ki:
- Niçin yükle tavaf ediyorsun?
- Bu yük değil, babamdır Bunu Şam’dan yedi defa getirip tavaf ettim Çünkü, bana dinimi, imanımı öğretti Beni İslam ahlakı ile yetiştirdi
- Kıyamete kadar böyle arkanda taşısan, bir defa kalbini kırmakla bu yaptığın hizmet boşa gider Bir defa da gönlünü yapsan, bu kadar hizmete karşılık olur

Ana-babaya hizmette kusur etmemelidir Hazret-i İbni Abbas, "Ana-babana karşı, kusurlu, güçsüz, aşağı bir kölenin, sert, kaba efendisine karşı bulunduğu hâl üzere ol!" buyurdu
Anneye hürmet ve hizmet, babadan önce gelir Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Anneye yapılan iyiliğin ecri iki mislidir) [İ Gazali]

(Önce annene, sonra babana, kız kardeşine, erkek kardeşine ve sırası ile diğer yakınlarına iyilik et!) [Nesai]

(Veysel Karani’nin kavuştuğu bütün ihsan ve dereceler, anasına yaptığı iyilik sebebiyledir) [RNasıhin]

(Ya Resulallah, annem müşriktir Ona iyilik etmem caiz midir?) diye sorana, (Evet, annene iyilik ve ihsanda bulun!) buyuruldu (Ebu Davud)

Her Peygamber, kendi annesinden de üstündür Buna rağmen, Peygamberler de annelerine hürmet ve hizmet etmişlerdir

Kâfir olan ana-babaya hizmet etmek, nafakalarını vermek, ziyaretlerine gitmek gerekir Küfre sebep olan şeyleri yaptıracaklarından korkulursa, ziyaretlerine gidilmez (Bezzâziyye)

Hazret-i Musa, Cennetteki komşusunun kim olduğunu Hak teâlâdan sorup öğrendikten sonra yanına gider Bu bir kasaptır Kasap, bir parça et pişirir Asılı zenbili aşağı alır, çok zayıf bir kadına et ve su verir Üstünü başını temizleyip, zenbile koyar Kasap, (Bu annemdir Yaşlanıp bu hale girdi; sabah-akşam böyle bakarım) der Kasabın annesinin, (Ya Rabbi oğlumu Cennette Musa aleyhisselama komşu eyle) dediğini Hazret-i Musa da işitir Kasaba, (Müjde, Allahü teâlâ, seni Musa aleyhisselama komşu etti) buyurur (Şir’a)

2- İyilik etmek Ana-babaya iyilik ve ihsan, evlada farzdır Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ana-babasına iyilik eden evlat, Peygamberlerle beraber Cennete girer) [İ Rafii]
(Ana-babasına iyilik edenin ömrü uzun, rızkı bereketli olur) [İ Ahmed]
(En faziletli amel, vaktinde kılınan namazdan sonra ana-babaya iyiliktir) [Müslim]

(Ana-babaya ihsan, bedbahtlığı saadete çevirir, ömrü uzatır ve insanı kötü ölümden korur) [Ebu Nuaym]

(Ana-babanıza ihsan ederseniz, çocuklarınız da size ihsan eder) [Taberani]
(Sen de malın da babana aittir) [İbni Mace]

3- Asi olmamak, karşı gelmemek Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ana-babaya karşı gelmek büyük günahtır) [Buhari]
(Ana-babasına asi olan Cennete giremez) [Nesai]
(Ana-babasına karşı gelenin ömrü bereketsiz ve kısa olur) [İslam Ahlakı]

İmanı olanlardan Cehennemden en sonra çıkacak olanlar, Allahü teâlânın yolunda olan ana-babasının İslamiyet’e uygun olan emirlerine asi olanlardır

Ana-babanın ve hiç kimsenin, dine uymayan emri yapılmaz Fakat, ana-babaya, yine tatlı söylemek, onları incitmemek gerekir

Ana-baba kâfir ise, onları kiliseden, meyhaneden, sırtta taşıyarak bile, geri getirmek gerekir Fakat, oralara götürmek gerekmez

Ana-baba zalim de olsa, onlara karşı gelmek, onlarla sert konuşmak caiz değildir
(Anam-babam çok şefkatsiz, onlara nasıl itaat edeyim) diyen bir kimseye, Resulullah efendimiz buyurdu ki:
(Anan seni 9 ay karnında gezdirdi 2 yıl emzirdi Seni büyütünceye kadar koynunda besledi ve kucağında gezdirdi Baban da seni büyütünceye kadar birçok zahmete katlandı İdare ve maişetini temin etti Sana dinini, imanını öğretti Seni islam terbiyesi ile büyüttü Şimdi nasıl olur da, şefkatsiz olurlar? Bundan daha büyük ve kıymetli şefkat olur mu?) [Ey Oğul İlmihali]

(Ya Resulallah, yaşlı anama elimle yedirip içiririm Abdestini aldırır, sırtımda taşırım Hakkını ödemiş olur muyum?) diye soran kişiye buyurdu ki:
(Hayır, yüzde birini bile ödemiş olamazsın O sana, yaşaman için hizmet ediyordu, sen ise, ölümünü bekleyerek hizmet ediyorsun Ancak Allahü teâlâ, bu az iyiliğine karşılık çok sevap ihsan eder) [R Nasıhin]

Bir zat, (Ya Resulallah, ana-baba, evladına zulmetse de rızalarını almayan Cehenneme girer mi?) diye sorunca, cevaben 3 defa (Evet zulmetseler de rızalarını almayan Cehenneme girer) buyurdu (Beyheki)

Şu halde ana-baba zalim olup, evlada zulmetseler de, günah işlemeyi emretseler de, yine onları üzmemeye, küstürmemeye çalışmalıdır! Günah olan emirleri yapılmaz ama, yine de onları üzücü söz söylemek caiz olmaz

Ana-baba kötü bile olsa, yine onlarla iyi geçinmelidir! Ziyaretlerini terk etmek büyük günahtır Hiç olmazsa, selam göndererek, tatlı mektup yazarak, telefon ederek, bu günahtan kurtulmalıdır!
Kur'an-ı kerimde 3 şey, 3 şeyle beraber bildirildi Biri yapılmazsa, ikincisi kabul olmaz Peygambere itaat edilmezse, Allah’a itaat edilmiş olmaz Ana-babaya şükredilmedikçe, Allahü teâlâya şükredilmiş olmaz Malın zekatı verilmedikçe, namazlar kabul olmaz (Tefsir-i Mugni)

4- İtaat etmek, karşı gelmemek, günah olmayan emirlerini yapmak
Hazret-i Musa, Allahü teâlâdan 9 defa nasihat istedi Hepsinde de, ana-babaya itaat etmesi emrolundu Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ana-babaya itaat, Allah’a itaattir, onlara asi olmak, Allah’a asi olmaktır) [Taberani]
Babasına asi gelen, çocuğundan mürüvvet göremez, muradına kavuşamaz, ailesi ile geçinemez, evinin tadı bozulur (Şir’a)

5- Sert bakmamak, şefkatle, sevgi ile bakmak Ana-babasına şefkat ve sevgi ile bir defa baksa, kabul edilmiş bir hac sevabına kavuşur
Peygamber efendimiz (Ana-babanın yüzüne merhametle bakana, hac ve umre sevabı yazılır) buyurunca, (Günde bin defa bakarsa da böyle midir?) denildi Cevaben buyurdu ki:
(Günde yüzbin defa baksa da) [R Nasıhin]
Yine buyurdu ki:
(Ana-babanın yüzüne sevgi ile bakmak ibadettir) [Ebu Nuaym]

6- Üzmemek, incitmemek, rızalarını kazanmak Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Rabbin rızası, ana-babanın rızasında, gazabı da, ana-babanın gazabındadır) [Buhari]
(Ana-babasının rızasını alan mümine Cennetten iki kapı, üzene de Cehennemden iki kapı açılır) [Beyheki]

(Ana-babasını razı eden mümin, ne yaparsa yapsın Cehenneme girmez, inciten de Cennete girmez) [Şir’a]

(Hak teâlâ, bazı günahların cezasını kıyamete kadar geciktirir Ana-babaya isyan bundan müstesnadır) [Hakim]

Ana-babayı üzmek, onlara eziyet etmek büyük günahtır Ana-babanın veya hiç kimsenin günah olan emirleri yapılmaz Ana-babanın yemeklerinde haram karışığı olduğu şüpheli olsa, ana-baba bu yemekten yemesi için evladını zorlasa, evladın o yemekten yemesi gerekir Çünkü şüpheli şeylerden kaçınmak vera, ana-babanın rızasını almak ise vaciptir Fakat gayrı meşru emirleri dinlenmez Mesela onlar, (İçki iç, namaz kılma, yoksa senden razı olmayız) deseler de, haram olan şeyler yapılmaz Çünkü (Halıka isyan olan işte, kula itaat edilmez) emri vardır Hak teâlâ buyuruyor ki:
(Biz, insana, ana-babasına iyi davranmasını tavsiye ettik Eğer onlar, seni, hakkında bilgin olmayan bir şeyi bana ortak koşman için zorlarlarsa, onlara itaat etme) [Ankebut 8]

Ana-babası günah işleyen çocuk, bunlara bir defa nasihat eder Kabul etmezlerse, susar Onlara dua eder

7- İzinsiz sefere gitmemek
Hacca giderken, muhtaç olmayan ana-babadan izin almak sünnettir
Ana-baba muhtaç ise, izinsiz gitmek haramdır Ana-babası muhtaç olmayan, onlardan izinsiz farz olan hacca gidebilir Fakat nafile olan hacca izinsiz gidemez (Redd-ül Muhtar)

Cihad için izin isteyen birine Peygamber efendimiz, ana-babasının sağ olduğunu öğrenince, (Burada kal, onlara hizmet et, onlara hizmet cihaddır) (Buhari)

Cihada gitmek için gelen başka birisine de buyurdu ki:
(Annenin yanından ayrılma! Cennet onun ayağı altındadır) [Nesai]

Biri de, hicret etmek için gelip, (Ya Resulallah, ana-babamı ağlatarak geldim) dedi Peygamber efendimiz bu duruma üzülerek buyurdu ki:
(Hemen git, onları ağlattığın gibi güldür!) [Ebu Davud]
Ana-babayı ziyaret etmemek büyük günahtır Hiç olmazsa, selam göndererek, tatlı mektup yazarak bu günahlardan kurtulmalıdır

8- Saygıda, hürmette kusur etmemek Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Büyüğünü saymayan bizden değildir) [Tirmizi]
Onları görünce ayağa kalkmak, yanlarına gitmek, onlar oturuncaya kadar ayakta durmak, izinsiz oturmamak gerekir Otururken edepli oturmalı, ayağını uzatarak oturmamalı, bacak bacak üstüne atmamalıdır Onlar bana bir şey demiyor diye bunları ihmal etmemelidir

9- Onlarla yolda giderken, arkalarından gitmek Zaruretsiz önlerinde yürümemek

10- Çağırınca, hemen kalkıp yanlarına gitmek, buyurun demek Ana-baba çağırınca, farz namazı bozmak caiz olur ise de, ihtiyaç yoksa, bozmamalıdır Sünnetler bozulur Hak teâlâ buyurdu ki:
(Ya Musa, benim indimde çok ağır ve büyük bir günah vardır ki, o da, ana-baba evladını çağırınca, emrine uymamasıdır) [İslam Ahlakı]

Dil ile olan hakları:

1- Yumuşak söylemek, tevazu etmek Öf bile dememek Hak teâlâ buyuruyor ki:
(Biz insana, ana-babasına iyilik etmesini tavsiye ettik) [Ahkaf 15]

(Rabbin, yalnız kendisine kulluk etmenizi, ana-babanıza da iyi davranmanızı emretti Onlardan biri veya ikisi senin yanında yaşlanırsa, kendilerine öf bile deme; ağır söz söyleme, onlarla yumuşak ve tatlı konuş, onlara acı, tevazu kanadını gerip "Rabbim, küçükken beni yetiştirdikleri gibi sen de onlara merhamet et" diye dua et) [İsra 23, 24]

Hasan-ı Basri hazretleri buyurdu ki:
(Âlim bir evladın ana-babası kâfir olsa, kuyudan su çekmeleri için ona muhtaç olsalar, o da birkaç kova çektikten sonra öf dese, bu sebeple bütün amellerinin sevabı yok olur)

2- Konuşurken sesini, onların sesinden yüksek çıkarmamak

3- Yanlarında çok konuşmamak, edebi aşmamak Ana-baba bildiği şeyleri de anlatsa, yine aynı şeyler mi dememek Hiç duymamış gibi can kulağı ile dinlemek

4- Kaba, dokunaklı ve argo söz söylememek Mesela iki kardeşi olan biri, öteki kardeşini kastedip (Oğlun şunu yaptı Ben yapsam kıyameti koparırdınız) veya (Anne torunu tepene çıkartıyor, çok şımartıyorsun Söz dinletemiyoruz) gibi sözlerle ana-babayı üzmemelidir Çocuklarını ana-babanın yanında dövmemeli, azarlamamalıdır Böyle şeyler ana-babayı üzer

5- Hanımını onlardan üstün tutmamak Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
(Hanımını anasından üstün tutana lanet olsun! Onun farz ve diğer ibadetleri kabul olmaz) [Şir’a]

6- İsimleri ile çağırmamak, sözlerini kesmemek, sözlerinin arasına girmemek Bilgiçlik taslamamak Ana-baba yanlış da söylese, öyle değil diyerek itiraz etmemek

7- Ana-babanın arasını açacak söz ve hareketlerden uzak durmak Ana-baba ile oğul veya kızın arasını açacak işlerden uzak durmak Gelinleri, ana-baba ile oğullarının arasını açacak sözlerden uzak tutmalıdır Peygamber efendimiz, (Ana ile oğulun arasını açana lanet olsun) buyurmuştur (Gunye)

8- Konuşurken, yap, yapma gibi ifadeler kullanmamak Yapar mısın gibi ricada bulunmalıdır

9- Hayır dualarını almak Ana-baba duasını ganimet bilmek Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Üç kişinin duası kabul olur Ana-baba, mazlum ve misafirin duası) [Tirmizi]
(Ana-babanın duası, ilahi hicaba ulaşır, duaları kabul olur) [İbni Mace]

10- Beddualarını almamak Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ana-babanın çocuğuna ve mazlumun zalime olan bedduaları, reddolmaz) [Tirmizi]

(Kendinize, evladınıza ve malınıza beddua etmeyin! Duaların kabul olduğu bir saate rastlar da bedduanız kabul olur) [Müslim]

Ana-baba çağırdığı zaman herhangi bir işle uğraşırsan, hemen onu terk edip, derhal ana-babanın emrine koş! Anan-baban sana kızıp bağırırsa, onlara sen bir şey söyleme! Ananın-babanın duasını almak istersen, sana emrettikleri işleri çabuk ve güzel yapmaya çalış! Bu işini beğenmeyip sana gücenmelerinden ve beddua etmelerinden kork! Sana darılır iseler, onlara karşı sert söyleme! Hemen ellerini öperek gazaplarını teskin et! Ananın-babanın kalblerine geleni gözet! Çünkü senin saadet ve felaketin, onların kalblerinden doğan sözdedir Anan-baban hasta ise, ihtiyar ise, onlara yardım et! Saadetini onlardan alacağın hayır duada bil! Eğer onları incitip, beddualarını alırsan, dünya ve ahiretin harap olur Atılan ok tekrar geri yaya gelmez Onlar hayatta iken, kıymetini bil!

Kalb ile olan hakları:

1- Acımak, merhamet etmek Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Merhamet etmeyene, merhamet edilmez, acımayana acınmaz) [Müslim]

2- Sevmek Her fırsatta ana-babanın ellerini öpmeli, sevdiğini hissettirmelidir Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Annesinin ayağını öpen, Cennetin eşiğini öpmüş olur) [Şir’a]

3- Sevinçlerine sevinmek Bir şeye sevinince, (Ne iyi olmuş, hayırlı olsun) gibi sözlerle memnuniyetini bildirmelidir

4- Üzüntülerine üzülmek, dertleri ile hemdert olmak Bir şeye üzülmüşlerse, (Geçmiş olsun) diyerek ilgilendiğini, üzüldüğünü bildirmeye çalışmalıdır

5- Çok söylemelerinden incinmemek İncinse bile, kesinlikle incindiğini hissettirmemek

6- Sitem ve cefalarına kızmamak Sözlerini hiç duymamış gibi hareket etmek

7- Onlardan razı olmak Ne yapıp yapmalı, onların rızalarını almaya çalışmalıdır Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Allahü teâlânın rızası ana-babanın rızasındadır) [R Nasihin]

8- İncitmekten çok korkmak İsra suresinin 23 âyet-i kerimesinde ana-babaya iyi davranmak, onlara yumuşak ve tatlı söylemek emredilmektedir Gaflete düşüp ana-babanın kalbini kırarsan, derhal rızalarını almaya çalış, yalvar ve ne yaparsan yap, onların gönlünü al!

9- Nazlanmamak Aksine onların nazına katlanmalıdır Çünkü ana-baba küçükken bizim çok nazımızı çektiler Nazlanma sırasının onlarda olduğunu unutmamalıdır

10- Sıkıntı görse de, ölseler de kurtulsak diye düşünmemek, çok yaşamalarını arzu etmek Onlar, bizden çok sıkıntı gördükleri halde, yaşamamızı istemişlerdi İcabında kendileri aç durup bizi doyurmuşlardı

Mal, para ile olan hakları:

1- Kendinden önce, onlara elbise almak Kendi yiyeceğinden iyisini onlara vermek

2- Uzakta iseler ziyaretlerine gitmek Ana-baba ve mahrem akrabaları ziyaret etmek vaciptir Hiç olmazsa, selam göndererek, tatlı mektup yazarak bu günahlardan kurtulmalıdır Ziyarette sıra, ana, baba, evlat, dede, nine, kardeş, amca, hala, dayı ve teyzedir

3- Beraber yemek

4- Arzularını sormak, öğrenip yerine getirmek

5- Evlerini temizlemek, boyamak, tamir etmek

6- Para vermek İhtiyaçları olup da söyleyemezler belki

7- Malı, parayı onlara serbest etmek Ne zaman isterseniz, malım, param size feda olsun demeli, bir kızgınlıkları varsa, bu yolla onları teskin etmelidir Ana-babaya harcanan paradan sual olunmaz Muhtaç olan ana-babaya yardım farzdır Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Ana-babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yolculara infak edin!) [Bekara 215]

Kime infak edeceğini soran kimseye Resulullah efendimiz, (Kendine, ana-babana, sonra hanımına ve çocuklarına, hizmetçine bundan sonrasını da artık sen bilirsin) buyurdu (Nesai)

Babası hasta olup, bakacak kimse bulunamazsa, kocasından izinsiz gidip hizmet eder Zimmi baba da böyledir Çocuk, zengin olan babasına bakmaya mecbur değildir (Bezzâziyye)

Zengin çocuğun, fakir olan ana-babasına nafaka vermesi farzdır Fakir kimsenin, fakir babasına nafaka vermesi farz değildir Fakir olan ana-babasını kendi evine alıp, birlikte otururlar (Fetava-i Hayriyye)

Ana-babadan birine iyilik edince öteki incinirse, babaya hürmet ve itaat etmeli, anaya hizmet, yardım ve ihsan etmelidir

8- Ara sıra güzel yemek yapıp, davet etmek Gönülleri ister de, belki söyleyemezler

9- Dostlarını, dost bilip davet ederek gönüllerini almak Düşmanlarından da uzak durmaya çalışmak

10- Hastalandıkları zaman, tedavileri ile meşgul olmak, ilaç almak Bir bakıcı, bir hizmetçi tutmak yerine, bizzat kendisi hizmet etmeye çalışmalıdır

Vefatlarından sonraki 40 hak:

1- Definlerinde erken davranmak

2- Sünnet üzere yıkamak Bu işi bilen iyi kimselere yıkatmalıdır

3- Sünnet üzere kefenlemek

4- Caiz olmayan kefen yapmamak

5- Sünnet olan sayıya dikkat etmek Erkeklere 3 parçadan fazla yapmamak

6- Kefende israf etmemek

7- Helal parasından kefen almak

8- Cenaze namazını biliyorsa kendisi kıldırmak Bid'at ehli kimselere kıldırmamak

9- Onlara hep dua etmek Bir hadis-i şerif meali: (Ana-babasına dua etmeyenin rızkı kesilir) [Şir’a]

10- Toprağa kendisi koymak

11- Mezarı kazan ve çalışanları memnun etmek

12- İyi ve salih kimselerin arasına defnetmek

13- Kötülerin arasına gömmemek Çünkü kötü komşudan onlara sıkıntı gelir

14- Kabrin üzerini balık sırtı gibi yapmak

15- Kerpiç kullanmak

16- Pişmiş tuğla kullanmamak Çivi, tuğla gibi fırınlanmış şeyleri kabrin içinde kullanmak mekruhtur Kabrin üstünü, dışardan tuğla ve mermerle örtmek caizdir

17- Toprağı başında sadaka vermek

18- Kabir başında dua etmek [Sadakayı ve duayı geciktirmemek 40 ve 52 gece gibi bid'at olan işlerden uzak durmak]

19- Borçlarını ödemek

20- Telkini kendi vermek

21- İskatını hemen yapmak Ölünün namaz ve oruç borcu için, başkası onun yerine namaz kılamaz ve oruç tutamaz Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Başkası yerine oruç tutulmaz ve namaz kılınmaz Fakat onun orucu ve namazı için fakir doyurulur) [Nesai]

22- Mezar taşına caiz olmayan ifadeler yazdırmamak Mesela Fatiha veya Besmele veya âyet yazmak caiz değildir Latin harfleriyle de caiz olanı yazmamalıdır Başkaları uzun yıllardan beri yazıyorsa da, caiz değildir

23- Vasiyetlerini yerine getirmek Dine uygun değilse yerine getirilmez

24- Namazlardan sonra dua edip, sevaplarını onların ruhlarına göndermek Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ana-babasına asi olan, vefatlarından sonra, onlar için dua etse, Allahü teâlâ, onu, ana-babasına itaat edenlerden yazar) [İbni Ebiddünya]

25- Sevabı onlara olmak üzere oruç tutmak

26- Sevabı onlara olmak üzere hac etmek Âlimlerin çoğuna göre ana-baba için hac caizdir
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ölmüş ana-babası adına hac edene, hem kendi, hem de ana-babası için hac yapmış sevabı verilir Ana-babasının ruhuna müjde verilir) [Dare Kutni]

27- Sevabı onlara olmak üzere sadaka vermek Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Sadaka verirken, sevabını müslüman ana-babanızın ruhuna niye hediye etmezsiniz? Hediye ederseniz, verdiğiniz sadakanın sevabı, onların ruhuna gideceği gibi, sevabından hiçbir şey eksilmeden size de yazılır) [Taberani]

28- Kabirlerini ziyaret edip Kur'an-ı kerim okumalıdır Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ana-babasının veya birinin kabrini ihlasla ve mağfiret umarak ziyaret eden, kabul olmuş bir hac sevabı alır ve bunu âdet edinenin kabrini de melekler ziyaret eder) [Hakim]

29- Kabirlerini Cuma günleri ziyaret etmek Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ana-babanın kabrini, Cuma günleri ziyaret edenin günahları affolur, haklarını ödemiş olur) [Tirmizi]

30- Ziyarette dua ve Kur'an-ı kerim okumakla meşgul olmak, uygunsuz söz söylememek

31- Sağlıklarında incinmiş iseler, çocuk salih olunca razı olurlar Onların öğrettikleri iyi şeylerle amel ettiği müddetçe, sevabı onlara da ulaşır

32- Onlardan kötü bir yol edinmiş ise, her yaptığından onlara da günah ve azap gider Bunun için, onlardan veya onların vasıtası ile öğrendiği kötü şeyleri terk etmeli, kendi kötü amelleri ile, onlara kabirde azap ettirmemelidir

33- Ana-babaya sövmemek Hadis-i şerifte, (Ana-babaya sövmek büyük günahtır) buyuruldu (Buhari) Yani birinin ana-babasına söversen, o da senin ana-babana sövebilir

34- Yakınlarına iyi davranmak Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ölmüş ana-baba için dua ve istiğfar etmek, borçlarını ödemek, dostlarına ikram etmek, onların yakınlarını ziyaret etmek, iyi davranmak suretiyle onlara ikramda bulunun) [Hakim]

35- Dostlarını ziyaret etmek Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Babası öldükten sonra, onun dostlarını ziyaret eden, en iyi iyiliği yapmış olur) [Müslim]

36- Dostları ile görüşmek Hadis-i şerifte (İyiliklerin en mükemmeli, baba dostunu görüp gözetmektir) buyuruldu (Müslim)

37- Fıtır bayramında, sevabı onlara olmak üzere sadaka-i fıtır vermek

38- Kurban bayramında sevabı onlara olmak üzere kurban kesmek

39- Ana-babanın sevdiği yemeği yapıp, fakirlere verip ruhlarını şâd etmek

40- Kötülüklerini söylememek Hadis-i şerifte (Ölülerinizi hayırla anın, iyiliklerini söyleyin, kötülüklerini açıklamayın) buyuruldu (Tirmizi)



Alıntı Yaparak Cevapla

Anne-Baba Hakkı

Eski 10-11-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Anne-Baba Hakkı






ikisi senin yanında yaşlılığa ulaşırsa, onlara: “Öf” bile deme ve onları azarlama; onlara güzel söz söyle”(İsra Suresi,23)

İnsan, anne ve babasına karşı “öf” bile demeyecek kadar saygılı ve hürmetkar bir üslup içerisinde olmalıdır Alabildiğine alçakgönüllü, anlayışlı ve onlara daima güzel söz söylemelidir Onlar kendisini yetiştirip büyütürken nasıl emek verdilerse, yaşlılığa eriştiklerinde de, kendisi onlara karşı aynı sabırlı ve şefkati gösterebilmelidir Sevgi, ALLAH’ın insanlara verdiği en büyük nimetlerden biridir Her insan hayatı boyunca çok sevdiği, güvendiği, yakın hissettiği kişilerle birlikte olmak ister Çünkü ALLAH insan fıtratını, sevmekten ve sevilmekten zevk alacak, dostluktan ve yakınlıktan hoşlanacak şekilde yaratmıştır

ALLAH, dünyadaki sevgilerin en yücesi olan evlat sevgisini, anne-babaya vermiştir Bu sevginin hiçbir menfaati ve kuralı yoktur Bu koşulsuz saf sevgi zaman, zaman bazı evlatlar tarafından fark edilmeyebiliyor Bu sevgi zengin - fakir ayrımı olmaksızın, her anne - baba için geçerlidir
Rekabetin çok olduğu günümüzde, bir takım kuralların dejenere olduğu gibi, aile kavramları da yavaş, yavaş menfaatler ilişkisine dönüşmeye başlamaktadır Önceleri evlatlarımızın kendilerine öz güvenleri olması düşüncesiyle, onlara her konuda söz hakkı tanındı Bu söz hakkı zaman, zaman saygı sınırlarının aşılması durumunda, aile içinde huzursuzluğa sebebiyet vermektedir Daha sonra bazı gençlerin, özgürlük sandıkları yalnız yaşama istekleri doğdu Sonuç olarak aile üyeleri arasında bazen istenmeyen kopuklukların oluşmasına neden olmuştur
Kuran ahlakı tam olarak benimsendiği taktirde, gençler her nerede yaşarlarsa yaşasınlar, böyle durumların oluşması mümkün değildir ALLAH bir Kuran ayetiyle bizleri, anne babaya saygı konusunda uyarmaktadır

“Biz insana, ‘anne ve babasına’ iyilikle davranmasını tavsiye ettik…” (Ahkaf Suresi,15)

Unutulmamalıdır ki, akli dengesi bozuk veya çok zor durumda olmadığı sürece, bir anne - baba asla evladını yarı yolda bırakmaz, terk etmez, canı pahasına da olsa onları her türlü kötülüklerden korur Ayrıca evlatları ne kadar isyankar olursa olsun, anne ve babası ona her zaman şefkat kollarını uzatacaktır

“Sizin için hayvanlarda da elbette ibretler vardır…” (Nahl Suresi,66)

Ayette de belirttiği gibi, hayvanlara daha dikkatle baktığımızda, ibret alacak çok şey olduğunu görebiliriz Örneğin yukarıda anlattığım evlat sevgisi, doğada yaşayan en vahşi hayvan için bile aynıdır
Çünkü ALLAH yeryüzündeki tüm canlıları bu içgüdüyle yaratmış ve bilinçaltımıza bu koşulsuz sevgiyi kodlamıştır
Bilindiği gibi, yaradılışların en zor ve uzun geçen hamilelik dönemi, insanı dünyaya getirmektir Ayrıca en uzun süre hayata tam olarak adapta olan, yine insan yavrusudur Bunlar, “yürümek, konuşmak, temizlik alışkanlığı” Bu uzun beraberlikteki görevi hep anne üstlenmiştir Neredeyse doğumundan ölümüne kadar anne, kanatlarını evlatlarının üstüne germiştir Bu fedakarlığın karşısında anne ve babanın evlatlarından istedikleri sadece saygı ve hoşgörüdür
Ancak unutulmamalıdır ki, dünyaya gelen her canlı, yaşarsa er yada geç mutlaka yaşlılığı tadacaktır İleride kendimize yapılmasını istemediğimiz tavır ve davranışları, bizde anne ve babamıza yapmayalım Onlara şefkat, hoşgörü, saygı ve sevgiyle yaklaşalım Onların hayır dualarını alalım
alıntıdır


Alıntı Yaparak Cevapla

Anne-Baba Hakkı

Eski 10-11-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Anne-Baba Hakkı






SEVGİ DÖŞÜYORUM ANNE

Asfalt yürekler almış ısıyı…
Gel, ört ölümü anne!
Zemherim, üşüyorum…

Birden bire karardı gökyüzü…
Yıldızları çaldılar anne!
Bunlara şaşıyorum…

Salıncağım koptu birden…
Gel, tut beni anne!
Toprağa düşüyorum…

Beyaz güller toplamıştım sana…
Kırmızıya döndüler benimle anne!
Seninle yaşıyorum…

Horişima, Nagazaki, Halepçe, Filistin…
Çocuklar beni çağırıyor anne!
Oyuna koşuyorum…

Asfalt yürekler almış ısıyı…
Gel, ört ölümü anne!
Zemherim, üşüyorum…

Birden bire karardı gökyüzü…
Yıldızları çaldılar anne!
Bunlara şaşıyorum…

Salıncağım koptu birden…
Gel, tut beni anne!
Toprağa düşüyorum…

Beyaz güller toplamıştım sana…
Kırmızıya döndüler benimle anne!
Seninle yaşıyorum…

Horişima, Nagazaki, Halepçe, Filistin…
Çocuklar beni çağırıyor anne!
Oyuna koşuyorum…

Su sandım kin - nefret varmış termosta…
Ben çocuğum, tüm yollara anne!
Sevgi, sevgi, sevgi döşüyorum… Mahmut Cantekin




Alıntı Yaparak Cevapla

Anne-Baba Hakkı

Eski 10-11-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Anne-Baba Hakkı







Anne-Baba Hakkında Kristal Sözler

Anne-baba, insanın en başta hürmet edeceği kudsî iki varlıktır Onlara hürmette kusur eden, Hakk’a karşı gelmiş sayılır Onları hırpalayan, er-geç hırpalanmaya maruz kalır

İnsan, daha küçük bir canlı hâlinde var olmaya başladığı günden itibaren, hep, anne-babanın omuzlarında ve onlara yük olarak gelişir Bu hususta ne peder ve vâlidenin çocuklarına karşı olan şefkatlerinin derinliğini tayine, ne de onların çektikleri sıkıntıların sınırını tespite imkân yoktur Bu itibarla, onlara hürmet ve saygı, hem bir insanlık borcu, hem de bir vazifedir

Ebeveynin kadrini bilip, onları Hakk’ın rahmetine ulaşmaya vesile sayanlar, bu dünyada da, öteler ötesinde de en talihlilerdendir Onların varlıklarını istiskal edip, hayatlarına karşı bıkkınlık gösterenler ise, sürüm sürüm olmaya namzet bir kısım uğursuzlardır

İnsan, peder ve vâlidesine karşı hürmeti nispetinde Yaratıcısına karşı da hürmetkâr sayılır Onlara hürmeti olmayanın, Allah’a (cc) da hürmet ve saygısı yoktur Günümüzde, ne garip tecellidir ki, sadece Allah’a karşı saygısız olanlar değil, O’nu sevdiğini iddia edenler bile, anne ve babalarına sürekli saygısızlıkta bulunmaktadırlar

Evlât, anne ve babasına fevkalâde hürmetli ve itaatkâr, onlar da, en az onun cismaniyetine verdikleri ehemmiyet kadar kalbî ve ruhî hayatına ehemmiyet verip, onu bir an evvel en maharetli hekimlerin terbiyesine teslim etmelidirler Çocuğunun kalb ve ruhunu unutan anne-baba ne cahil, böyle bir görgüsüzlüğe kurban giden çocuk, ne talihsizdir!

Anne-babanın hukukunu hiçe sayan ve onlara isyan eden evlât "insan bozması bir canavar", çocuğun mânevî hayatını garanti etme gayretinden mahrum ebeveyn de merhametsiz birer gaddardırlar Ve hele, çocuk yolunu bulup kanatlandıktan sonra onu felç eden anne ve babalar!

Yuva, toplumun temel unsurudur Orada fertler ne kadar birbirlerinin hak ve vazifelerine karşı saygılı olurlarsa, toplum da o kadar sağlam ve sıhhatli olur Yoksa, yuvada yitirilen şefkat ve hürmeti toplum içinde aramak beyhûdedir!

Çocuklar Ana-Baba İçin Bir İmtihan Vesilesi
Dünya hayatı, acı-tatlı birçok yönüyle, bizim ebedî âleme geçişimizi sağlayan bir hayattır[21] Aynı zamanda bu hayat, birçok fitne ve imtihanlarla doludur İmtihan unsurlarından birisi olan çocukların ise, hayatımızda ayrı bir yeri vardır İnsan için tamamen farklı bir nimet ve aynı zamanda tamamen farklı bir imtihandır çocuklar

Anne için imtihan, hamilelik döneminin ilk günlerinden itibaren başlar Hemen her anne, kendi ruh dünyasında çocuğun aldığı havada bile kendi hissesinin olduğu kanaatini taşır Çünkü yediği bir lokma, içtiği bir yudum su karnında bölünür ve ikisinin de gıdası olur Sonraki dönemlerde onu, bazen sırtında bazen kucağında yine anne taşır Uykularını böler onun için Her an, çocuk merdivenden düşer, balkondan kayar, elektrik duyuna bir şey sokar, sıcak suyu başına döker veya sobaya tutunur yanar diye binbir türlü hafakan ve endişe içinde yaşar

Çocuk, Allah’ın insana vermiş olduğu bir emanettir ve vakti geldiğinde de geri alacaktır Şayet ona iyi bakılır, terbiyesi iyi yapılır ve başkalarına faydalı olacak bir insan olarak yetiştirilirse; imtihan kazanılmış demektir Fakat insan, sadece nefsaniyeti adına, kendisinden bir parça mülâhazasıyla ona bakar ve bundan zevk duyar; Allah’a olması gereken sevgiyi tamamen çocuğa sevkederse; "bir kalpte iki sultan olmaz" düsturunca, imtihanı kaybetmiş demektir

Bir âyet-i kerimede dünya malı da çocuklarla birlikte imtihan vesilesi olarak zikredilmiştir "Mallarınız ve çocuklarınız bir fitne (imtihan)dir, ALLAH, onlarla sizi imtihan etmektedir ALLAH (cc) ise, işte büyük ödül O’nun yanındadır (kim ALLAH (cc) sevgisini mal ve evlat sevgisinden üstün tutarsa o, Allah’ın yanındaki mükâfata erişir" (Teğabun, 64/15) Bu âyetin ifade ettiği hakikate göre her şeyde Allah’ın rızasını aramak ve O’na yönelmek; diğer şeyleri de tâlî olarak kabul etmek çok önemlidir Zaten hayatını bu çizgide sürdürenler, imtihanı kazanırken diğerleri kaybetmektedirler Yalnız bu, dünyayı ve evlad ü ıyali tamamen terketme demek değildir Bilakis bütün bunların sahibi adına, onlara tam anlamıyla sahip çıkma demektir Bu açıdan insan, kendisini bir emanetçi gibi görmelidir Allah’ın kendisine emanet olarak verdiği diğer nimetlerle birlikte evlad ü ıyale de sahip çıkmalı ve kendisine verilen bu emanete hıyanet etmemelidir

İslâm dini, çocuklar hakkında anne-babaya güzel bir isim koyma, iyi bir eğitim verme ve vakti geldiğinde onu evlendirme gibi üç önemli vazife yükler Bu vazifelerin çok iyi idrak edilmesi gerekir Çünkü bu vazifeler, bütün bir hayatı kuşatır Onun için hekimlerin beşikteki çocuğa gıda takvimi uyguladıkları gibi, ana-baba da çocuklarının yaş ve idrak seviyelerine göre hayat boyu eğitimlerine dikkat etmelidirler Hele onu evlendirirken İnsanlığın İftihar Tablosu (sas)’nun beyanıyla servete, güzelliğe ve soya takılıp kalmamalı ve dinî hayatı, tercihte birinci unsur kabul etmelidirler

Çocuğu terbiye mevzuunda da onunla aradaki mesafeyi koruma önemli esaslardan birisidir Bir taraftan vakar ve ciddiyet muhafaza edilirken; diğer taraftan onun dertlerini ve sevincini paylaşma çok önemlidir Ana-baba olarak vakar ve ciddiyet korunmadan, onunla sadece çocuksu şeyler paylaşılır, oyun oynanır, güreş tutulursa; mesafe korunamayacak ve sair hususlarda çocuğa müessir olunamayacaktır Böyle bir atmosferde yetişen çocuk, şımarıp çeşitli davranış bozuklukları gösterebilir ve hatta küstahlaşabilir Bu açıdan gerek kendi çocuklarımız olsun, gerekse terbiye edilmek üzere bize teslim edilmiş çocuklar olsun, onların sağlıklı bir terbiyeden geçmelerini istiyorsak; onlarla aramızdaki bu mesafe daima korunmalıdır

Ayrıca çocuk, daima kendisine ideal bir model edinme ihtiyacını hisseder İşte ana-baba çocuğun model olarak seçtiği insanlardır Zaten ileri yaşlarda kendi ailesinde aradığı ideal modeli bulamayan çocuk, dışa yönelir ki bu da ruh dünyasında çatışmalara sebep olur Aradığı ideal modeli ailesinde bulan çocuk ise mutlu ve huzurlu bir hayat yaşar

Bu faslı bir âyet meali ile bitirelim: "Ey inananlar! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan bazıları size düşmandır Onlardan sakının Ama affeder, hoşgörür, bağışlarsanız muhakkak ki ALLAH (cc) da Dgafûr ve Rahîm’dir (O da sizi bağışlar)" (Teğabun, 64/14) Demek ki mal ve evlad bir yönüyle potansiyel düşman, diğer yönüyle dosttur Bunlar ALLAH (cc) yolunda değerlendirilebilirse, insan onlar vasıtasıyla hem dünyasını hem de âhiretini mamur edebilir
alıntıdır



Alıntı Yaparak Cevapla

Anne-Baba Hakkı

Eski 10-11-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Anne-Baba Hakkı






Abdullah b Mes’ud diyor ki: “Peygamber (sas) Efendimize:
-Allah’ın katında en sevgili amel hangisidir? diye sordum, Peygamber (sas):
-Vaktinde eda olunan namazlar, buyurdu
-Namazdan sonra hangisi daha sevgilidir? dedim
-Ana-babaya iyilik etmektir, buyurdu
-Sonra hangisidir? dedim
-Allah yolunda cihaddır, buyurdular (Riyâzu’s-Sâlihîn, I, 347)
Çocuklar anne-babaları hakkında kötü konuşmamalı, onlara sövmemelidir, vasiyetlerini yerine getirmeli, dostlarına ikramda bulunmalıdırlar: “Ey Rabbimiz kıyamet günü, beni, anne-babamı ve bütün müminleri mağfiret eyle ” (İbrahim, 14/41) diye dua etmelidir
Baliğ olan çocuklar ana-babalarının odalarına her zaman izin alarak girmelidirler Baliğ olmayan küçükler de şu üç vakitte ana-babalarının veya başkalarının odalarına izin ile girmelidirler:
Sabah namazından önce, yani yataktan kalkıp giyinileceği zaman; öğle uykusu sırasında yatsı namazından sonra yatılacağı zaman
Çünkü bu vakitler karı-koca arasında mahrem vakitlerdir Allah’u Teâlâ, bütün müminlere bunu çocuklarına öğretmelerini emretmiştir (en-Nûr, 24/58)
Hz Peygamber, “kime iyilik edeyim” diye soran bir sahâbiye şu karşılığı vermiştir: “Ananıza (bunu üç defa tekrarlamıştır) sonra babanıza, sonra en yakın olanlara” (Buhârî, Edeb, 2; Müslim, Birr, 1,2; Ebû Dâvud, Edeb, 120) Yine Peygamber Efendimiz “Anne Cennet kapılarının ortasındadır” (İbn Hanbel, V, 198); “Cennet annelerin ayakları altındadır” (Nesâî, Cihad, 6) buyurmuştur
Çocuklar ana-babalarına karşı daima saygılı olmalı, onlara karşı tatlı dilli, güler yüzlü davranmalıdırlar Ana-babanın bütün söylediklerini Allah’a itaatsizlik söz konusu olmadıkça, dinlemek ve kabul etmek gerekir Her işte onların rızasını almaya çalışmalıdır Onların hizmetlerini kendi hizmetinden önce görmelidir Öldüklerinde de onları rahmetle anmak, onlar için hayır dua etmek, hayır yapmak, vasiyetlerini yerine getirmek gerekir
Allah’a şirkten sonra en büyük günah ana-babaya itaatsizliktir Ana baba İslâmî emirleri yerine getirmede ve yasaklardan kaçınmada titizlik göstermiyorlarsa ve hatta kâfir iseler bu onların ana-baba olmalarından doğan haklarını ortadan kaldırmaz Dolayısıyla onlara Allah’a isyan teşkil etmeyen hususlarda itaat etmek ve her zaman iyi davranmak gerekir

alıntıdır



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.