Prof. Dr. Sinsi
|
Peygamberimiz Eşlerine Nasıl Davranırdı?
Peygamberimiz eşlerine nasıl davranırdı?
Hakkında Peygamberimiz eşlerine nasıl davranırdı?
Peygamberimiz eşlerine nasıl davranırdı?
Selamun Aleyküm,
Son peygamberin evi, yeryüzünde kurulan, gelmiş ve geçmiş bütün evlerin en mesudu, en hürmete layık olanıydı Onun, hane-i saadetleri, kaynayan bir aşkla her dem saadet kokardı 'ın yarattığı kullar içerisinde hiçbir kadın, Efendimizin hanımlarını sevdiği gibi sevilmemiştir
Son peygamberin evi, yeryüzünde kurulan, gelmiş ve geçmiş bütün evlerin en mesudu, en hürmete layık olanıydı Onun, hane-i saadetleri, kaynayan bir aşkla her dem saadet kokardı 'ın yarattığı kullar içerisinde hiçbir kadın, Efendimizin hanımlarını sevdiği gibi sevilmemiştir Yaratılan kullar içerisinde hiçbir erkek de Hz Peygamber (sav) gibi sevilmemiştir Mecnun, onun katresinden dökülen bir parça bile değildi Bu sevgi kaynağının elbette en önemli sebebi, Resulünün, hanesinde bulunanlara uyguladığı terbiye usulüydü Bu usulle, etrafındaki herkesin kalbinde O'na karşı sonsuz bir hürmet ve bağlılık oluşmuştu O'nun her adımını taklit etmekle, insanlık hem şeref hem huzur bulacaktır O'nun aile reisi olarak çizdiği portre de hayranlıkla izlenecek mükemmelliktedir Sabrın, merhametin, şefkatin, anlayışın, inceliğin ve hoşgörünün timsaliydi Efendimiz Bu faziletler, tarih boyunca hiç kimsede bu denli coşkun ifade olanağı bulamamıştı
Hz Peygamber hayatının her alanında büyük bir örnektir!
"Müminlerin iman bakımından en kusursuzu, ahlâkı en güzel olanıdır Ahlâkı en güzel olanınız da, kadınlarına en güzel davrananınızdır" [Ebu Davud]
Hanımlarına faziletlerini söylemesi, sevdiğini ifade etmesi, bineğine alması, aynı kabın suyu ile müştereken yıkanılması, hanımının hayvana binmesinde yardımcı olması ve dizine bastırarak bindirmesi, kendisine yapılan yemek davetine "hanım da olursa" kaydıyla icabet etmesi, bir sıkıntıyla kederlenip ağlayanın gözyaşlarını elleriyle silerek teselli etmesi gibi Resulullah'ın (sav) pek çok davranışı hanımlarını memnun etmeye yöneliktir
Eşinin meseleleriyle alakadar olurdu
Hz Peygamber, günlük ziyaretlerini aksatmadan yapar, onlarla sohbet eder, hal ve hatırlarını sorar ve dertleriyle ilgilenirdi Ondaki bu incelik, bütün hanımlarına yansımıştır Bir gün savaşta, babasını ve yakınlarını kaybeden Safiye annemizin yanında, Hz Peygamber hiç uyumamış, sabaha kadar kendisiyle sohbet edip, ilgilenmiştir
Hz Peygamber hastalandığında "keşke senin uğradığın hastalığa ben uğrasaydım, senin yerinde yatan ben olsaydım" deyince diğer hanımlar birbirlerine göz kırparlar Bunu gören Resulullah, "Safiyye bu sözünde sâdıktır" buyurur İnsan fıtratında var olan eğlenme ve şakalaşma ihtiyacını bilen Resulullah (sav) buna da imkân tanımış ve bizzat eşleriyle şakalaşmıştır Muhtelif seferlerde Hz Aişe ile koşu yarışması yaptığını validemiz kendisi söyler
Eşinin fikrini uygulayan peygamber
Hudeybiye anlaşması, Müslümanlara çok ağır gelmişti Kâbe'ye varamadan geri döneceklerdi Anlaşmayı yazma işinden çıkınca, Resulullah, ashabına: "Kalkın kurbanlarınızı kesin, sonra da tıraş olun!" buyurdu Ancak (müşriklerle yapılan bu antlaşmadan hiç kimse memnun değildi Bu sebeple) kimse kalkamadı Resulullah (sav), emrini üç kere tekrar etti Yine kalkan olmayınca Ümmü Seleme'nin çadırına girdi Ona halktan maruz kaldığı bu hali anlattı O, kendisine: "Ey 'ın Resulü! Bunu (yani halkın kurbanını kesip, tıraşını olmasını) istiyor musun? Öyleyse çık, ashaptan hiçbiriyle konuşma, deveni kes, berberini çağır, seni tıraş etsin!" dedi Hz Peygamber kalktı, hiç kimse ile konuşmadan bunların hepsini yaptı: Devesini kesti, berberini çağırdı, tıraş oldu Ashab bunları görünce kalktılar kurbanlarını kestiler, birbirlerini tıraş ettiler"
İslam tarihindeki bu müthiş olay, üzerine durulup düşünülmesi gereken bir konudur Kim, eşine bu denli iltifatkar olabilir Kaç aile reisi, en sıkıntılı anlarında hanımıyla istişare yapabilir? Kaç kişi en zor zamanlarında, hanımının sözünü dinler ve ona değer verir ki?
"En hayırlılarınız, aileniz için hayırlı olanlarınızdır"
Peygamberimiz (sav): "En hayırlılarınız, ailesi için hayırlı olanınızdır Bana gelince ben, aileme karşı sizden en hayırlı olanınızım" buyurmuştur O ailesiyle birlikte olduğunda, onlarla sohbet eder, vakit geçirir, hal ve hatırlarını sorar, şakalaşır ve onları büyük bir ciddiyetle eğitirdi
Efendimiz (sav)'ın hayatından öğrendiğimiz, O'nun ailesine karşı iki istikameti olduğudur Birincisi; aile fertlerinin her biri şahsen teması ve özel sohbeti  İkincisi; aile fertlerinin tamamının birbirleriyle teması ve sohbeti  
Resulullah, bu prensiplerini bozmamak için, bunlara çok ihtimam gösterir, dikkat ederdi Ayrıca her sabah mescitten çıktıktan sonra ve her ikindi namazını kıldıktan sonra, hanımlarına uğrar, belirli sürelerde onlarla sohbet ederdi
Ailesini özellikle bir araya toplardı
Resulullah (sav), aile fertlerinin bir araya toplanmasını sağlamak gayesiyle her akşam, bütün hanımları, Efendimiz o gece kimde geceleyecekse, onun evine toplanır ve topluca sohbet ederlerdi Bu sohbetlerde, Efendimizin zevcelerine ibretli kıssalar anlattığı, güldürücü şakalar yaptığı rivayet edilmiştir
İlgilenme ve değer verme
Kendisini, muhatabının fikrine saygı duyma ve önerilerini dikkate almada da gösterir Ve tabii ki Hz Peygamber bu konuda da örnek teşkil eder bugünün erkeklerine ve tüm insanlara Özellikle eşinin sözüne ve düşüncesine, doğrudan hanımını ilgilendiren konularda bile müracaat etmeyen aile reisleri, Hz Peygamber'in (sav) yaşayışı göz önüne alındığında en yakın arkadaşlarına haksızlık etmektedirler Oysa Hz Peygamber çok kritik anlarda eşlerinin fikrini almış ve uygulamıştır
|