Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
arakan, soykırım, yapılan

Arakan Da Yapılan Soykırım Değil Mi?

Eski 10-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Arakan Da Yapılan Soykırım Değil Mi?



Yıllardır yapmadığımız bir şey için bizim soykırım yaptığımızı iddaa eden devletler gözünüzün önünde yapılan soykırıma neden ses çıkarmıyorsunuz ve neden bizim devletimizin başındakiler bu kadar dini ön planda tuttugunuz halde bu soykırıma göz yumuyorsunuzOrada canlı canlı yakılan bizim din kardeşlerimiz değil mi neden sessizsinizBunlar için hiçbirşey yapamayacak kadar aciz miyiz biz Neden onların çığlıklarına karşılık vermiyoruz

“Güçlü olan haklıdır” formülüyle özetlenebilecek zulüm felsefesinin vahşi volkanı Arakan’da tütüyor şimdi de

Çocukları, kadınları, ihtiyarları içine alıp da yakan bir zulüm yangını, Myanmar’ın Rohingya Müslümanlarını kasıp kavuruyor nice zamandır

Suriye’deki Müslüman kardeşlerimiz, en azından zulme karşı koyabilecek maddi güce sahipler ve kahramanca direnebiliyorlar özgürlük aşkına

Ama Arakan Müslümanları o kadar da şanslı değiller Bir medya illüzyonuyla, nice zamandır “barışçı ve iyiliksever” insanlar olarak tanıtılan Budistlerin gerçekleştirdiği zulüm içler acısı

Şu da bir gerçek! O dehşetli zulümleri gerçekleştirenlerin, kendine göre bir ahlak sistemi olan Budizm inancıyla da hiçbir alakası yok aslında

Açıkça söyleyelim ki, vicdanı olan hiçbir insanın gerçekleştiremeyeceği dehşetli zulümler yaşanıyor Arakan’da

Myanmar’da uzunca seneler hükmeden dinsizlik ideolojisinin canavarlaştırdığı insan görünümlü varlıklar, dinsiz ve maddeci ideolojilerin nihai meyvelerinin ne olacağı konusunda da bir fikir veriyor bizlere

Zulüm, kan, gözyaşı ve nefret kusuyorlar Deccal’in gönüllü askerleri gibi, Yecüc Mecüc orduları gibi dünyanın her tarafında

Şimdi bu acı olaylar gerçekleştiği sırada, kendi başarılarımızın sevinciyle coşup sevinmenin zamanı da değil dostlarım

Orada bir yerlerde, Arakan denilen, dünyanın nazarlarından uzak bir mekanda çocuklar öldürülüyor şimdi, kadınlara tecavüz ediliyor ve insanlar diri yakılıyor acımasızca

Sadece Müslüman oldukları için, sadece Kur’an’a inandıkları için ve sadece Hz Muhammed’i (SAV) peygamber kabul ettikleri için aç bırakılıyorlar, sürgün ediliyorlar ve yakılıyorlar hunharca

Aşağıdaki söz yalan değilse ve bir gerçeği ifade ediyorsa eğer, elbette bizler çok yanlış bir yoldayız kardeşlerim:

"Müminin mümine karşı durumu, bir parçası, diğer parçasını sımsıkı kenetleyip tutan binalar gibidir"

Buhari ve Müslim gibi sahih hadis kitaplarında geçen bu hadis-i şerif asla yanlış olamayacağına göre, yanlışlık bizde demektir

Şu mübarek Ramazan ayında bile kardeşlerimiz katledilmeye devam ediyorsa eğer ve biz vücudumuzun bir parçası olan kardeşlerimizi korumak için pervaneler gibi tutuşmuyorsak, oruçlarımız basit bir açlıktan öteye gidememiş demektir
Asıl orucu Rohingyalı Müslüman kardeşlerimizin tüm hücreleriyle, canlarıyla, kanlarıyla tuttuklarını en azından bir baş ağrısı, bir yürek sızısı olarak hissedemiyorsak eğer hiç güvenmeyelim ibadetlerimize, okumalarımıza, kalabalık teravih namazlarımıza

Bir şey yapamıyorsak o kardeşlerimiz için, rahat uyuyabiliyorsak onların inim inim inlediği o gece vakitlerinde, Müslümanız Elhamdülillah deyişimizin de bizlere yüklediği o sorumluluğun farkında değiliz demektir

Bütün Müslüman kardeşlerimizi, bütün cemaatleri, bütün tarikat mensuplarını bu meseleyi gündemde tutmaya, hem de en kuvvetli bir haykırışla gündemde tutmaya çağırmalıyız her fırsatta

Rohingya Müslümanları için ortaya konulacak geçici çözümler de bu acıları dindirmeye yetmeyecektir Bütün Müslümanlar olarak kesin bir huzura kavuşturmak zorundayız kardeşlerimizin acısını

Myanmar (Burma), Arakanlı Müslüman kardeşlerimizin öz vatanıdır artık Onların kendi öz vatanlarından kaçmaları da onların kurtuluşları anlamına gelemez hiçbir zaman

Tüm dünyanın gözleri önünde acımasızca öldürülen yüz binlerce mazlumun katilleri soykırım suçlusu ilan edilmelidir ve dünya ülkelerinin gözetiminde yargılanmalıdırlar öncelikle

Her insan gibi insan olan bu mazlum insanların, kendilerinden gasp edilmiş bütün hakları da onlara hemen geri verilmelidir

Normal insanlar gibi iş sahibi olabilmeliler ve özgürce yaşayabilmeliler kendi topraklarında

Soyları tükenmesin diye korumaya alınmış balinalar, kaplumbağalar ya da kelebek türleri kadar değerleri yok mudur bu insanların?

Bizim vurdumduymazlığımız, Müslüman kanını ve hukukunu öylesine ucuzlatıyor ki, her önüne gelen Müslümanlara zulmetmek için fırsat kolluyor dünyada

Bu zulümlerin gerekçesi ise hiç bir zaman İslamofobi (İslam korkusu) gibi suni gerekçeler olamaz

Çünkü dünyanın hiçbir bölgesinde olmadığı kadar, Arakanlı çocuklar korku içinde hal-i hazırda Rahatça öldürülebilen, yakılabilen ya da tecavüz edilebilen insanlardan kim neden korksun ki?

Bu açık bir İslam nefretidir Burma’da yaşananlar apaçık bir anti-İslamizm, hatta anti-insanizm örneğidir aslında

Devletimiz, Burma Müslümanlarının da hamisi olmalıdır Devlet yöneticilerimiz Myanmar’da yaşanan bu ağır zulmü durdurmak adına, tüm dünyayı harekete geçmeye çağırmalıdır acil olarak

Tüm dünya görmeli Müslüman kanının o kadar da ucuz olmadığını Tüm dünya vazgeçmeli Müslümanlara yapılan zulümlere karşı sessiz kalmaktan

Türkiye’deki sivil toplum kuruluşları, bütün cemaatlerin ve dünya üzerindeki hakkın gücüne inanan bütün milletlerin katılımıyla acil bir ARAKAN KONFERANSI düzenlemelidir İstanbul’da

Turistlerin akın ettiği bütün bölgelerimizde belediyelerimiz, STK’larımız, gönüllü insanlarımız Arakan’da yaşanan zulmü anlatan afişlerle doldurmalı her yeri

Camilerimizde, televizyonlarımızda, internet sitelerimizde bu insanlık dışı zulmün iğrençliği olabildiğince güçlü bir şekilde anlatılmalı dünyaya

Bütün bu acı olaylar, Müslümanların birlik olmasının zorunluluğunu bir kere daha kanıtladı bizlere

Birlik olmaktan, zulme karşı birlikte mücadele etmekten başka hiçbir çaremizin olmadığı o kadar açık ki artık!

Ülkemizdeki bütün cemaat mensupları, bütün siyasi partiler, bütün STK’lar hiç vakit kaybetmeden birlik içinde ARAKAN zulmüne karşı seslerini yükseltmelidirler

Birlik olmaktan başka hiçbir yolumuz olmadığını hala daha anlamayacak mıyız? Bölünmüşlük ve dağınıklığımızın bizi yok etmek isteyen canavarların iştahını nasıl da kabarttığını görmeyecek miyiz hâla?

Arakan denilen bir yerde, çocuklar aç bırakılmış, kadınlar tecavüze uğramış, erkekler yakılmış ve bizler de sessiz kalmışsak eğer, hangi iftarın, hangi sahurun ya da hangi Ramazan’ın huzurundan bahsedebiliriz ki?

Bediüzzaman gibi bütün yüreğimizle “ZALİMLER İÇİN YAŞASIN CEHENNEM” diye haykırmalı ve zulmü durdurmak için elimizden ne geliyorsa yapmalıyız bu günlerde

O vahşeti, Arakanlı Müslümanlara layık gören zulüm zihniyeti susturulmazsa eğer, acının bir gün bize de dokunacağından nasıl emin olabilirsiniz?

Arakan’da az önce öldürülen o çocuğun acısını yüreğimizde hissedebildiysek eğer, zulme karşı elimizden geldiğince mücadele etmekten başka hiçbir yol bizi sorumluluktan kurtaramaz

Kendimizi kandırmayacak, ne yapabiliyorsak yapacağız ve bu zulmü durduracağız! Manevi sorumluluktan kurtulmanın başka da bir yolu yok kardeşlerim

Oğuz Düzgün

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.