![]() |
Kars Anlaşması'na Dair (1) |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kars Anlaşması'na Dair (1)Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkisizlikte, Ermenistan "Biz önkoşulsuz ilişkiye hazırız" derken, Türkiye ilişki kurmayı üç koşula şartlıyor: Karabağ sorununun çözümü, soykırımın tanınması çalışmalarından vazgeçilmesi ve Kars Anlaşması'nın teyidi ![]() "Bunlardan hangisi birinci sırada?" sorusuna verilecek yanıt zamana ve gündeme bağlı olarak değişiyor ![]() Şu sıralar "Kars Anlaşması'nın teyidi" ilk sırada ![]() Nitekim Başbakan Tayyip Erdoğan'ın son AB seyahatlerinde ve Rusya seferinde dile getirdiği hep bu konu oldu ![]() "Biz Ermenilerle barışmak istiyoruz ama onlar 1921'deki Kars Anlaşması'nı bile tanımıyorlar ![]() ![]() Bazı siyasi gözlemciler, "Kars Anlaşması'nın teyidi" konusunda ilerleme sağlanırsa diğerlerinin ön şart olmaktan çıkabileceğinden, "Karabağ" ve "Soykırım" konularının zamana, hayatın akışına ve sorunların kendi mecrasında çözülmesine terkedilebileceğinden dahi bahsedebiliyorlar ![]() İddia o ki, Kars Anlaşması'nın Ermenistan tarafından teyidi kapalı kapıları açabilecek ilk anahtar ![]() Tabi burada önemli olan soru şu: Türkiye'yle ilişki kurmayı hayli arzu eden Ermenistan bu anahtarı niçin kullanmıyor? Ermenistan'ın bu konuda duruşu ne? Ermenistan'ın duruşunu anlamak için ilkin Kars Anlaşması'nın ne olduğuna bakmak gerek ![]() Kars Anlaşması bir tarafta Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti'nin, diğer tarafta Sosyalist Sovyetler Birliği üyesi Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan Hükümetleri'nin yer aldığı, SSCB kurucusu Rusya'nın da katıldığı 13 Ekim 1921'de imzalanan anlaşmadır ve önemli sonuçları arasında da Türkiye'nin bugünkü Doğu sınırlarının netleşmesi yer alır ![]() Dolayısıyla bugün Türkiye'nin bu anlaşmanın teyidini talep edişindeki ısrarın nedeni, Ermenistan'ın bu sınıra ne kadar saygı gösterdiğini görmek, diğer bir deyişle de Türkiye'den bir toprak talebinde bulunup bulunmadığını anlamaktır ![]() Bu taleple aslında Ermenistan'ın gerçek niyeti sınanmaktadır ![]() Ermenistan'dan bakıldığında ise Türkiye'nin bu ısrarı "İşi yokuşa sürmekten başka bir şey değil ![]() Denilenin özeti şöyle: "Ermenistan Devleti bağımsızlığından bu yana ne Ter Petrosyan döneminde, ne de Koçaryan döneminde hiçbir zaman Kars Anlaşması'nı tanımadığını beyan eden yazılı ya da sözlü bir açıklamada bulunmadı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ermenistan'ın, anlaşmanın sınırlar dışında kalan bazı maddelerine ilişkin anımsattığı başka hususlar da var ve bunları dile getirerek Kars Anlaşmasına uymayanın asıl Türk tarafı olduğunu iddia ediyorlar ![]() Dedikleri şu: "Kars Anlaşması'na devamı olarak 1922'de Tiflis'de tekrar biraraya gelindi ve anlaşmanın gereklerinin yerine getirilmesi ve uygulanmaları kararlaştırıldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kars Anlaşması'nda bulunan diğer bir husus ise Türkiye'nin demiryolunu açık tutması ve karşılıklı ticari ilişkilerin kurulmasıydı ![]() ![]() ![]() Görüldüğü gibi konu karışık ve daha ayrıntılı analizler gerektiriyor ![]() Bize de devam etmek düşüyor ![]() Not: Tüm Müslüman dünyasının Kurban Bayramı'nı en içten dileklerimle kutluyor, hepimize barış ve huzur dolu bir gelecek diliyorum ![]() Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkisizlikte, Ermenistan "Biz önkoşulsuz ilişkiye hazırız" derken, Türkiye ilişki kurmayı üç koşula şartlıyor: Karabağ sorununun çözümü, soykırımın tanınması çalışmalarından vazgeçilmesi ve Kars Anlaşması'nın teyidi ![]() "Bunlardan hangisi birinci sırada?" sorusuna verilecek yanıt zamana ve gündeme bağlı olarak değişiyor ![]() Şu sıralar "Kars Anlaşması'nın teyidi" ilk sırada ![]() Nitekim Başbakan Tayyip Erdoğan'ın son AB seyahatlerinde ve Rusya seferinde dile getirdiği hep bu konu oldu ![]() "Biz Ermenilerle barışmak istiyoruz ama onlar 1921'deki Kars Anlaşması'nı bile tanımıyorlar ![]() ![]() Bazı siyasi gözlemciler, "Kars Anlaşması'nın teyidi" konusunda ilerleme sağlanırsa diğerlerinin ön şart olmaktan çıkabileceğinden, "Karabağ" ve "Soykırım" konularının zamana, hayatın akışına ve sorunların kendi mecrasında çözülmesine terkedilebileceğinden dahi bahsedebiliyorlar ![]() İddia o ki, Kars Anlaşması'nın Ermenistan tarafından teyidi kapalı kapıları açabilecek ilk anahtar ![]() Tabi burada önemli olan soru şu: Türkiye'yle ilişki kurmayı hayli arzu eden Ermenistan bu anahtarı niçin kullanmıyor? Ermenistan'ın bu konuda duruşu ne? Ermenistan'ın duruşunu anlamak için ilkin Kars Anlaşması'nın ne olduğuna bakmak gerek ![]() Kars Anlaşması bir tarafta Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti'nin, diğer tarafta Sosyalist Sovyetler Birliği üyesi Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan Hükümetleri'nin yer aldığı, SSCB kurucusu Rusya'nın da katıldığı 13 Ekim 1921'de imzalanan anlaşmadır ve önemli sonuçları arasında da Türkiye'nin bugünkü Doğu sınırlarının netleşmesi yer alır ![]() Dolayısıyla bugün Türkiye'nin bu anlaşmanın teyidini talep edişindeki ısrarın nedeni, Ermenistan'ın bu sınıra ne kadar saygı gösterdiğini görmek, diğer bir deyişle de Türkiye'den bir toprak talebinde bulunup bulunmadığını anlamaktır ![]() Bu taleple aslında Ermenistan'ın gerçek niyeti sınanmaktadır ![]() Ermenistan'dan bakıldığında ise Türkiye'nin bu ısrarı "İşi yokuşa sürmekten başka bir şey değil ![]() Denilenin özeti şöyle: "Ermenistan Devleti bağımsızlığından bu yana ne Ter Petrosyan döneminde, ne de Koçaryan döneminde hiçbir zaman Kars Anlaşması'nı tanımadığını beyan eden yazılı ya da sözlü bir açıklamada bulunmadı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ermenistan'ın, anlaşmanın sınırlar dışında kalan bazı maddelerine ilişkin anımsattığı başka hususlar da var ve bunları dile getirerek Kars Anlaşmasına uymayanın asıl Türk tarafı olduğunu iddia ediyorlar ![]() Dedikleri şu: "Kars Anlaşması'na devamı olarak 1922'de Tiflis'de tekrar biraraya gelindi ve anlaşmanın gereklerinin yerine getirilmesi ve uygulanmaları kararlaştırıldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kars Anlaşması'nda bulunan diğer bir husus ise Türkiye'nin demiryolunu açık tutması ve karşılıklı ticari ilişkilerin kurulmasıydı ![]() ![]() ![]() Görüldüğü gibi konu karışık ve daha ayrıntılı analizler gerektiriyor ![]() Bize de devam etmek düşüyor ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Kars Anlaşması'na Dair (1) |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kars Anlaşması'na Dair (1)Görülüyor ki ortada ilginç bir diplomatik düğüm var ![]() Türkiye, Ermenistan'dan Kars Anlaşması'nı tanıdığını teyid etmesini isterken, Ermenistan, anlaşmayı tanımadığına ilişkin bir beyanının ya da pozisyonunun bulunmadığını, dolayısıyla Kars Anlaşması'nı birbaşına bugüne koşul olarak taşımadaki ısrarı anlamsız bulduğunu belirtiyor ![]() Türkiye ile Ermenistan arasında yaşananları yakından ve ilgiyle izleyen gazetecilerdenim ![]() ![]() Bu düğümün çok önemli olmadığını, rahatlıkla çözülebileceğini biliyorum, çünkü zaten de az kalsın çözülmüştü ![]() Türkiye Ermenistan'ı bağımsızlığından sonra ilk tanıyanlardan biriydi, bu tanımayı diplomatik ilişkiye taşımak için ikili temaslar ise süratle başlatılmıştı ![]() Kars Anlaşması'nın teyidi o günlerde de Türkiye tarafından dile getirilen bir konuydu ama üzerinde anlaşılan bir protokolle bu konu da pekala aşılıyordu ![]() Ne var ki tam bu protokolün imzalanması sürecine girilmişken Ermeni güçlerinin Kelbecer'i işgal etmesi üzerine Türkiye görüşmeleri durdurdu ![]() ![]() ![]() Neydi o günlerde üzerinde anlaşılan protokol? Her iki hükümet de daha önce ortak olarak hazırlanmış ve üzerinde çekince konmamış önceki tüm anlaşmalara saygı duyduklarını belirtiyorlar ve özel olarak herhangi bir anlaşmanın adını zikretme gereği duymuyorlardı ![]() İşte Kars Anlaşması da bu adı zikredilmemiş olanlardan biriydi ve sorun olmaktan çıkıyordu ![]() Bugün ise ne yazık ki gelinen nokta bu hazırlanan ama imzalanamayan protokolden çok uzak ![]() Türkiye Ermenistan'da iç politika açısından hayli nazik bir durum arzeden bir konuda dayattığı taleple, çözüm yerine çözümsüzlüğü üreten taraf görünümünde ![]() Önce Ermenistan'daki nazik durumu açalım ![]() Kars Anlaşması Ermeniler açısından bir yenilgi ve toprak kaybının belgesi ve çaresizliğin teyididir ![]() Dolayısıyla Ermeni dünyasında bu yenilgiyi kabul etmeyenlerin bulunması ve her fırsatta milliyetçi bir siyaset üretmeleri çok doğal ![]() Nitekim 1993 yılında Ermenistan Parlamentosu'nda bir komisyona Taşnak bir milletvekili tarafından getirilen "Ermenistan Kars Anlaşması'nı kabul etmediğini yasa maddesi haline getirsin" önergesi bizzat o dönemin hükümetince engellenmiş ve böyle bir politikanın var olamayacağı o günden beri de Ermenistan'ın temel politikası haline dönüştürülmüştür ![]() Başından beri, hem Türkiye'yle yumuşak ilişkiler geliştiren Levon Ter Petrosyan döneminde hem de sert bir sürece giren Koçaryan döneminde bu nazik konuların cesaretle ele alınışına ama aynı zamanda da iç siyasette ne gibi çalkantılara yol açtığına hep birlikte tanık olduk ![]() ![]() Koçaryan ise "Türkiye'den toprak talebimiz yok" beyanatını verdikten sonra ülke içinde ve dışında ağır eleştirilere maruz kaldı ![]() Hal böyleyken, Türkiye'nin Ermenistan Hükümetleri'nden özel olarak Kars Anlaşması'nı tanıdığını teyid etmesini istemesi ise çözüme niyetlenen Ermenistan Hükümetleri'ni bu milliyetçi çizgideki aslanların arasına atmakla aynı anlama geliyor ![]() Doğrusu Ermenistan tarafında algılanan o ki, Türkiye bunu bilerek yapıyor ve bu ısrarıyla da Ermenistan'daki milliyetçilerin ekmeğine yağ sürerek işi yokuşa sürüyor ![]() Görünen o ki Ermenistan kendi ikileminin farkında ![]() ![]() ![]() Ama Türkiye'nin bu ikilemi körüklediğinin de ![]() Oysa taraflar gerçekten samimiyse bu sorunu aşmak diplomasi için hiç de zor değil ![]() Yeter ki istensin ![]() Görülüyor ki ortada ilginç bir diplomatik düğüm var ![]() Türkiye, Ermenistan'dan Kars Anlaşması'nı tanıdığını teyid etmesini isterken, Ermenistan, anlaşmayı tanımadığına ilişkin bir beyanının ya da pozisyonunun bulunmadığını, dolayısıyla Kars Anlaşması'nı birbaşına bugüne koşul olarak taşımadaki ısrarı anlamsız bulduğunu belirtiyor ![]() Türkiye ile Ermenistan arasında yaşananları yakından ve ilgiyle izleyen gazetecilerdenim ![]() ![]() Bu düğümün çok önemli olmadığını, rahatlıkla çözülebileceğini biliyorum, çünkü zaten de az kalsın çözülmüştü ![]() Türkiye Ermenistan'ı bağımsızlığından sonra ilk tanıyanlardan biriydi, bu tanımayı diplomatik ilişkiye taşımak için ikili temaslar ise süratle başlatılmıştı ![]() Kars Anlaşması'nın teyidi o günlerde de Türkiye tarafından dile getirilen bir konuydu ama üzerinde anlaşılan bir protokolle bu konu da pekala aşılıyordu ![]() Ne var ki tam bu protokolün imzalanması sürecine girilmişken Ermeni güçlerinin Kelbecer'i işgal etmesi üzerine Türkiye görüşmeleri durdurdu ![]() ![]() ![]() Neydi o günlerde üzerinde anlaşılan protokol? Her iki hükümet de daha önce ortak olarak hazırlanmış ve üzerinde çekince konmamış önceki tüm anlaşmalara saygı duyduklarını belirtiyorlar ve özel olarak herhangi bir anlaşmanın adını zikretme gereği duymuyorlardı ![]() İşte Kars Anlaşması da bu adı zikredilmemiş olanlardan biriydi ve sorun olmaktan çıkıyordu ![]() Bugün ise ne yazık ki gelinen nokta bu hazırlanan ama imzalanamayan protokolden çok uzak ![]() Türkiye Ermenistan'da iç politika açısından hayli nazik bir durum arzeden bir konuda dayattığı taleple, çözüm yerine çözümsüzlüğü üreten taraf görünümünde ![]() Önce Ermenistan'daki nazik durumu açalım ![]() Kars Anlaşması Ermeniler açısından bir yenilgi ve toprak kaybının belgesi ve çaresizliğin teyididir ![]() Dolayısıyla Ermeni dünyasında bu yenilgiyi kabul etmeyenlerin bulunması ve her fırsatta milliyetçi bir siyaset üretmeleri çok doğal ![]() Nitekim 1993 yılında Ermenistan Parlamentosu'nda bir komisyona Taşnak bir milletvekili tarafından getirilen "Ermenistan Kars Anlaşması'nı kabul etmediğini yasa maddesi haline getirsin" önergesi bizzat o dönemin hükümetince engellenmiş ve böyle bir politikanın var olamayacağı o günden beri de Ermenistan'ın temel politikası haline dönüştürülmüştür ![]() Başından beri, hem Türkiye'yle yumuşak ilişkiler geliştiren Levon Ter Petrosyan döneminde hem de sert bir sürece giren Koçaryan döneminde bu nazik konuların cesaretle ele alınışına ama aynı zamanda da iç siyasette ne gibi çalkantılara yol açtığına hep birlikte tanık olduk ![]() ![]() Koçaryan ise "Türkiye'den toprak talebimiz yok" beyanatını verdikten sonra ülke içinde ve dışında ağır eleştirilere maruz kaldı ![]() Hal böyleyken, Türkiye'nin Ermenistan Hükümetleri'nden özel olarak Kars Anlaşması'nı tanıdığını teyid etmesini istemesi ise çözüme niyetlenen Ermenistan Hükümetleri'ni bu milliyetçi çizgideki aslanların arasına atmakla aynı anlama geliyor ![]() Doğrusu Ermenistan tarafında algılanan o ki, Türkiye bunu bilerek yapıyor ve bu ısrarıyla da Ermenistan'daki milliyetçilerin ekmeğine yağ sürerek işi yokuşa sürüyor ![]() Görünen o ki Ermenistan kendi ikileminin farkında ![]() ![]() ![]() Ama Türkiye'nin bu ikilemi körüklediğinin de ![]() Oysa taraflar gerçekten samimiyse bu sorunu aşmak diplomasi için hiç de zor değil ![]() Yeter ki istensin |
![]() |
![]() |
![]() |
Kars Anlaşması'na Dair (1) |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kars Anlaşması'na Dair (1)Ermenistan'ın bağımsızlığı Türkiye tarafından tanındı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Karabağ Problemi Sovyetler Birliği döneminde Azerbaycan sınırları içerisinde yer alan ve nüfusunun çoğunluğunu Ermenilerin oluşturduğu Dağlık Karabağ'da ilk çatışmalar 1988 yılında Ermenilerin Azerbaycan yönetiminden çıkma talepleriyle birlikte başladı ![]() ![]() ![]() Soğuk Savaş dönemi sonrası en yıkıcı bölgesel savaşlardan biri olan Karabağ çatışmasında 1 milyon Azerbaycan vatandaşı mülteci durumuna düşmüş ve Azerbaycan topraklarının % 20'si Ermeni işgaline uğramıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1994 yılında ateşkes antlaşmasının imzalanmasından sonra barış sürecine Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilâtı (AGİT) bünyesinde hız verildi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkiye ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ermeni Sorununda Diyalog Çabaları Türk ve Ermeni tarafları arasında sivil diplomasi örneği olarak adlandırılabilecek olan ve tarafların görüşlerini karşılıklı olarak tartışmalarına imkân tanımak amacıyla bazı girişimler olmaktadır ![]() ![]() ![]() Türk-Ermeni Barışma Komisyonu (TEBK) 9 Temmuz 2001 tarihinde altı Türk ve dört Ermeni temsilcinin katılımıyla kurulmuştur ![]() ![]() ![]() Türk-Ermeni Banşma Komisyonu'nun Ermeni tarafında özellikle de Ermenistan dışındaki Ermeni toplumunda değerlendiriliş biçimine baktığımızda bu toplum kesimin diyaloğa hiç hazır olmadığı ve ileri sürdükleri iddiaların araştırılmasını bile istemedikleri görülür ![]() TEBK, üyelerinin resmî görev ve sıfat taşımadığı bir sivil diplomasi örneğiydi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ermenistan'da Ter-Petrosyan döneminde iktidarda olan Ermeni Ulusal Hareketi'ne ve Amerika Ermanistan Asamblesi'ne (Armenian Assembly of America-karşı olan çevreler, Komisyona yönelik sert eleştiriler yaptılar ![]() ![]() ![]() ANCA ve Ermenistan dışındaki Ermeni toplumunun örgütleri ABD Dışişleri Bakanlığını da TEBK'nın kurulmasını teşvik ettiği gerekçesiyle eleştirdiler ![]() ![]() ![]() ![]() ANCA'nın tersine AAA ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() TEBK 11 Aralık 2001 de Ermeni temsilcilerin ortak bir beyanat yayınlayarak komisyondan ayrılmalarıyla dağılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sonuç Ermeni iddialarının Ermenistan dışındaki Ermeni toplumu tarafından çeşitli ülkelerde gündeme getirilmesi, 1991 yılında Ermenistan'ın bağımsızlığı ile birlikte Ermenistan'ın da hem Türkiye ile ilişkiler bağlamında hem de Ermenistan'ın dışardaki yurttaşlarıyla bağlantısı ile Ermeni sorununa bir aktör olarak girmesi sorunun uluslararası ilişkiler boyutunu ön plana çıkardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() KAYNAK:Yard ![]() ![]() ![]() ASAM,Ermeni Araştırmaları Enstitüsü ve Abant İzzet Baysal Üniversitesi Uluslararası ilişkiler Bölümü Uluslar Arası İlişkiler Boyutuyla Ermeni Sorunu isimli makalesinden alinti |
![]() |
![]() |
|