08-03-2009
|
#1
|
Şengül Şirin
|
Ezan-Çağrı
Ezan-Çağrı
Yüksek sesle söylenen Müslümanları namaza çağıran sözler Arapça çağrı demektir, ilkin sadece es-salad diye bağırılırdı Daha sonra Abdullah bin Zeyd-i Ensari Hz Muhammed'e rüyasında yeşiller giymiş birini gördüğünü ve onun kendisine ezanda söylenecek bir takım sözler öğrettiğini bildirmiş
Peygamber bu sözleri kabul etmiş Yedi cümleden ibaret olan bu sözler çeşitli mezheplerde çeşitli tekrarlanmalarla okunur Genellikle ilk cümle dört, öteki cümleler iki ve son cümle bir kez okunur Yalnız sabah namazında beşinci cümleyle altıncı cümlenin arasına "namaz uykudan ahırlıdır" anlamındaki cümle eklenir Bu sözler şunlardır: Allahu ekber, eşhedü enlâ ilahe illallah, eşhedü enne Muhammeden resulullah, hayye alesselât, hayye lelfelâh, Allahu, ekber, lâ ilahe illallah Ezan, namaz vakti gelmeden önce okunmaz Ezanın zamanı, namazın da zamanıdır Ezan, yüksek sesle ve ağır ağır okunur Ezan okuyana müezzin denir Müezzin, ezan okurken bir başkasına söz söyleyemez, selâm veremez;
bunlar mekrûk'tur Hayyâleş-salât derken yüzünü sağa ve Hayyâlelfelâh derken de yüzünü sola çevirmesi gerekir Kur'anın Mâide sûresinin 58 âyeti şöyle der: "Onları namaza çağırdığınız zaman  " (Ve izâ nâdeytüm ilassalât), Tevbe sûresinin 3 âyetinde de ezan deyimi açklama anlamında kullanılmaktadır: "Bu, Allah'ın ve Peygamberinin  halka açıklamasıdır" (Ve ezânün minallahi ve resûlihî ilennâsi), Cuma sûresinin 9 âyeti de şöyle der: "Ey inananlar, cuma günü namaza çağrıldığınız zaman Tanrı'yı anmaya koşun"
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|
|