08-02-2009
|
#1
|
Şengül Şirin
|
Kelebeklerin Büyümesi -Yumurtadan Kelebeğe
Kelebeklerin Büyümesi -Yumurtadan Kelebeğe
Kelebeklerin büyümesi doğada rastlanan en çarpıcı olaylar arasındadır Kelebeğin yaşamı döllenmiş yumurtayla başlar Yumurtanın gelişimi tamamlanınca içinden tırtıl denen bir çeşit larva çıkar Tırtıl genellikle bitkilerin yapraklarını yer, beslendikçe büyür ve sertleşmiş derisini atarak gelişimini sürdürür Deri değiştirdikçe tırtılın deseni, rengi, biçimi, varsa tüy ve dikenlerinin boyu da değişikliğe uğrayabilir
Yeterli olgunluğa erişen tırtıl son kez deri değiştirdiği yerde genellikle ya baş aşağı asılarak ya da salgıladığı ipekle kendini askıya alarak pupa evresine girer Ayrıca pupa evresini çevrelerinde ördükleri ipekten kozalar içinde geçiren çok sayıda kelebek türü vardır Pupa içinde büyük değişiklikler ortaya çıkar Tırtılın küt bacakları kaybolurken kelebeğin kanatları ve ince uzun bacakları oluşur Emici ağız parçaları, çiğnemeye uyarlanmış çenelerin yerini alır Baş bölümünde uzun duyargalar ve iri gözler gelişir Kelebeklerin geçirdiği bu köklü değişiklik sürecine başkalaşma denir Pupa derisini yararak dışarı çıkan kelebeğin bütün gövdesi yumuşak, kanatları iki yandan sarkan küçük torbalar halindedir Bir bitki sapına tırmanan ve burada birkaç saat kalan kelebeğin kanatları büyür, genişler ve incelir Kanatları yeterince incelip sertleşen kelebek artık uçmaya hazır demektir
Gelişmesini tamamlamış bir böceğin gövdesi duyargalar, gözlerin bulunduğu baş, iki çift kanat, üç çift bacağın bulunduğu göğüs ve arkada yer alan karın bölümlerinden oluşur Kanatlar içi boş borucuk ya da "damar" ağı üzerine gerilmiş, zar gibi ince deri katmanından yapılmıştır
Kelebekler erişkin evrelerinde çok daha az beslenir ya da hiç beslenmez Ağızları emmeye uygun olduğundan yalnız sıvı besinleri alabilirler Başlıca besinlerini çürüyen meyveler de aralarında olmak üzere bitki özsuyu ve çiçeklerden topladıkları balözü oluşturur Balözü toplarken öbür böcekler gibi, çiçektozuna bulanır ve bunları türdeş bitkilere taşıyarak tozlaşmaya, yani çiçeklerin döllenip tohum oluşturmasına yardımcı olurlar Hortum biçiminde olan ağız parçaları kullanılmadığı zaman kıvrılıp bir kangal biçimini alır
Kelebekler kondukları yerin tadını öncelikle ayaklarıyla alırlar Bulundukları yer uygunsa, ucunda daha çok tatma organı bulunan hortumlarını açarak emecekleri damlacıkları saptarlar Kelebekler kısa yaşamlarını beslenmekten çok eşlerini aramak, çiftleşmek, yumurtlamak, kısaca yeni kuşakları oluşturabilmek için harcarlar
Erkek ve dişinin birbirini bulmasında salgıladıkları kokuların büyük bir önemi vardır Gövdenin çeşitli bölgelerinden, birçok türün erkeğinde bazı kanat pullarından üretilen koku, duyargalar ve beslenme hortumu çevresindeki saçaklı yapılar sayesinde alınır Kokuya gece kelebeklerinin tüylü duyargaları gündüz kelebeklerininkinden çok daha duyarlıdır ve geceleri etkinlik gösteren bu kelebekler için kokunun önemi çok büyüktür Bazı gece kelebeği türlerinin dişilerinin salgıladıkları kokularla 1,5 km kadar uzaktan erkekleri çekebildikleri anlaşılmıştır Kelebeklerin gövdelerini kaplayan tüycükler havadaki ses titreşimlerini alabilecek özelliktedir
Kelebeklerin birçok küçük gözün yan yana gelip kümeleşmesiyle oluşmuş karmaşık yapılı bileşik gözleri vardır Baktıkları yeri çok dar bir açı altında gören her bir küçük gözün topluca vereceği görüntü bir mozaiği andırır Yapılan deneyler kelebeklerin kırmızı, sarı, mavi gibi birçok rengi ayırt edebildiklerini göstermiştir
Erkek ve dişinin karşılaşıp çiftleşmesinden sonra dişi yüzlerce, bazen bini aşan yumurtasını genellikle larva evresinde beslendiği bitkinin üzerine bırakır
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|
|