Senet Veya Çek Kırdırmak Caiz Midir |
10-11-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Senet Veya Çek Kırdırmak Caiz MidirSenet veya çek kırdırmak caiz midir Hakkında Senet veya çek kırdırmak caiz midir Senet veya çek kırdırmak caiz midir? Senet veya çek başkasında olan bir alacağı sağlama bağlamak için birer teminattır Vadeli borçlanmaların yazıyla tespit edilmesi Kur’an’ın emridir: “Ey iman edenler! Belli bir vadeye kadar borçlandığınız zaman bunu yazınız”( Bakara, 2/282) Senet veya çek kırdırma vadesinden önce üzerindeki miktardan daha az peşin bir bedelle bu senet ve çeki başkasına ciro etmektir Bir borcun ödenmesi veya vadeli mal alımında kendimize veya başkasına ait olan fakat bize havale edilmiş bulunan senet veya çeki kullanmak mümkün ve caizdir Çünkü senet veya çekin arkasında imzası bulunanlar, birbirinin kefili olarak müteselsil borçlu sayılmaktadır Ancak senet veya çekin parasını önceden eksiği ile alıp onu devretmek cirodan farklı bir muameledir Bu yüzden de faizdir Mesela, 100 milyon liralık 6 ay vadeli bir çeki bankaya kırdıran kimse, banka aylık %5 faiz uyguluyorsa peşin olarak sadece 70 milyon lira teslim alacaktır Burada banka 30 milyon lira faizi peşin olarak kesecektir Banka vade sonunda çek borçlusundan 100 milyon lirayı tahsil edecektir Ancak borçlu, senet veya çek alacaklısına erken ödeme yapmak suretiyle indirim yaptırabilir Asıl borçlu ve alacaklı arasında bu, senet kırdırma hükmünde olmaz İmam Malik, Emevîler döneminde çek kırdırmaya benzer bir olayı şöyle nakleder: Mervan İbn Hakem devrinde bir çeşit çek çıkmıştı Halk bunu, karşılığını almadan birbirine üzerinden yazılı olandan daha ucuza satmaya başladılar Zeyd İbn Sâbit (ra) bazı sahabîlerle birlikte Mervan’a giderek: “Faiz ile alış veriş yapmayı mübah mı kılıyorsun?” dediler Mervan, “Allah’a sığınırım, bu ne demektir?” dedi Sahabîler: “Halk karşılığını almadan bu çekleri satıyor” dediler Bunun üzerine Mervan bu çekleri halkın elinden toplattı( Mâlik, Muvatta’, Bey’, 397) Osmanlı imparatorluğu uygulamasında memurların beytülmalden veya vakıflardan aldıkları maaşa “camekiye” denilirdi Bazı memurlar ihtiyacından dolayı daha vakti gelmeden maaş çekme hakkını daha düşük bir para ile satmaya başlamıştı İbn Âbidîn bu konuda şu fetvayı nakleder: “Alacaklı alacağını, borçlusundan başka bir kimseye satamaz”( İbn Âbidîn, Reddü’l-Muhtâr, Beyrut, ty, IV, 14) |
|