|  | Genel Sofra Adabı |  | 
|  10-11-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Genel Sofra AdabıGENEL SOFRA ADABI İçinde yaşadığımız toplumlarda, herkesin uyması gereken "Görgü kuralları" vardır  Toplumda sevilen, sayılan, aranan ve sözü geçen bir insan olmamız bu kuralları tam olarak bilmemize ve uygulamamıza bağlıdır  Özellikle Sofra adabı, kültürü görgü kurallarının önemli bir yerini oluşturur  Bu kuralların bazıları şunlardır; a) Bıçak sapından, işaret parmağı kesici kısmın sırtına uzatılarak tutulur  Bıçağı, ağıza koymak ayıptır  Bazı kişiler yanlış olarak peynir yerken bıçağı ağzına götürmeyi huy edinmişlerdir  Ekmek de hiçbir zaman bıçakla küçük lokmalara ayrılmaz  Bıçak ekmeğe sürülerek temizlenmez  Gümüş bıçak yalnız meyve yerken kullanılır  Gümüş ve çelik bıçakları ayırmakta yanılmamalıyız  Gümüş bıçak daha parlak olur  b) Çatal, et yenilirken sol elde tutulur, bıçak ise sağda tutulur ve eti keser  Sebze yendiğinde çatal sağ elde tutulur yada tekrar sol elde tutularak sağ eldeki bıçakla sebzeler onun üzerine itilir  Çatal yere düşer ise, bir yenisinin gelmesi beklenmelidir veya yenisi istenmelidir  c) Çorba kaşığının kullanılması ülkeden ülkeye değişmektedir  Fransızlar çorbayı kaşığın ucu ile içerler  İngilizler ve Amerikalılar kaşığın yanı ile içerler  Her ikiside uygulanabilir  Çorba içildikten sonra kaşık yere konmaz, doğrudan doğruya tabağın içine bırakılmalıdır  d) Peçete, tam olarak açılmaz uzunlamasına dizlerin üzerine serilir  Peçeteyi göğse takmak, yeleğe geçirmek ayıptır  Yemek bittikten sonra peçete toplanıp katlanmadan tabağın yanına bırakılır  Eğer bir bayanın peçetesi yere düşerse, hemen yanında oturan kişi (bay) peçeteyi yerden hemen kaldırmalıdır  Bir şey içerken ağzımızı önce silmemiz gerekir  Dudaklarımız bardağın üzerinde hiç bir iz bırakmamalıdır  Ses çıkarmadan içmeyi öğrenmeliyiz  Bir kerede bardak boşaltılmamalıdır  Sofra ve yemek görgüsünde, sunulan yemekleri belli yöntemler çerçevesinde yiyebilmek, öğrenilmesi gereken önemli bir noktadır  "Her yiğidin bir yoğurt yemesi vardır" atasözü hiçbir zaman uygulanamaz  Tersine, her yemeğin belirli bir yenme biçimi vardır  Bu kurallara örnek verecek olursak; PİLİÇ: Piliç,daima çatal ve bıçakla yenir  Kemikleri hiçbir zaman ağıza götürülmez  Etler bıçakla, kemikten ayrılır ve çatalla ağıza konur  BALIKLAR: Önce baş çıkarılır  Sonra da çatal ve balık bıçağı ile baştan kuyruğa doğru ikiye ayrılır  Sonunda bıçağın ucu ile kılçık tamamıyla ayrılıp çıkarılır  Ayrılan kılçıklar tabağın içine ya da tereyağı tabağına konur  Etli kısmı çatal ya da bıçakla ufak parçalara bölünerek yenir  Eğer bunların arasında küçük kılçık parçaları kalmışsa bunları ağzımızdan parmaklarımızın ucuyla çıkarmalıyız  Çok küçük balıklar (gümüş v  b) başı ile beraber çiğnenerek yenilir  MAKARNA: Makarnayı İtalyan usulü yemek için; çatal ve kaşık kullanılır  Kaşık sol elde tabağa dikey yakın bir şekilde tutulur  Sağ eldeki çatal ile bir kısım makarna alındıktan sonra dişleri kaşığın iç yüzüne dayanmış olan çatalı çevirerek makarna iyice çatala sarılmış olur ve bu şekilde ağıza götürülür  Alışılmış yeniliş tarzında ise; makarna, çatal ve bıçakla küçük kısımlara ayrılır ve çatala alınarak ağıza konulur  İSTAKOZ VE YENGEÇ: Küçük kıskaçlar sofrada bir ceviz çekici ile kırılıp elle ayıklanır  İstakoz ve yengeç özel takımla yenir, fakat bunların bulunmadığı zaman, balık takımı kullanılabilinir  Ayıklanmış olan et, eritilmiş tereyağına, mayoneze ya da özel olarak hazırlanmış salçaya batırılıp yenilir  İSTİRİDYE: Sol el ile tutulur ve özel istiridye çatalı ile et kısmı kabuktan ayrılır  Arzu edilirse salçaya batırılabilinir ve bir lokmada ağıza konulur  SANDVİÇLER VE KANEPELER: Çaylarda ikram edilen küçük sandviç ya da kanepeler elle yenilir  Eğer çok ufaksalar bir lokma halinde ağıza sokulur  Daha büyük ve bir iki tabakalı sandviçler ise çatal ve bıçakla yenilir   | 
|   | 
|  | 
|  |