Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
osmanli, osmanlı, tarihi

Osmanlı Nedir? Osmanli Tarihi

Eski 10-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Nedir? Osmanli Tarihi



Osmanlı; 85 yıllık Cumhuriyet’ten önce yaşadığımız 600 yıllık geçmişimizin adıdır

Arkasında Selçuklu, onun öncesinde Türkistan Türk kültürü olan kimliğimiz, bu 600 yıllık Osmanlı döneminde oluştu Başta dilimiz gelir Osmanlı, dilimizi kudretle savundu Yıkılışına kadar, Türkçe’den başka hiçbir dili resmî Devlet dili kabul etmedi

Kânun-i Esâsî (anayasa), meşrutiyet ve hürriyet (demokrasi), Devlet yönetimine dönük bütün ana okullar (harb okulu, harb akademisi, deniz harb okulu, siyâsal bilgiler, hukuk, tıbbiye, teknik üniversite ve başkaları), hukuk usulü, sancak (il) sistemi, öğretim, yabancı dil öğretimi, para birimi, pul, aklınıza ne gelirse, nihayet Türk Bayrağı, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e intikal etti

Osmanlı, 40 dilime bölünmüş Anadolu’daki Türkmen beyliklerini (kendisi de kökende bir Türkmen beyliği idi) birleştirdi Anadolu birliğini 150 yıl civarında tamamladı (Fransa’da feodal beyliklerin birleşmesi 700 yıl sürmüştür)

Osmanlı ayrıca, Bizans’tan Marmara’nın güney-doğu illerini, İstanbul’u, Trakya’yı, Doğu Karadeniz’i alarak Türkleştirdi, Anadolu birliğine kattı Rumeli’ne yayıldı Bu anavatan temelinde her yöne ilerleyerek imparatorluğunu kurdu Ve cihan tarihinin akışını değiştirdi Türk estetiğini doruğa çıkardı Muhteşem bir kültür oluşturdu Cumhuriyetimiz, böylesine bir mirası devraldı

Tarih mâcerâmız budur Geçmişi değiştirmek kimsenin iktidarında değildir Olan olmuştur Geçmişimizle gurur duyarız Geçmişini red ve inkâr eden toplumlara millet denmez

[size="2"]

KURULUŞ DÖNEMİ (1299-1453)

OSMANLI BEYLİĞİ’NİN DOĞUŞU
1-Osmanlıların soyu: Osmanlılar Oğuzların Bozok Kolunun Kayı Boyu Karakeçili Aşiretine mensupturlar
2-Malazgirt Savaşından sonra Anadolu’ya gelmişler ve Anadolu Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat zamanında da Ankara yakınlarındaki Karacadağ bölgesine yerleştirilmişlerdir
3-Ertuğrul Gazi yönetimindeki Kayılar,daha sonra Uç Beyliği olarak Söğüt ve Domaniç bölgesine yerleşmişlerdir
4-Anadolu Selçuklu Devleti 1243 Kösedağ Savaşında İlhanlılara (Moğollar) yenilince,Anadolu Moğol hakimiyetine girmiştirİlhanlı hakimiyetinin zayıflamasıyla 1299 yılında Osman Bey zamanında bağımsızlıklarını ilan etmişlerdir
OSMANLI BEYLİĞİNİN BÜYÜMESİNİN SEBEPLERİ
1-Coğrafi konum(Bizans sınırında olmaları avantaj sağlamıştır
2-Bizansın iç karışıklıklar içinde olması
3-Balkanlarda güçlü ir devletin bulunmaması
4-Doğudan gelen Türkmenlerin Osmanlılara katılması
5-Uygulanan adaletli ve hoşgörülü politika
6-Cihad anlayışıyla fetihlere girişilmesi
7-Kuruluş dönemindeki padişahların hepsinin de kabiliyetli olması
8-Fethedilen yerlerde uygulanan “iskan siyaseti”
9-Anadolu Türk beylikleriyle başlangıçta mücadeleye girilmemesi
10-Ahilerin desteğinin sağlanması

OSMAN BEY DÖNEMİ (1281-1326)
Osman Bey 1281 yılında bey oldu,1299 ‘da bağımsızlığını ilan etti
Bizans Valilerinden(Tekfur) Karacahisar,Bilecik,Yenişehir,Yarhisar ve İnegöl’ü aldı
1302 Yılında Koyunhisar Savaşıyla birleşik Tekfur ordularını yenilgiye uğrattıBu savaş Bizans ‘la yapılan ilk savaştır Osman Bey döneminde ilk Osmanlı parası bastırılmıştırOsmanlı ordusu gönüllülerden oluşmaktadır
Osman Bey 1326 yılında ölmüştür
ORHAN BEY DÖNEMİ (1326-1362)
ANADOLU’DAKİ GELİŞMELER:
1326 YILINDA Bursa fethedilmiş ve başkent yapılmıştır1329 yılında Bizans merkez kuvvetleri Maltepe (Palekanon) savaşı ile yenilgiye uğratılmıştırBu savaş sonrası İzmit ve İznik fethedilmiş,bütün Kocaeli yarımadası Osmanlıların eline geçmiştir
1345 yılında ilk defa Karesioğulları beyliği Osmanlılara katılmıştırDenizci olan Karesioğulları beyliğinin gemileri Osmanlı donanmasının temelini oluşturmuşturAyrıca Karesioğullarının Osmanlılara katılmasıyla Anadolu Türk Birliğinin sağlanması yolunda ilk adım da atılmıştır
1354 yılında Ahilerden Ankara alınmıştır
RUMELİ’DEKİ GELİŞMELER
1353 yılında Bizans’ın yardım isteğiyle ilk defa Osmanlı kuvvetleri Orhan Bey’in oğlu Süleyman Şah liderliğinde Rumeli’ye geçmişler ve burada ilk defa Çimpe Kalesini ele geçirmişlerdirÇimpe kalesi üs olarak kullanılmış ve Rumeli’de fetih hareketlerine girişilmiş kısa zamanda Gelibolu yarımadasından Edirne sınırına kadar ulaşılmıştır
DEVLET TEŞKİLATLANMASI
Yaya ve Müsellem adlarıyla ilk düzenli ordu Orhan Bey zamanında kurulmuştur
İlk divan teşkilatı kurulmuştur
İlk Medrese İznik’te açılmıştır,Müderrisliğine de Davud-ı Kayseri atanmıştır
İlk kez Vezirlik sistemi oluşturulmuş yine ilk kez fethedilen yerlere Kadı ve Subaşı atanmıştır
Görüldüğü gibi devlet teşkilatlanmasının ilk temelleri Orhan Bey zamanında atılmıştır

1MURAT DÖNEMİ(1362-1389)
RUMELİ’DEKİ FAALİYETLER
1363 Yılında Bizans,Bulgar ortak kuvvetleri Sazlıdere Savaşında yenilgiye uğratılmış daha sonra Edirne fethedilmiştirEdirne’yi kurtararak Türkleri Balkanlardan atmak amacıyla yola çıkan Haçlı Ordusu Sırpsındığı Savaşında yenilgiye uğratılmıştırBu savaş Haçlılarla Osmanlıların ilk savaşıdır(1364)Bu savaş kazanıldıktan sonra Edirne Başkent yapılmıştır
1371 yılında Çirmen savaşıyla Sırplar mağlup edildi ve vergiye bağlandı
1388 yılında Haçlı kuvvetleri Ploşnik savaşında Osmanlıları yenilgiye uğratınca Türkleri tamamen Balkanlardan atmak için harekete geçtiler1389 yılında bu amaçlarını gerçekleştirmek için sefere çıktılar 1Kosova Savaşı ile bu Haçlı ordusu yenilgiye uğratıldı1Kosova savaşı sonucunda Tuna Nehri’nin güneyinde Osmanlıları durduracak bir güç kalmamıştırBu savaş Balkanlara yerleşmemizi kolaylaştırmıştır
ANADOLU’DAKİ FAALİYETLER
Anadolu Türk beylikleriyle iyi ilişkiler devam ettirilmeye çalışılmış,Germiyan Beyinin kızıyla 1 Murad’ın oğlu Bayezid evlendirilmiş,çeyiz olarak Germiyanlılardan Kütahya,Tavşanlı,Simav ve Emet bölgesi alınmıştır
Hamidoğulları Beyliğinden para karşılığı toprak satın alınmıştırBöylece Osmanlılar Karamanoğulları Betliği ile komşu olmuşlardır ancak Karamanoğullarıyla ilk mücadele de bu dönemde başlamıştır
DEVLET TEŞKİLATLANMASI
Rumeli Beylerbeyliği kurulmuşturİlk kez devşirme sistemi uygulanmaya başlandı,Acemioğlanları ve Yeniçeri teşkilatı kuruldu
Mali teşkilatlanma yapılarak Defterdarlık kurulmuşturİlk defa Tımar Sistemi uygulamaya koyulduDivan Teşkilatı genişletildi
Veraset sistemi ; Devlet, hükümdar ve çocuklarının ortak malı sayıldı(Daha önce bütün hanedanın ortak malı sayılırdı)
Görüldüğü gibi 1Murad zamanında beylikten devlete geçilmiş ve teşkilatlanma tamamlanarak tam bir devlet olunmuştur
1BAYEZİD (YILDIRIM ) DÖNEMİ1389-1402)
ANADOLU’DAKİ FAALİYETLER
Saruhan,Germiyan,Aydın,Menteşe,Karaman,Candaroğ ull arı Beylikleri ve Kadı Burhaneddin Devleti Osmanlı hakimiyetine alınarak “Anadolu ‘da ilk kez büyük çapta Türk birliği” sağlandı
1402 yılında Timur ile Ankara savaşı yapıldı ancak Osmanlı devleti savaşı kaybettiBu savaşın sonunda Anadolu Timur’un hakimiyetine girmiş,Anadolu beylikleri yeniden kurulmuş ve Türk birliği dağıtılmıştır(Timur Osmanlı Devleti’nin tekrar güçlenmesini önlemek için beylikleri kurdurmuştur)
Yıldırım Bayezid İstanbul’u ilk kuşatan Osmanlı padişahıdır,dört defa kuşatmış ama alamamıştır

BALKANLAR’DAKİ FAALİYETLER
Osmanlı Devletini Balkanlardan çıkarmak isteyen haçlılarla Niğbolu savaşı yapılmış ve kazanılmıştır
Bu dönemde Bulgaristan’ın fethi tamamlanmıştır
Yıldırım Bayezid döneminde daha çok Anadolu Türk Birliğini kurma yolunda mücadele etmiştir
FETRET DEVRİ(1402-1413)
Ankara Savaşından sonra Yıldırım Bayezid’in oğulları arasında taht kavgalarıyla geçen 11 yıllık süreye fetret devri denir Mücadeleyi Çelebi Mehmet kazanmış ve ülkede otoriteyi sağlamıştır
Fetret Devrinde Rumeli’de Osmanlı devletine karşı önemli bir ayaklanma çıkmamıştır,toprak kaybetmemiştir,
Çünkü Osmanlıların adaletli yönetiminden halk memnundur
1MEHMET (ÇELEBİ)DÖNEMİ (1413-1421)
Devletin birliğini sağlamıştır,bu yüzden Osmanlı devletinin ikinci kurucusu olarak da adlandırılır
1416 yılında Venediklilerle ilk deniz savaşı yapılmıştır,ancak savaş kaybedilmiştirGelibolu’da ilk Osmanlı tersanesi kurulmuşturSaruhanoğulları Beyliği kesin olarak ortadan kaldırılmıştırBöylece Anadolu’da Türk birliğini sağlama mücadelesi tekrar başlatılmıştır
Dini ve soysal nitelikli bir ayaklanma olan Şeyh Bedreddin İsyanı çıkmıştır(Bu isyan Osmanlı’daki ilk toplumsal nitelikli isyandır)
Timur’un rehin olarak yanında götürdüğü Yıldırımın küçük oğlu Şehzade Mustafa serbest bırakılmış,Anadolu’ya gelen Mustafa taht kavgasına girişmiştir,bu olaya “Düzmece Mustafa” isyanı denirYenilen Mustafa Bizans’a sığınmıştır

2MURAD DÖNEMİ (1421-1451)
Tahta çıktığında ,Bizans’a sığınan amcası Şehzade Mustafa tekrar isyan etmiş,önce onun isyanını daha sonrada
Küçük kardeşi Mustafa’nın isyanını bastırmıştırAnkara Savaşından sonra tekrar kurulan Aydın,Menteşe,Hamit ve Germiyanoğulları beyliklerini kesin olarak ortadan kaldırmıştır
Balkanlarda Osmanlı ordularının üst üste yenilgiye uğramaları üzerine Haçlılarla 1444 yılında Edirne-Segedin antlaşmasını imzalamıştırBu antlaşmanın imzalanması Osmanlıların Balkan hakimiyetini sarsmıştır,bu antlaşma ayrıca haçlılarla imzalanan ilk barış antlaşması olma özelliğini taşır
Edirne-Segedin antlaşmasından sonra tahtan çekilen 2Murat yerine 12 yaşındaki oğlu Mehmed tahta çıkmıştır, ancak Osmanlı tahtında küçük bir çocuğun bulunmasından faydalanmak isteyen Haçlılar antlaşmayı bozarak saldırıya geçmişlerdirDevler adamlarının ısrarıyla tekrar tahta çıkan 2 Murad 1444 Varna Savaşıyla haçlıları yenilgiye uğratmış, böylece Balkanlarda sarsılan hakimiyet tekrar pekiştirilmiş,üstünlük sağlanmıştır
Balkanlarda Türk üstünlüğünü sona erdirip Türkleri Balkanlardan çıkartmak isteyen haçlılar tekrar saldırıya geçmişlerdir, 2Kosova savaşıyla haçlılar mağlup edilmiştirBu savaşın sonuçları şunlardır;1-Haçlıların Türkleri balkanlardan atma ümidi sona erdi 2-Balkanlarda Türk hakimiyeti kesinlik kazandı 3- Türkler taarruza, Avrupalılar savunmaya geçtiler
YÜKSELME DÖNEMİ(1453-1579)
2MEHMED (FATİH) DÖNEMİ (1453-1481)
İstanbul’un Fethi (29 Mayıs1453)
Sebepleri:
• Osmanlı topraklarını ikiye bölmesi
• Peygamberimizin İstanbul’un fethiyle ilgili hadisi
• Önemli ticaret yolları üzerinde olması
• Bizans’ın haçlıları kışkırtıcı rol oynaması
• Kardeşler arası taht kavgalarını desteklemesi
6 Nisan 1453 günü başlayan kuşatma,dört büyük saldırıdan sonra 29 Mayıs günü İstanbul’un düşmesiyle başarıya ulaştı
Sonuçları:
• Osmanlı Devletinin ,Anadolu ve Rumeli toprakları birleştirildi
• 1125 yıllık Bizans İmparatorluğu sona erdi
• Orta Çağ kapandı Yeni Çağ başladı
• Karadeniz ticaret yolları Osmanlıların eline geçti
• İstanbul’dan kaçan din adamları ,Avrupa’da‘ki Rönesans ve Reform hareketlerin başlamasında etkili oldu
• Feodalite (Derebeylik rejiminin yıkılmasının zemini hazırlanmış oldu
• Osmanlılar İslam dünyasının en itibarlı devleti oldu
Fethi yapan 21 yaşındaki genç hükümdara “Fatih” unvanı verildiFatih,şehirdeki herkesin can ve mal emniyetini garanti altına aldıOrtodoks Kilisesinin devamına izin verdi,böylece doğu ve batı Hıristiyan dünyasının birleşmesini engellemiştir

BALKANLARDAKİ FETİHLER
Belgrat hariç bütün Sırbistan ele geçti(1453-1459)
Mora Yarımadası ele geçirildi
Bosna-Hersek fethedildi(1463-1465) Bosnalılar kendi istekleriyle müslüman oldular
Eflak ve Boğdan fethedildi (1462-1476)
Arnavutluk Osmanlı Devletine bağlandı(1479)
ANADOLU’DAKİ FAALİYETLER
Amasra Cenevizlilerden alındı(1459)
Candaroğulları’na son verildi(1460)
Trabzon Rum İmparatorluğuna son verildi(1461)
Konya ve Karaman bölgesi Karamanoğullarından alınarak bu beylik etkisizleştirildi
Akkoyunlu Devletiyle Otlukbeli Savaşı yapıldı ve kazanıldı(1473)Savaş sonunda Doğu Anadolu Bölgesi Osmanlı hakimiyetine girdi
DENİZLERDEKİ FAALİYETLER
Kırım Osmanlı hakimiyetine alındı(1475)Böylece Karadeniz bir Türk Gölü oldu,bütün doğu ticaret yolları Osmanlı kontrolüne alındı
İtalya’nın Otranto şehri fethedildi(1480)
Venediklilerle 1463-1479 yılları arasında savaşlar yapıldıSavaşlar sonunda Venediklilere Osmanlı tarihinin ilk imtiyazları tanınmıştır
DİĞER GELİŞMELER
• Osmanlı Devletinde ilk kez altın para basıldı
• Topkapı sarayı yaptırıldı
• İstanbul’da Sahn-ı Seman Medreseleri açıldı
• Divana sadrazamın başkanlık etmesi usulü getirildi
• İlk kez cülus bahşişi dağıtıldı
• Fatih kanunnamesi hazırlandı
• Devlet yönetiminde mutlak merkeziyetçilik uygulandı
• Klasik Osmanlı mimarisi ortaya çıktı
• Hicaz su yolları meselesi yüzünden Memluklarla ilişkiler bozuldu
2BAYEZİD DÖNEMİ(1481-1512)
Cem sultan Bayezid’in padişahlığını tanımadı ve isyan etti,ancak başarısız oldu,Karamanoğulları ve Memlukluların desteğiyle hareket etmesi dolayısıyla bu devletlerle ilişkiler daha da bozulmuştur Cem Sultan’ın Rodos Şövalyelerine sığınması ve Roma’ya götürülmesi üzerine bu isyan uluslar arası bir sorun haline gelmiştir ayrıca bu olaydan dolayı Osmanlıların batıda ilerlemesi durmuştur
Yine Cem Sultan olayı yüzünden Endülüs Emevilerine gereken yardım yapılamamış ve doğudaki şii tehlikesi ihmal edilmiştir
Osmanlılarla Memluklar 1485-1491 yılları arası savaşmışlar,Çukurova bölgesi Memluklara bırakılmıştır
Venediklilerle yapılan savaşlar sonunda,Modon,Koron,İnebahtı ve Navarin ele geçmiştir(1499-1502)
Boğdan’ın fethi tamamlanmıştır(Böylece Osmanlılar Kırımla topraklarını birleştirmiştir,ayrıca Lehistan ile komşu olunmuştur
Anadolu’da İran’ın (Safevilerin) desteğiyle Şahkulu İsyanı çıkmıştır(1512)
Karamanoğulları kesin olarak ortadan kaldırılmıştır(1487)
1SELİM (YAVUZ) DÖNEMİ(1512-1520)
Yeniçerilerin desteğini alarak tahta geçmiştir
Anadolu’da sürekli karışıklık çıkaran Safevi Devletini Çaldıran Savaşında yenerek,Şii tehlikesini ortadan kaldırdı,doğu Anadolu’nun güvenliğini sağladı,İpek Yolunun denetimi Osmanlıların eline geçti
Turnadağı Savaşıyla(1515) Dulkadıroğulları Beyliğine son verdiBöylece Anadolu Türk Birliği kesin olarak sağlanmış oldu
Memluklularla Mercidabık ve Ridaniye Savaşları yapıldı Bu savaşlar sonunda;
Memluk Devleti yıkıldı
Mısır Osmanlıların eline geçti
Baharat Yolu Osmanlı denetimine alındı
Halifelik Osmanlılara geçti(Böylece Osmanlılar İslam dünyasının tartışmasız lideri oldular)
Yavuz’un Doğu Politikası: Bütün Türk topluluklarını İslam Devletlerini bir çatı altına toplamaktır
Yavuz Sultan Selim Batıya hiç sefer yapmamıştır
KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN DÖNEMİ(1520-1566)
Kanuni döneminde Osmanlı Devleti her yönden en parlak devrini yaşamıştır
MACAR İLİŞKİLERİ:
Belgrat fethedildi(1521)
Mohaç Savaşıyla Macarlar yenilgiye uğratıldıBöylece Sırbistan’ın fethi tamamlandı ve Macarlar Osmanlı himayesine alındı
AVUSTURYA İLİŞKİLERİ:
Viyana kuşatıldı,ancak alınamadı (1529)
Almanya’ya sefer düzenlendi(1532),bu sefer sonunda Avusturya’nın barış teklifi üzerine İstanbul Antlaşması imzalandıbu antlaşmayla Avusturya Osmanlı Devletini üstünlüğünü kabul etmiştir
Macaristan üçe bölündü
Zigetvar seferi yapıldı(Bu sefer esnasında Kanuni Ölmüştür1566)
OSMANLI FRANSIZ İLİŞKİLERİ
Fransızlara kapitülasyonlar verilmiştirKapitülasyonların verilme sebebi;Fransa bu ayrıcalıklarla Osmanlı Devletinin yanına çekilmiş ve Avrupa haçlı birliği parçalanmıştırKapitülasyonlar iki hükümdarın döneminde geçerli olacaktı ancak Fransızlar her padişah değişikliğinde müracaat ederek kapitülasyonları uzatmışlardır,en son 1Mahmut sürekli hale getirmiştir(1740)(Kapitülasyonlar ancak Lozan Antlaşmasıyla kaldırılmıştır
İRAN İLİŞKİLERİ
İran üzerine; Irakeyn(1534), İran(1548), Nahcıvan(1552-1555) seferleri olmak üzere toplam üç sefer yapılmıştırOsmanlılar karşısında dayanamayan İran barış istemiş, 1555 yılında Amasya Antlaşması imzalanmıştırBu antlaşma Osmanlılarla İran arasındaki ilk antlaşmadırBu seferler sonunda Bağdat ele geçirilmiştir
DENİZLERDEKİ GELİŞMELER
Rodos Adası alındı(1522)
Hızır Reis (Barbaros Hayreddin) Osmanlı hizmetine girdi(Cezayir böylece Osmanlı Devletine bağlandı
Haçlı kuvvetlerine karşı Preveze Deniz Zaferi kazanıldı(1538)Savaş sonunda Akdeniz Türk Gölü oldu
Trablus Turgut Reis tarafından Osmanlılara bağlandı
Cebre Adası alındı(1560),Malta Adası kuşatılmasına rağmen alınamamıştır(1565)
Coğrafi Keşifler sonunda Hint Okyanusuna hakim olan Portekizlileri buradan çıkartmak için dört sefer düzenlendi(Hint Deniz Seferleri) Hint Deniz seferleri ;
1si – Süleyman Paşa tarafından 1538,
2si – Piri Reis tarafından 1551,
3si – Murat Reis tarafından 1552,
4sü – Seydi Ali Reis tarafından 1553 yılında yapılmıştır
Hint Deniz seferleri sonuçları şunlar olmuştur; Arap Yarımadası,Habeşistan,Yemen,Sudan,Eritre Osmanlı hakimiyetine girdiKızıldeniz Türk Gölü oldu
Hint Okyanusuna gereken değerin verilmemesi ,Osmanlı gemilerinin okyanus dalgalarına dayanıksız olması gibi seferler yüzünden tam başarı sağlanamamıştır
SOKULLU DÖNEMİ (1566-1579)
Sokullu Mehmet Paşa Kanuni’nin son yılında sadrazam olarak atanmış o öldükten sonra da görevine devam etmiştir2Selim devlet işlerini büyük ölçüde Sokullu’ya bırakmıştırOsmanlı tarihinde ilk defa bir sadrazam bir devre adını vermiştirBu da merkezi otoritenin yavaş yavaş zayıfladığını gösterir
Sokulu, Kanuni Sultan Süleyman,2Selim ve 3Murat dönemlerinde sadrazamlık yapmıştır2 Selim sefere çıkmayan ilk padişah olarak tarihimizde yer almıştır
Bu dönemde; Sakız Adası alınmıştır,Yemen’de kesin hakimiyet sağlanmış,Kıbrıs Adası Fethedilmiştir
Kıbrıs’ın fethiyle;Doğu Akdeniz’in güvenliği sağlandı,Kıbrıs’ın intikamını almak isteyen haçlılar İnebahtı’da 1572 yılında Osmanlı donanmasını yakmışlardır
İspanyollar yenilerek Tunus alınmıştır(1574)
Vadiü’s-Seyl Savaşıyla Fas himaye altına alındı(1577)
Don-Volga Kanalı ve Süveyş kanalı projeleri geliştirildi ancak gerçekleştirilemedi
Sokullu’nun1579’da öldürülmesiyle Osmanlı devletinde yükselme devri sona erdi,duraklama devri başladı

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Nedir? Osmanli Tarihi

Eski 10-11-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Nedir? Osmanli Tarihi



DURAKLAMA DEVRİ(1579-1699)

Duraklamanın sebepleri

İç sebepler

1- Merkezi Yönetimlerdeki Bozulmalar:

• Padişahların çocuk yaşta başa geçmeleri sonucunda merkezi idarenin bozulması

• Şehzadelerin sancaklarda yöneticilik yapmaları usulü kaldırılarak yerine kafes usulü getirilmesi

• Saray ağalarının ve saray kadınlarının yönetime karışmaları

2- Askeri Yönetimdeki Bozulmalar:

• Padişahların Ordunun başında sefere çıkmamaları

• Yeniçeri Ocağına usulsüz asker alınması

• Donanmanın ihmal edilmesi

• Tımar dağılımdaki adaletsizlik yüzünden tımar sisteminin bozulması

3- Maliyenin Bozulması:

• Uzun süren savaşlar yüzünden ordunun masraflarının artması

• Savaşlarda başarısız olunarak ganimet elde edilememesi

• Sık sık cülus bahşişi dağıtılması

• Ticaret yollarının değişmesi

• Kapitülasyonlar sebebiyle gümrük gelirlerinin azalması

• Lüks ve israfın artması

4- İlmiye Sınıfının Bozulması:

• Beşik uleması gibi yanlışlıkların yapılması

• Müsbet ilimlere önem verilmemesi

Dış Sebepler

• İmparatorluğun doğal sınırlarına ulaşması

• Rönesans ve reform hareketleri sonunda Avrupa'nın ilerlemesi,Osmanlı devletinin bu ilerlemelere ayak uyduramaması

• Avrupalı devletlerin Osmanlı devletine karşı ortak hareket etmeleri(Haçlı Zihniyeti)

• Coğrafi keşifler sonunda Avrupa'nın zenginleşmesi

SİYASİ İLİŞKİLER

Osmanlı –İran İlişkileri

1577’de başlayan İran savaşları Osmanlı devletinin galibiyetiyle sonuçlanmıştırDevletler arasında 1590 yılında Ferhat paşa antlaşması imzalanmıştır Bu antlaşma ile Osmanlı devleti doğuda en geniş sınırlarına ulaşmıştır

1603 yılında tekrar başlayan savaşlarda celali isyanları yüzünden Osmanlılar pek başarılı olamamışlardır ve Nasuh paşa antlaşması imzalanmıştırBu antlaşma ile de Ferhat paşa antlaşması öncesi sınırlara dönülmüştür

1618 yılında imzalanan Serav antlaşması ile Nasuh paşa antlaşması yenilenmiştir

1622’de savaşlar yeniden başlamış 4Murat İran üzerine iki sefer düzenlemiş ve 1639 yılında Kasr-ı Şirin antlaşması imzalanmıştırBu antlaşma ile günümüzde de geçerliliğini koruyan Türk İran sınırı çizilmiştir

Osmanlı- Lehistan İlişkileri :

1Genç Osman döneminde Lehistan üzerine bir sefer düzenlenmiş ve Lehistan ile Hotin Antlaşması imzalanmıştır(1621)

Not:Bu sefer sonucunda yeniçerilerin bozulduğunu gören Genç Osman yeniçeri ocağını kaldırmayı düşünmüştürBunu haber alan yeniçeriler 2Osman’ı öldürmüşlerdir

Yorum:İlk kez yeniçeri ocağının kaldırılmasına teşebbüs edilmiştir

24Mehmet döneminde Lehistan üzerine ikinci sefer düzenlenmiş Osmanlı devletini galibiyeti ile biten bu sefer sonucunda Bucaş Antlaşması imzalanmıştır(1672) Not:Lehistan’ın vergi maddesine itiraz etmesinden dolayı savaşlar tekrar başladıVergi maddesi kaldırılarak antlaşma tekrarlandı

Yorum:Bu antlaşma Osmanlı devletinin topraklarına toprak kattığı son antlaşmadır

Yorum:Osmanlı devletinin batıda en geniş sınırlara ulaştığı antlaşmadır

Osmanlı-Venedik İlişkileri

1645 yılında kuşatılan Girit Adası 1669 Köprülü Fazıl Ahmet Paşa tarafından Venediklilerin elinden alınmıştır

Osmanlı-Avusturya İlişkileri

11593’te Avusturya ile savaşlar başlamıştır1596’da Avusturya Haçova ile ağır bir mağlubiyete uğratıldıDevam eden savaşlar 1606 yılında imzalanan Zitvatoruk Antlaşması ile sona erdi

Yorum:Bu antlaşma ile Osmanlı devletinin Avusturya üzerinde siyasi üstünlüğü sona erdiAvusturya üzerinde askeri üstünlüğümüz ise devam etmiştir Yorum:Bu savaşlar Celali isyanları’nın artmasına sebep oldu Yorum:Osmanlı devleti Orta Avrupa’daki üstünlüğünü kaybetmiştir

21662 yılında başlayan savaşlar sonucunda Vasvar Antlaşması imzalandı(1664) Yorum:Osmanlı devleti Avusturya’ya karşı askeri üstünlüğünü son kez kullanmıştır

3Merzifonlu Kara Mustafa Paşa tarafından Viyana ikinci kez kuşatıldı

Kırım Han’ın ihaneti Lehistan ordusunun yetişmesi üzerine Osmanlı devleti bu kuşatmada başarısız oldu

Not:Merzifonlu başarısız olduğu için idam edilmiştir

4Osmanlı ordusu’nun 2Viyana kuşatmasında başarısız olması üzerine Papa’nın da isteğiyle Avusturya,Rusya,Lehistan,Malta ve Venedik’ten oluşan “Kutsal İttifak” kuruldu

5Osmanlı devleti ile Kutsal İttifak devletleri arasında (Rusya hariç)Karlofça Antlaşması imzalandı(1699)

Yorum:Osmanlı devleti bu antlaşma ile ilk defa büyük toprak kaybına uğramıştır

Yorum:Avusturya Avrupa da önemli bir siyasi güç haline geldi

6Rusya ile 1700 İstanbul Antlaşması imzalanmıştır

17YÜZYILDA İÇ İSYANLAR

1İstanbul (merkez) İsyanları:Kapıkulu askerleri tarafından çıkarılmıştır Yorum:Bu isyanlar sonucunda Yeniçerilerin yönetimdeki etkisi artmıştır Yorum:İstanbul’da asayiş bozulmuştur Yorum:Sık sık idareciler değişmiştir

2Celali İsyanları:Bu isyanlar yönetimden şikayet eden halk,dirlikleri elinden alınan tımarlı sipahiler,görevlerinden uzaklaştırılan devlet memurları ve asker kaçakları tarafından çıkarılmıştır Yorum:Anadolu’da huzur ve asayiş bozuldu 3Eyalet İsyanları:Merkezi otoritenin zayıflaması üzerine merkezden uzak yerlerde çıkan ayrılıkçı isyanladır Yorum:Bu isyanlardaki temel amaç Osmanlı devletin den ayrılmaktır 17YÜZYILDA YENİLİK(ISLAHAT)HAREKETLERİ

Not:Bu dönemde devlet içerisinde meydana gelen mali,idari,sosyal ve askeri bozulmaları gidermek amacıyla çeşitli ıslahatlar gerçekleştirilmiştirBu ıslahatlar genel olarak askeri ağırlıktadır

1Kuyucu Murat Paşa:1Ahmet zamanında Celali isyanları baskı ve şiddet yoluyla bastırmıştır

2Genç Osman(2Osman):İlk kez saray dışından evlenmiştirUlema sınıfının yetkilerini sınırlamıştırİlk kez yeniçeri ocağının bozulduğunu görerek kaldırmayı düşünmüştür fakat başarılı olamamıştırYeniçeriler tarafından öldürülmüştür

34Murat:Celali isyanları şiddetle bastırılmıştırKapıkulu ocaklarında ıslahat yapılmış,Koçi beye duraklamanın nedenlerini belirten risaleler(raporlar) yazdırmıştır 4Tarhuncu Ahmet Paşa:4Mehmet döneminde sadrazamlık yapmıştırMali alanda ıslahatlar yapılmıştırİlk defa devletin tahmini bütçesi hazırlanmıştır

5Köprülüler Devri:Köprülü Mehmet Paşa,Köprülü Fazıl Ahmet Paşa ve Köprülü Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Köprülüler ailesinden gelen önemli sadrazamlardır Köprülüler döneminde,Anadolu da isyanlarla mücadele edilerek merkezi otorite sağlandıOrduda düzenlemeler yapıldıBütçe açığı kapatıldı Not:Köprülü Mehmet Paşa rahat çalışabilmek amacıyla vezir-i azamlık için bir takım koşullar ileri sürmüştür 17Yüzyıl Islahatlarının Genel Özellikleri Islahatlar genellikle askeri niteliktedir Islahatlarda Avrupa örnek alınmıştır Islahatlarda köklü çözümler aranmamış geçici tedbirlerle yetinilmiştir Islahatlarda kuvvet ve şiddete başvurulmuştur Islahatlar devlet adamlarıyla sınırlı kalmıştır Islahatlara en büyük tepki Yeniçerilerden gelmiştir

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Nedir? Osmanli Tarihi

Eski 10-11-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Nedir? Osmanli Tarihi



GERİLEME DÖNEMİ(18YÜZYIL)

GERİLEME DÖNEMİ SİYASİ OLAYLARI

Bu dönem Karlofça Antlaşmasıyla(1699) başlayıp Yaş Antlaşmasıyla(1792) sona ermiştir

Not:Bu dönemde Osmanlı Devleti Karlofça ve İstanbul Antlaşmaları ile kaybettiği toprakları geri alma siyaseti izlemiştir

Osmanlı-Rus Savaşı ve Prut Antlaşması(1711)

Bu antlaşma ile Osmanlı devleti,İstanbul Antlaşması ile Rusya’ya kaptırdığı üstünlüğü tekrar kazanmış ve kaybettiği toprakları geri almıştır

Osmanlı-Venedik ve Avusturya Savaşları ve Pasarofça Antlaşması(1718)

Osmanlı devletinin Karlofça da kaybettiği Mora Yarımadası’nı Venediklilerden geri alması üzerine Avusturya Karlofça antlaşmasının kendisine tanıdığı garantörlük hakkını kullanarak Osmanlı devletine savaş açmıştır

Yapılan savaşı Osmanlı devleti kaybetmiş ve Pasarofça Antlaşması imzalanmıştır

Bu antlaşma sonucunda Mora Osmanlı devletinde kalmış Belgrat dahil olmak üzere Sırbistan’ın büyük bir kısmı Avusturya’ya bırakılmıştır

Not:Bu antlaşma ile Osmanlı devletinde Lale Devri başlamıştır

Osmanlı-İran Savaşları ve Kasr-ı Şirin Antlaşmasının Yenilenmesi(1746)

Bu antlaşma ile 1639’da imzalanan Kasr-ı Şirin Antlaşması yenilenmiştir

Osmanlı-Rus ve Avusturya Savaşları ve Belgrat Antlaşması (1739)

Osmanlı devleti her iki devleti mağlup ettiOsmanlı devleti imzalanan Belgrat Antlaşması ile Pasarofça Antlaşmasında Avusturya’ya bıraktığı yerleri geri aldı

Yorum:Osmanlı devleti’nin gerileme döneminde imzaladığı son kazançlı antlaşma olmuştur

Not:Fransa’ya verilen daha önceki kapitülasyonlar süresiz olmak üzere uzatılmıştır

Osmanlı-Rus Savaşı ve Küçük Kaynarca Antlaşması(1774)

Osmanlı devleti savaşı kaybetmiş ve Rusya ile Küçük Kaynarca Antlaşmasını imzalamıştır

Yorum:Osmanlı devletinin 18yüzyılda imzaladığı şartları en ağır antlaşmadır

Yorum:Kırım Osmanlı devletinden ayrılmıştır

Yorum:Rusya,Ortodoksların koruculuğunu üzerine almış,böylece Osmanlı devletinin iç işlerine karışma imkanı elde etmiştir

Yorum:Osmanlı devleti ilk defa savaş tazminatı ödemiştir

Not:Rus donanması Çeşmede Osmanlı donanmasını yok etmiştir(Çeşme baskını 1770)

1779 Aynalıkavak Tenkihnamesi (Osmanlı-Rusya)

Rusya bu antlaşma ile istediği kişiyi Kırım Hanı yapabilecek bir nüfuz kazanmıştır1783 tarihinde ise Rusya Kırımı işgal etmiştir

Osmanlı-Rus ve Avusturya Savaşları Ziştovi ve Yaş Atlaşmaları(1792)

Avrupa da Fransız ihtilalinin çıkması üzerine zor durunda kalan Avusturya,Osmanlı ile Ziştovi Antlaşmasını imzalayarak savaştan çekildi(1791)Aldığı toprakları Osmanlı devletine geri vermiştir

Avusturya’nın savaştan çekilmesi üzerine yalnız kalan Rusya da Osmanlı devleti ile Yaş Antlaşmasını imzalamıştır(1792)

Not:Bu antlaşma ile Osmanlı devleti Kırım’ın Rusya’ya ait olduğunu kabul etmiştir

Yorum:İlk kez halkı tamamen Müslüman olan bir bölge (Kırım) Osmanlı devletinin elinden çıkmıştır

Not:Bu antlaşma ile Osmanlı devleti yıkılış dönemine girmiştir

Fransa’nın Mısır’ı İşgali(1798-1801)

Napolyon,İngiltere ile sömürgeleri arasındaki bağlantıyı kesmek ve Doğu Akdeniz deki etkisini arttırmak amacıyla 1798’de Mısır’ı işgal etmiştir

İngiltere ve Rusya bu gelişme üzerine Osmanlı devletine yardım ederek Ebukır Limanında demirli Fransız donanmasını yakmışlarAkka da Nizam-ı Cedit ordusu Napolyon’u yenilgiye uğratınca Fransızlar El-Ariş Antlaşmasını imzalayarak Mısır’ı terk etmişler

18YÜZYIL ISLAHATLARI

Lale Devri Islahatları(1718-1730)

(3Ahmet-Nevşehirli Damat İbrahim Paşa)

Bu dönem 1718 Pasarofça Antlaşması ile başlayıp Patrona Halil İsyanıyla sona ererİlk kez batı tarzında ıslahatlar başlamıştır

İlk defa Avrupa’ya geçici elçiler gönderilmiştir

İlk defa matbaa kurulmuştur(ilk teknik ıslahat)

Doğu klasikleri ve Latince den tercümeler yapılmıştır

İlk defa itfaiye örgütü kurulmuştur

İlk defa çiçek aşısı uygulanmıştır

Yalova da kağıt,İstanbul da çini ve kumaş fabrikaları kurulmuştur

1Mahmut Dönemi ıslahatları(1730-1754)

Askeri alanda ilk kez yabancı uzmanlardan yararlanılmıştır(Humbaracı Ahmet Paşa-Kont De Boneval)

Humbaracı Ahmet Paşa,Topçu Ocağını ıslah ettirmiştir

Kara Mühendishanesi açılmıştır

3Mustafa Dönemi Islahatları(1757-1774)

Devrin ıslahatçısı Kara Ragıp Paşa dır

Topçu Ocağı ıslah edilmiştir

Deniz Mühendishanesi açılmıştır

1Abdülhamit Dönemi Islahatları(1774-1789)

Devrin ıslahatçısı Halil Hamit Paşadır

Surat Topçuları Ocağı kurulmuştur

İstihkam okulları açılmıştır

Yeniçeri sayımı yapılarak ulufe alım satımı yasaklanmıştır

3Selim Dönemi Islahatları

Avrupa tarzında Nizam-i Cedit Ordusu kurulmuştur

İrad-ı Cedit adıyla yeni bir hazine kurulmuştur

Avrupa’da ilk kez daimi elçilikler açılmıştır

Kabakçı Mustafa ayaklanması ile bu dönem sona ermiştir

18Yüzyıl Islahatlarının Genel Özelliklerin

Devleti geliştirmek amacı güdülmüştür

Avrupa örnek alınarak ıslahatlar yapılmaya çalışılmıştır

Islahatlar askeri alanda yoğunlaşmıştır

Islahatlara en büyük tepki yeniçeri ve diğer kapıkulu ocaklarından gelmiştir

Mimari de Barok ve Rokoko tarzları benimsendi

DAĞILMA DÖNEMİ

Bu dönem 1792 Yaş antlaşması ile başlayıp 1922 de Osmanlı devletini yıkılışına kadar devam eden dönemdir

Not:Bu dönemde Osmanlı devleti Avrupalı devletlerin kendi aralarındaki çıkar çatışmalarından yararlanıp denge politikası izleyerek varlığını korumaya çalışmıştır

Dağılma dönemi siyasi olayları

1806-1812 Osmanlı-Rus ve Bükreş Antlaşması(1812)

Savaşta zor durumda kalan Osmanlı devletinin isteği üzerine Bükreş Antlaşması imzalanmıştır(1812) Not:Bu antlaşma ila Sırbistan’a bazı imtiyazlar verilmiştir

Yorum:Bu antlaşma ile ilk kez bir azınlığa imtiyaz verilmiştir

OSMANLI DEVLETİNDE MİLLİYETÇİLİK HAREKETLERİ

Sırp İsyanı(1804)

Milliyetçilik akımı ve Rusya’nın kışkırtması bu savaşın en sebepleridirBükreş Antlaşması ile ilk imtiyazları elde eden ve bu imtiyazları Edirne Antlaşması ile geliştiren Sırplar 1878 Berlin antlaşmadı ile bağımsızlıklarını kazandılar

Yorum:Osmanlı devletine ilk isyan eden azınlık Sırplardır

Yunan (Mora) İsyanı(1814-1829)

Milliyetçilik akımı Rusya’nın kışkırtmaları ve Etnik-i Eterya Cemiyetinin faaliyetleri bu isyanın en önemli sebepleri arasında yer alırİlk isyan Eflak’ta çıktıysa da bastırılmıştırİkinci isyan daha geniş çaplı olarak Mora da çıkmıştırİsyanı bastıramayan Osmanlı devleti Mısır valisi Mehmet Ali Paşa’nın yardımı ile isyanı bastırmıştırBu durum karşısında Avrupalı devletler Osmanlı devletinden Yunanistan’a bağımsızlık verilmesini istedilerOsmanlı devletinin bu durumu kabul etmemesi üzerine Avrupalı devletler Osmanlı donanmasına Navarin’de yaktılar(1827) Ardından Rusya Osmanlı devletine savaş açtıMağlubiyete uğrayan Osmanlı devletinin barış istemesi üzerine Edirne Antlaşması imzalandı(1829)Bu antlaşma ile Yunanistan’a bağımsızlık verildi

Yorum:Osmanlı devleti’nde ilk bağımsızlığını kazanan devlet Yunanistan olmuştur

Mısır Sorunu ve Mehmet Ali Paşanın İsyanı

Mehmet Ali Paşanın Mora isyanını bastırması üzerine kendisine vaat edilen Mora ve Girit valiliklerinin verilmemesi Mehmet Ali Paşanın isyan etmesine neden olmuştur

İki taraf arasındaki yapılan savaşı Osmanlı devleti kaybetmiştir2Mahmut’un Rusya’dan yardım istemesi üzerine 15bin kişilik Rus kuvveti İstanbul’a gelmiştir

Bu durumu kendi çıkarına ters bulan Avrupalı devletlerin araya girmesiyle her iki taraf arasında Kütahya Antlaşması imzalanmıştır(1833)

Yorum:Bu antlaşma ile ilk kez ‘Boğazlar Meselesi’ ortaya çıkmıştır

2Mahmut İngiltere’nin Hünkar İskelesi antlaşmasına tepkisini azaltmak için İngiltere ile Balta Limanı Ticaret Antlaşmasını yaparak İngiltere’ye yeni imtiyazlar verdi(1838)Aynı imtiyazlar bir süre sonra Fransa’ya verildi

Avrupalı devletler Londra konferansı ile Mısır meselesini hallettiler(1840)

Londra Boğazlar Konferansı ile Boğazlar Meselesi çözülmüştür(1841)

Yorum:Boğazlar meselesi ilk kez uluslararası bir platformda görüşülmüştür

Yorum:Boğazların yönetimi uluslararası bir antlaşma ile belirlenmiştir

YorumRusya’nın Hünkar İskelesi Antlaşması ile boğazlar üzerinde elde ettiği üstünlük böylece sona ermiştir

Kırım Harbi(1853-1856)ve Paris Antlaşması

Rusya’nın Osmanlı topraklarındaki emelleri kutsal yerler ve Prens Mençikof’un uzlaşmaz tutumu üzerine iki taraf arasında savaş başladı

Ruslar Sinop’ta Osmanlı donanmasını yaktılar(1853)Gelişmeleri çıkarlarına ters bulan İngiltere,Fransa ve Piyomente devletleri Osmanlı devletini yanında savaşa katıldılarRusya mağlup edilerek Paris antlaşması (1856)imzalandı

Not:Osmanlı bu antlaşmadan önce Avrupalıların iç işlerimize karışmasına engel olmak için ISLAHAT FERMANI’ nı ilan etti(1856)

Yorum:Bu antlaşma ile Osmanlı devleti ilk defa bir Avrupa devleti olarak kabul edilmiştir

Yorum:Osmanlı devleti kendi toprak bütünlüğünün Avrupalı devletler tarafından korunmasını kabul etmekle topraklarını koruyamayacak kadar güçsüz olduğunu göstermiştir

Yorum:Osmanlı devleti,savaştan galip ayrılmasına rağmen,Karadeniz de tersane ve savaş gemisi bulundurmasına izin verilmemesi üzerine yenik devlet muamelesi görmüştür

Yorum:Osmanlı devletinin galip olarak imzaladığı son antlaşmadır

Not:Osmanlı devleti Kırım savaşında ilk kez dış borç almıştır

PANSLAVİZM HAREKETLERİ VE BALKAN BUNALIMI

• 1870’de İtalya,1871’de Almanya siyasi birliklerini kurunca Avrupa siyasi dengesi bozuldu

• Avrupa’nın siyasi dengesinin bozulmasından yararlanmak isteyen Rusya,Paris antlaşmasının Karadeniz’in tarafsızlığıyla ilgili maddesini tanımadığını açıkladıRusya’nın amacı Akdeniz’e inmeyi kolaylaştırmaktı

• 1871 yılında boğazların durumunu görüşmek üzüre Osmanlı Devleti,İngiltere,Fransa,Rusya,Almanya,İtalya ve Avusturya’nın katılmasıyla Londra da bir konferans toplandı

Buna göre;

1-Paris antlaşmasın Rusya’nın Karadeniz de savaş gemisi bulundurmasını ve tersane yapmasını önleyen hükümleri kaldırıldı

2-Boğazların kapalılığı ilkesi devam edecekti

3-Karadeniz eskiden olduğu gibi bütün devletlerin ticaret gemilerine açık olacaktır

-Rusya 1870’ten sonra Osmanlı ülkesi üzerindeki emellerini gerçekleştirmek için çalışmalara giriştiBalkanlarda Slav ırkından olan milletleri birleştirmeye yönelik Panslavizm politikasını izlemeye başladıAmaç Slavları Rusya liderliğinde birleştirmektiBu sırada sadrazamlık görevinde bulunan Mahmut Nedim Paşa’nın Rus yanlısı politikasından faydalanan Rusya Bulgar kilisesinin muhtariyeti konusunu Osmanlı devletine kabul ettirdiKurulan gizli cemiyetler Panslavizm düşüncelerini Balkan milletleri arasında yayılmasını sağladıBu propagandaların sonucunda köylülerin vergi vermek istememeleri nedeniyle Hersek de isyan çıktı(1875)Ardından Sırplar ve Bulgarlar da isyan ettilerBöylece başlayan gelişmelere ‘Balkan Bunalımı’ denir

Bu gelişmeler sırasında Abdülaziz tahtan indirilerek yerine 5Murat padişah yapıldı(1876)Ancak üç ay sonra 5Murat’ın yerine meşrutiyeti ilan edeceğine söz veren 2Abdülhamit padişah yapıldı(1876-1909)

İsyanların yayılması üzerine Berlin de bir konferans toplandı(1876)Osmanlı devletinin aleyhinde kararlar alındıOsmanlı devleti bu kararları uygulamayınca Sırplar ve Karadağlılar Osmanlı devletine savaş açtılarOsmanlı devleti başarılı olunca Sırplar Avrupa’dan yardım istedilerRusya ise Osmanlı devletine bir ültimatom vererek ateşkes yapılmasını istediYeni bir savaş çıkmasını istemeyen Avrupa devletleri durumu görüşmek amacıyla İstanbul da bir konferans toplamaya karar verdiler

İstanbul konferansına Osmanlı Devleti,Rusya İngiltere,Fransa,Avusturya,Almanya ve İtalya devletleri katıldıBu arada 2Abdülhamit’in isteğiyle bir komisyon kurulmuş ve Kanun-i Esasi(Anayasa) hazırlanmıştı

İstanbul konferansının çalışmalarının başladığı sırada Osmanlı devleti Meşrutiyeti ilan etti(23 Aralık1876)

Yorum:Osmanlı devleti 1Meşrutiyeti ilan ederek Kanun-i Esasiyi yürürlüğe koymakla Avrupalı devletlerin içişlerine karışmasının önlenmesi ve konferansın toplama nedenlerinin ortadan kaldırılmasını amaçlamıştır

Avrupa devletlerinin delegeleri bu gelişmeyi dikkate almadan çalışmalarını sürdürdüler ve Osmanlı devletinden bazı isteklerde bulundular

Buna göre;

1-Sırbistan ve Karadağ’daki Osmanlı kuvvetlerinin çekilmesi

2-Bosna-Hersek ve Bulgaristan’a özerklik verilmesi

Osmanlı devleti bu teklifleri reddedince Rusya savaş için gerekli siyasi girişimlere başladıAvrupa devletlerinden destek almaya çalıştıArdından da İstanbul konferansına katılan Londra da bir protokol hazırladılarOsmanlı devletinin katılmadığı bu toplantıda gereken ıslahatların yapılmasını istedilerOsmanlı devleti Londra da alınan kararları kabul etmeyince Rusya Baserabya’ya asker sokarak savaşı başlattı(1877)

1877-1878 OSMANLI-RUS SAVAŞI(93 HARBİ)

Rusların savaş açmaları üzerine Osmanlı devleti Paris antlaşmasının bozulduğunu ileri sürerek İngiltere’nin yardımını istediİngiltere ise önceden İstanbul’un işgal edilmeyeceği güvencesini aldığından bu savaşa müdahale etmedi

Savaş:Balkanlar ve Kafkaslarda olduDoğuda ilerleyen Ruslar Erzurum’a kadar geldilerBalkanlarda ise Edirne’yi ele geçiren Ruslar Çatalca’ya kadar geldiler

Rusların İstanbul’a yallaşması üzerine padişah 2Abdülhamit barış istemek zorunda kaldıİki devlet arasında Ayestefanos(Yeşilköy) Antlaşması imzalandı(1878)

Buna göre;

Büyük bir Bulgaristan krallığı kurulacak Doğu Rumeli ve asıl Bulgaristan bu krallığa bağlanacak(Bu krallık Ege denizine kadar ulaşıyordu)

Sırbistan Karadağ ve Romanya bağımsız kalacak

Kars,Ardahan,Batum,Doğu Beyazıt Rusya’ya bırakılacak

Bosna-Hersek’e muhtariyet verilecek

Girit’te ve Doğu’da Ermenilerin bulunduğu yerlerde ıslahatlar yapılacak

Osmanlı devleti Rusya’ya savaş tazminatı ödeyecek(30 milyon altın) Yorum:

Rusya Panslavizm politikasında başarılı oldu

Balkanlarda yeni devletler kuruldu

Ermeni sorunu ilk defa bu savaş sonucunda ortaya çıktı

Rusya Bulgaristan vasıtasıyla Ege denizine çıkma imkanı elde etti

Rusya Doğu Anadolu da elde ettiği yerlerle Dicle-Fırat ve Basra Körfezine yaklaştı

Not:1977-1878 Savaşı Meclisin kapatılmasına Kanun-i Esasi’nin yürürlükten kaldırılmasına ve 1Meşrutiyet dönemini sona ermesine neden oldu

İngiltere Rusya’nın çok güçlenmesi menfaatlerine ters düştüğünden antlaşmaya karşı çıktıAvusturya ve Almanya da İngiltere’nin yanında yer alınca Ayastefanos Antlaşması yürürlüğe girmedi

Yeni bir savaşı göze alamayan Rusya yeni bir konferans toplanmasını kabul ettiİngiltere de Osmanlı devletinin haklarını koruma karşılığında Osmanlı devletinden Kıbrıs’ı üs olarak aldı(4 Haziran 1878)

Berlin konferansına Osmanlı Devleti,Rusya,İngiltere,Avusturya,Fransa,İtalya ve Almanya katıldıGörüşmeler sonucunda Berlin Antlaşması yapıldı

Bu antlaşmaya göre;

Bulgaristan üçe ayrıldı

a)Asıl Bulgaristan,Osmanlı devletine bağlı bir preslik oldu

b)Doğu Rumeli’ye muhtariyetlik verildi

c)Makedonya,ıslahat yapılması şartıyla Osmanlı devletine bırakıldı

Sırbistan,Romanya ve Karadağ bağımsız kalacaktı

Kars,Ardahan,Batum Rusya’ya Doğu Beyazıt Osmanlı devletine bırakılacaktı

Girit’te ve Ermenilerin olduğu yelerde ıslahat yapılacaktı

Bosna-Hersek Osmanlı devletinin topraklarından sayılacaktı fakat geçici olarak yönetimi Avastura’ya bırakılacaktı

Osmanlı devleti savaş tazminatı ödeyecekti

Teselya Yunanistan’a bırakılacaktı Yorum:

Osmanlı devleti Doğu Beyazıt’ı aldıFakat Kıbrıs’ı İngilizlere üs olarak verdi

Ermeni sorunu Berlin Antlaşmasıyla uluslar arası politika konusu haline geldi

Bulgaristan’ın parçalanmasıyla Rusya’nın Balkan egemenliği ve Ege denizine inmesi engellendi

Osmanlı devleti büyük toprak kaybına uğradı

Osmanlı devletinin dağılması hızlandı

İngiltere 1878’den sonra Osmanlı topraklarının parçalanması girişimlerine katıldıOsmanlı devleti de Almanya ile ilişkilerini geliştirdi

Osmanlı devleti Ayestefanos’a göre daha fazla tazminat ödedi

OSMANLI DEVLETİNİN DAĞILMASI

a)Kıbrıs’ın kaybedilmesi(1878)

İngiltere Berlin kongresinin toplanması ve kongrede Osmanlı devletinin yanında yer alma karşılığında Kıbrıs’ın verilmesi talebinde bulunduKıbrıs’ı üs yapmakla Rusların Akdeniz’e inmesini engellemeyi Doğu Akdeniz ve Süveyş kanalını kontrol etmeyi amaçlıyorduYapılan antlaşma ile Kıbrıs üs olarak İngiltere’ye bırakıldı(4 Haziran 1878)

Tunus’un Fransızlar Tarafından İşgali

Fransa Cezayir den sonra Tunus’a göz diktiFransızlar Cezayir ile Tunus arasındaki bazı sınır olaylarını bahane ederek Tunus’u işgal ettiler(1881)Osmanlı devleti Avrupa devletlerine Berlin antlaşmasının ihlal edildiğini bildirdi ise de Fransa bu konuda İngiltere ve Almanya’nın önceden desteğini aldığından bir sonuç elde edemedi

Mısır’ın İngilizler Tarafından İşgali(1882)

İngiltere Mısır’ı doğudaki sömürgeler için önemli bir üs olarak görmekteydi1869 yılında Fransızlar tarafından Süveyş Kanalının açılmasıyla Mısır’ın siyasi ve ekonomik önemi arttıMısırda yaşanan mali bunalımlar İngiltere ve Fransa arsındaki rekabeti arttırdıHidiv İsmail Paşa döneminde Mısır maliyesinin kontrolunun yabancıların eline geçmesi İngiltere’nin hareketlerini hızlandırdıBunun üzerine karışıklıkları bahane eden İngiltere Mısır’ı işgal etti(1882)

d)Girit Sorunu ve 1897 Osmanlı-Yunan Savaşı

Yunanistan bağımsız olduktan sonra Rumların oturduğu bütün yerleri kendisine bağlamayı amaçladı1866 yılında Girit Rumlarını Osmanlı devletine karşı isyan ettirdiGirit Rumları Yunanistan’a bağlanmak istediklerini bildirdilerAvrupalı devletlerin olaya karışması ihtimali karşısında Osmanlı devleti Halepa Fermanını ilan ederek Girit Rumlara yeni imtiyazlar verdi(1878)

Yunanistan Girit’te ki askerlerini geri çekecek

Girit’e özerklik verilecek Yunan krallık soyundan bir prens vali olacaktı Yorum:

Girit fiilen kaybedildi

İkinci meşrutiyetin ilanı sırasında Yunanistan Girit’i topraklarına kattığını açıkladı

Osmanlı devleti Atina antlaşması ile Girit’in Yunanistan’a ait olduğunu kabul etti(1913)

e)Doğu Rumeli Meselesi ve Bulgaristan’ın Bağımsız Olması

Berlin antlaşmasında Doğu Rumeli de ıslahat yapmak şartıyla Osmanlı devletine bırakılmıştırDoğu Rumeli Berlin antlaşmasıyla kurulan Bulgar prensliğine 1885’de çıkan isyan sonucunda bağlandığını açıkladıOsmanlı devleti Kırcaali ve Rodop’un kendisine bırakılması şartıyla kabul etti(1886)

Bulgaristan ikinci meşrutiyetin ilanı sırasındaki karışıklıklardan yararlanarak bağımsızlığını açıkladı(1906)

Bosna-Hersek’in Avusturya’ya Bırakılması

Berlin antlaşmasında Bosna-Hersek’in yönetimi geçici olarak Avusturya’ya bırakılmıştıAvusturya burayı Osmanlı devletine burayı bir daha vermediği gibi İkinci Meşrutiyetin ilanı sırasında topraklarına kattığını açıkladıOsmanlı devleti Yenipazar sancağı kendinde kalmak şartıyla bu durumu tanımak zorunda kaldı(1909)

19YÜZYIL ISLAHATLARI

Alemdar Mustafa Paşa ve 2Mahmut’un Padişah olması:

Kabakçı Mustafa isyanı sonucunda Rusçuk ayını Alemdar Mustafa Paşa İstanbul’a gelerek tekrar 3Selim’i tahta geçirmek istemiş fakat 3Selim öldürülmüş oluğundan 2Mahmut’u hükümdar yapmıştır2Mahmut tahta çıktığında Alemdarı sadrazamlığa getirmiştir(1808)

Alemdar Mustafa Paşanın Islahatları:

Rumeli ve Anadolu’da ki ayanlarla Sened-i İttifak (1808)imzalamıştırAyanlarla devlet arasında kurulacak ilişkilerde esas olacak prensipler belirlenmiştir

Önemi:

Sened-i İttifakla Osmanlı devletinde ilk kez padişah kendi dışında başka bir gücün varlığını kabul etmiştirVe ilk kez Osmanlı padişahlarının yetkileri kısıtlanmıştırAlemdar Sekban-ı Cedid ordusunu kurmuşturFakat bu durum Yeniçerileri rahatsız etmiş ve isyan edip Alemdar’ı öldürerek Sekban-ı Cedid’i kaldırmışlardır

2MAHMUT DÖNEMİ ISLAHALARI

A)İdari Alanda

Divan-ı Hümayun kaldırılarak yerine Nezaretler(Bakanlıklar) kurulmuştur

Tımar ve zeamet kaldırılarak devlet memurlarına maaş bağlanmıştır

Askerlik işlerini düzenlemek için Dar-ı Şura-ı AskeriMülkiye işlerini düzenlemek için Dar-ı Şura-ı Bab-ı Ali ve 1838 ve Meclis-i Vala-i Ahkam-ı Adliye kurulduBu meclisler danışma niteliğinde kararlar almaya yetkiliydilerPadişah kararları onaylarsa yürürlüğe giriyordu

İdari birim olarak muhtarlıklar kurulmuştu

Posta teşkilatı düzenlenmiştir

Ülke dışı seyahatlerde pasaport uygulamasına başlanmıştır

Ölen yada azledilen devlet memurlarının mal varlığına devletin el koyması demek olan Müsadere kaldırılmıştır

Sağlık teşkilatı için önemli olan karanana ilk kez uygulanmıştır

Memurların kılık kıyafeti yeniden düzenlenmiş ve fes,ceket,pantolon resmi kıyafet olarak kabul edilmiştir

İller merkeze bağlanmıştırMerkezi dinlemeyen valilerle mücadele edilmiştir

B)Askeri Alanda

Sekban-ı Cedid Ordusunun sonra bu orduya benzer Eşkinci Ocağı kurulmuş fakat Yeniçeriler isyan ederek bu orduya da son vermişlerdir

Yeniçeri Ocağının Kaldırılması

Yeniçerilerin savaşlardaki yetersizliklerinden,halk arasındaki taşkınlıkları ve devlet idaresine karışmaları üzerine halkın ve ulemanın desteğiyle Yeniçeri Ocağı kaldırılmıştır(1826)

Yorum:Yeniçeri Ocağının kaldırılması ile ıslahatların önündeki önemli bir engel kaldırılmış,padişahların ülke içindeki otoriteleri tekrar artmıştır

Yeniçeri Ocağının Avrupa usulünde Asakır-ı Mansure-i Muhammediye adıyla yeni bir ordu kurulmuştur(Bölük,tabur,alay şeklinde düzenlenen ordudur)

Seraskerlik(Başkomutanlık)makamı oluşturulmuşturEyaletlerde ortaya çıkan boşluğu doldurmak için 1834 yılında Redif birlikleri kurulmuştur

1836’da Anadolu ve Rumeli de Müşirlikler kurulmuş ve Redif birlikleri bunlara bağlanarak,müşirler hem idari hem de askeri yetkiler üstlenmiştir

İlk defa nüfus sayımı yapılmıştır(1831)(Nüfus sayımı askeri nitelikte olmuşturYalnızca erkekler sayılmıştır)

Mehteran Bölüğü kaldırılıp Mızıka-ı Hümayun kurulmuştur

C)Kültür ve Eğitim Alanında

İlk kez Avrupa tarzı eğitim kurumları açılmıştır

1826’da Tıphane-i Amire (Askeri tıp oklu) açılmıştırDaha sonra Mektep-i Maarif-i Adliye(Devlet memuru yetiştirmek için) Mektep-i Ulum-ı Harbiye,Mektep-i Bahriye açılmıştırEnderun kapatılmıştır

1828 yılında kurulan Mektep-i Rüşdiye Nezareti ile Osmanlı devletinde eğitim-öğretim yeni boyutlar kazanmıştırBu gelişme Osmanlı toplumunda bir probleme sebep olmuşturOsmanlı eğitimin de dünya görüşleri eğitimi anlayışı ve yöntemleri tamamen ters iki kutbun doğmasına yol açmıştır(Kültür çatışması ortaya çıkmıştır)

Askeri İdadi (Askeri Lise)açılmıştır

Takvim-i Vekayi adıyla ilk resmi gazete yayınlanmıştır

Avrupa tarzı müzik serbest bırakılmıştır

İlk kez yabancı dil okulu açılmıştır

Avrupa’ya ilk kez öğrenci gönderilmiştir

İlköğretim zorunlu hale getirilmiştir

D)Ekonomi Alanında

Yabancı mallara karşılık yerli malların kullanımı teşvik edilmiştir

Müslüman tüccarları teşvik amacı ile vergiler azaltılmıştır

1838 Balta Limanı Antlaşması ile İngiltere’ye ticari imtiyazlar verilmiştir

Bu antlaşma ekonomik ıslahatlara büyük darbe vurmuştur

TANZİMAT FERMANI(1839)

Padişah Abdülmecit döneminde Mustafa Reşit Paşa tarafından hazırlanmıştırDevleti çöküntüden kurtarmak Mısır sorununda Avrupa’nın desteğini almak ve önceki ıslahatların eksikliklerini gidermek için ilan edilmiştir

Esasları;

Müslüman ve gayr-ı Müslim bütün tebanın ırz,namus,can ve mal güvenliği devlet garantisinde olacak

Mahkemeler açık olacak,hiç kimse yargılanmadan cezalandırılmayacak

Kanun önünde herkes eşit sayılacak

Vergiler gelire göre toplanacak

Herkes malının sahibi olacak,varislerine miras bırakabilecek

Askerlik işleri düzenlenecek,askerlik vatan hizmeti şeklinde olacak

Rüşvet ve iltimas kalkacak

Yorum:

Osmanlı ülkesinde anayasacılık ve demokrasi faaliyetlerinin başlangıcıdır

Her gücün üzerinde kanun gücü olduğu kabul edilmiştir

Mülkiyet hakkı devlet garantisine alınmıştır

Batılılaşma hareketleri hız kazanarak Avrupa’ya daha iyi anlayan aydınlar yetişmiştir

Avrupa tipi hukuk kuralları yerleşmeye başlamış ve yeni mahkemeler açılmıştırBu durum hukuk birliğinin bozulmasına neden olmuştur

Bu ferman halkla padişah arasındaki dayanışma sonucu değil padişahın iradesine bağlı olan tek taraflı bir gelişme olmuştur

Bu fermanı Osmanlı devleti Avrupa baskısı olmadan kendi isteği ile ilan etmiştir

ISLAHAT FERMANI(1856)

Paris konferansı sırasında Avrupa devletlerinin Osmanlının içişlerine karışmasını engellemek amacıyla ilan edilmiştirDevletin bu fermanın getirdiği esaslara gereksinimi yoktu

Esasları;

Halka din ve vicdan hürriyeti tanınacak

Gayr-ı Müslimler küçük düşücü ifadeler kullanılmayacak

Azınlıklar devlet memuru olabilecekİl meclislerine de girebilecek

Askerlik için nakdi bedel kabul edilecek

Vergisini ödedikten sonra yabancılar da mülk edinebilecek

Mahkemelerde herkes dinine yemin edebilecek

Vergiler herkesin gelirine göre toplanacak

Tarım ve ticaret yeniden düzenlenecek

Yorum:

Müslüman halka yeni bir şey getirmemiş gayr-ı Müslimlerin haklarını daha da genişletmiştir

Hiçbir fark gözetmeden Osmanlı toplumunu kaynaştırmak amaçlanmıştır fakat başarılı olunamamıştır

İltizam sistemi kaldırılmıştır

Fermana rağmen Avrupa devletleri Osmanlı devletinin içişlerine karışmıştır

1MEŞRUTİYET(1876)

Tanzimat fermanı ile Avrupa’yı daha iyi anlayan aydınlar aydınlar yetişmiştirGenç Osmanlılar adını alan bu grup meşrutiyet ve anayasanın yürürlüğe konarak çöküşün önleneceğini savunmuşlardırBalkan Bunalımı sırasında başlayan muhalefet hareketi ile Abdülaziz sonrasında meşrutiyeti ilan edeceğine söz veren 2Abdülhamit hükümdar olmuşturİstanbul Konferansı sırasında Kanun-ı Esasi ilan edilerek meşrutiyet yönetimine geçilmiştir

Kanun-ı Esasi’ye Göre;

Yasama görevi Ayan ve Mebusan meclisine aittirAyan meclisi üyelerini padişah Mebusan meclisi üyelerini halk seçer

Hükümet padişaha karşı sorumludur

Padişahın meclisi kapama,zararlı gördüğü kişileri sürgüne gönderme yetkisi vardır

Anayasada mülkiyet ve dilekçe hakkı kişi,din,basın,eğitim ve öğretim özgürlüğü gibi temel hak ve hürriyetler yer almıştır

Dayak ve işkence yasaktır

Mahkemeler herkese açık olacaktır

Yürütme görevi padişah başkanlığındaki vekiller Heyetine (bakanlar kurulu’na)aittir

Kanun teklifini sadece hükümet yapabilirMeclis ise uygun görürse onaylar

Yorum:

Türk tarihindeki ilk anayasadır

Halk ilk kez padişahın yanında yönetime katılmıştır

Halk ilk kez seçme,seçilme ve temsil edilme yetkisini kullanmıştırBöylece Anayasal ve Demokratik düzene geçilmiştir

1877 yılında başlayan Osmanlı-Rus savaşı sebebiyle meclis kapatılmış Kanun-ı Esasiye askıya alınmıştırBöylece 1Meşrutiyet dönemi sona ermiştir

2MEŞRUTİYET (1908)

1878 yılında meclisin kapatılmasından sonra 2Abdülhamit’e karşı oluşturulan muhalefet ortamında İttihat ve Terakki Cemiyeti kurulduMakedonya da başlayan isyan sonucu 23 Temmuz 1908 de 2Meşrutiyet ilan edilmiştirİsyanın Makedonya’ya çıkmasında Berlin antlaşmasıyla Makedonya da ıslahat yapılması etkili olmuşturİngiltere ve Rusya arasında yapılan Reval görüşmelerinde bu olayda çabuklaştırıcı etkiye sahiptir

2Meşrutiyet Döneminde Kanun-ı Esasi’de Yapılan değişiklikler

Hükümet meclise karşı sorumludur

Basına geniş bir özgürlük verilmiş sansür kaldırılmıştır

Siyasi partiler kurulmuştur(çok partili sistem)

Padişahın yetkileri en fazla bu dönemde sınırlanmıştır

Hükümet üyelerini sadrazam seçmeye başlamıştır

Antlaşmaları meclis onaylamaya başlamıştır

Kızlar için Yüksek Öğretim Kurumları açılmıştır

2Abdülhamit döneminde dış borçları ödeyebilmek için Duyun-u Umumiye (Genel borçlar) İdaresi kurulmuş,Avrupa tarzında birçok okul açılmış ve Osmanlı medeni kanunu denen Mecelle hazırlanmıştır

31 Mart Olayı

2Meşrutiyetin ilanından sonra çıkan karışıklıkları bahane eden yenilik aleyhtarları isyan ederek Meşrutiyet idaresine son verilmesini istemişlerdirBunun üzerine merkezi Selanik’te olan Hareket Ordusunun yardımıyla bastırılan 31 Mart Olayından sonra 2Abdülhamit tahttan indirilmiş 5Mehmet Reşat padişah olmuştur Not:31 Mart Vakası Osmanlı tarihinde görülen tek siyasi ve rejime karşı çıkarılan ilk isyandır

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Nedir? Osmanli Tarihi

Eski 10-11-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Nedir? Osmanli Tarihi



OSMANLI KÜLTÜR VE MEDENİYETİ

OSMANLI HAKİMİYET ANLAYIŞI

Osmanlı Devletinde yönetim İslam Hukukuna dayanırdıİslamla çelişmemek şartıyla Padişah Örfi Kanunlar koyabilirdiBu kanunlar fermanla ilgililere duyurulurdu

Osmanlılarda diğer Türk devletlerinde olduğu gibi,”Devlet hanedanın ortak malı sayılırdı” ancak 1Murat bu anlayışı değiştirmiş,Tahta geçebileceklerin sayısını azaltmak böylece taht kavgalarını önlemek veya kısıtlamak maksadıyla “Devlet ,Padişahın ve oğullarınındır” hükmünü getirmiştirAyrıca Fatih

Kanunname-i Ali Osman ile tam merkeziyetçi bir yönetim oluşturmuştur16yüzyılda 1Ahmed “Ekber ve Erşed” sistemini yani ailenin yaşça en büyüğü ve akıllısının padişah olması usulü uygulanmaya başlamıştır 19yyda Batıdaki gelişmelere uygun olarak Tanzimat fermanıyla padişahın yetkileri sınırlandırıldıMeşrutiyetle birlikte yönetimde meclisin de yer alması usulü getirildi,ama padişahın Tanrı tarafından verilen yönetim hakkı hiç tartışılmadıOsmanlılarda Padişah olma hakkı erkek çocuklarındır,Padişah’ın erkek çocuklarına “ŞEHZADE” denirdi,Şehzadelerin yetiştirilmesine önem verilir,küçük yaşta devlet tecrübesi kazanması için sancaklara yönetici olarak tayin edilirdi,yanlarına da “Lala” denilen devlet adamları verilirdiBu usul 1Ahmed döneminde değiştirilmiş “Kafes Usulü” getirilmiştir

OSMANLI DEVLET YÖNETİMİ

A)MERKEZ TEŞKİLATI-Devletin yönetim merkezi başkenttirÖzellikle İstanbul’un fethiyle gelişen merkez yönetimi şu şekildeydi;

1-SARAY : Padişah sarayda hem devleti yönetir hem de özel hayatını burada geçirirdiYönetim merkezi İstanbul’dur,Asitane ,Dersaadet Payitaht gibi isimlerle anılırdıOsmanlı Sarayı iki bölümden oluşurdu a)Birun: Sarayın dış teşkilatıdır

b)Enderun: Sarayın iç teşkilatıdırDevlet adamları enderunda yetiştirilirdi,ayrıca burada saray kadınları için de harem bulunur,burada kadınların eğitimi de sağlanırdı

2-İSTANBUL’UN YÖNETİMİ : İstanbul’un kendisine özel bir yönetimi vardırTaht kadısı da denilen İstanbul Kadısı adalet işlerine bakardıŞehrin güvenliğini Yeniçeri Ağası sağlardı,Sivil halkın güvenliği Subaşı’nın görevidirBelediye işlerini Şehiremini yapar,Mimarbaşı’dan izinsiz bina yapılamazdı

3-DİVAN-I HÜMAYUN: Devletin siyasi,askeri,idari,mali meselelerinin görüşülüp karara bağlandığı kuruldurAyrıca büyük davalara da divanda bakılır ,halkın şikayetleri dinlenirdi İlk defa Orhan Bey zamanında kurulan divan teşkilatına Padişah başkanlık ederdi,Fatih döneminde devlet işlerinin yoğunlaşması sonunda Veziriazam’ a divana başkanlık etme görevi verildi Divan Üyeleri Şunlardır:

Padişah: Fatih devrine kadar başkanlık etmişler bu devirle birlikte divana katılmamışlar “kafes” arkasından divan toplantılarını takip etmişlerdir

Vezir-i Azam: Vezirlerin başıdır,padişah’ın mutlak vekilidirDevletin en büyük memurudur

Vezirler : Askeri ve siyasi işlerden sorumlu devlet adamlarıdır,dönemlere göre sayıları değişmiştir(2-9 arası)

Kazasker : İlmiye sınıfına mensupturAdalet,eğitim ve din işlerine bakarlardıAyrıca divanda büyük davalara bakar,kadı ve müderris tayinini yapardıKazasker sayısı Fatih döneminde ikiye çıkmıştır

Defterdar : Maliye işlerinden sorumludurDevletin büyümesine paralel olarak sayıları önce ikiye sonra üçe çıkmıştır

Nişancı (Tevki’i veya Tuğrai) : Padişah’a ait evraklara tuğra çeker,dış devletlerle yazışmaları yapar,toprak sistemini tanzim ederdi

Reisülküttap : Divan katiplerinin şefidir,Nişancıya bağlıydı ancak 17yydan sonra dışişleri bakanlığı görevi yapmıştır

Kaptan-ı Derya : Deniz işlerinin sorumlusu ve donanmanın başkomutanıdırDenizlerle ilgili konularda divana katılırdı

Yeniçeri Ağası : Vezir olan Ağalar devamlı üyedirler,vezir olmayanlar ise ihtiyaç duyulduğunda divana katılır bilgi arz ederdi

Şeyhülislam (Müftü): Divan kararlarının İslama uygun olup olmadığını denetlerdiDivanın doğal üyesi değildir,Halifeliğin Osmanlılara geçmesiyle önemi artmış,Kanuni devrinde Veziriazamla denk sayılmıştır

TAŞRA TEŞKİLATI

Osmanlı Devletinde ülke eyaletlere,eyaletler sancaklara,sancaklar kazalara,kazalar da köylere ayrılmıştır

AEYALETLER: Beylerbeyi denilen askeri yöneticiler tarafından idare olunan eyaletler temel idari birimdir ve üç değişik statüsü bulunur

1Merkeze Bağlı Eyaletler (Salyanesiz): Dirlik sisteminin uygulandığı eyaletlerdirGelirleri dirliklere ayrılır”Yıllıksız Eyalet” de denirRumeli,Anadolu,Bosna,Halep,Şam gibi

2Özel Yönetimi Olan Eyaletler (Salyaneli): Bunların gelirleri dirliklere bölünmez,vali ve askerlerine maaş verilirdi Bu eyaletlere “yıllıklı eyalet” denilirGeliri İltizama verilirdi, Eyaletin belli miktardaki vergisinin hazineye peşin olarak yatırılmasına “İltizam” Buraların vergi toplama işini alan kişilere de “Mültezim” denilir Mültezim devlete peşin verdiği vergiyi karıyla eyaletten toplardıTrablusgarp,Tunus,Cezayir,Mısır,Bağda t gibi

3 Bağlı Hükümet ve Beylikler: Bunlar iç işlerinde serbest,dış işlerinde Osmanlı’ya bağlıydılarBeyleri Padişah tarafından atanırdıKırımEflak,Boğdan,Erdel ve Hicaz’dır

BSANCAKLAR : Bugünkü illerin karşılığı olan sancaklar,Sancak Bey i tarafından yönetilirdi

CKAZALAR : Kadılar tarafından yönetilen sancaktan küçük idari birimdirKadılar ayrıca “Emirleri halka iletmek,Davalara bakmak,Halkın isteklerini merkeze bildirmek ve vergi toplanmasına yardımcı olmakla” görevlidirler

DKÖYLER : Köy kethüdası tarafından yönetilen en küçük idari birimdir

ORDU VE DONANMA

Osmanlılarda askeri sınıfa “Seyfiyye” (kılıç ehli) denilmiştir,Kara ve Deniz Ordusu olarak ikiye ayrılmıştır

Kuruluş döneminde eli silah tutan herkes askerdi,düzenli bir ordu yoktuDevletin genişlemesi üzerine Orhan Bey döneminde ilk defa “yaya ve müsellem” adıyla ilk düzenli ve sürekli ordu kuruldu1Murad döneminde ise “Yeniçeri” ocağı kurulduÖnceleri “Pençik sistemi” ile elde edilen gençler Acemi Ocağına alınır burada yetiştirilip Yeniçeri olurdu,2Murad döneminde “Devşirme Kanunu” çıkarılarak hıristiyan ailelerin çocukları da alınıp yetiştirildiAyrıca 1 Murad döneminde “Tımar Sistemi” uygulanarak Tımarlı Sipahiler adıyla yeni bir güç oluşturuldu

KAPIKULU ASKERLERİ (HASSA ORDUSU: Devşirme kökenlidirler,devletten Ulufe adı verilen üç ayda bir maaş alırlar,direkt Padişah’ a bağlıdırlar

A-KAPIKULU PİYADELERİ:

1-Acemi Oğlanlar Ocağı: Devşirilen çocuklar Türk –İslam terbiyesini Türk aileleri yanında aldıktan sonra bu ocağa alınır, temel bilgiler verildikten sonra en zekileri Enderun’a ayrılır diğerleri Kapıkulu ocaklarına dağıtılırdı

2-Yeniçeri Ocağı: Yeniçeri ocağı en gözde askeri sınıftır,başlangıçta sayıları az iken daha sonra hızla çoğaltılmış,3Murad devrinde usulsüz alımlarla ocak bozulmuş zararlı bir hale gelmiş,2Mahmud 1826’ da Yeniçeri Ocağını kaldırmıştır

3-Cebeci Ocağı: Silahların bakım ve onarımını yaparlardı,cephaneyi hazırlarlardı

4-Topçu Ocağı: Top ve top malzemelerini üreten ve kullanan sınıftır(Top Osmanlılarda ilk defa 1Murad tarafından 1Kosova savaşında kullanılmıştır)

5-Top Arabacıları Ocağı: Topları cepheye taşırlardı

6-Humbaracılar: Havan topu ve el bombası yapıp kullanan sınıftır

7-Lağımcılar : Kuşatmalarda surların altına kanallar kazan sınıftır

B-KAPIKULU SÜVARİLERİ:

Seçme askerlerden oluşan kapıkulu sipahileri,padişahın özel koruma birlikleridir,altı bölük halkı da denilir, bu bölükler şunlardırSipah,silahtar,sağ ulufeciler,sol ulufeciler,sağ garipler,sol gariplerdir

EYALET ASKERLERİ

Eyalet askerleri,ordunun en önemli bölümüdürTamamen Türklerden oluşan Cebelü adı verilen bu atlı askerlerin tüm ihtiyacı Dirlik sahipleri (sipahi) tarafından karşılanırdıSavaş zamanı orduya katılan Eyalet askerleri barış zamanında ise bulundukları bölgede huzur ve güveni sağlamak için çalışırlardı

Eyalet askerlerinin en önemlisi akıncılardıAkıncılar:sınır boylarında otururlar,düşman memleketlerine akınlar düzenlerdi

-Bunların yanında Yayalar, Müsellemler,Garipler,Yörükler,Sakalar ve Derbent Muhafızları gibi bölüklerde yardımcı kuvvetlerden sayılıyordu

3DONANMA

Orhan Gazi devrinde ilk defa denize açılan ve donanma sahibi olan Osmanlı Devleti ilk büyük deniz savaşını Çelebi Mehmet zamanında (1416)Venedik’e karşı yapmış ve kaybetmiştirFatih devrinde Bizans’a gelebilecek yardımı engellemek amacıyla oluşturulan Osmanlı donanması denizlerde büyük bir güç olarak kendisini kabul ettirmiş ve Karadeniz ile Ege’nin Osmanlı hakimiyetine girmesinde önemli rol oynamıştırTürk denizciliği en parlak devrini Kanuni döneminde yaşamış ve bu dönemde Akdeniz hakimiyeti de Osmanlı Devleti’ne geçmiştirHaçlı donanmasının 1571’de İnebahtı Savaşı’nda Osmanlı donanmasını imha etmesinden sonra tekrar toplanma imkanı olmuşsa da sonraki Çeşme,Navarın ve Sinop baskınlarında Rus donanmasını imha etmiş ve yeniden toparlanmakta mümkün olmamıştır1886’da Bahriye Nezareti kurularak donanma bu bakanlığın denetimine bırakıldıAbdülaziz döneminde (1861-1876) donanma güçlendirilmeye çalışıldıFakat tüm bu çabalar donanmayı istenilen seviyeye getiremedi

TOPRAK SİSTEMİ

Osmanlı Devleti’nde ülke toprakları mülkiyet hakkı bakımından Mülk,Mira ve Vakıf olmak üzere üçe ayrılmıştır

1)MÜLK ARAZİ:Osmanlı Devleti’nde halkın elinde bulunan,tamamıyla halka ait topraklardıBu tür topraklar kendi aralarında iki kısma ayrılmıştır

Öşriyye:Osmanlılar tarafından fethedilmeden önce de Müslümanların elinde bulunan arazilerBu topraklar Müslüman köylerin tasarrufunda olup ürünlerin bir kısmını devlete vergi vermekle mükelleftiler

Haraciyye:Gayr-i Müslimlerden alınan topraklar olup fetihten sonra da eski sahiplerinde bırakılmışlardıBu tür arazilerde yaşayan Gayr-i Müslim halk ürettikleri ürünün bir kısmını devlete haraç olarak ödemek zorunda idiler

2)VAKIF ARAZİ:Gelirleri cami,medrese,hastane gibi topluma hizmet veren kuruluşların masrafları için ayrılmış olan arazilerdirVakıf arazilerin alınıp satılması kesinlikle yasak olup devlet tarafından da vergiden muaf tutulmuştur

3)MİRİ ARAZİ:

Osmanlı’da toprağın:

Mülkiyeti – Devlete,

Vergisi - Sipahiye,

İşletme hakkı – Köylüye aittir

Devlet mülkiyetini geçirilen topraklardırMülkiyeti devlete ait olan topraklar ekilip biçilmesi ve işlenmesi amacıyla çeşitli kişilere bırakılmıştıMiri arazi çeşitli bölümlerden meydana gelmiştir

a)Dirlik:Miri arazinin en önemli bölümüdürGeliri maaş karşılığı olarak devlet memurları ve askerlere verilen topraklardırGelirlerine göre üçe ayrılır:

-Has:Yıllık geliri 100000 akçe ve üzeri olan topraklardırPadişah,şehzadeler,divan üyeleri ve yüksek dereceli devlet memurlarına verilirdi

-Zeamet:Yıllık geliri 2000 akçeden başlayıp 100000 akçeye kadar olan dirliklerdirOrta dereceli devlet memurlarına (Kadı,Sancak Beyi,Müderris vs)verilirdi

-Tımar:Yıllık geliri 3000 akçe ile 20000 akçe arasında olan dirliklere tımar denirdiTımar sahipleri gelirlerinin 3000 akçesini kendi geçimlerine ayırırlardıBuna kılıç tımarı deniliyorduGeri kalan her üç bin akçe için bir Cebelü yetiştiriyorduTımar üçe ayrılıyordu:

1Eşkinci Tımarı:Savaşta yararlılık gösteren askerlerle verilirdi

2Müstahfız Tımarı:Cami imam ve hatiplerine verilirdi

3Hizmet Tımarı:Saray görevlilerine verilirdi

Dirlik sisteminin uygulanması:

1Devlet,üretimi denetimi altına almış ve sürekliliğini sağlamıştır

2Eyalet askerleri (cebelü) bu sistem sayesinde yetiştirilmiş,devamlı savaşa hazır bir ordu bulundurulmuştur

3Ülkenin bayındır hale gelmesi,araziden daha iyi faydalanılması,askeri masrafların azaltılması,böylece gelirlerin arttırılması sağlanmıştır

4Tımar sistemiyle devlet vergi toplama külfetinden kurtulmuştur

Osmanlı toplumu genelde bir köylü toplumu olduğundan ekonomisinin en önemli kolu tarımdıHayvancılık ve tarım ekonomisinin ve genel ekonominin önemli unsurlarından biriydiTarım politikasını belirleyen en önemli uygulama Tımar sistemiydiBu sistemde daha önce bahsettiğimiz gibi toprağın mülkiyeti devlete işleme hakkı köylüye,vergisi sipahiye aittiKöylü ,toprağı sürekli işleme ve miras bırakma hakkını devam ettirebilmek için bazı yükümlükleri yerine getirmek zorundaydı

1Sebepsiz olarak toprağını terk edemezdi

2Toprağı sebepsiz olarak üç yıl üst üste boş bırakamazdıEğer bırakırsa toprak kendisinden alınırdı

3Öşür ve diğer vergileri sipahiye ödemek zorundaydı

Bu yükümlülükleri karşı devlet de halkın güvenliğini korumak ve düzeni sağlamakla görevliydiVergi toplamakla görevli olan Tımarlı sipahinin de reayaya (halka) yükümlülükleri vardı

1Köylünün güvenliğini sağlamak

2Üretim araçlarını temin etmek

3Tohum ve gübre ihtiyaçlarının karşılanmasında köylüye yardımcı olmak

4Köylünün vergisini en kolay şekilde ödenmesini sağlamak

b)Ocaklık:Geliri kale muhafızlarına verilirdi

c)Yurtluk:Geliri sınır boylarındaki askerlere verilirdi

d)Mukataa:Geliri doğru devlet hazinesine giderdi

e)Metruk:Otlak mera vs

f)Paşmaklık:Geliri Padişah hanım ve kızlarına verilirdi

g)Malikane:Geliri üstün hizmet karşılığı olarak devlet görevlilerine verilirdi

OSMANLI EKONOMİSİ

Osmanlı Devleti’nde mali işlerden Defterdar sorumlu olup para birimi olarak akçe kullanılmıştırFatih devrinden itibaren yaygın olmamakla beraber altın para kullanılmıştırDevletin ekonomik seviyesi yükselme döneminde İpek ve Baharat Yolları’nın ele geçirilmesi ve büyük fetihlerin etkisiyle mükemmel bir seviyeye ulaşmışsa da fazla uzun sürmemiştir

Devletin Başlıca Vergileri Şunlardır:

A)ŞER’İ VERGİLERİ-Dini vergilerdir

1Öşür:Müslüman üreticilerden 1/10 oranında alınan arazi ve üren vergisidir

2Cizye:Baş vergisi de denilen bu vergi sadece askerlik yapabilecek durumda olan Gayr-i Müslim erkeklerden alınan sosyal güvenlik ve himaye vergisidirKadın,çocuk,ihtiyar ve düşkünlerden alınmazdı

3Haraç:Gayr-i Müslimlerden alınan 1/5 oranında arazi ve ürün vergisidir

B)ORFİ VERGİLER-Padişahın iradesiyle toplanan vergilerdirRaiyyet Rüsumu da denilen bu vergiler üreticinin durumuna göre toplanırdı

1Resm-i Çift:Çiftçinin elinde bulunan toprakların karşılığında alınan bir vergidirVergi miktarı arazinin büyüklüğü ve çiftçinin evli-bekar oluşuna göre belirlenirdi

2Çiftbozan:Toprağın mazeretsiz olarak terk eden ya da üç yıl üst üste boş bırakılan köylüden alınan vergilerdir

3Adet-i Ağnam:Hayvan vergisidirSipahiler tarafından toplanan bu verginin miktarı,hayvan sayısı ile orantılı olarak belirlenirdi

4Avarız Vergisi:Olağanüstü durumlarda halktan alınan bir vergidir

Ayrıca savaşlarda elde edilen ganimetler tuzla,orman,maden ve gümrük vergileri de devletin gelir kaynaklarını oluşturur

Not:İlk resmi Osmanlı bütçesini hazırlayan Tarhuncu Ahmet Paşa olmuştur

Esnaf Teşkilatı:Osmanlı Devleti’nde esnaflar Lonca adı verilen teşkilata sahiptiHer esnaf bir loncaya üye olur,loncanın denetimi ve koruması altında bulunuyorduXIIIve XIVyüzyıllarında Ahi Teşkilatı olarak kurulan bu teşkilat,Osmanlılarda Lonca adını almıştır

XIVyüzyıla kadar Müslüman ve Hıristiyan esnaflar aynı loncaya üye olabilirken,daha sonra loncalar ayrılmıştır

Locaların başlıca görevleri şunlardır:

-Ürünlerin kaliteli yapılabilmesini sağlamak ve fiyatları belirlemek

-Esnafla hükümet arsında ilişkileri düzenlemek

-Üyelerin zararlarını karşılamak ve kredi sağlamak

-Halka mesleki eğitim vermek

EĞİTİM VE ÖĞRETİM

Osmanlı Devleti’nde yaygın ve temel eğitim kurumu olan medreseler ilk olarak Orhan Bey devrinde kurulmuşturSahn-ı Seman ve Süleymaniye Medreseleri’nin kurulması ile en parlak devrini yaşamıştırMedreselerde hem aklı,hem de nakli ilimler okutuluyorduNakli ilimler İslam dinine ilişkin ilgilerdirBunlar:Kur’an-ı Kerim,Tesfir,Hadis,Fıkıh ve Kelam’dıAkli ilimler ise:Felsefe,Matematik,Astronomi,Fizik,Kimya,Biyolo ji,Coğrafya gibi ilimlerdir

Medreselerin dışında tekke,dergah,cami,lonca,sıbyan mektepleri,saray okulları (Enderun) ve konaklarda eğitim yapılırdı

Osmanlı Devleti’nde özellikle XVIIIyüzyıl sonlarından itibaren bir çok askeri okul açılmıştır

Eğitim kurumlarının amacı askeri ve ilmiye sınıfına yönetici yetiştirmekti

Eğitim kurumlarında Kuruluş devrinde Türkçe kullanılmışYükselme döneminden itibaren Farsça ve Arapça’nın da katılımı ile Osmanlıca doğmuştur

IIMahmut döneminde ilköğretim zorunlu oldu

XIXyüzyılda kızların sonra devam edebilecekleri öğretmen ve sanayi okulları açıldı

KÜLTÜR VE SANAT

Kültür bir milletin sahip olduğu maddi ve manevi değerlerin tümüdürKlasik Osmanlı Türk toplumu ve kültürünün temelini,

a)1071 Malazgirt Zaferi’nden bu yana Türkleşen Anadolu

b)Ahiler,gaziler,esnaf ve sanatkarlar,

c)İslam dini

d)Padişahların izledikleri temel kültür politikası

e)Türk ordu ve geleneği meydana getirmiştir

Osmanlı Devleti askeri,adil,sivil ve idari teşkilatının en önemli unsurlarını Selçuklulardan almıştırOsman’ın müesseselerinde kısmen İlhanlılar ve Memlükler’in etkisi olmuştur

XIIIyüzyılın sonlarından itibaren Bizans sınırında kurulan uç bölgelerinde,klasik büyük bir devlete yükselişin tarihini yaşayan Osmanlılar,kültürlerini uçlardaki diğer kültürlerin gelişmelerini de alarak süsledi

Osmanlı Devleti’nin son döneminde Batı kültürüyle buluşma başlamıştırXIXyüzyılda yeni tarz ve değerler gündeme gelmiş,bu dönemde çağdaşlaşma kültüre yansımıştır

Osmanlı Devleti Kuruluş döneminde ilim öğrenmek isteyenler Suriye,Irak ve Mısır gibi ilim merkezlerine giderken IIMurat ve Fatih döneminde Osmanlı ülkesi büyük bir ilim merkezi haline geldi Özellikle Fatih döneminde bilim hayatında önemli gelişmeler olduBunun temel nedeni,Fatih’in bilim adamlarına saygı göstermesi ve değer vermesidirFatih külliyesi devrin en büyük bilim adamlarını bir araya topladıFatih Külliyesi’nin Sahn-ı Seman Medreseleri diye anılan kısmı kültür hayatının en önemli kuruluşlarından biriydi

Osmanlı Devleti Arap alfabesini kullanmıştırDevletin resmi dili ise TürkçedirDin ve ilim dil olarak Arapça,ebedi dil olarak da Farsça yaygın olarak kullanılıyorduArapça,Farsça ve Türkçe’nin bir arada kullanılması sonucu Türkçe’nin Osmanlıca denilen yeni bir şekil ortaya çıkmıştır

Güzel sanatlarda:minyatür,seramik sanatı,çinicilik hat sanatı ve özellikle mimari gelişmiştirKlasik dönemin en önemli eserlerini Mimar Sinan vermiştirMimar Sinan çıraklık dönemimde Süleymaniye,ustalık dönemimde ise Selimiye camilerini yaptı

Osmanlı,klasik mimari tarzı Lale devriyle önemini kaybetmeye başladıLale devriyle mimaride Avrupa’nın etkisi başladı ve Lale devrinden sonra da Türk Barok ve Rokoko devrine (1740-1808) girildiXIXyüzyılda Batı kaynaklı Ampir üslup Türkiye’ye girdi(1808-1860)

1860-1900 yılları arasında seçmeci (eklektik) akım hakim olduBatı tarzına tepki olarak milliyetçilik ön plana çıktıAvrupa seçmeciliğinin yerine Osmanlı ve Türk mimarisinin unsurlarını aldıBöylece Neo-klasik dönem başladı(1900-1925)

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.