Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
muskacıların, sonu

Muskacıların Sonu

Eski 10-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Muskacıların Sonu



Muskacıların Sonu

Ömrünü muska yazarak, fal açarak, sihir yaparak geçiren pek çok insanın sonu hüsran ile noktalanmıştır Bunlardan kimisi hapishane köşelerinde, kimisi de feci hastalıklara yakalanarak fakr-ü zaruret içerisinde ölmüşlerdir Bir yazar şunları söylüyor:

"Vakitlerini muskacılıkla geçirenler, bu yoldan her ne kadar menfaat temin ediyorlarsa da bu iş dinen mezmun (kötülenmiş) olduğu için iflah olmuyorlar Daima hayatları sıkıntı ve sefaletle, beş kuruşa muhtaç olarak geçmekte olduğu müşahade edilmektedir Hayatlarının sonunda perişan bir vaziyette, miskinlik içinde yaşadıkları görülmektedir Bunların hepsi yaptıklarının cezasıdır Çünkü nice bakılması şer'an haram olan göbeklere muskalar yazmışlardır Diğer muskalarda yazdıkları âyetlerin bir kısmı ayaklar altına ve pisliklere gitmiştir Nice genç kızları muhabbet muskasıyla aldatmışlardır Allah'ın men ettiği şeyleri insanlara aşılamışlar, imanın temelini sarsmışlar, İslâm akidesini bozmuşlardır Böylelikle Hıristiyan adetlerini canlandırarak ve bunları bir kısım insanlara kabul ettirip onların itikatlarını bozarak imanlarını sarsmaları ile tedavisi imkansız olan yaraları İslâm alemine açmışlardır"

Yeri gelmişken bir ibretli olayı nakletmek isterim Olayı, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde öğrenci iken Din Psikolojisi Profesörümüz sınıfta anlatmıştı Ankara'nın köylerinden birinde, muskacılığı, üfürükçülüğü ve gaipten haber vermesiyle günden güne ünü artan bir Hoca (!) türemiş Ehl-i Keramet olduğu söylenmeye başlanmış Bu hoca açıktan para almıyormuş, ama gizliden gizliye de verilen para ve bahşişleri geri çevirmiyormuş Bu hoca, birgün bazı kimseler tarafından şikayet edilmiş İlgililer, bizim profesörü bir emniyet ekibi ile beraber durumu yerinde tespit ve tahkik etmek üzere, "BİLÎRKÎŞÎ" olarak köye göndermişler Heyet, köye değişik kılıkla ziyaretçi gibi gitmiş, Hocayı sormuşlar, ziyaret etmek istediklerini söylemişler "Buyrulsun" haberi gelince evine gitmişler Loş ve nispeten karartılmış bir oda içerisinde hocanın huzuruna çıkartılmışlar Hoca: "Siz Allah'ın iyi kullarısınız Sizin geleceğiniz bana malûm oldu" diyerek kendilerine iltifat ve dua etmiş Bu esnada, "işte nur indi" demiş ve kalbi nahiyesinde bir ışık parlamaya başlamış Ayrıca odanın ortasından da parlak beyaz bir cisim geçmiş Emniyet görevlileri, şüphelenmişler, hocayı ve yardımcılarını etkisiz hale getirmişler Hoca efendinin üzeri aranmış Görülmüş ki giydiği beyaz uzun elbise (entari)nin altında ince kabloyla vücudu sarılmış Kalbi üzerine bir küçük ampul takılmış, cebine de piller koyulmuş Hoca, cebindeki düğmeye basınca kalbi üzerindeki ışık yanıyormuş Odadan geçirilen ışıklı cisim de fosforlanmış beyaz bir çarşaf imiş Böylece hocaefendinin (!) kerametinin sırı ortaya çıkmış

Bu hatırayı anlatmaktan maksadım gerçek ulemayı, evliya-ı kiramı ve manevi makamları, kesinlikle istihfaf ve istiskal etmek değildir Olaydaki gibi düzenbazların Yüce Îslâm'ın gerçek VELAYET makamını İSTİSMAR edişlerini kınamaktır Bu itibarla her aklı başında mümin, halkımızı böyle "sahte evliya" ve "cinci" hocaların tahribatından korumak için elinden gelen gayreti esirgememelidir

Özellikle din görevlilerimiz, bu tip olaylara karşı daha duyarlı olmalı ve halkı irşat görevinde daha çok gayret sarf etmelidirler Zira mesleklerinin ve görevlerinin ulviyetini istismar eden böyle bazı madrabazlar çıkabilmektedir

Bu mütegallibe güruhu, halkımızın temiz itikat, ibadet ve ahlakını zedelemekte, bir sürü bâtıl inancın yayılmasına da vasıta olmaktadırlar Bu nedenle mânevi sorumlulukları ağırdır

İnanıyoruz ki hurafelerin azalması, doğru olanı öğretmekle mümkündür Yolu ve yordamıyla yanlışlar gösterilir, doğru olan öğretilirse halkımız bâtılı terk etmektedir Bunun örnekleri vardır

Bu konuyu düğümlerken şu hususu da hatırlatmak isterim Eskiler, "İnsan beşer, yoldan şaşar" demişlerdir Gerçekten her insan hata yapabilir Ancak hatayı idrak edip doğruya dönmek ise, en büyük fazilettir Bu bakımdan muska, sihir, tılsım vb İslâm'ın men ettiği işleri yapanlar, muskacının dediklerine inananlar içtenlikle Allah'a tövbe ve istiğfarda bulunurlarsa, inanıyoruz ki Yüce Allah, tövbeleri en çok kabul edendir Bu bakımdan yanlış yolda olanlara Cenab-ı Hakkin şu buyruğunu hatırlatmak isteriz

"Ey müminler kurtuluşa ermeniz için hepiniz tövbe ederek Allah'ın hükmüne dönün" (Nur Suresi âyet 14) Sevgili Peygamberimiz Hz Muhammed (SAS) de: "Ademoğlunun hepsi hata işler Ancak hata edenlerin en hayırlıları tövbe edenlerdir" buyurmuşlardır Bu ilahi ruhsatı anlayıp da doğru yola dönenlere ne mutlu!

Alıntı Yaparak Cevapla

Muskacıların Sonu

Eski 10-10-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Muskacıların Sonu



Teşekkür ederim muhterem Çok güzel bir konuyu ele almışsınız Bu batıl ve hürafelerden nasibini almayan neredeyse yok denecek kadardır Ağaçlara çabut bağlamaktan tutunda, cinci ve falcılar kadar anadolunun her yerinde illaki bir iki örneğini bulmak mümkün Tabi bu yolları gösterenler öyle ahmet hoca veyahutta mehmet hoca üç beş kuruş kazansın diye değil, islamın o tertemiz ve berrak akidesini bozmaktır Maalesef bazen bunların reklamları dahi yapılır

Misal olarak gösterecek olursak hemen hemen paylaşım sitelerinin % 90 nında burçlar ile ilgili bölümler vardır Tamam Burç kelimesi kuranda geçiyor ama fal olarak değil

Tabiki sahte şeyhleri görüpte , gerçek şeyhlere ve keramete saldırı akıl işi değildir Seyyid Abdulkadir Geylani hazretleri onbinlerin belkide yüzbinlerin hidayetine vesile olmuştur

Ama sahte şeyhlerde bazen harikülade şeyler yapabilirler Ancak KERAMET ile İSTİ'RAC' ı birbirinden ayırmak için o şahsın yaşantısına bakılır

Selam ve saygılarımla

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.