Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Kültür-Sanat > Şiir Cenneti

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
yokuşu, yoruldum

Yoruldum Yokuşu

Eski 10-09-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yoruldum Yokuşu



Yoruldum Yokuşu

Gülerek öleceğim günlere ermek için

mutlu ilan etmek için kalbimi yenibaştan

yenibaştan düşlerimi zamana sunuyorum

Ömrümüzü, fazladan bir günmüş gibi yaşamak

çıplak etin cüretiyle yaşamak sevdiceğim

yaşamak, hangi nehrin tekrara gelmez akışı?

Hangi nehrin akışı teselli eyler bizi

şimdi kimin derdidir kim bilir yağan yağmur

kim bilir bu ölümlü kalbimizin kaçıncı sevişmesi

Kaç zamandır tez dönerim cevapları veriyorum dünyaya

bilmiyorum hangi aşkın şiddeti alıkoymuş aklımı

kalbim, kaç bin cevaplı sualin karşısında

kaç onulmaz yaranın dermanı bende kalmış

Görülmemiş rüyaların şahidiyim nicedir

nicedir yıldızlarla meşgul gözlerim

yeşil suyu süzülmüş yapraklarla bir

daldan düşen gül sesleri geliyor düşlerimden

düşlerimden geliyor ebedi yalnızlığım

Göğe ermiş dalların yalnızlığı var bende

bende gönlünü bilmez bir ermişlik var

bir çocukluk itirazı kalmıştır yüreğimde

ölüme bir güzellik katmamış gözyaşlarım

hiç kimse gözyaşlarımı hak etmemiştir

Hiç kimse gözyaşlarını hak etmemiştir

bundandır düşlerimiz göklerle meşgul

bunun için boynumuzun yağmurda kanaması

boş göllerin mavisiyle övünmemiz bundandır

Orda hüzün saflarını aralayan çocuklar

arşa revan dallarda kuş sesleri ararken

her metalin külüne yer verdik içimizde

görmedik köküne kötülük sinmiş karanfilleri

gecelerin adamıydı günlerin kahramanı

görmedik parmak boğumları kesik avcılar

beton balık heykelleri ararmış denizlerde

denizin parlattığı kibar yerliler

ılgınlar,aylaklar,kemik zıpkınlar

zağarlar,sazdamlar,yağlı tohumlar

ayazda parlayan demir çapaklar

görmedik altın damarları parıldarken şiirin

yeraltı odalarına sinmiş karaltıları

Oysaki hikayemiz baştan belli sevdiğim

yolların yetmezliğinden söz etmemiz bahane

beyhude sürgün halkın aşkını yaşatma gayretimiz

kimbilir kaç bin körün şaşkınlığı var bizde

kimbilir kaç bin sağır sürgünün aymazlığı var artık

kim gecenin adamıdır kim günün kahramanı

öyle aşkın saflarından çekilmiş müminleriz

öyle kendi yüzlerine hasret gitmiş sürgünler

Göçüyor ateşten sözlerle ördüğümüz kuleler

göçüyor yeni yeni kar tutmaya başlamış yollarımız

yollarımız yürünmeye değer mi bilmem artık

artık bilmem bu dünyadan kendi payıma

gülerek öleceğim bir ölüm düşecek mi

mutlu ilan edecek mi kalbimi kardeşlerim

sabahın seherinde puslu bir dağ başında

bir dostun mezarı hazırlanırken!

Hıdır Toraman

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.