![]() |
Edebiyat Terimleri 2 |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Edebiyat Terimleri 2D DANDİZM Yapmacık üslup ![]() ![]() DARAYAK Âşık edebiyatında kafiye olma olasılığı düşük sözcükler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() DARB-I MESEL Meydana gelen bir durumu, olayı bir örnekle anlatmakta kullanılan kalıplaşmış, anlamlı sözler ![]() ![]() DEKANLIK Edebiyatı soysuzlaştırdıkları öne sürülen sanatçı ya da akımlara verilen isim ![]() ![]() DELÂLET Söz ile anlam arasındaki bağlantı ![]() ![]() Sözle alakalı olmayan delâlet (gayr-i lafzi delâlet): Bu da ikiye ayrılır: Delâlet-i vaz’iyye: Sözcükle anlamı arasında sözle ilgili olmayan çağrışıma dayalı bir bağlantı vardır ![]() ![]() Delâlet-i akliye: Parçanın bütünü, eserin yayıncısını, kainatın Allah’ı anımsatması gibi ![]() Sözle alakalı delâlet (Lafz-ı delâlet): Bu da üçe ayrılır: Delâlet-i mutabıkiye (Uygunluk): Sözün, ifade ettiği şeyin bütününü ifade etmesi ![]() ![]() Delâlet-i tazammuniye: Sözün ifade ettiği şeyin bir bölümünü ifade etmesi ![]() ![]() Delâlet-i iltizamiye: Sözün kendi anlamı için gerekli olan bir başka anlamda kullanılması ![]() ![]() DEVR ya da DEVİR Tasavvufa göre, yaratılış (madde) ve sona eriş (mead) arasındaki safhaları anlatan sistem ![]() ![]() DEVRİYE Tasavvuf edebiyatında devr konusunu işleyen şiirler ![]() DEYİM Çoklukla gerçek anlamlarının dışında bir anlam taşıyan kalıplaşmış sözler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() DEYİŞ Türk halk edebiyatında hece vezniyle söylenen şiirler ![]() ![]() ![]() DEYİŞME Halk edebiyatında âşıkların karşılıklı şiir söylemesi ![]() ![]() ![]() ![]() Merhabalaşma, giriş bölümüdür ![]() ![]() İkinci bölümde âşıklar kendi ustalarının şiirlerinden örnekler söyler ![]() Tekerleme bölümü denilen üçüncü bölüm asıl deyişme bölümüdür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Söz söyleyememe durumuna "lebdeğmez" denir ![]() ![]() ![]() Şenlik: Şöhretin vezir payında Rütbesiyle şana layık Oturuşun o duruşun Hem sultana hana layık Feryadî: Sefa geldin gözüm üzre Olsam mihmana layık Şeyhülislam, sadrazam Doğru Al’Osman’a layık Şenlik: Seninle oldum taaşşuk Gözlerime geldi ışık Duymadım sen kime aşık Dillerin Kur’an’a layık Feryadî: Bu düşkün gönlüm açarsın Selim Sırat’ı geçersin Kevser ırmaktan içersin Olasan cihana layık Şenlik: Kul şenliği eder hürmet Rikabın kıldım ziyaret Sana nasip olsun cennet Huriye gılmana layık Feryadî: Sefil Feryadî göresen Meram maksûda eresen Sancak altında durusan Habîb-i Rahman’a layık DİBÂCE Çoklukla mensur, bazen de mazmun eserlerin başında yer alan ve eserin yazılış nedeni ile içeriğini açıklayan başlangıç kısmı ![]() ![]() DİPNOT Yazarın yararlandığı kaynakları ve alıntıları metnin geçtiği yerlerde belirtmesi ![]() DİYALOG İki kişinin karşılıklı konuşmasını tanımlayan Yunanca sözcük ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() DÖRTLEME Halk edebiyatımızda dört dizelik kıtalardan meydana gelen nazım şekillerinin genel adı ![]() DÖŞEME Türk halk hikayelerinin başında geçen seçili sözler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() DRAMATİK Sahnede canlandırılmak üzere yazılmış eserlerin ortak adı ![]() DURAK Hece vezniyle yazılmış şiirlerde dizelerin belli bölümlere ayrıldığı yerler ![]() ![]() DÜBEYT İki beyit anlamındadır ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Edebiyat Terimleri 2 |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Edebiyat Terimleri 2E EDA Söz ve yazıdaki ifade şekli, uslup tarzı, anlatış yolu ![]() ![]() EDEB-İ KELÂM Acı, hoş olmayan, ayıp, çirkin, kaba veya uğursuz sayılan şeyleri kendi adlarını söylemeden başka sözle ifade etmek ![]() ![]() ![]() 1 ![]() ![]() Ölen birisi hakkında "ölüm" yerine "Rahmet-i Ralman’a kavuştu", "sizlere ömür", işi elinden alındığını bildirmek üzere "Affedildiniz" denmesi gibi ![]() 2 ![]() ![]() Bir şeb ki Sarâ-yı Ümmehânî Olmuşdu o mâhın âsumânî Giydikleri âftâb-ı temmûz İçtikleri şûle-i cihan-sûz 3 ![]() ![]() EDİSYON KRİTİK Eleştirel basım ![]() ![]() ![]() EFSANE Tabiatüstü özellikler gösteren kişilerin hayatlarının ve olayların anlatıldığı hikayeler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Efsaneler şöyle ayrılır: 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() 4 ![]() ![]() Türk efsanelerinde kahramanlık, fedakarlık, cesaret, ahlaki davranışlar, sosyal düzene bağlılık, Ahlah’ın kudretine iman, doğruluk, cömertlik, samimiyet gibi konular yer alır ![]() ![]() EGLOG Çoban şiiri ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() EKLEKTİZM Felsefede uyuşabilir tezleri toplayıp uyuşamayanlarını bir yana bırakma eğilimini, edebiyatta ise birbirine aykırı çeşitleri bağdaştıran geniş sınırlı zevki ifade eder ![]() ELFİYE Binlik karşılığıdır ![]() ![]() ![]() ELGAZ Bilmece anlamına gelen lügaz kelimesinin çoğulu ![]() ELİFNÂME Genellikle mısra başlarındaki kelimelerin ilkharflerinin alt alta elif’den ye’ye kadar alfabetik tarzda devam etmesi ile meydana gelen şiir ![]() ![]() ![]() EMOSYANALİZM Sanat ve edebiyat eserlerinde duyguya önem veren estetik anlayış ![]() EMPRESYONİZM Nesneyi doğrudan doğruya tasvir ve analiz etme yerine, onun uyandırdığı duyguları anlatma yolu ![]() ![]() ![]() Empresyonistler dış dünyanın kendi içlerinde bıraktığı izlenimi dile getirirler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ENTİMİZM İçtencilik ![]() ![]() ![]() ENTONASYON Cümlede heceler, kelimeler ve daha büyük anlamlı gruplar üzerindeki seslerin alçalıp yükselmesi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() EPİFONEM Bir sözlü ya da yazılı eserde anlatılanların hikmetli bir sözle son bulması ![]() EPİGRAF Bir yapının özelliklerini belirten ve genellikle bir plaka üzerine binanın ön yüzüne iliştirilen yazıya (kitabe) bir kitabın, bir kitabı meydana getiren bölümlerin başına konan, o kitapta veya bölümdeki yazılanları özetler mahiyette sözler, şiir parçaları, atasözleri, vecizeler ![]() EPİGRAM Eski Yunan’da mezar taşlarına yazılan kısa ve epik nazım şekli ![]() ![]() EPİZOT Hikaye, roman veya şiirde ana konuya bağlı ikinci derecede olay; müzikte temaları birbirinden ayıran serbest yazılmış bölümler; tiyatroda bir aksiyona (harekete) katılmış ikinci derecede bir aksiyon; Yunan trajedisinin unsurlarını meydana getiren diyaloglu bölümlerin her biri ![]() ![]() EPOPE Kahramanlık konusunu işleyen uzun şiirler ![]() ![]() ESREM Aruzdaki fe’ülün cüzünden fe ve n’yi kaldırıp ûlu yerine getiren fa’lü cüzü ![]() EŞHAS Şahıs kelimesinin çokluğu ![]() ![]() EŞTER Aruzdaki mefa’ilün cüzünden m ve y harflerinin kaldırılıp yerine getirilen fâ’ilün cüzü ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Edebiyat Terimleri 2 |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Edebiyat Terimleri 2F FABL Hayvanlar, bitkiler ve cansız nesneler arasında geçtiği hayal edilen öğretici masallar ![]() ![]() ![]() ![]() FALNAME Fal ile ilgili kitap ![]() ![]() ![]() Falnameler çokluk manzum yazılırlar ![]() ![]() ![]() Kur’a taşları veya bir kağıt üzerine çizilmiş noktalar ve noktaların meydana getirdiği şekilleri konu edinen kur’a falları daha çok Hz ![]() ![]() ![]() FASIL Ayırma, bölme ![]() ![]() Mevsim mânâsına da gelir ![]() ![]() Tiyatro oyunlarında perde anlamında kullanılır ![]() Türk sanat musikisinde bir defada çalınan aynı makamdan parçaların tamamına denir ![]() FASİH Dilin bütün kaidelerine uyularak doğru, güzel ve açık şekilde konuşup yazılması, ifadenin anlam ve âhenk bakımından kusursuz olması ![]() FESÂD-I TELİF Söz veya yazıda anlamın anlaşılmayacak kadar karışık olması ![]() FESAHAT Sözün ses ve anlam kusurlarından kurtarılması yolları ![]() ![]() ![]() 1 ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() ![]() FİKSİYON Bir sanat eserinde uydurularak bulunmuş şey ![]() ![]() ![]() ![]() FİKTİF İtibari, gerçek olmayan, var sayılan demektir ![]() ![]() ![]() ![]() FRAGMATİZM Parçacık diye adlandırılabileceğimiz bir edebiyat akımıdır ![]() ![]() ![]() ![]() FUAYE Tiyatro salonlarında, perde arasında oyuncuların ve seyircilerin dinlenmesi için ayrılan yer ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Edebiyat Terimleri 2 |
![]() |
![]() |
#4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Edebiyat Terimleri 2G GALAT Yanlış anlamına gelir ![]() ![]() ![]() ![]() Aslında çokluk olan evlat, eşkıya, evrak kelimelerinin evlatlar, eşkıyalar, evraklar şeklinde tekrar çokluk yapılarak kullanılması gibi ![]() "Galat-ı meşhur, lügât-ı fasîhten evlâdır" sözüyle yanlış kullanılan yerleşmiş kelimelerin tercih edilebileceği belirtilir ![]() Genellikle latife, alay isteği ile bir kelimeyi şekil, üslûp ve anlam bakımından dildeki kullanışına aykırı kullanmaya galat-ı tahakkumi veya kıyasa muhalefet denir ![]() GARABET Dilden düşmüş veya çok az kullanılıp henüz ayılmamış kelimelerin kullanılmasıyla meydana gelen fesahat bozukluğu ![]() ![]() Bu durum eski edebiyatta çok ortaya çıkardı ![]() ![]() Söylendikleri zaman uygun olan, ancak bugün terkedilmiş sözler garib-i hüsn, hiçbir devirde benimsenmemiş sözler de garib-i kubh diye adlandırılır ![]() Bir mecburiyet karşısında kullanılan garip kelimelere muvafık, zorunluluk olmadan kullanılanlara ise muhalif denir ![]() GEÇİŞ İki parafraf arasında bir düşünceden diğerine geçilirken bu fikirlerin bağlanması ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() GEZMECE Aşıkların yolculukta uğradıkları yerleri anlatan methiyeli veya taşlamalı deyişler ![]() ![]() ![]() ![]() GİRİZGÂH Kasidelerin nesip bölümünden sonra medhiye bölümüne geçerken söylenen beyit veya beyitler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() GNOMİK Anlamlı sözleri nazımla anlatan manzum türü ![]() GRAMER Bir dili meydana getiren ses, sözcük yapılışı, sözcük haznesi, anlam değişmeleri, cümle kuruluşu gibi unsurları inceleyip kurallara bağlayan dil bilgisi ![]() ![]() GÜLDESTE Seçme manzum ya da nesir yazılarının toplandığı dergi ![]() ![]() GÜNLÜK Bir kişinin düşüncelerini, duygu ve gözlemlerini günü gününe yazdığı ve o günün tarihini koyduğu yazılar ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|