![]() |
Tekstil Terbiyesi İşlemleri |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Tekstil Terbiyesi İşlemleriTekstil mamullerinin (mallarının, malzemelerinin) - Görünümünü (boyama, basma, parlaklaştırma, kayganlaştırma vs ![]() - Tutumunu (yumuşatma, sertleştirme, dirileştirme, kayganlaştırma vs ![]() - Kullanılma özelliklerini (Kolay ütülenir,güç tutuşur, su itici, çekmez vs ![]() geliştirmek için yapılan işlemlere TEKSTİL TERBİYESİ İŞLEMLERİ denir ![]() Tekstil terbiye işlemleri, tekstil üretiminin başından sonuna kadar her safhasında uygulanabilir, yani elyaf, ön iplik (tops), iplik, kumaş, ve dikilmiş parçaların terbiyesi mümkündür ![]() ![]() Bir malın terbiyesi, yani istenilen görünüm, tutum ve kullanılma özelliklerini kazanması için, bazen 6-7 değişik terbiye işleminden geçmesi gerekmektedir ![]() ![]() Tekstil terbiyesi Ön terbiye işlemleri Renklendirme Bitim İşlemleri Boyama Basma Kimyasal Mekaniksel 1 ![]() Bu terbiye işlemlerinden farklı olarak, yaş terbiye işlemleri sırasında tekstil mamulü, çeşitli kimyasal maddelerle temas haline getirilmektedir ![]() ![]() Terbiye maddeleri çoğunlukla katı veya sıvı halde bulunurlar ![]() ![]() Yaş terbiye işlemlerinde genellikle sulu ortamda çalışılır ![]() ![]() Sulu ortamda çalışırken arzu edilen, kullanılan katı veya sıvı haldeki terbiye maddesinin suda çözülmesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1 ![]() ![]() Çektirme yöntemiyle aplikasyonun esasını, terbiye işlemi görecek malın, uzun flotte oranında uzun süre muamele edilmesi oluşturmaktadır ![]() ![]() ![]() İşlem gören tekstil mamulüne göre flotte miktarı ne kadar az ise, flotte oranı o kadar kısadır ![]() Çektirme yönteminin en önemli sakıncaları, flotte oranının uzun olması nedeniyle su, terbiye maddesi ve enerji tüketimlerinin yüksek olmasıdır ![]() ![]() 1 ![]() ![]() Tekstil mamulünün bir tekne veya küvetteki flotte içerisinden kısa sürede geçirilip, sıkılması şeklinde yapılan aplikasyon yöntemine aplikasyon denir ![]() Emdirmede istenen durum, kullanılan terbiye makinesinin liflere substantifliğinin olmaması veya mümkün olduğu derece düşük olmasıdır ![]() ![]() 1 ![]() ![]() ![]() Bu yöntemde terbiye flottesiyle emdirilen kumaş kurudur ![]() Liflerin ve ipliklerin emme yeteneği sayesinde kuru hidrofil bir kumaş flotteyle yaş bir kumaşa nazaran daha çabuk ıslanır ve emer ![]() ![]() ![]() 1 ![]() ![]() ![]() Bir yaş terbiye işleminden sonra ikinci bir yaş terbiye işlemi yapılacaksa, birçok durumda tekstil mamulü ara kurutmaya tabi tutulmadan da çalışılabilir ![]() Kurutmanın enerji, zaman ve pahalı kurutuculara ihtiyaç gösteren bir işlem olduğu ve kurutucularda genellikle darboğaz oluştuğu düşünülürse, böyle çalışmanın avantajı daha iyi anlaşılır ![]() ![]() 1 ![]() ![]() ![]() Emdirme için kullanılan en basit ve en yaygın fularddır ![]() ![]() ![]() Boyacılıktan farklı olarak, ön terbiye ve bitim işlemlerinde tekstil mamulünün flotteden geçiş süresinin mümkün derece uzun olduğu fulardlar tercih edilirler, zira bu işlemde kullanılan terbiye maddelerinin büyük bir çoğunluğunun liflere kaşı hiçbir substantifliği olmadığından, flottede kalış süresinin uzamasının her hangi bir sakıncası yoktur ![]() ![]() Sıkma merdaneleri genellikle üzeri 40-70 derece Shore sertliğinde lastik kaplı, içi boş demir silindirlerden oluşmaktadır ![]() ![]() ![]() Kenarlarda ortaya nazaran daha fazla olan sıkmanın, her tarafta mümkün derece eşit olmasını sağlamak için eskiden beri alınan en basit önlem, merdanelerin orta kısımlarının bombeli yapılmasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Merdanelerin arasındaki basınç aksial şekilde sağlanmakta ve eskiden genellikle ton biriminde belirtilmekteydi ![]() ![]() ![]() Kumaşın flotte içerisinde kalış süresini sabit tutabilmek için, teknedeki flotte seviyesinin tüm emdirme işlemi süresince aynı düzeyde kalması zorunludur ![]() ![]() ![]() Halat halindeki kumaşların emdirilmesinde kullanılan özel makinelere “halat emdirme makinesi”,”satüratör” gibi isimler verilmektedir ![]() ![]() 1 ![]() ![]() Özel fulardlarda yapılan bu aplikasyon yönteminde genellikle kumaş kendisi flortteye daldırılmaz ![]() ![]() ![]() Düzgün bir aktarma sağlanmasında aktarma silindirinin yüzey yapısının rolü büyük olup, yüzeyi nokta halinde çukurcuklarla kaplı özel (Picot) silindirlerin veya yüzeyi çok ince yivlerle (haşur çizgileri) dolu rulo baskı silindirinin yanında, en basit şekilde üzerine kumaş sarılan normal fulard merdaneleri de aktarma silindiri olarak kullanılabilmektedirler ![]() ![]() 1 ![]() ![]() Son yıllarda önemi artan biraz flotte aldırma (MA) yöntemi de püskürtmedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Klasik memeli püskürtme makinelerinde kumaşın her noktasına devamlı olarak aynı miktar flotteyi aplike edebilmek zor olduğu gibi, özellikle kıvamlı apre flotteleriyle çalışırken memelerin sık sık tıkanması da sorun yaratmaktadır ![]() ![]() 1 ![]() ![]() 1980’li yılların ortasına doğru bir ara çok hızlı bir gelişme gösteren biraz flotte aldırma (MA) yöntemi de köpükle aplikasyondur ![]() ![]() ![]() Köpükle aplikasyon sistemlerinde köpük özel jeneratörlerde sürekli olarak üretilip aplikasyon donatımına gönderilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() 1 ![]() ![]() Viskozitesi iyice yüksek olan (macun, hamur kıvamındaki) terbiye flotteleri, kumaşın bir yüzüne doğrudan sürebilirler ![]() ![]() Rakle bıçağının bulunduğu yerde: Kumaşın altında hiçbir şey bulunmuyor ise buna “Havada rakle” ; Kumaşın altında sonsuz bir lastik bant bulunuyor ise buna “Lastik bantlı rakle” ; Kumaşın altında bir lastik veya çelik silindir bulunuyorsa buna da “silindirde rakle” denir ![]() ![]() ![]() Sulu pastalarla kaplama yapıldığında kaplam kalın olursa, kurutma sırasında önce yüzey kuruyup katılaşmakta, daha sonra alt kısımlardaki su buharlaşıp dışarı çıkarken yüzeyi delik deşik etmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() 2 ![]() Terbiye dairelerinde tüketilen suyun %80 ‘inden fazlasının kullanıldığı ve enerji tüketimi de yüksek olan yıkama işlemlerinin doğru yapılmasının önemi, su ve enerjinin pahalanması ve kıtlaşmasına paralel olarak son 20 yıl içerisinde iyice artmıştır ![]() ![]() ![]() Terbiyeci için bu maddelerin lifin yapısından mı ileri geldiği veya her hangi bir şekilde mamule sonradan aplike edildiği önemli değildir ![]() ![]() Yıkamalar: Suda çözülen > Suda kolloidal > Suda çözülmeyen maddeler çözülen maddeler pigmentler Liflere substantifliği > Liflere substantifliği > Liflere substantifliği olmayan maddeler orta düzeyde olan m ![]() sıralamalarında, her iki sırada da sol başa gelindikçe kolaylaşmaktadır ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() Çektirme yöntemine göre yapılan aplikasyonlardan sonraki yıkamalar, genellikle kesintili çalışan bir yıkama makinesi yerine aplikasyonun yapıldığı cihazda yapılamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() a) Doldurup- Boşaltmalı Kesintili Yıkamalar Bu çalışma şeklinde yıkamanın yapılacağı yıkama makinesine veya aplikasyon cihazına temiz yıkama flottesi doldurulduktan sonra, bir süre yıkama yapılmakta, sonra kirlenen flotte boşaltılmakta sonra kirlenen flotte boşaltılmakta ve bu işlem birkaç kere tekrarlanmaktadır ![]() Bu şekildeki çalışmada su tüketimi taşıraraktan yıkamaya nazaran daha azdır, fakat el emeği zaman gereksinimi fazladır ![]() b) Taşıraraktan Kesintili Yıkamalar (Durulamalar) Bu tip yıkamalarda sürekli olarak bir taraftan flotte boşaltılır veya taşırılırken, diğer taraftan aynı miktar temiz yıkama suyu ilave edilmektedir ![]() ![]() 2 ![]() ![]() Tekstil sanayiinde gittikçe önemi artan kesintisiz yıkamaların avantajı: Üretim veriminin daha yüksek olması, el emeği gereksiniminin azalması, kesintisiz aplikasyon sistemlerinin içine veya sonuna doğrudan monte edilebilmesidir ![]() ![]() Son yıllarda özellikle yuvarlak örgü kumaşlar için kesintisiz halat yıkama makinelerinin kullanımına belirgin bir artış görülmekteyse de, esas yaygın olan, kesintisiz enine açık yıkama makineleridir ![]() En basit kesintisiz enine açık yıkama makinesi , rulo teknedir ![]() ![]() ![]() Teknedeki flottesinin büyük kısmı hareketsizdir ve yıkama doğrudan katılmamaktadır ![]() ![]() ![]() Rulolu teknelerin bu sakıncalarını gidermek için çok değişik konstrüksüyonlar geliştirilmiştir ![]() Rulolu teknedeki flottenin hareketsiz veya laminar akımlı durumunu bozup, turbulend (girdaplı) akım sağlayarak; - Yıkama flottesinin kumaş içerisinden geçişini arttırarak; - Mekanik yıkama etkisini arttırarak - Sıkma ve emmelerin sayısını ve gücünü arttırarak sağlanmaya çalışılmaktadır ![]() Su (ve dolayısıyla enerji) tasarrufu için en etkin yol tam veya kısmi ters akım prensibi uygulanmasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Enerji tasarrufu için en etkin önlem, kanala akan sıcak pis suyun önce bir ısı eşanjöründen geçirilmesi ve böylece makineye gelen soğuk temiz suyun ön ısıtmasının bu atık ısıyla bedavaya sağlanmasıdır ![]() Kumaşların çözgü yönünde gerdirilmesini önlemek için son yıllarda üst sevk ruloları tahrikli olan ve bunların dönüş hızları otomatik kontrol ile ayarlanan tekne konstüksiyonları yardımlaşmaya başlamıştır ![]() ![]() Bir ara büyük iddialarla piyasaya çıkarılan yatay geçişli yıkama makinelerinde, düşey geçişli yıkama makinelerinden farklı olarak, tekne flotte dolu değildir ve dolayısıyla kumaş flotte içerisine daldırılıp çıkarılmamakta, sadece teknenin üstteki çıkış tarafında yatay durumdaki kumaş üzerine yıkama flottesi püskürtülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() Yünlü kumaşlar normal olarak halat halinde ve kesintili olarak yıkanmaktadırlar ![]() ![]() Yıkamanın yapılış şekline bağlı olarak yünlü kumaşın görünümünü ve tutumunu büyük ölçüde etkilenmesi yünlü kumaşların doğru yıkanmasının önemini arttırmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Daha sonra geliştirilen “Hızlı halat yıkama makineleri” ‘nde kumaş geçiş hızı 60/210 m/dk arasında ayarlanabilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Halat halindeki yünlü kumaşlara çözgü yönündeki iç gerilimlerinden kurtararak yıkayan bir makine tipi de “sıkıştırma kanallı halat yıkama makineleri”dir ![]() ![]() ![]() ![]() Son yıllarda yünlü karışımların yıkanmasında belli bir önem kazanan enine açık yıkama makinelerinde, eski klasik yüksek tekne tipi yerine, basık dikdörtgen prizma şeklinde tekneler tercih edilmeye başlanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() Yaş bir işleme tabi tutulmuş veya yıkanmış bir kumaş, banyodan hiç sıkmadan çıkarıldığında üzerinde, yapısına bağlı olarak %150-700 kadar su bulunmaktadır ![]() ![]() a)Damlayan su Liflere hiçbir şekilde bağlı olmayan bu su kısmı, kendi ağırlığının aşağıya doğru akar ve kumaşın alt ucundan damlar ![]() ![]() b)Yüzey suyu İpliklerin yüzeyine adhezyon kuvvetleriyle bağlı olan bu su kısmının uzaklaştırılması için, daha yoğun mekaniksel kuvvetlere gerek vardır ![]() ![]() c)Kapilar suyu İpliklerin içerisinde lifler arasındaki kapilarda (kılcal boşluklarda) bulunan ve liflerin yüzeyine adhezyon kuvvetleri ile bağlı olan bu suyun, ön kurutma sonucu, ön kurutmanın etkinlik derecesine bağlı olarak, az veya çok bir kısmı uzaklaştırılabilmektedir ![]() d) Şişme suyu Liflerin içerisinde miseller arasında bulunan bu su kısmı, lif kesiklerinin şişmesine yol açmaktadır ![]() ![]() ![]() e)Kristal suyu(higroskopik nem, doğal nem) Şişme suyu gibi liflerin içerisinde misaller arasında bulunan bu su, normal kuru bir tekstil mamulünde bulunması gereken nemdir ![]() ![]() Kurutmalar sırasında suyun ısı enerjisi yardımıyla uzaklaştırılması, mekaniksel kuvvetlerle uzaklaştırmaya nazaran çok daha pahalıya mal olmaktadır ![]() 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Ön kurutmada en çok uygulanan 4 yöntem - Sıkma - Santrfujlama - Emme veya püskürtme - Kılcal emme’dir ![]() 3 ![]() ![]() ![]() Suyu uzaklaştırılacak mamulü belirli bir basınç altında bulunan merdaneler arasında geçirmek esnasına dayanır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Merdanelerin yüzeyinin sertliği arttıkça, merdanelerin çapı küçüldükçe ve doğaldır ki merdaneler arasındaki sıkma basıncı arttıkça, ön kurutma etkisi artmaktadır ![]() ![]() Genellikle halat halinde çalışan yuvarlak örgü kumaşların sıkılması için 1980’li yıllarda “Balon sıkma makineleri” geliştirilmiştir ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() Santrfujlarda suyun uzaklaştırılması merkezkaç kuvvet etkisiyle sağlanmakta olup, delikli santrfuj sepetinin çevresel hızının karesiyle doğru orantılı olarak değişmektedir ![]() ![]() ![]() Santrfujların iyi bir ön kurutma yapma avantajına karşılık, kırık tehlikesi ve kesintili çalışma dezavantajları vardır ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() Emme makineleri özellikle, kırık meydana gelme tehlikesi fazla ve bastırmaya karşı hassas olan kumaşların ön kurutmalarında kullanılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Emme için güçlü vakum pompaları gerekli olduğundan, diğer ön kurutma yöntemlerine nazaran maliyeti daha yüksektir ![]() ![]() ![]() Japonların geliştirdiği “roller-jet-squeezer” cihazında havanın kumaş içerisinden yüksek hızla geçişi emerek değil, komprasörlerden çıkan basınçlı hava ile sağlanır ![]() Hollandalıların geliştirdiği machnozzle tipinde ise kumaş içerisinden ses hızından daha yüksek bir hızla basınçlı su buharı geçirilmektedir ![]() 3 ![]() ![]() ![]() Sıkmalarda normal lastik kaplı veya çelik merdaneler yerine, üzeri binderlerde yapıştırılmış hidrofil elyafla kaplı özel merdaneler kullanıldığında, hidrofil liflerin emiciliği nedeniyle kumaşta kalan su miktarı % 10-25 kadar daha düşük olmaktadır ![]() Q-S (Quetsch- saug , sıkma- emme) Tekniğinde emdirilmiş ve sıkılmış kumaş, kuru kumaşla birlikte bir sıkmadan daha geçirilmektedir ![]() ![]() Hydrofuga makinesinde kumaş sıkma merdaneleri arasından, hidrofil malzemeden yapılmış ve su alma yeteneği çok yüksek iki sonsuz keçenin arasında geçmektedir ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Mekaniksel etkilerle sağlanan ön kurutmadan ayırt edebilmek için ısı enerjisiyle yapılan kurutmalara “esas kurutma” denir ![]() ![]() Isı enerjisi ile yapılan kurutmalarda halen 5 ana prensip uygulanabilmektedir: 1 ![]() 2 ![]() 3 ![]() 4 ![]() 5 ![]() Önemli bir kullanma alanı bulamamış olan yakarak kurutmanın dışında kalan 4 yöntem hakkında kısa bilgi aşağıda verilecektir ![]() 3 ![]() ![]() ![]() Konveksiyon kurutma sırasında, sıcak kurutma gazının nemli tekstil mamullerine teması sonucu, iki taraflı bir ısı ve kütle transferi meydana gelmektedir: - Sıcak kurutma gazından nemli tekstil mamulüne doğru ısı transferi; - Nemli tekstil mamulünden kurutma gazına doğru da su buharı transferi Konveksiyon kurutmada gerek ısı, gerekse kütle transferi için, kumaşın, liflerin yüzeyindeki ince hava sınır tabakasının aşılması söz konusudur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() En pahalı kurutma makineleri olmalarına rağmen, kumaşın en ve boy ayarı sağlanabildiği için, hiç olmazsa en son kurutmalarda en iyi kurutma makinesi ramözlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İğneli taşıyıcılı ramözlerde kumaşın boyunu da ayarlayabilmek mümkündür ![]() ![]() ![]() ![]() Ramözlerde sıcak kurutma gazı kumaşa düze denilen delikler veya yarıklardan dik olarak püskürtülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Çok katlı ramözlerde genellikle kumaşın girişi ve çıkışı aynı yönde olduğundan, bunları bir işçi rahatlıkla çalıştırabilmektedir ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() ![]() Bu tip kurutucularda da kumaşa düze denilen delik veya yarıklardan dik olarak hava püskürtülmektedir ![]() ![]() ![]() Taşıma bantlı kurutucularda, kumaş kurutucunun içerisinden sonsuz delikli bir bant üzerinde taşınarak geçirilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şu anda böyle özel titreşimli taşıma bantlı kurutucular, yuvarlak örgü kumaşların kurutulmasında en fazla kullanılan kurutucu tipini oluşturmaktadır ![]() 3 ![]() ![]() ![]() ![]() Kumaşın hot-fluelardan geçişi rulolu teknelerdekine benzemektedir ![]() ![]() ![]() Diğer taraftan ise hot-fluelarda sıcak kurutma havası kumaşa paralel olarak püskürtüldüğünden, kurutma hızı çok yavaştır ![]() ![]() Bu nedenlerle hot-fluelar uzunca reaksiyon sürelerinin gerekli olduğu kondenzasyon ve termosolleme işlemlerinde reaktör olarak veya ara kurutmalarda kullanılma alanı bulunmaktadır ![]() 3 ![]() ![]() ![]() ![]() Askılı kurutucularda, kurutucunun iki tarafındaki sonsuz zincirlere bağlı kollar vardır ve kumaş bu kolların üzerine az veya çok sarkacak şekilde yerleşerek taşınmaktadır ![]() ![]() Uzun sarkmalı tiplerde, yer çekimi nedeniyle fikse olmamış flottenin aşağıya doğru süzülme ve kumaşın kayması sonucu kurutucu tabanına yığılma tehlikesi söz konusudur ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() ![]() Bu tip kurutucularda tekstil mamulü bir veya daha fazla, kumaş hareketi yönünde dönen delikli tambur üzerinden geçirilmektedir ![]() ![]() ![]() Tamburun içerisindeki vakum nedeniyle tambur yüzeyine yapıştığından, dönene tamburla birlikte mamulün hareketi de sağlanmış olmaktadır ![]() ![]() Kumaşın, hareket ettirmek için boyuna gerdirilmemesi avantajına karşılık, tambur yüzeyine yapışma nedeniyle kurutma sırasında iç gerilimlerinden kurtulamama dezavantajı vardır ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() Kontakt kurutmanın esasını, maddelerin birbirine teması sırasında, ısının sıcak maddeden daha soğuk olan maddeye transferi oluşturmaktadır ![]() Kontrakt kurutma için en fazla kullanılan kurutucu tipi “Silindirli kurutucular”’dır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() Işınlama yoluyla kurutmanın esasını, ısının, elektromanyetik dalgalar halinde daha sıcak olan maddeden daha soğuk olan maddeye doğru transferi oluşturmaktadır ![]() Su en çok 3 mm civarındaki elektromanyetik dalgaları absorbe ettiğinden, kurutmada daha ziyade emisyon maksimumu 2-3 mm olan kızgın IR ışınlayıcıları kullanılmaktadırlar ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() Bu kurutucuların esası, kurutulacak mamulün yüksek frekanslı alternatif akıma bağlı iki tane kondansatör levhası arasından geçirilmesine dayanmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Yüksek frekanslı kurutucuların 10-100 MHz frekanstaki alternatif akımla çalışan dielektriki kurutucular ve 1000-3000 MHz frekanstaki alternatif akımla çalışan mikrodalga kurutucuları olmak üzere iki tipi bilinmektedir ![]() ![]() Yüksek frekanslı kurutucuların, diğer kurutucu tiplerine nazaran bazı avantajları şu şekilde özetlenebilir: - Bunlarda, hacimli mamuller de içi dışı aynı düzgünlükte seri bir şekilde kurutulabilir ![]() - Kurutma her tarafta birden meydana geldiğinden, hızlı bir kurutma sağlarlar ve kurutma sırasında migrasyon tehlikesi yoktur ![]() - Kurutucu açılıca hemen çalışmaya başlar ![]() - Elektrik kesildiğinde kurutma da hemen durur, IR kurutucularda olduğu gibi mamulün yanma veya zarar görme tehlikesi yoktur ![]() - Aşırı kurutma tehlikesi yoktur ![]() Yüksek frekanslı kurutucuların en önemlisi sakıncaları ise: Kurutucuların pahalı olması; pahalı elektrik enerjisi tüketmeleri ve bobin kurutmada el emeği gereksinimlerinin basınçlı kurutuculara nazaran çok daha fazla olmasıdır ![]() 4 ![]() Tekstil terbiyesinin başlangıcında, diğer terbiye işlemlerine bir hazırlık olarak, mamuldeki rahatsız edici yabancı maddeleri uzaklaştırmak ve mamulün görünümünü güzelleştirmek için yapılan işlemlerin tümüne birden “Ön terbiye işlemleri” denir ![]() ![]() ![]() 4 ![]() ![]() Ön terbiye işlemlerinin en fazla önem taşıdığı mallar pamuklulardır ![]() Pamuk liflerindeki doğal yağ ve mumumsu maddeler ön terbiye işlemleriyle uzaklaştırıldıklarında, bu elyaftan özel preperasyon maddeleri ilave edilmeden iplik yapılmamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Terbiye işletmesine gelen ham bezlerin birbirine benzeyen ve aynı işlemler uygulanacak olanları kasar dairesi girişinde bir araya getirilerek partiler oluşturulur ![]() ![]() ![]() İstenildiği taktirde ham bezdeki pürtük, iplik ucu, uçuntu ve diğer yanıcı maddeler, kumaşı bir fırça-makas makinesinden geçirerek de uzaklaştırılabilmektedir ![]() Pamuklu bir ham bez ön terbiye dairesinde; Yakma, Haşır sökme, Hidrofilleştirme, Ağartama, Optik beyazlatma ve Merserizasyon işlemlerinden geçirilebilir ![]() - Hangilerinin - Hangi sıraya göre - Hangi yöntemlerle - Hangi makinelerde - Hangi şartlarda uygulanacağına doğru karar vermektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 4 ![]() ![]() ![]() Yakma işleminde amaç, kumaşı oluşturan ipliklerden çıkan lif uçlarını uzaklaştırmaktadır ![]() ![]() Elektrikli ve levhalı yakma makineleri de konstrükte edilmişlerse de, en geniş uygulama alanı bulan, Gazlı yakma makineleridir ![]() ![]() ![]() ![]() Yakmadan çıkan kumaşta kalabilecek kıvılcımların için için yanmaya neden olmasını önleyebilmek için, kumaş makineyi terk etmeden önce iki tane merdane arasından geçirilir ![]() ![]() Bir gazlı yakma makinesinde sağlanan yakma etkisi , birinci derecede şu faktörler tarafından belirlenmektedir ![]() A) Alev kuvveti B) Kumaş geçiş hızı C) Kumaş ile bek arasındaki mesafe D) Beklerin pozisyonu a)Kumaşa dik pozisyonda yakma: Bu klasik bek pozisyonunda alev, arkasında bir şey bulunmayan kumaşa dik olarak etki ettirilmekte ve dolayısıyla kumaşın içine iyice nüfuz edebilmektedir ![]() ![]() b)Teğetsel yakma Bu pozisyonda alev yakılacak kumaşa ancak teğetsel bir şekilde temas etmektedir, yani kumaşın yüzeyine doğrudan püskürtülmemektedir ![]() ![]() c) Silindir üzerinde yakma Alevle temas anında kumaş, içten suyla soğutulan bir silindirin üzerinde bulunmaktadır ![]() ![]() d) Tersten hava püskürtmeli yakma Bu pozisyonda beklerin karşısından hava püskürtüldüğünden alevin kumaşın içerisine girmesi önlenmekte, sadece yüzeydeki tüycükler yanmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 4 ![]() ![]() ![]() Kumaşların dokunması sırasında çözgü iplikleri, mekiğin hareketi ve ağızlıkların açılması… gibi mekanik zorlamalara karşı karşıya kalmaktadır ![]() ![]() ![]() Haşıl flottesinden esasa haşıllama etkisini sağlayan haşıl maddesinin yanında, çeşitli haşıl yardımcı maddeleri de bulunabilmektedir ![]() ![]() A ![]() Nişasta ve türevleri a- Selüloz türevleri b- Karışık polisakkarid türevleri c- Yumurta akı haşıl maddeleri B ![]() Polivinilalkoller a- Poliakrilatlar b- Poliasetatlar c- Poliesterler d- Stiren-maleik asit kopolimerleri Dokumacılar haşıl maddelerini değerlendirirken fiyatına göre : - İpliğe nüfuz yeteneğini - Adhezyon ve kohezyon kuvvetlerini - Yapıştırma kuvvetlerini - Film oluşturma yeteneğini - Oluşturduğu filmin elastikiyetini, esnekliğini, higroskopik özelliğini - Flottenin viskozitesini - Retrogradasyon durumunu incelerler ![]() - Haşıl maddesinin sudaki çözünürlüğü ve çözülme hızı - Haşıl maddesi atıklarının biyolojik olarak arıtılabilme durumu - Atık haşıl maddelerinin geri kazanılabilme durumu önemlidir ![]() Mekiksiz tezgahlar ve sentetik iplikler yaygın değilken, şüphesiz en fazla kullanılan haşıl maddesi nişasta idi ![]() ![]() Haşıl maddelerini sudaki çözünürlük durumları bakımından şu şekilde sınıflandırmakta fayda vardır ![]() Haşıl maddeleri Suda çözülmeyen suda çözülen Çözülebilir hale çözülebilir hale hızlı yavaş Çabuk getirilen yavaş getirilebilen çözülen çözülen |
![]() |
![]() |
![]() |
Tekstil Terbiyesi İşlemleri |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Tekstil Terbiyesi İşlemleri4 ![]() ![]() ![]() Pamuk liflerinde bulunan yağ, mum, pektin, hemiselüloz… gibi maddelerle, liflere toplanmaları veya çırçırlanmaları sırasında karışan yaprak, koza, çiğit kabuğu… gibi yabancı maddelerin uzaklaştırılması, ham pamuklu mamulleri kuvvetli bazik çözeltilerle muamele ederek sağlanmaktadır ![]() ![]() Sıcak derişik baz çözeltileriyle muamele sırasında, liflerde bulunan yağlar sabunlaşmakta ve oluşan bu sabunlar da işlemin devamı sırasında sabunlaşmayan pamuk mumu kısmının emülsiyon haline geçmesini desteklemektedir ![]() ![]() Bazik işlem sırasında kumaştaki çöpellerde iyice de gevşeyerek, yıkama sırasında kumaştan dökülecek hale gelmektedir ![]() ![]() Pamuklu kumaş ve ipliklerin hidrofilleştirme işlemi , eskiden yalnız kaynatma ve pişirme şeklinde yapılırdı ![]() ![]() ![]() ![]() Pişirme için basınca dayanıklı büyük (500-3000 kg mal , 2500-20000 1 flotte alabilecek ) kazanlar (otoklavlar) kullanılmaktadır ![]() ![]() Normal bir pişirme reçetesi şöyle olabilir: % 1-3 Pul Sud kostik + % 1-3 Soda veya % 3-8 Pul Sud kostik 2-3 g/l Pişirme yardımcı maddesi % 0,1- 0,3 İndirgen madde 10g/l Cam suyu Pişirme süresi : 4-8 saat Pişirme basıncı: 2,5-3 bar (sıcaklık 110-125°C) Flotte oranı : 1:4 – 1:8 Halat halinde kumaşın otoklavın içerisine düzgün bir şekilde yerleştirilmesi ve otovlar içerisinde hava kalmaması çok dikkat edilmesi gereken hususlardır ![]() ![]() ![]() ![]() Pişirme : Uzun süreli, emek-yoğun, enerji tüketimi yüksek, yalnız halat çalışmaya uygun, ağır bir işlemdir ![]() ![]() ![]() Kaynatma daha düşük sıcaklıklarda yapılabildiği için, daha ılıman bir işlemdir, ama uzun süre, emek-yoğun oluş, halat çalışma mecburiyeti… gibi sakıncalar burada aynen söz konusudur ![]() -Soğuk besleme yöntemi Yöntemin esasını, kumaşın sud kostik flottesiyle emdirilmesi, bir levende düzgün şekilde sarılması, üzerinin hava geçirmeyecek şekilde polietilen folyoyla örtülüp oda sıcaklığında beklemeye bırakılması oluşturmaktadır ![]() Sıcaklık düşük olduğu için, NaOH konsantrasyonunun yüksek, sürenin ise çok uzun olması gerekmektedir ![]() ![]() -Pad-roll Yöntemin esasını, sud kostik ile emdirilen ve buharla ısıtılan kumaşın,sıcak termo-bekletme odacıklarında levende sarılarak bekletilmesi oluşturmaktadır ![]() ![]() Enine açık kumaşla yarı kesintili çalışan bir yöntemdir ![]() ![]() ![]() -J-box Yöntemin esasını, sud kostik ile emdirilen ve buharla ısıtılan kumaşın, iyi izole edilmiş büyük J harfi şeklindeki bir reaktörden geçirilmesi oluşturmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() -U-box, konveyörlü buharlıyıcı, kombine buharlayıcı Sud kostik flottesi emdirilen kumaş U-box ve konveyörlü buharlıyıcılardan enine açık ve yığılı vaziyette, kombine buharlıyıcılardan ise önce gergin sonra yığılı vaziyette geçmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yöntemlerde kesintisiz olarak enine açık ama yığılı vaziyette çalışıldığı için, çok hassas kumaşlarda yine de kırık tehlikesi söz konusu olabilmektedir ![]() - Normal gergin geçişli buharlıyıcı Gergin geçişli buharlıyıcılarda, kumaş, rulolu teknelerdeki veya hot-fluelardaki gibi buharlayıcının altında ve üstünde bulunan birer sıra sevk ruloları yardımıyla buharlıyıcı içerisinden gergin bir şekilde aşağı yukarı hareket ederekten geçmektedir ![]() ![]() ![]() -HT Buharlayıcı Doymuş basınçlı buharla çalışmaya uygun HT buharlıyıcılarda da reaksiyon süresi 1¢-2¢ olmakla beraber, sıcaklık 130°C-140°C olduğundan NaOH konsantrasyonu biraz daha düşük tutulabilmektedir ![]() ![]() 4 ![]() ![]() ![]() Pamuk lifleri kendisine açık sarımtırak –kahverengi bir renk veren doğal boya pigmentleri içermektedir ![]() ![]() ![]() Pamuk liflerinin ağartılması genel olarak yükseltken maddelerle yapılamaktadır ![]() ![]() 4 ![]() ![]() ![]() ![]() Eskiden çok kullanılan kireç kaymağı ile ağartma, bugün önemini tamamen kaybetmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Sodyumhipokloritin aktifleşme enerjisi düşük, redoks potansiyeli ise yüksek olduğundan, selüloz liflerine zarar verme tehlikesi fazladır ![]() ![]() Bilindiği gibi sıcaklık arttıkça organik reaksiyonların hızı da artar ![]() ![]() Hipokloritlerle ağartma yaparken, ağartma etkisini sağlayan sodyumhipoklorit değil, bunun suyla hidrolizi sırasında oluşan hipokloröz asittir: NaOCl + H2O HOCl + NaOH HOCl HCl + O 4 ![]() ![]() ![]() ![]() Sodyumhipokloritin tam tersine, sodyumkloritin aktifleşme enerjisi yüksek ve redoks potansiyeli düşüktür ![]() ![]() Sodyumkloritin suyla klorit asidi oluşturma reaksiyonu çift yönlü bir denge reaksiyonu olup etki - zır tepki prensibi uyarınca bazik ortamda denge sodyumklorit tarafına kayar ![]() ![]() 4 ![]() ![]() Kimyasal yapıları bakımından selüloz lifleri olan keten liflerinin terbiye işlemleri genellikle pamuktakilere benzemektedir ![]() ![]() Ketenin terbiye işlemleri sırasında göz önünde bulundurulması gereken bir husus da, uzun keten liflerinin, lif demetlerinden oluşmasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Bu bilgilerin ışığı altında ve lifleri hava oksijeninden koruyan Lufibrol KB cinsi yardımcı maddelerin piyasaya çıkarılması sayesinde, artık keten mamullerde sud kostik ile mümkün olmaktadır ![]() 4 ![]() ![]() ![]() Bu şekilde yapılan keten ön terbiyesinde, iç pektinin çözülmesini önlemek için malın kuvvetli bazlarda muamelesinden sakınılmakta ve işlemlerin ağırlığı yükseltgen ağartmalara verilmektedir ![]() ![]() 4 ![]() ![]() ![]() ön terbiyenin kuvvetli bazlarla muamele ve yükseltgen ağartma kombinasyon ile yapıldığı bu tip çalışmalar sonucu, keten liflerindeki yabancı maddeler tamamen uzaklaştırıldığından, mamulde % 20- 30‘luk bir kütle kaybı meydana gelmektedir ![]() ![]() Yüksek konsantrasyondaki NaOH çözeltileriyle çalışırken flotteye Lufibrol KB cinsinden bir yardımcı madde ilave ederek, hava oksijeninin selüloz liflerine zarar vermesini önlemek gerekir ![]() ![]() 4 ![]() ![]() Yün liflerinin yaklaşık yarısını yün yağı ve yün teri başta olmak üzere yabancı maddeler oluşturmaktadır ![]() ![]() ![]() Yün teri suda çözüldüğünden, suyla uzaklaştırılabilir ![]() ![]() ![]() ![]() Yaygın olan yıkama şekli, zayıf bazik ortamda yapılan soda-sabun yıkamasıdır ![]() 4 ![]() ![]() ![]() Dünyada tüketilen yünün büyük bir kısmı koyu ve donuk renkte boyanmış mamullerin yapımda kullanıldığında, ağartılmalarına gerek yoktur ![]() ![]() ![]() Yünlü mamuller indirgenerek, yükseltgenerek veya birçok durumlarda da indirgen ve yükseltgen ağartmayı kombine ederek ağartılabilmektedir ![]() BASF firması tarafından 1980’li yılların başında piyasaya çıkarılan Blankit B ürünün esasını da aktifleştirilmiş sülfin asidin türevleri (çinkohidroksimetansülfon) oluşturmaktadır ![]() ![]() 4 ![]() ![]() ![]() Kirli yün liflerinde kütlesinin %5-30’u kadar bitkisel artık bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Karbonizasyon, yıkamış yapağıya, tarama bantlarına veya kumaşlara uygulana-bilmektedir ![]() ![]() Kömürleşmiş olan bitkisel artıklar, mamul öğütme merdaneleri arasından geçirilirken ufalanmakta ve oluşan kömür tozları da dişli tamburlu veya benzeri makinelerde maldan uzaklaştırılmaktadır ![]() ![]() 4 ![]() ![]() 1960’yıllardan sonra yaygınlaşmaya başlayan liflerin önemi her geçen yıl biraz daha artmaktadır ![]() ![]() Sentetik liflerden eğrilen çözgü ipliklerinin haşıllanmasında genellikle suda çözülen yapay haşıl maddeleri kullanıldığından, terbiye dairesinde yapılan iyi bir yıkama sonucunda kolaylıkla uzaklaştırılabilmektedirler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sentetik kumaşların yıkanması sırasında kırık oluşma tehlikesinin yanında, dikkat edilmesi gereken bir husus da, yıkama sonucu kumaşın çekme isteğinde meydana gelen değişmelerdir ![]() ![]() ![]() ![]() Optik beyazlatma işlemi, söz konusu lifin boyanmasına benzer şartlarda yapılabilmektedir ![]() ![]() ![]() 5 ![]() 5 ![]() ![]() 5 ![]() ![]() ![]() Eskiden pamuklu kumaşlar terbiye dairesini terk etmeden kimyasal bitim işlemi olarak, bir tutum apresinden geçirilirlerdi ![]() ![]() Bugün için önemli olan bir husus ise, ister tutum apresi olsun, ister kullanılma özelliklerini geliştirmek için tapılmış kimyasal bitim işlemleri olsun, sağlanana etkilerin kullanma şartlarına ve yıkamaya karşı dayanıklı olması, yani kalıcı olmasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() 5 ![]() ![]() ![]() ![]() Malın kullanılacağı yere bağlı olarak istenilen tutum büyük farklılıklar gösterebilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() a)Sertlik kazandıran maddeler : Bu gruba, düşük konsantrasyonlarda bile kıvamlı çözeltiler oluşturan, makro moleküllü doğal ve yapay maddeler dahildirler ![]() ![]() ![]() ![]() Yapay tutum apresi maddeleri, doğal ve doğal kaynaklı apre maddelerine nazaran daha pahalı olmalarına rağmen, yıkamaya dayanıklı olmaları ve diğer özelliklerinin ayarlanabilmeleri nedeniyle, gittikçe artan bir önem kazanmaktadırlar ![]() ![]() b)Ağırlaştırma ve doldurma maddeleri : Bunlar kumaşın daha ağır ve dolgun bir tutum kazandırmasını sağlamak için apre flottesine ilave edilen maddelerdir ![]() ![]() Doldurma maddesi olarak en çok kullanılan kaolin ucuzdur, fakat kumaşın görünümünde hafif bir sararmaya neden olmaktadır ![]() ![]() Ağırlaştırma ve doldurma maddelerinin kumaşa bağlanması, birlikte kullanıldıkları sertlik kazandırıcı polimerler tarafından sağlanmaktadır ![]() ![]() c)Hidroskopik maddeler : Genellikle nem, kumaşın yumuşaklığını arttırdığından, apre flottesine kalsiyum klorür, magnezyum klorür, çinko klorür, gliserin vs ![]() ![]() d)Yumuşatıcı maddeler : Piyasada bulunan yumuşatıcılar, genellikle liflerin şişirilmesini ve kayganlaştırılmasını destekleyerek etki gösteren maddelerdir ![]() ![]() ![]() e)Antiseptik maddeler : Nişasta, mantarların üremesi için çok uygun bir ortam yarattığından, nişastalı apre maddesi uzunca bir süre bekletildiğinde veya bununla aprelenmiş kumaşın depolanması sırasında küflenme meydana gelebilmektedir ![]() ![]() ![]() f)Koku güzelleştirici maddeler : Kumaşlarda terbiyeleri sırasında rahatsız adici kokular oluşabilir ![]() ![]() ![]() g)Boyarmadde, çivit ve optik beyazlatma : Özellikle ağır aprelerde kumaşın rengi hafifi donuklaşır ![]() ![]() ![]() 5 ![]() ![]() ![]() Bu işlemde esas, kumaştaki iplikleri oluşturan liflerin yüzeyinde çok ince bir hidrofob zar oluşturmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir tekstil mamulünün su iticilik özelliklerini arttırmak için, tekstil mamulü ile hava arasındaki yüzey gerilimini azaltmak, tekstil mamulü ile su arasındaki yüzey gerilimini ise yükseltmek gerekmektedir ![]() ![]() Sı iticilik bitim işlemleri çok çeşitli yöntemlere göre yapılabilmekte olup, aşağıda önce yıkamaya dayanıksız etkiler sağlayan yöntemler, sonra da yıkamaya dayanıklı etkiler sağlayan yöntemler kısaca anlatılacaktır ![]() a)İki banyolu yöntem Yöntemin esası, kumaşı birbiri ardınca sabun ve metal tuzu çözeltilerinden geçirmeye dayanmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() b)Tek banyolu yöntem Bu yöntemde kumaş, parafin veya mum emülsiyonu ile emdirilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() c)Zirkonyum içeren parafin emülsiyonları Parafin emülsiyonlarına bazik zirkonyum tuzları ilave edildiğinde, bunların liflere adsorpsiyonu iyi olduğu için, parafinin liflere tutunmasını da, yani sağlayan su iticilik etkisinin kuvvetli yağmur veya yıkamalara dayanıklılığını da arttırmaktadır ![]() d)Yağ asidi – krom klorür kompleks bileşikleri Hazır satılan ürün içerisinde, CrCl3 + C17H35COOH bileşikleri hidroliz sonucu bazik bir kompleks oluşturmuş durum da bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Yünlü ve sentetik kumaşlar için de çok uygun olan yağ asidi-krom klorür komplekslerinin tek sakıncası, kumaşı hafif yeşile boyamalarıdır ![]() ![]() e)Ester ve eter oluşturma reaksiyonları Yıkamaya dayanıklı bitim işlemi etkileri elde etmek için en uygun yöntemler, liflere bu özelliği kazandıran terbiye maddelerinin selüloz makro moleküllerine doğrudan kovalent olarak bağlanmasını sağlayan yöntemlerdir ![]() Selüloz makro moleküllerinde reaksiyona girebilecek grup olarak bol miktarda alkol grubu bulunduğundan, alkollerle reaksiyona girerek eter veya ester bileşikleri oluşturan asit klorür,isosiyanat, kloralkil eter… gibi bileşikler, selülozla da reaksiyona girip, selüloz makro moleküllerine ester veya eter bağlarıyla kovalent olarak bağlanabilmektedir ![]() f)Reçine oluşturan hidrofobluk maddeleri Burada esas, lifleri uzun hidrofob bir alkil grubu içeren ve polikondenzasyon sonucu yapay reçineler oluşturabilen monomerlerle emdirmek ve ısıtılarak liflerin yüzeyinde hidrofob yapay reçine makro moleküllerinin oluşmasını sağlamaktır ![]() ![]() ![]() g)Silikonlar Silikonlar, organo-silanollerin kondenzasyonu sonucu oluşan bileşiklerdir ![]() ![]() Silikonlarla yapılan su iticilik bitim işleminde, kumaş kısmen kondanze olmuş polisilioksanların emülsiyonlarıyla emdirilip ısıtılmaktadır ![]() ![]() Silikon emülsiyonuna ilave edilen zirkonil tuzlarının da yardımıyla silikon makro molekülleri lif yüzeyine metil grupları yüzeyden dışarı bakacak şekilde yerleşmektedirler ![]() ![]() Diğer yöntemlere nazaran biraz daha pahalı olması nedeniyle , trençkot ve elbiselik kumaş gibi değerli kumaşların terbiyesinde kullanılan silikonların:İyi bir su iticilik etkisi sağlama , etkinin yıkama ve kuru temizlemeye dayanıklı olması , kumaşın kibar ve yumuşak tutum kazanması… gibi avantajları vardır ![]() 5 ![]() ![]() ![]() ![]() Bu işlemin esasını , kumaşın yüzeyini su geçirmez bir tabakayla kaplamak oluşturmaktır ![]() ![]() ![]() ![]() Kaplama işlemi, esnasında suni deri yapımına benzemektedir ve aplikasyon yöntemi olarak, sürme(kaplama) konusunda anlatıldığı şekilde uygulanmaktadır ![]() Su geçirmezlik bitim işlemi (yağmurluk muşamba üretimi ) için eskiden yalnız doğal veya yapay kauçuk kullanılırdı ![]() ![]() Muşamba ve yapa deri üretiminde halen en çok kullanılan polimerler polivinilklorür ve poliüretandır ![]() ![]() Gerek su geçirmez muşamba ve gerekse sun’i deri üretiminde, kumaşın yüzeyine birkaç kerede sürülen kaplama, üç tabakadan oluşmaktadır: a)Zemin Tabakası:bu tabakanın görevi kumaşla kaplamanın birbirine iyi bir şekilde yapışmasını (tutunmasını) sağlamaktır ![]() ![]() ![]() b)Boya Tabakası: Kaplamanın büyük kısmını oluşturan bu esas tabakada dolgu maddesi ve boyalar da bulunmaktadır ![]() ![]() c)Yüzey Tabakası: En dıştaki bu ince tabakanın koruyucu görevi vardır ![]() ![]() ![]() 5 ![]() ![]() ![]() ![]() Sentetik liflerin rekabetiyle önemi artan buruşmazlık bitim işlemleri sonucu, liflerin şişmesi ve kumaşın çekmesi de azalmaktadır ![]() ![]() Su ve kimyasal maddeler liflerin içerisinde yalnızca kolay nüfuz edebilen bölgelere girebilmektedir ![]() ![]() ![]() Kumaşların buruşmasının nedenine gelince: Kumaşı oluşturan tekstil liflerinin içerisindeki lif elementleri, yani kristalitler ve fibriller bir denge halinde bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() a) Lif elementleri arasındaki boşluklar, yani amorf bölgeler herhangi bir maddeyle doldurulduğunda, buralara su girmesi zorlaştığı gibi, bir kuvvet etkisi altında lif elementlerinin birbirine göre kayması da zorlaşmaktadır ![]() ![]() b) Kumaş, selüloz makro molekülleriyle reaksiyona girebilen bifonksiyonel bileşiklerle muamele edilirse, lif elementleri arasında köprü bağları oluşmaktadır ![]() ![]() Buruşmazlık bitim işlemlerinde kullanılan maddeleri üç ana gruba ayırarak incelemek mümkündür ![]() A-Reçine oluşturan maddeler Bunlar genellikle açık zincirli Azot-Metilol bileşikleridir ![]() ![]() B-Reaktant tip maddeler Bunlar genellikle heteroçiklik N-Metilol bileşikleridir ![]() ![]() C-Formaldehid açığa çıkarmayan ürünler Önemleri artmakta olan bu gruptaki ürünler, selüloz makro moleküllerinin hidrosil gruplarıyla tepkimeye girerek, bunlar arasında köprü bağları oluşturabilen poli fonksiyonel bileşiklerdir ![]() ![]() Buruşmazlık bitim işlemleri genellikle kondenzasyon yöntemine göre yapılmaktadır ![]() - Fuladda, katalizatör de içeren buruşmazlık bitim işlemi flottesiyle emdirme - Kurutma - Kondenzasyon adımlarından oluşmaktadır ![]() Normal bir pamuk lifi boyuna gerdirildiğinde içerisindeki lif elementleri hareketli olduklarından, önce lif eksenine paralel konuma geçmekte ve bu esnada lif esnemektedir ![]() Sonunda dışarıdan etki eden kuvvet lif kesitindeki tüm lif elementlerinin dayanımını aştığında da kopmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Bu sakıncayı gidermek için kondenzasyon yöntemi yerine, yaş buruşmazlık yöntemiyle, lifler yaş iken, yani şişmiş durumda iken yapılan buruşmazlık işlemi sonucu, oluşan köprü bağları daha uzun olduğundan ve dolayısıyla lif elementlerinin hareketliliğini fazla kısıtlamadığından, gerçekten de kopma dayanımı azalımı fazla olmaktadır ![]() ![]() 5 ![]() ![]() ![]() ![]() Konfeksiyoncuların, buruşmazlık bitim işlemi görmüş kumaşlara şekil vermeleri zor olmaktadır ![]() ![]() Bu yöntemde terbiye dairesinde kumaş buruşmazlık bitim işlemi flottesiyle emdirilip kurutulmaktadır ![]() Bu kumaşı satın alan konfeksiyoncu, kumaşı kesip, dikip şekil verdikten sonra, mamul özel fırınlarda 150-170°C’a 4-12 dakika muamele edilerek, kondenzasyonun tamamlanması sağlanmaktadır ![]() ![]() ![]() Termoplastik sentetik liflerden yapılmış kumaşlardan dikilen giysilerin permament-presi ise, presleme işleminin efektif sıcaklığı, kumaşın son olarak gördüğü termofiksaj işleminin efektif sıcaklığından daha yüksek tutularak sağlanabilmektedir ![]() 5 ![]() ![]() ![]() ![]() Bir sıvı katı bir yüzeyi, sıvının üst yüzey gerilimi katı maddelerin kritik üst yüzey geriliminden daha düşük ise ıslatır ![]() ![]() İyi bir yağ iticilik etkisi sağlanabilmesi için, perfloralkil gruplarının liflerin yüzeyine bir fırçanın kılları gibi yerleşip, yağın life temasını önlemeleri gerekmektedir ![]() ![]() Perfloralkil bileşiklerinin kıymetli döşemelikler , masa örtüleri ve halılar dışında pek yaygın bir uygulama alanı bulamamalarının nedeni: - Bunların pahalı olmaları; - Bu şekilde işlem görmüş mamullerin yaş ve kuru kirlenmelerinin, normal işlem görmemiş mamullere nazaran daha fazla olması; - Yıkarken bunlardan kirin uzaklaştırılmasının daha zor olması; - Yıkamaya dayanıklılıklarının kısıtlı olmasıdır ![]() 5 ![]() ![]() ![]() ![]() Karbon atomları içeren tüm organik lifler, kolay veya zor, sonuçta yanabilmektedirler ![]() ![]() ![]() ![]() Bir lif ısıtıldığında, önce lifleri oluşturan makro moleküller kopmaya başlamakta ve sıcaklık arttıkça parçalanma hızı da artmaktadır ![]() ![]() Piroliz sonucu ortamda yeterli miktarda yanıcı gaz oluştuğunda, yanma başlamakta ve yanma sonucu açığa çıkan enerji, liflerin hızlı pirolizi için gerekli enerjiden büyük ise, yanma devam etmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Sentetik liflerin pirolizinin hızlı olmasında ve dolayısıyla birim zamanda yanma için yeterli miktarda yanıcı gaz oluşmasında, piroliz sırasında oluşan radikallerin, radikal zincir mekanizmasına göre reaksiyona girmelerinin rolü büyüktür ![]() ![]() ![]() ![]() İtfaiyeci, yüksek fırın işçisi, pilot, astronot… gibi meslek sahiplerinin özel iş giysilerinin de güç tutuşur olması gerekmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() 5 ![]() ![]() Bitim işlemleri, yünlü kumaş terbiyesinde pamuklu kumaş terbiyesindekinden daha önemli bir rol oynamaktadır ![]() ![]() DOĞAL DİKENLİ ŞARBONLAMA MAKİNELERİ Halk ağzında çoban tarağı, fesçi tarağı, veya baldırgan olarak isimlendirilen bitkinin çiçek kısmının kesilip kurutmasıyla elde edilen diken koçanları, eskiden beri yünlü kumaşların şarbonlaşmasında kullanılmaktadır ![]() Sopalı doğal dikenli şarbonlama makinelerinde bu diken koçanları 2 veya 3 sıra halinde sopalara ve bu dikenli sopalar da bir döner tambur eksenine paralele yönde yerleştirmektedir ![]() ![]() Döner doğal dikenli şarbon makinelerinde diken koçanları tambur üzerinde sabit durumda bulunmayıp, kumaşın temasıyla dönebilecek bir konumda bulunmaktadır ![]() ![]() METALİK KANCALI ŞARBONLAMA MAKİNELERİ Bugün için her türlü liften yapılmış kumaşların şarbonlanmasında en fazla kullanılan makine tipi bunlardır ![]() ![]() ![]() ![]() Kaldırma silindirlerindeki kancaların ucu kumaş hareket yönüne ters yöne bakmaktadır ve kancanın üst ve alt kolları arasındaki açı 60° olup, üst kol yatırma kancalarına nazaran daha kısadır ![]() Yatırma silindirlerindeki kancaların ucu kumaş hareket yönüne bakmaktadır ve kancanın üst ve alt kolları arasındaki açı daha dardır ![]() |
![]() |
![]() |
|