Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
biyografisi, ferhat, göçerin

Ferhat Göçer'in Biyografisi

Eski 10-07-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ferhat Göçer'in Biyografisi



Cerrah - Tenor Ferhat Göçer Şanlıurfa'da
doğdu Öğretmen olan anne ve babasının tayiniyle
İzmit'e geldi 1986 yılında İstanbul Üniversitesi,
İstanbul Tıp Fakültesi'nde tıp eğitimine başladı
Bundan iki yıl sonra 1988'de İstanbul Üniversitesi
Devlet Konservatuarı Şan Bölümü ön lisans
eğitimini görmeye hak kazandı
Mecburi tıp hizmetinden dolayı müziğe 1 yıl ara
vernek zounrda kalan Göçer, 1994 yılında sahne
hayatına "merhaba" dedi Haydarpaşa Numune
Hastahanesi'nde Genel Cerrahi asistanı ve İstanbul
Üniversitesi Devlet Konservatuarı Şan Bölümü
Lisans öğrencisi oldu
Gene aynı sene, konservatuar arkadaşlarıyla
kurduğu "Turkuaz" adlı müzik grubuyla müzik
hayatındaki ilk büyük adınımı atıyordu Zamanla
gurup içinde ön plana çıkmaya başlamıştı 1997
yılında başka bir grupla projelerine devam etme
kararı aldı
Artan tecrübeleriyle repertuarına eski şarkıları
ve yabancı halk şarkılarını da kattı Yakın
zamanda ney ve kanunla zenginleştirdiği
orkestrasıyla Klasik Türk Müziği'nın yanı sıra
opera aryaları, müzikaller, 60'lı yılların
İngilizce parçaları, chansonlar, rembetikolar,
İngilizce, Fransızca ve Yunanca parçalarda
çalarak, çıktığı sahnelerde bambaşka bir rüzgar
estirdi
Klasik batı müziği ile etnik Türk müziğini
birleştirerek yorumlayan Ferhat Göçer, Metropol
Senfoni Orkestrası ile İstanbul'dan, Diyarbakır'a,
Gaziantep'den İzmir ve Ankara'ya uzanan Kültür ve
Turizm Bakanlığının desteğiyle verilen Anadolu
Aryaları turnesine Bodrum, Rumeli Hisarı ve
Antalya ile devam etti
2005 yılının kışında Çırağan Q Bar'da sahne alan
Ferhat Göçer, yaz sezonunda ise salı geceleri
Reina'da sahne aldı

Seslendirdiği Parçalardan Bazıları

Peppino di Capri'nin Roberta'sı, Notre Dame De
Paris'ten Bell ve Tepms Des Cathedrales, Frank
Sinatra'dan My Way, Jose Feliciano'nun Rain'i,
Santana'dan Corason Espinado, Sarı Gelin, Rüzgar,
Münir Nurettin Selçuk'un Kalamış'ı, Weber, West
Side Story, Evita gibi müzikaller, Verdi,
Donizetti, Bucthi'den aryalar, Allessandro Safina,
Emma Shaplin, Nana Mouskouri'den eserler, Lucia
Dalla'dan Caruso

Bir röportaj

Perküsyon ustası Ömer Faruk Tekvilek ile cerrah
tenor Ferhat Göçer ortak projesinin ortak
röportajı
• Konser projesi nasıl gelişti?
Ömer Faruk Tekbilek: Kanuncu arkadaşım Bahadır
Şener aynı zamanda Ferhat Göçer ile de çalışıyor
Konser fikri önce onun kafasında gelişmiş ve bunu
organizasyondan Celal Bey'e iletmiş Projeyi bana
anlattıklarında Ferhat Bey'i duymak istedim
Konserden çekilmiş bir CD gönderdiler Çok hoşuma
gitti Bu iş olur dedim İki ay içinde her şey
tamamlandı ve buradayız işte
• Organizasyonun adı olarak Mood Night'ı neden
tercih ettiniz?
Ferhat Göçer: Organizasyondan sorumlu yakın bir
arkadaşımızın fikriydi Hem gecenin buluşturucu
yönünden hem de Açıkhava'nın o hoş, büyülü
ortamından esinlenerek için bu ismi koydu Biraz
da Ömer Faruk'un müziğindeki o ilahi hava¤dan
etkilendiği ve 'Mood Night'ı çağrıştırdığı için
sanırım Aslında asıl kahraman açıkhava
• Konser programını nasıl hazırlıyorsunuz?
Provalar nasıl ilerliyor?
Ömer Faruk Tekbilek: İlk defa bir araya geldiğimiz
için önce Metropol Senfoni Orkestrası benim
parçalarım üzerinde çalıştı
Ferhat Göçer: Metropol Senfoni Orkestrası ile
yaklaşık 17-18 konser verdiğim için nispeten benim
çalışma disiplinime göre bir programı vardı, şimdi
önce Faruk Ağabey'in eserlerine çalışıyorlar Biz
kendi eserlerimize baktık, o da kendi
orkestrasıyla çalışmalarını yaptı Provalarla
olayın nereye gideceği kesinleşecek Tabii ki şef
Orhan Şallıel'in büyük rolü var Birbirimizi
tanıdıkça çok daha rahat ve uyumlu oluyoruz
Kafalarımızdaki soru işaretleri ortadan kalkıyor
ve tanışma aşamamızdaki o pozitif, hoş hava
kendini çalışmalar esnasında da yavaş yavaş
göstermeye başladı Konserde ortaya gerçek bir
buluşma çıkacak
• Son birkaç yıldır müzik piyasasında Doğu-Batı
sentezi konuşuluyor Siz kendi müziğinizi bu
eksende nereye koyuyorsunuz?
Ömer Faruk Tekbilek: Kendi müziğime uyguladığım
şekli bir doktorun zehri kullanması olarak
görüyorum Zehri çok az kullanırsanız insana şifa
verir, kuvvet verir ama dozu aşırdığınızda
öldürür Batı'nın da anlayacağı öğeleri de koyup
etnik çalarsam ilginç olmayacağını düşündüğüm için
bunları en basit şekilde kullanayım ki onların da
kulağına aşina olsun, ilgisini çeksin ve bunda
başarıya ulaştığımı düşünüyorum, çünkü bana ne tür
müzik yapıyorsunuz diye sorulduğunda cevabım etnik
oluyor Müziğimde dört köşe görüyorum: Mistik,
romantik, folklorik ve arayış, yeni deneyimler
Çıkış noktam ise ilahileri kullanmam ve klasik
müziklerimizden örnekler vermek, zurnayla folkloru
insanlara tanıtmak Batı öğeleri zehir misali,
kendi özümüzü bozmadan az kullanıldığında muhakkak
ki açılmak ve büyümek için gerekli
Ferhat Göçer: Faruk Bey'in vizyonu bu konuda
benden çok daha geniş olduğu için, hem çok daha
fazla seyahat edip hem de dünyanın pek çok yerinde
farklı insanlara, kültürlere konserler verdiği
için söyleyecek fazla bir şeyim yok Haklı Burada
yapılması gereken tek şey özünü bozmadan, fazla
karıştırmadan, aslında görkemli olan basitliği
bozmadan ve içine katarak insanlara sunmak Gerek
klasik müzikte olsun gerek etnik müzikte, her
ikisinde de karıştıracağınız unsurda o basitliği
korumanız gerekiyor
• Faruk Bey müziğinizdeki dört köşeden birisi
folklorik Ferhat Göçer de halk müziğini klasik
müzikle birleştirerek kullanıyor Bu çalışma ile
Türkiye'de daha fazla insana ulaşabileceğinizi
düşünüyor musunuz?
Ömer Faruk Tekbilek: Aslında benim başlangıç
noktam kendi özümle bağlı olmak Bir parçayı
dinlediğimde ya da bir beste yaptığımda ya
tüylerim ürperecek ya da gözlerim yaşaracak ki
tamam diyeceğim Eğer ben onu seversem, ondan haz
alırsam insanların da seveceğine inanırım Onun
için de insanları mutlu etmek için bir şeyler
yapmak yerine, inandığım değerlere hizmet edip
samimiyetle bir parça üzerinde çalışmayı
yeğliyorum İnsanlar samimi olan her şeyde aynı
çabayı görüyorlar çünkü
• Adanalı bir sanatçıyla Urfalı bir sanatçının
buluşması aynı zamanda İzmir ve İstanbul'dan
sonra başka yerlerde de konserler olabilir mi?
Ferhat Göçer: Tabii ki gönlümüz böyle bir şeyi
arzu eder Önce bu iki sınavı verelim Muhtelemen
daha sonra Faruk Ağabey Türkiye'ye geldiğinde
bunları konuşuruz, çünkü bu organizasyonlar büyük
maliyetli Bu tarz kentlerde büyük sponsor olmadan
oradaki dinleyicilere ulaşmak çok zor Bilet
rakamlarını yüksek tutup haydi gelip konseri
dinleyin demek zor Eğer sponsorlar bulabilirsek o
zaman belki de Türkiye'nin ulaşmadığımız yer
kalmayacak
Ömer Faruk Tekbilek: Önümüz açık Her şey bu iki
konsere bağlı, nasıl tepki alacağız

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.