Huneyn Gazvesi

Huneyn Gazvesi

Huneyn, Mekke ile Taif arasında bir vadinin adıdır
Mekke'nin fethinden sonra Kureyşlilerin çoğu ve daha başka kabileler Müslüman olmuşlardı Yalnız Hâvazin ve Sakıf kabileleri henüz Müslüman olmamışlardı
Hâvazin kabilesi Resûl-i Ekrem Efendimiz'le (sav) savaş yapmayı göze almış ve Sakıf kabilesi de bunlara katılmıştı

Bütün kuvvetler, Avfın oğlu Malik'in komutasında Huneyn vadisinde toplanmaya başlamışlardı Bunlara birçok kabileler de iltihak etmiş sayıları 20 bin kişiyi bulmuştu Savaşa katılanlar Malik'in emriyle kadınlarını, çocuklarını ve hayvanlarını da beraber getirmişlerdi

Resûl-i Ekrem (sav) bunların durumunu anlamak üzere Ebî Cedr'in oğlu Abdullah'ı göndermişti Abdullah, tebdili kıyafet ederek düşmanın içlerine sokulmağa muvaffak olmuş ve neler yapmak istediklerini etraflıca öğrenerek geri dönmüştü
Bunun üzerine Peygamberimiz (sav) harb hazırlığına girişmiş, askerlerin yiyeceği ve lüzumlu malzemenin temini için Ebû Cehil'in üvey kardeşi Abdullah'tan borç istemişlerdi İslâm ordusunun sayısı 12 bini bulmuştu
Resûl-i Zişan Efendimiz (sav), Kureyş'in eşrafından olan Esed oğlu Attab'ı Mekke'de kaymakam bırakarak miladi 630 yılında Huneyn vadisinde teşrif buyurmuşlardı Müslümanlar sayılarının çokluğuna bakarak (ne sebeple ise) kendilerinde bir gurur duymaya başlamışlardı Artık bu kuvvette düşmanlarını mağlup edeceklerini zannetmişler ve Allah'ın yardımını bir an için unutmuşlardı Bu yanlış bir görüştü Her şeyde ve her işte, sebeplere tvessül ettikten sonra Cenab-ı Hakk'a güvenmeli, yardımını ancak ondan istemelidir

Kur'an-ı Kerim'de bu olay:
"And olsun kiCenab'ı Hak, bir çok yerde çok oluçunuzdan hoşlanıp böbürlendiğiniz, fakat çokluğunuzun size bir faide vermediği, geniş olmasına rağmen yeryüzünün size dar geldiği, bozularak arkanıza döndüğünüz Huneyn gününde size yardım etti (O gün bozguna uğradıktan sonra) Cenab-ı Hak, Peygamberine ve müminlerine sükûnet ve temkin (rahmetini) indirdi ve görmediğiniz askerler gönderdi Kâfirlere azap verdi Kafirlerin cezası budur" (Tevbc sûresi, ayet: 25-26)

Bu savaşta İslâm ordusu ilk safhada hezimete uğramıştı Sonra Allah'ın yardımıyla muzaffer olmuştur

Savaşın gelişmesi:

Halid bin Velid, Huneyn vadisinde koştuğu bir sırada pusularda sinmiş bulunan Havazin kuvvetleri ansızın Müslümanlara hücuma geçmişler ve bir anda Beni Süleyman kabilesinin kuvvetleri dağılmıştı Mekkeliler de onlara tabi olmuştu
Resûl-i Ekrem'in yanında yalnız amcası Abbas, Ebû Süfyan, İbni Haris, Hz Ebubekir, Hz Ömer, Hz Ali ve Ümame kalmışlardı


Peygamberimiz (sav), sahabelerine dönerek: "Ey ensar!" diye nida buyurduklarında, onlar da "Buradayız!" demişlerdir
Resûli Ekrem Efendimiz (sav), o anda binmiş olduğu bineğinden inerek Ashabına veciz bir hitabede bulunmuştur Abbas da gür sesiyle, Efendimizin emriyle Ensar ve Muhacirleri toplanmaya davet etmişti Toplanan Müslümanlar şiddede düşmana hücuma geçmişlerdi Hazreti Ali (ra), bir hamlede düşmanın bayraktarını yerlere sermiş ve harp oldukça çetin bir safhaya girmişti Artık düşman kaçmak mecburiyetinde kalmış, Müslümanlar da arkalarından takibe başlamışlardı O gün yalnız Ebu Talha yirmi beş kişiyi öldürmüştü Öldürülenlerin sayısı yetmişi bulmuştu Müslümanlardan da dört kişi şehit olmuştu


Huneyn'den kaçan müşrikler kadınlarını, çocuklarını, sürülerini orada bırakmışlar, ancak Evtas ve Taifde tutunabilmişlerdi
Müslümanlar bu savaşta yirmi dört bin deve, kırk bin koyun ve önemli miktarda gümüş elde etmiş ve altı binden fazlada esir almışlardır __________________

Müslümanların Mağlubiyedlerinin Sebepleri:

1- Müslümanlar sayılarının çokluğuna ve dolayısıyla kuvvetleri olmasına güvenmişler, Allah'ın yardımını unutmuşlardı
2- Savaşın ilk hatlarınnda bulunanlar Müslümanlığı yeni kabul eden gençlerdi
3- İslam ordusunun içinde 200 kadar Müslüman olmayan bulunmaktaydı
4- Havazin kabilesi daha önceden mühim mevkileri tutmuştu
5- Müşrikler yüksek, Müslümanlar ise alçak sahalarda idiler
6- Havazin kabilesi çocuklarıyla, kadınlarıyla toptan hücuma geçmişlerdi