Karadeniz'in İncileri |
10-07-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Karadeniz'in İncileriHırçın denizi, yemyeşil ormanları, upuzun yaylaları ve görülmeye değer tarihi kiliseleri ile Karadeniz, Türkiye’nin en önemli turistik bölgelerinden İşte Karadeniz’de turistlerin en çok ziyaret ettiği ve mutlaka görülmesi gereken bölgeler: Safranbolu Karabük iline bağlı tarih kokan Safranbolu, sahip olduğu zengin kültürel mirası nedeniyle UNESCO tarafından “Dünya Kültür Mirası” listesine alınmış Karadeniz Bölgesi’nin en önemli turistik merkezidir Safranbolu’nun mükemmel mimari ürünü eski Türk kültürünü yansıtan ünlü evleri bölgede görülmesi gereken ilk yerlerdendir Safranbolu’da 2 bin tane geleneksel Türk evlerinden bulunmakta Kente adını veren Safran bitkisi de bölgenin önemli turistik öğelerindendir Safranbolu’da görülmeye değer doğal güzellikler Düzce Kanyonu, Bulak Mencilis Mağarası, kamp dağcılık ve geziler için oldukça uygun olan Sarıçiçek Yaylası ve içinde bir gölet ve mağara bulunduran Uluyayla’dır Bölgenin geçmişini daha yakından tanımak için görülmesi gereken tarihi yapılar ise Cinci Hanı ve Hamamı, Eski Cezaevi Binası, Saat Kulesi ve Kent Tarihi Müzesi’dir Amasra Denize doğru bir mantar şeklinde uzanan Boztepe ve Kaleiçi Mahalleleriyle, onların güneyindeki düzlükten oluşan Amasra, Bartın iline bağlı bir ilçe ve aynı zamanda Karadeniz’in önemli turistik bölgelerindendir İki koylu bir yarımada şeklinde Karadeniz sahili boyunca uzanan Amasra’da yeşilin her tonunu görebilir, Karadeniz’in dalgalı sularını seyredebilir ve tarihi güzelliklerini keşfedebilirsiniz Tarihi ve doğal güzelliklerin iç içe geçtiği Amasra’da görülmesi gereken en önemli yerler; Kuşkayası Yol Anıtı, Roma Meclis Sarayı kalıntıları, Ağlayan ağaç, Yer altı Galerisi, Antik Tiyatro, Kemerdere Köprüsü, Cenova Şatosu, Amasra Kalesi, Delikli Şili, Edhem Ağa Konağı, Kemere Köprüsü, Akrapol, Direkli Kaya, Gürcüoluk Mağarası, Göldere Şelalesi, Kaymakamlık Evi ve Amasra Müzesi’dir İnebolu Kastamonu iline bağlı tipik bir Karadeniz ilçesi olan İnebolu, kendine özgü evleri ile ünlüdür Bir Karadeniz liman şehri olan İnebolu, Kurtuluş Savaşı’nda da büyük bir rol oynamış ve Atatürk şapka devrimini ilk olarak bu ilçede yapmıştır İnebolu’nun görülmeye değer ünlü bordo evleri renklerini Aşı Köyü’nden çıkarılan toprakla yapılan Aşı boyasından almaktadır Devlet tarafından koruma altına alınan İnebolu Evleri’ni görmek için her yıl binlerce turist bu bölgeye akın etmektedir Ereğli Yunan mitolojisinde sık sık adı geçen ve tarih öncesi çağlara uzanan çok eski bir kent olan Zonguldak iline bağlı Karadeniz Ereğli adını Herkül’den almaktadır Ereğli aynı zamanda sahip olduğu doğal güzellikler, antik eserler ve rafting-tracking parkurları ile Karadeniz Bölgesi’nin önemli turizm merkezleri arasında yer alır Romalılar döneminde gizli kilise olarak kullanılan mağaralar, rafting için Gülüç ırmağının oluşturduğu 35 kilometrelik doğal parkur, tracking için Güneşli çevresindeki şelalelerle kaplı kara parkuru, Ayazma’daki Cehennemağzı Marağası, upuzun sahil şeridi, Alayurt ve Göleviç Mağaraları bölgedeki görülmeye değer yerlerdir Dokumacılığın oldukça geliştiği yerlerden olan Ereğli’nin keten dokuma Elpek bezleri oldukça ünlüdür Yemyeşil doğası, kilometrelerce uzanan sahili, tarihle iç içe geçmiş yapıları, daracık sokakları ve ünlü evleriyle Kastamonu’nun bu şirin beldesi turizm potansiyeli açısından her geçen gür artan bir grafik göstermektedir Maçka Tarihi güzellikleri ve yemyeşil doğasıyla ünlü Trabzon’un Maçka ilçesinin en önemli turistik yeri tartışmasız Sümela Manastırı… Maçka ilçesinin güneyinde Karadağ’ın bir tepesinin yamacına yapılmış olan manastır her yıl binlerce ziyaretçi tarafından görülmektedir Sümela Manastırı’nın yanı sıra Vazelon ve Kuştul manastırları, Altındere Milli Parkı, Maçka’ya giden turistlerin görmesi gereken yerlerdendir Akçaabat Trabzon’un batısında bulunan Akçaabat, bölgenin tarihi eski çağlara uzanan yeşiller içinde şirin bir ilçesi Trabzon’un en kalabalık ilçesi olan Akçaabat’a giden turistler, yörenin meşhur köftesini yemeden, Orta mahalle evlerini görmeden, yemyeşil Kayabaşı ve Hıdırnebi yaylalarını gezmeden ve Sera Gölü’nün manzarasını seyretmeden geri dönmemelidirler |
|