Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Gezelim, Görelim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
antik, kenti, side

Side Antik Kenti

Eski 10-07-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Side Antik Kenti



Side Antik Kenti

"Side" adı Anadolu dilinde "Nar" anlamına gelmektedir Bu özellik ve belgede bulunan bazı yazıtlardan elde edilen bilgiler Side tarihinin Hititlere kadar uzandığını göstermektedir Fakat Anadolunun en eski yerleşim birimlerinden biri olan Side'nin İÖVII yy'dan önce kurulduğu da söylenmektedir Anadolu tarihleri içerisinde Side, diğer Pamphylia kentleriyle aynı aşamaları geçirmiştir Yunanlılar İÖ VII yy göçler sırasında Side'ye gelmişlerdir Eldeki yazıtlara göre İÖ III yy' a değin de kente özgü bir dil konuşmuşlardır Hala tam olarak çözülemeyen bu dil Hint-Avrupa dillerindendir Side İÖ VI yy'ın ilk yarısında Lidyalıların, İÖ 547-546'da da Persler'in egemenliğine girmiştir Pers yönetiminde gelişen kent İÖ 334' de İskender'e teslim olunmuşturİskender'in ölümünden sonra Antigonus'un (323-304) Ptolemaioslar'ın (301-215) İÖ 215'ten sonrada Suriye Krallığı'nın denetimi altına girmiştir İÖ II yy da Ptolemaioslar'ın güçlü savaş ve ticaret filoları sayesinde en parlak dönemini yaşayan kent, bu sürede imar edilip bir bilim ve kültür merkezi haline getirilmiştir İÖ 188'de Apameia Barışı ile Bergama Krallığı'na bırakılan Side, Doğu Pamfilya bölgesiyle birlikte bağımsızlığını korumuş, büyük ticaret donanmasıyla refaha ve zenginliğe kavuşmuştur İÖ 78'den sonra Roma egemenliğinde bulunan kent, İS II Ve III yy'larda bölgenin ticaret merkezi oldu Özellikle köle ticaretinin sağladığı zengin ve parlak bir dönem yaşandı II yy boyunca bir bilim ve kültür merkeziydi Suriye krallarından VII Antiokhos, tahta geçmeden önce burada eğitim gördü

Kral olduğu zaman ( İÖ 138 ) Sidetes adını aldı Bu devre kadar başta Athena ve Apollon olmak üzere Afrodit, Ares, Asklepios ,Hegeia, Kharitler, Demeter, Dionisos, Hermes gibi birçok tanrıya inanıp tapan Side'liler İS 4yy'da hristiyanlaşmaya başlamışlardır Side, İS V yy'da Pamfilya Metropolisi ( Piskoposluk Merkezi ) olunca, 5 ve 6 yy'da en parlak devrini yaşamıştır

Bu gelişim VII IX yy'lar arasında Arap akınları ile son bulmuştur Kazılar sırasında büyük bir yangın ve çok sayıda deprem izlerine rastlanmıştır Arap istilası, doğal afetler kentin terk edilmesine yol açmıştır XIIyy'da Arap coğrafyacısı Idrisi] burayı ölü bir kent olarak göstermekte ve Yanmış Antalya olarak tanımlamaktadır İdrisi'ye göre 1150'ye doğru kent halkı Side'den göç etmiş, XIIyy'da Side tümüyle boşaltılmıştır 13yy'da Selçuklular'ın 14yy'da ise Hamitoğulları_Beyliği ve Tekelioğulları'nın egemenliği altına giren Side'de bu devirlerde yerleşim olmamıştır 15 yy'da kesin olarak Türk topraklarına katılmıştır Ancak ne Osmanlılar nede Selçuklular Side'de oturmadıklarından, yarımada üzerinde Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait eserlere rastlanmaz 1895 yılında, yarımadanın uç kısmına bir köy kurularak Girit Adası’ndan gelen göçmenler buraya yerleştirilmişlerdir Bugünkü köyün çekirdeğini oluşturan küçük köy zamanla tüm yarımadayı kaplamıştırAntik yapılarıyla kendine özgü mimarisiyle, köy evlerinin bir arada bulunması sonradan "Selimiye" adını alan Side'nin turizme açılmasında büyük rol oynamıştır Side tarihin derin izlerini taşıyan bir kenttir



Side'deki Tarihi Eserler

Side'de tarihi eserlerden bir desen
  • Kent Surları
  • Büyük Kent Kapısı
  • Doğu Kapısı
  • Su Kemerleri
  • Büyük Anıtsal Çeşme
  • Agora
  • Anıtsal Kütüphane ve Devlet Agorası
  • Piskopos Sarayı ve Bazilikası
  • Vespasianus Çeşmesi
  • Üç Havuzlu Çeşme
  • Tiyatro
  • Men Tapınağı
  • Baküs Tapınağı
Side Müzesi

Roma döneminde inşa edilen hamam kompleksi üzerine, son yıllarda yapılan küçük restorasyonlarla Side Müzesi kurulmuştur Müze’ye doğu yönünde bir kapıyla girilir Daha sonra tabanı taşlarla kaplı ve hamamın ikinci tepidariumu olduğu anlaşılan bir avludan geçilerek büyük bir bahçeye çıkılmaktadır Bu avlunun etrafında ve bahçenin içinde Side’de yapılan kazılarda bulunan lahitler, sütunlar, büstler, torsolar, yazıtlar, heykeller, heykel kaideleri, sütun başlıkları, frizler, rölyefler ve steller görülmektedir

Müze bahçesi aslında Roma Hamamı’nın jimnastik salonu ve palaestrasının avlularıdır Tabanı mermer parçaları ile kaplı olan bu avluların içindeki en önemli eser, avlunun kuzey duvarında görülen denizler tanrısı Poseidon'un mitolojik öykülerinin yer aldığı friz serisidir Burada tanrı ve tanrıçaların doğayla olan ilişkileri tasvir edilmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.