Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Nesil Bilinçlendirme Kampı - Gizli Tehlikeler & Tehditler > Atatürk Köşesi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
atanın, kişiliği, özellikleri

Ata'nın Kişiliği Ve Özellikleri

Eski 10-07-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ata'nın Kişiliği Ve Özellikleri



Mustafa Kemal Atatürk, çok yönlü ve üstün kişiliği olan bir liderdir

Mustafa Kemal, vatanı ve milleti için canını feda etmekten kaçınmazdı

Mensubu olduğu Türk Milleti'ni sonsuz bir aşkla seven Mustafa Kemal Atatürk, milleti için her türlü zorluğa katlanmış ve kendini ona adamıştır

Mustafa Kemal Atatürk, idealist bir liderdi

Atatürk'ün en büyük ideallerinden birisi de milletler arasında kardeşçe bir insanlık hayatı meydana getirmekti

O, akıl ve bilime çok önem verirdi Gerçeğe akıl ve bilim yoluyla ulaşılacağına inanan Atatürk, "Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir, fendir" sözü ile bunu en güzel şekilde açıklamıştır

Mustafa Kemal, yaratıcı düşünceye sahip bir liderdi Türk Milleti'ni Kurtuluş Savaşı'na hazırlarken düşmanı yurttan atmak için savaşmak gerektiğine halkını inandırmakla işe başladı Yapacağı işlerin plânını en ince ayrıntılarına kadar tespit edip bunları uygulamak için değişik yöntemler denedi Sakarya Savaşı öncesinde, ülkenin kaynaklarından en verimli şekilde yararlanılmasını sağlayarak ordumuzun ihtiyaçlarını karşıladı

Gerek Kurtuluş Savaşı'mızın başarıyla sonuçlanması, gerek gerçekleştirilen inkılâplarla, Türkiye'nin çağdaşlaştırılması onun dehasının bir eseridir

Başarılı olmanın sırlarından birisi de sabır ve disiplindir Mustafa Kemal Atatürk, her engeli sabır ve disiplin ile aşıp Kurtuluş Savaşı'nı başarıya ulaştıran bir liderdir

O, meseleler karşısında önce düşünür, gerekli araştırmayı yapar, tartışır, kararını ondan sonra verirdi Verdiği kararı uygulamaya koyarken uygun zamanı beklerdi Zamanlamaya çok önem verirdi

Samsun'a çıkmadan çok önce, millet egemenliğine dayanan bağımsız yeni bir Türk devleti kurmayı düşünmüştü Bu fikrini, o zaman açıklamadı Samsun'a çıktıktan bir süre sonra vatanın kurtuluşu ile ilgili fikirlerini uygulamaya başladı Kongreler topladı Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni açtı Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldığı zaman, saltanatı kaldırıp cumhuriyet yönetimini kurmayı düşünüyordu Fakat mecliste saltanat yanlıları olduğundan zamanlamayı uygun görmemişti Ancak Kurtuluş Savaşı başarıya ulaştıktan sonra açılan ikinci meclis döneminde Atatürk'ün önderliğinde saltanat kaldırılıp cumhuriyet ilân edilmiştir

Atatürk, Millî Mücadele'nin kazanılmasından sonra yaptığı inkılâpları çok önceden plânlamıştı Ancak, bunları uygulayacak ortam sağlanıncaya kadar büyük bir sabırla bekledi ve tam bir disiplin ile düşündüklerini gerçekleştirmeyi başardı
Mustafa Kemal Atatürk, daha Birinci Dünya Savaşı devam ederken Osmanlı Devleti'nin hızla felâkete doğru sürüklendiğini görüp çareler aramaya başlamıştır Ülkemizin içinde bulunduğu durumu en doğru şekilde tespit etmiş ve ilerisi için en doğru kararları almıştır

Atatürk, ileri görüşlü bir devlet adamıdır Atatürk'ün 1932'de Amerikalı General Mc Arthur'la yaptığı bir konuşma, bunu en iyi şekilde ortaya koymaktadır Atatürk bu konuşmasında; Avrupa'da Almanya'nın Versailles Antlaşması'nı ortadan kaldırmaya çalışacağını söylemiştir Avrupa'da savaş çıkarsa, bundan Bolşevikler'in yararlanacağını; Sovyet Rusya'nın yalnız Avrupa'yı değil, Asya'yı da tehdit eden başlıca kuvvet hâlini alacağını belirterek, İkinci Dünya Savaşı ve sonrasındaki gelişmeleri önceden görebilmiştir

Atatürk'ün gençlere söylediği "Yolunda yürüyen bir yolcunun yalnız ufku görmesi kâfi değildir Muhakkak ufkun ötesini de görmesi ve bilmesi lâzımdır" sözü, onun ileri görüşlü bir lider olduğunu açıkça ortaya koymaktadır

Büyük adamları ancak büyük milletler yetiştirir Toplumların büyük adamlara ihtiyacı en çok bunalımlı dönemlerde ortaya çıkar Toplumları, bunalımlı dönemlerden ancak büyük liderler kurtarır Mustafa Kemal Paşa, bu özellikleri taşıyan çok yönlü bir liderdir O, Millî Mücadele'nin önderi, Türk inkılâbının hazırlayıcısıdır Ayrıca birleştirici ve toplayıcı bir lider, büyük bir asker ve teşkilâtçı bir devlet adamıdır Bütün bu yönleriyle çağa damgasını vuran bir dâhidir

Türk Milleti'nin aydınlık yarınları için elinde tebeşir, kara tahta başına geçerek Türk Milleti'ne okuma-yazma öğreten Atatürk, milleti tarafından başöğretmenliğe lâyık görüldü O, maarif vekili olmadı ama modern bir eğitim politikasının esaslarını belirleyip eğitim alanında büyük inkılâplar yaptı Öğretim programlarının hazırlanmasıyla ilgili komisyonları yönetti, ders kitabı yazdı, kürsüye çıkıp ders verdi Milletin eğiticisi oldu Atatürk, eğitimin toplumun ihtiyaçlarına cevap vermesi ve çağın gereklerine uygun olması gerektiğini belirtmiştir

Atatürk, Türk milletinin manevî ihtiyaçlarının da karşılanması gerektiğini biliyor ve bu nedenle kültürel kalkınmaya büyük önem veriyordu

Atatürk, Türk kültür ve sanatını dünyaya tanıtmak için çok çalıştı Bu konuda araştırmalar yapılmasını, sergiler açılmasını ve kültürle ilgili kongreler düzenlenmesini teşvik etti Sanat ve sanatçılar hakkında takdir ve teşvik edici sözler söyledi Bunlardan bazıları:

Atatürk, sanatçı yetiştiren kurumlar açtı Çağdaş Türk sanatını geliştirmek amacıyla Avrupa'ya resim, heykel ve müzik öğrenimi için gençler gönderdi Bu durum, onun sanata ve sanatçıya ne kadar önem verdiğini gösterir

Savaştaki kahramanlığı kadar, devlet kurup yönetmedeki ustalığı, ileri görüşlülüğü ve barışseverliği ile Atatürk, tarihte eşine az rastlanan bir yöneticidir

Mondros Ateşkes Anlaşması'ndan sonra başlayan işgal günlerinde, toplumu olaylar karşısında yönlendirecek bir öndere ihtiyaç vardı İşte o karanlık günlerde Atatürk, milletine rehber oldu Anadolu'ya geçerek kongreler topladı Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılmasını sağladı Millî Mücadele, Atatürk'ün önderliğinde başarıya ulaştı Türk Milleti'nin her alanda çağdaşlaşmasını hedef alan inkılâplar onun önderliğinde gerçekleşti O'nun ilke ve inkılâpları, Türk milletine günümüzde de rehber olmaya devam etmektedir

Mustafa Kemal Atatürk, askerî zaferlerini ve başardığı inkılâpları kendisine mal etmemiştir Büyük eserlerin, ancak büyük milletle başarılabileceğine inanan bir önderdi

Atatürk'ün, milletine sonsuz bir güveni vardı Türk milletinin geçmişte olduğu gibi büyük hamleler yapacağına bütün kalbiyle inanmıştı Şan ve şerefle dolu tarihindeki başarılarına yenilerini ilâve edeceğine bütün kalbiyle inanmıştı O, "Atatürk Zaferleri" denmesinden hoşlanmazdı "Atatürk İnkılâpları" sözünü reddeder, "Türk İnkılâbı" sözünün kullanılmasını isterdi Bütün başarıları milletine mal etmekten zevk duyardı Mustafa Kemal bir konuşmasında "Millî Mücadele'yi yapan doğrudan doğruya milletin kendisidir, milletin evlâtlarıdır" demişti

Atatürk, kararlı ve mücadeleci bir liderdi Güçlükler karşısında yılmayan, ümitsizliğe düşmeyen kişiliği onun Millî Mücadele'nin lideri olmasını sağlamıştır Samsun'a çıktıktan sonra, Kâzım Karabekir Paşaya çektiği bir telgrafta, o günlerdeki ağır durumu belirttikten sonra "Bununla beraber bütün umutlar kaybolmuş değildir Memleketi bu durumdan ancak Türk milletinin mukavemet azmi kurtarabilir" diyordu Eskişehir-Kütahya Savaşları'ndan sonra Yunanlılar, Ankara'ya doğru ilerlemeye başladıkları zaman, Mustafa Kemal, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından başkomutanlık görevine getirilmişti Başkomutan olarak yaptığı ilk konuşmasındaki "Milletimizi esir etmek isteyen düşmanları, behemehal (ne yapıp edip) yeneceğimize dair güvenim bir dakika olsun sarsılmamıştır" sözleri onun hiçbir zaman ümitsizliğe yer vermediğini ve mücadelesindeki kararlılığı gösteren başka bir örnektir

Atatürk, bütün çalışmalarını bir plân dahilinde yapardı Bir işe karar verdiğinde; bu kararı bütün yönleriyle inceler, en iyi sonucu alacak şekilde uygulamaya geçerdi Mustafa Kemal, yapacağı inkılâpları önceden düşünmüş, kamuoyunu bu değişiklikler konusunda aydınlattıktan sonra inkılâplarını yapmıştır Kurtuluş Savaşı'nın plânını, İstanbul'dan Anadolu'ya geçmeden önce yapmış ve bunu yakın arkadaşlarıyla tartışmıştı Zamanı geldikçe düşündüklerini uyguladı Uygulamaya başladıktan sonra hiç taviz vermedi Bütün hayatı boyunca metotlu çalışmayı hiç bırakmadı

Atatürk, milletimizi çağdaş medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracak ileri bir zihniyetin yerleşmesi çabasındaydı Bu yolda birtakım inkılâplar yaptı İnkılâpların amacı, modern bir devlet, çağdaş bir toplum meydana getirmekti Atatürk, Türk Milleti'nin çağdaş milletlerin seviyesine çıkartmak için siyasal, toplumsal, ekonomik alanlarda inkılâplar yapmıştır

Atatürk'ün birleştirici ve bütünleştirici özelliği sayesinde, Millî Mücadele başarıya ulaşmıştır Atatürk, Millî Mücadele'nin karanlık günlerinde, değişik fikirlere sahip insanları bir mecliste, kendi etrafında toplamayı başardı Kısacası, Atatürk'süz Millî Mücadele düşünülemezdi Atatürk'ün birleştirici gücü, kişisel özelliğinden ve karakterinden geliyordu O, yalnız askerlerin değil, sivil halkın da güvenini kazanmıştı

Atatürk'ün bu üstün meziyetleri, sıkıntı ve bunalım içinde bulunan insanların, ona sevgi ve saygıyla bağlanmasını sağladı

Atatürk, tarihte büyük devletler kuran ve yüksek bir medeniyet meydana getirmiş olan Türk Milleti'nin büyüklüğüne inanan ve bununla gurur duyan bir insandı

Atatürk; kahramanlık, vatan sevgisi, çalışkanlık, bilim ve sanata önem verme gibi değerlerin, Türklüğün yüksek vasıflarından olduğunu ifade etmiştir O, milletinin bu özelliklerini her fırsatta dile getirip insanlık ailesi içinde lâyık olduğu yeri almasına çalıştı Milletimizin yüksek karakteri, çalışkanlığı, zekâsı ve ilme bağlılığı ile millî birlik ve beraberlik duygusunu geliştirmeyi başlıca ilke kabul etti Ona göre: " Türklüğün unutulmuş büyük medenî vasfı ve büyük medenî kabiliyeti, bundan sonraki gelişmesi ile geleceğin yüksek medeniyet ufkundan yeni bir güneş gibi doğacaktır"

Atatürk, yalnız yakın geçmişte büyük hizmetler yapmış bir lider değildir Eserleriyle ve düşünceleriyle, gerek Türk Milleti'nin gerekse başka milletlerin geleceğine ışık tutmaya devam eden bir liderdir

Atatürk, kendi milletini ve bütün insanları samimî duygularla seven, iyi kalpli bir insandı Bütün milletleri bir vücut, her milleti de bu vücudun bir organı olarak görürdü Dünyanın herhangi bir yerinde bir rahatsızlık varsa ilgisiz kalamazdı

"İnsanları mesut edecek tek vasıta, onları birbirlerine yaklaştırarak, onlara birbirlerini sevdirerek, karşılıklı maddî ve manevî ihtiyaçlarını karşılamaya yarayan hareket ve enerjidir" derken insanlar için ne kadar iyi duygular beslediğini açıklıyordu

Atatürk, çocukları ve gençleri çok sever, onların en iyi şartlarda yetişip yükselmesini isterdi Çünkü bir milletin ancak iyi nesiller yetiştirebilirse yükseleceği düşüncesini taşıyordu

Atatürk, insanlara değer vermiş, insanlığın hizmetinde çalışmayı amaç edinmiştir Romanya dışişleri bakanı ile yaptığı bir konuşmada insanlık ailesinin yerini ve değerini şu sözlerle belirtmiştir: "İnsan, mensup olduğu milletin varlığını ve mutluluğunu düşündüğü kadar, bütün dünya milletlerinin huzur ve refahını düşünmeli ve kendi milletinin mutluluğuna ne kadar kıymet veriyorsa, bütün dünya milletlerinin mutluluğuna hizmet etmeye elinden geldiği kadar çalışmalıdır Bütün akıllı adamlar takdir ederler ki bu yolda çalışmakla hiçbir şey kaybedilmez Çünkü dünya milletlerinin mutluluğuna çalışmak, diğer bir yoldan kendi huzur ve mutluluğunu temine çalışmak demektir"

Yrd Doç Dr Muhammed ŞAHİN

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.