Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanlı Duraklama Dönemindeki İç İsyanlar
- İÇ ÇALKANTILAR VE İSYANLAR
İsyanların Nedenleri ve Özellikleri
17 yüzyıla girildiğinde Osmanlı Devleti en geniş sınırlara ulaşmıştı Buna karşın ortaya çıkan siyasal ve ekonomik sorunlar, devleti güç durumda bırakmaya başladı Osmanlı Devleti doğuda İran; batıda Lehistan, Venedik, Avusturya; ku-zeyde Rusya ile sürekli mücadele içindeydi
Ayrıca coğrafî keşiflerin olumsuz etkileri, iç isyanlar, İran savaşları, Avusturya ve Lehistan seferleri, Girit savaşla-rı, saray kadınlarının devlet işlerine karışmaları, devlet giderlerinin artmasına karşılık gelirlerin azalması Osmanlı Devleti'-ni ekonomik yönden büyük güçlükler içine sokmuştu
İsyanların başlıca nedenleri :
1)Savaşların uzun sürmesi, Anadolu'daki beylerbeyi, sancakbeyi ve tımarlı sipahilerin savaşta bulunmaları sonucu merkez ve taşra yönetiminin bozulması,
2)17 yüzyılda göreve gelen bazı padişahların ve devlet adamlarının yeteneksiz ve güçsüz olmaları,
3)Devlet memurlarının göreve getirilmelerinde rüşvet ve iltimasın rol oynaması ve yetersiz kimselere görev verilmesi,
4)Devletin temel yapısını oluşturan toprak yönetiminin ve askerî teşkilâtın bozulması,
5)Tımarlı sipahilerin ihmal edilmesi, yeniçerilerin ve süvarilerin disiplinsizliği, haksızlıkların önlenememesi, tüm bunların da halkın devlete olan güvenini zedelemesi,
6)Tımar sisteminin bozulması ve buna bağlı olarak tarım ve hayvancılığın gerilemesi, savaşların getirdiği sıkıntılar, halktan ve tüccardan yeni vergiler alınmasıyla huzursuzluğun artması ve birçok insanın tarımdan elini çekerek tüketici ol-maya başlaması, üretimin azalması, gıda maddelerinin fiyatlarının artması,
7)Avrupa'nın bilim ve teknik alandaki gelişmesine ayak uydurulamaması,
8)Uzun süren savaşların bir sonucu olarak üretimin azalması ve gıda maddelerinin fiyatların yükselmesi,
9)Paranın değer kaybetmesi sonucunda halkın ve askerin satın alma gücünün azalması
Osmanlı Devleti'nde İdarî, askerî, sosyal ve ekonomik alanlardaki bozulmalar eğitim alanında da görülmeye başladı Osmanlı eğitim sistemini oluşturan medreseler bozuldu, buralarda verilen eğitim çağın gerisinde kaldı, yeni gelişmeler takip edilemedi Medreselerin programlarından pozitif bilimlerin çıkarılması sonucu tıp, felsefe, matematik gibi dersleri okutacak kişiler yetişmedi
- 17
yüzyılda uzayıp giden Avusturya ve İran ile savaşlar devleti uğraştırıyordu Osmanlı Devleti'ni uğraştıran bir başka konu da iç isyanlardı
İSYANLAR
1)-İstanbul İsyanları
2)- Taşra İsyanları
a)-Celali İsyanları
b)- Eyalet İsyanları
- 1 İSTANBUL İSYANLARI:
1- İSTANBUL İSYANLARI
İstanbul isyanları kapıkulu askerlerinin özellikle yeniçeriler ve sipahiler tarafından çıkarılmıştır Askeri isyanlarda denilen bu isyanlara bazen ulema, halk ve medrese öğrencilerinin de katıldığı görülmüştür
Nedenleri:
1) Devlet yönetimindeki otorite boşluğundan yararlanan yeniçeri ağaları ve saray kadınlarının yönetimi olumsuz yönde etkilemeleri
2) Kapıkulu (devşirme) sisteminin değişmesi ve Yeniçeri Ocağı’na kanunlara aykırı olarak askerlikle ilgisi olmayan kişilerin alınması ve asker sayısının artması
3) Ekonominin bozulmasından dolayı Kapıkulu askerlerinin maaşlarının zamanında ödenmemesi veya ayarı düşük paralarla ödenmesi
4) Yeniçerilerin cülus bahşişi almak için sık sık padişah değiştirmek istemeleri
5) Devlet yönetiminde etkin olmak isteyen devlet adamlarının yeniçerileri kışkırtması
6) Yeniçeri ve sipahilerin çıkarları doğrultusunda hareket etmeyen padişah ve devlet adamlarını görevden uzaklaştırmak istemeleri
7) Kapıkulu askerlerinin disiplin altında tutulamaması
8) Yeniçerilerin askerlik dışı işlerle uğraşmaları
9) “Ocak devlet içindir “anlayışı yerine “devlet ocak içindir” anlayışı egemen olması
İstanbul isyanlarının başlangıcı Fatih dönemine kadar uzanır, ilk kez bu dönemde yeniçeriler cülus bahşişi için ayaklandılar, isteklerinin kabul olunması üzerine de bundan sonra her padişah değiştikçe askere, devlet büyüklerine ve memurlara cülus bahşişi vermek bir gelenek hâline geldi
Aynı ayaklanma Yavuz Sultan Selim zamanında da tekrarlanmıştır
Bundan sonra, padişah değiştikçe cülus bahşişi almak bir gelenek durumuna geldi
Yeniçeriler, II Selim’in padişahlığı sırasında yine cülus bahşişi yüzünden isyan ettiler
- 2TAŞRA İSYANLARI:
- a)celali isyanları
- b)eyalet isyanları
- 2)Taşra isyanları: a)celali İsyanları ve Sebepleri
TAŞRA İSYANLARI:
İstanbul dısında meydana gelen isyanlardır
a)Celali İsyanları:
Anadolu'da meydana gelen isyan ve karısıklıklara "Celali İsyanları" denilmistir
Celali kelimesi Yavuz döneminde Yozgat ve çevresinde ayaklanan "Bozoklu Celal" adından gelir
Baslıca Celali İsyanları: Karayazıcı, Canbolatoğlu, Kalenderoğlu, Katırcıoğlu, Abaza Mehmet Pasa,
Tavil Ahmet, Gürcü Nebi, Deli Hasan, isyanlarıdır
CELALİ İSYANLARININ SEBEPLERİ:
- Devlet yönetiminin bozulması
- Ekonominin bozulması ve vergilerin artması
- Tasrada bulunan yöneticilerin, kadıların ve askerlerin halka olumsuz davranısları
- Özellikle beylerbeyi ve sancak beylerinin devsirme kökenli olması nedeniyle Türk halkıyla gereken duygusal bağları kuramamaları
Celali İsyanlarının Sonuçları:
Bu isyanlar bazen taviz verilerek, bazen de siddet kullanılarak bastırılmıslardır
Ancak isyanlar sonucu Anadolu'da dirlik ve düzen bozulmus, ekonomik hayat felce uğramıstır
b eyalet isyanlarıI:
Yemen, Bağdat, Kırım, Eflak, Boğdan ve Erdel'de meydana gelen isyanlardır
Sebepleri:
- Devlet otoritesinin zayıflamasıyla eyaletlerdeki yerel yöneticilerin devletten ayrılma istekleri,
- Yöneticilerin olumsuz tutum ve davranıslarına halkın tepki göstermesi
NOT: Bu isyanları Fransız ihtilalinden sonra baslayan "Milliyetçilik" hareketleriyle karıstırmamak gerekir Çünkü bu dönemde MİLLİ DEVLET kurma fikri ortaya çıkmamıstır
- (Eyalet İsyanları)
XVII yüzyılda merkezi yönetimin zayıflaması sonucu Eflak,Boğdan ve Erdel’de çıkan isyanlar güçlükle bastırılabildi Bu isyanların bastırılması,Osmanlı Devletini zaman zaman Avrupa devletleriyle karşı karşıya getirdi Osmanlı Devletinin uzak eyaletlerinden biri olan Yemen,isyanların en çok görüldüğü yerlerden biriydi İstanbul’dan tayin olan yöneticilerin bölgede kontrolü sağlayamamaları sebebiyle Yemen,1598-1635yılları arasında mahalli idarecilerin elinde kaldı Bağdat’ta Subaşı Bekir’in çıkardığı isyan,IV Murat döneminde Bağdat seferi ile son buldu Bağdat beylerbeyi Hüseyin Paşa tarafından bastırıldı(1655)
XVII yüzyılda diğer bir önemli isyan da Kırım’da çıktı 1608’de Kırım Hanı Gazi Giray’ın ölümü üzerine oğlu Toktamış,İstanbul’dan gelecek fermanı beklemeden kendini han ilan ettirdi Bu durum İstanbul’da iyi karşılanmadı Kırım Hanlığı’na Selamet Giray tayin edildi Bu olay Kırım’da karışıklıklara sebep oldu Kırım’daki karışıklıklar,Canbey Giray’ın Kırım hanı olmasına kadar devam etti
İsyanların Sonuçları
Yeniçerilerin isyankar tavırları Fatih Sultan Mehmet zamanında başlar Ulufe konusuna dayanan yeniçeri hareketleri,zaman zaman siyasi mahiyet kazanmıştır İstanbul isyanlarında devletin otoritesi ağır bir sarsıntı geçirmiştir İsyanlar sebebiyle devletin üst dereceli memurlarında psikolojik çöküntü doğmuştur Yüksek dereceli memurların eli silahlı ve güçlü çapulcu ordusuna karşı yapabilecekleri bir şey yoktur Bu gelişmeler sonucunda Osmanlı Devletinin merkezi otoritesi çöktü;inanırlığı ve güvenirliğini kaybetti
Celali İsyanları’nın kaynağı büyük ölçüde,vergi yükünden yılıp köyünü,çiftini çubuğunu terk eden(çift bozan) insanlar oluşturuyordu Kadıların,taşradaki yöneticilerinin usulsüz,kanuna aykırı iş yapmaları,fazla para(veya mal) toplamaları,hatta rüşvet almaları,bu isyanların psikolojik temelini meydana getirmiştir Celali ve Eyalet isyanları bastırıldı Fakat,ne çift bozan ne kanunsuzluk ve nede rüşvet eksildi Bunun yanında,kuyucu Murat Paşa’nın isyanları bastırmak için,suçlu suçsuz önüne gelen insanı,çoluk çocuk demeden öldürtmesi derin yaraların açılmasına sebep oldu
Ticaret sanayi,ziraat kısacası üretim,huzur ve güven ortamını sever İsyanlar sebebiyle ne İstanbul’da ne de Anadolu’da huzur kaldı Tarım arazileri isyanlar ve bastırma çabaları sonunda tahrip oldu Halk daha da yoksullaştı Dolayısıyla devletin gelirleri de azaldı Halkının refahını,güvenliğini ve huzurunu sağlayamayan devlete güven kalmadı
|