Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
kitaplarında, tarih, türkler, yabancı

Yabancı Tarih Kitaplarında Türkler

Eski 10-07-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yabancı Tarih Kitaplarında Türkler



aBD

Öğretmen Eğitimi Tarih – Sosyal Bilimler Kitabında;

1894-1896 yılları arasında Sultan Abdülhamit 100 binden fazla Ermeniyi katletti Ermeniler Türklerin yayılmacı Pantürkizm planının önünde engeldi Bu nedenle Türk yöneticiler onlardan kurtulmaya karar verdiler

Ermeni Soykırımı Nasıl Gerçekleştirildi?

-Türk Ordusundaki Ermeni askerlerin silahları alındı, zor işler verildi ve daha sonra öldürüldü Ermenilerin eğitim, siyaset, din ve kültür liderleri tutuklandı ve öldürüldü
-İmparatorluk dahilinde yerel yetkililere, Ermeni nüfusa karşı nefret uyandırmalarını emreden talimatlar gönderildi
-Kadın, çocuk ve yaşlılar tehcir bahanesiyle çöle ölüm yürüyüşüne gönderildi Ermeni nüfusun bütün mallarına ve zenginliklerine Türkler el koydu

Öğretmen Eğitimi Tarih – Sosyal Bilimler Kitabında;

1894-1896 yılları arasında Sultan Abdülhamit 100 binden fazla Ermeniyi katletti Ermeniler Türklerin yayılmacı Pantürkizm planının önünde engeldi Bu nedenle Türk yöneticiler onlardan kurtulmaya karar verdiler

Ermeni Soykırımı Nasıl Gerçekleştirildi?

-Türk Ordusundaki Ermeni askerlerin silahları alındı, zor işler verildi ve daha sonra öldürüldü Ermenilerin eğitim, siyaset, din ve kültür liderleri tutuklandı ve öldürüldü
-İmparatorluk dahilinde yerel yetkililere, Ermeni nüfusa karşı nefret uyandırmalarını emreden talimatlar gönderildi
-Kadın, çocuk ve yaşlılar tehcir bahanesiyle çöle ölüm yürüyüşüne gönderildi Ermeni nüfusun bütün mallarına ve zenginliklerine Türkler el koydu
-Bazı durumlarda, eğer Ermeniler Hristiyanlığı reddedip İslamı kabul eder ve Türk olduklarını söylerlerse hayatlarını kurtarabiliyorlardı Ermeni soykırımının amacı Osmanlı İmparatorluğunun içindeki Ermenileri yok etmekti
-Ermeni soykırımı Yahudi soykırımının öncüsüdür
-1909 yılında Kilikya bölgesinde 30 bin Ermeni katledildi 1915-1922 yılları arasında 15 milyon Ermeni öldürüldü; 500 bini de sürgüne gönderildi
-Tehcir sırasında savunmasız kadınlar ve çocuklar Suriye Çöllerinde haftalarca yürümeye zorlandı; tecavüz ve işkenceye maruz kaldı Binlercesi zorla Türk ve Kürt evlerinde ve haremlerinde alıkonuldu

Aşağıdaki bilgilerin ışığında diğer soykırım örneklerini tanımlayınız
-Osmanlı İmparatorluğu liderleri tarafından Ermenilere
-SSCB’de Stalin tarafından köylülere, memurlara ve askerlere
-Kamboçya’da Pol Pot yönetimi tarafından halka
-Ruanda’da Hutular tarafından Tutsi azınlığa

RUSYA FEDERASYONU

İlköğretim Tarih Kitaplarında;

1875’in yazında Bosna-Hersek’te çıkan ayaklanma şiddetle bastırıldı 1876’da Bulgaristan’da Osmanlı boyunduruğuna karşı bir ayaklanma çıktı ve Sırbistan ve Karadağ Osmanlıya savaş açarak Bulgar halkına yardıma koştular Ancak az sayıdaki eğitimsiz ordu bozguna uğradı
Türk idaresinin yaptığı kanlı katliamlar Rus toplumunda infial yarattı Kamuoyunda Yugoslav halklarının korunması fikri yayılmaya başladı Yönetimin resmi yasaklarına karşı çoğunluğu subay olan binlerce gönüllü Sırp Ordusuna katıldı

Haritanın lejandında dört numaralı madde Kilikya Ermeni Devletini göstermektedir

Bölünmüş Bulgaristan, Sultan’ın düzenli ordusu için kolay lokma oldu Daha sonra Sultan I nci Murat ordularını Sırbistan’a sürdü 1389’da, LAZAR komutasındaki sayıca çok üstün Sırp Ordusu, Kosova Ovası’nda, kahramanca savaşıp düşmanı kıstırdılar

Fakat Prensin en yakın adamlarından biri Murat ile haince anlaşarak savaşın en önemli anında 12 bin askerini savaş alanından çekince, sarsılan Sırp Ordusu geri çekilmek durumunda kaldı

Prens LAZAR’ın akrabası Miloş OBİLİÇ kasten esir düşerek Sultan’a götürülmeyi talep etti Kahraman Sırp, Hükümdar ile karşılaştığı anda hançer ile Murat’ı vurdu OBİLİÇ’İ hemen orada parçaladılar Komutayı alan yeni Sultan öç almak üzere tüm esirlerin ve Prens LAZAR’ın katledilmesi emrini verdi

Fatih, 200 bin kişilik ordu, 125 parçalık donanma ve yarım tonluk gülle atan devasa toplarla taarruza geçip şehri fethetti İmparator 11 nci Konstantin elinde kılıcıyla öldü Sultan; şehrin, surların, binaların kendisine ait olduğunu söyleyerek bunların dışındaki herşeyi yağma için askerlerine bıraktı Üç gün süren yağmadan sonra ganimet ve kölelerden zengin olmamış bir tek asker kalmadı Bizans Ordusu yok olmuş, ahalinin çoğu ölmüştü Şehir İstanbul olarak adlandırılıp başkent oldu Türkler tarafından bir çok Ortadoks kilisesi yıkıldı Ayasofya ise camiye çevrildi

Kemal, iktidarda güçlenince diktatörlüğünü kurdu Demokratik ve kominist organizasyonları dağıtıp reformlara girişti Türkiye’de Cumhuriyeti ilan edildi, ruhani dünya sekülarize edildi

Güçlükler ekonomi ile sınırlı değildi Çözümsüz bir çok sorun arasında Kürt sorununa dikkat etmek gerekmektedir Lozan Antlaşması’na göre Kürtlerin yaşadıkları yerler Türkiye, İran, Irak ve Suriye sınırları dahilinde bölünmüştü

60’lı yıllarda kurulmuş olan Kürdistan İşçi Partisi 1984 yılında Kürtlerin yaşadıkları bu dört ülkedeki topraklarda bir Kürdistan devleti kurmak amacıyla silahlı mücadeleye girişti Ülkenin Güneydoğu Bölgesi’nde PKK savaşçıları ile Türk Ordusu arasında silahlı faaliyet başladı

Askeri faaliyetler Türkiye’ye yıllık olarak 10 milyar dolara malolmuştur Kürt sorununa çözüm halen bulunamamıştır

Türkiye Miğfer Devletler’in kaçınılmaz mağlubiyetlerine kanaat getirince Almanya ve Japonya’ya savaş açtı Bu açık sembolik hareket Türkiye’ye BM’nin kurucuları arasında yer alma olanağı sağladı Fakat uluslararası prestijini büyük oranda kaybetti Özellikle SSCB ile ilişkileri kötüleşti

ALMANYA

İlköğretim Yardımcı Yayını Coğrafya Atlasında;

-Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi “Armanisches Hochland” (Ermeni Dağlık Alanı) olarak gösterilmiş,
-Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin bir kısmı “kürdistan” olarak gösterilmiş,
-Haritanın Kıbrıs’ı gösteren kısmında “Türkiye tarafından işgal edilmiştir
yazmaktadır

İlköğretim Coğrafya Kitabında;

Bir halk milliyeti için savaşıyor (Kürtler) 5000 yıldır yaşadıkları bölgede
Osmanlı ve Perslerin değirmen taşları arasında kalmışlardır Onların bölgesi Birinci Dünya Savaşı’nda birçok ülkeye paylaştırıldı O ülkelerden hiçbiri Kürtlere bağımsızlık ya da dil özgürlüğü vermedi Bölgede petrol olması durumu gerginleştiriyor Kürtlerin bağımsızlığı hedefleyen tüm girişimleri Türkiye ve Irak tarafından çoğunlukla kanlı bir şekilde bastırılmıştır

İlköğretim Coğrafya-Çevre Bilgisi Kitabında;

(Kürtler)16-20 milyonluk bir topluluktur Türkler bölgeye gelmeden önce de
burada yaşıyorlardı Toplam beş bölge ülkesinde yaşayan Kürtler devlet kurma arzusundadırlar Türkiye ve Irak’ta, askerler ve Kürtler arasında silahlı çatışma olmaktadır Türk Askerleri aileleri bölmekte, işkence yapmaktadır

İlköğretim Tarih-Coğrafya Kitabında;

-Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu Bölgesindeki bazı iller “kürdistan”,
-Karadeniz Bölgesi’ndeki Canik Dağları “Pontus Gebirge” (Pontus Dağları)
olarak gösterilmiştir

İlköğretim Coğrafya Kitabında;

-Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi “Armanisches Hochland” (Ermeni Dağlık Alanı),
-Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin bir kısmı “kürdistan” olarak gösterilmiştir
-Kıbrıs’ı gösteren kısmında “Türkiye tarafından işgal edilmiştir” yazmaktadır

İlköğretim Coğrafya – Atlas Yardımcı Yayınında;

Haritada Türkiye-İran sınırı kürdistan olarak gösterilmiştir

İlköğretim Tarih – Coğrafya Kitabında;

Ermenilerin Rus ordusunu desteklemesinden korkan Osmanlı İmparatorluğu onları göç ettirmeye başladı Gerçekten de ulusal bağımsızlığı için mücadele eden Ermeniler vardı

Göç oldukça kanlıydı; yüz binlerce Ermeni göç yolunda açlık ve yorgunluktan,
kervanları soyan göçebelerin baskınlarından hayatlarını kaybettiler Bu halkın ölüme terk edilmesi Talat Paşa Hükümetinin saf Türk ya da saf Müslüman Anadolu oluşturma hedefinin bir işaretiydi

İlköğretim Tarih – Coğrafya Kitabında;

Ermenilerle ilgili: Türkler tarafından 1914-1918 yılları arasında soykırım yapılmıştır Sevr’de garanti edilen bağımsız Ermenistan oluşturulamamıştır Ermenilerin topraklarının büyük kısmı Türkiye’de kalmıştır

İlköğretim Tarih Kitabında;

Kürtlerle İlgili: Türkiye’de resmi olarak Kürt yoktur, bunun yerine “Dağlı
Türkler” vardır Kürdistan Kürtlerin yaşadığı bölgedir Burası Türkiye, İran, Irak tarafından paylaşılmıştır

İlköğretim Hayat Bilgisi Kitabında;

Türkiye ile İlgili: Konuşulan resmi dil Türkçe ve Kürtçe’dir Yönetim şekli
1982’den bu yana cumhuriyettir

İlköğretim Tarih – Coğrafya Kitabında;

Kürtler, Türkiye ve Irak yönetimiyle çatışma içinde ve birçok insanlarını
kaybetmiş durumdadırlar Su sorunu çözülmeden bölgedeki Kürt probleminin de çözülmeyeceği ortadadır
Irak rejiminden kaçan Kürtlerden 6700 kişi Türk sınırında, kirli su ve buna
bağlı hastalıklardan dolayı öldü

Haritada: Halen Kürtlerin yaşadıkları bölgeler,

Planlanmış kürdistan (Sevr’e göre),
Bağımsız kürdistan cumhuriyeti (1946-1947) olarak gösterilmiştir

İlköğretim Sosyal Bilgiler Kitabında;

Türkiye Cumhuriyeti milliyetçilik temelinde kurulmuştur Ülkede yaşayan herkes kendini Türk hissetmeli ve Türkçe konuşmak zorundadır
Fakat özellikle Doğu Anadolu’da çeşitli halk grupları geleneksel yapılarını
koruyarak yaşamaktadır ve Türk Devleti’ni yabancı görmektedirler
Birinci Dünya Savaşı galipleri Kürtlere kendi devletlerini kurma sözü vermişti
80’li yıllarda Kürdistan İşçi Partisi’nin bağımsızlık savaşı şiddetlendi İki
cephe arasında kalan Doğu Anadolu halkı bunun acısını çekti
PKK savaşçıları kadınları, çocukları öldürdü Türk Ordusu iki binin üzerinde
köyü tahrip etti Türk Ordusu işkencecidir

İlköğretim Coğrafya Kitabında;

Türkiye, bölgede yürüttüğü proje kapsamında (GAP) 21 baraj, 17 santralle her iki nehrin suyunu kendi ülkesine kullanacak Birçok insan bu proje kapsamında yurtlarını terk edecek, iklim değişimi hastalıklara yol açacaktır
Kürtler Türk Hükümetinin baskısı altındadır, uzun zamandır bağımsızlık
istekleri vardır

İmla Klavuzunda;
Eşanlamı Karşılığı
türken = Vortäuschhen Sahtecilik yapmak, aldatmak
Sözlükte;
Eşanlamı Karşılığı
Türk = Manöver,Propaganda Manevra, abartma
Werbung
türken = Vortäuschhen Sahtecilik yapma, aldatma
Türken Bauen = Vortäuschhen Sahtecilik yapmak

İlköğretim Coğrafya Kitabında;

İtalyanlar, Türkler ve Yunanlılar olmasaydı bizim ülkemiz ne yapardı? Kim bizim çöpümüzü toplar, caddelerimizi süpürür; büroları, hastaneleri, devlet dairelerini temizlerdi

İlköğretim Sosyal Bilgiler Kitabında;

-İstiklal Marşı sırasında gülmek yasaktır
-Sınıflar kalabalık ve öğrencilere temizlik kontrolü (tırnak, mendil) yapılmaktadır
-Öğretmeler öğrencileri dövüyor
-Okullarda ezberci eğitim yapılmaktadır
-Sultan yerine gelen general tek eşli; eskiden erkekler dört kadınla evlenebiliyorlardı

İlköğretim Tarih Kitabında;

Tarih dersi müfredatının “Savaş-Teknik-Sivil Halk” bölümünde, kapsanması mecburi olan konular içerisinde “İnsanlıktan Uzaklaşma” başlığı altında verilen “Savaşlardaki Dejenarasyon, Etnik Ayrımcılık, Toplu Katliam ve Soykırım” konusuna, sözde Küçük Asya’da (Anadolu’da) Ermeni nüfusuna yapılanlar soykırıma örnek olarak gösterilmiştir Görsel öğrenme metodları olarak da mezarlıklar ve soykırım anıtlarının kullanılabileceği belirtilmiştir

AVUSTURYA

Avusturya tarihi, Avusturya vatandaşlarının belleklerine belli başlı olaylarla kazınmıştır Bunlar Ortaçağ koyu Katolik baskısı, büyük yangınlar, savaşlar ve 1529 ile 1683 yıllarında yaşanan Türk kuşatmalarıdır Türkler; merkezi ve Doğu Avrupa milletlerinde çoğunlukla çocuklarını kaçırıp yeniçeri ocağı için devşiren, eşlerini ve kızlarını kaçırıp hareme hapseden, akınlarla batı istikametine hem karadan, hem deniz ve Tuna Nehri’nden gelip soyup, öldürüp, çalan ve giden insanlar olarak nitelendirilirken, bu ülkelerde anneler pek yakın zamana kadar (ve belki de halen) çocuklarını ‘’Uyumazsan Türkler gelir, seni götürür’’ diye korkutup uyutmaya çalışırken, Avusturya bunlara ek olarak tarihini, Avrupa’yı ve Hristiyanlığı Türklerden kurtaran bir millet olma çerçevesine oturtmuş bir millettir
İki Türk kuşatmasının izlerini Avusturya’da her şehir ve kasabada izlemek mümkündür Bunlara ilişkin sayısız kitap yazılmış ve sanat eseri (efsane, şiir, şarkı, roman, heykel, resim, tiyatro, film) yaratılmıştır En ücra kasaba, köy kilisesinde dahi bir tabela üzerinde ‘’Türkler … yılında buraya gelmiş ve soymuş, katletmiş, yakmış ve yıkmıştır’’ yazısı görülebilir Viyana’da pek çok cadde ve meydanın ismi Türklerin adı kullanılarak türetilmiştir Pek çok bina duvarlarında yarı gömülü (çoğu suni olsa da) yuvarlak taş bilyalar Türk gülleleri olarak turist çekmektedir Şehir merkezindeki pek çoğu heykelde zafer kazanmış Avusturyalı komutan ayağı altında sarıklı bir Türk başı, yerde sürünen bir yeniçeri ve sancak gibi şeyler görülmektedir
Pek çok sanat eserinde olduğu gibi askeri tarih müzesinde de Türklerle olan geçmiş yaşatılmaktadır Burada Türklerden ele geçirilen ganimetlerin yanı sıra, temsili pek çok resme de rastlanmaktadır Bu resimlerde Türkler sürekli zulmeden kişiler ve düşman modeli olarak hep çok çirkin, uzun bıyıklı, salyalı, iri gözlü olarak resmedilmişlerdir Tarihinde pek çok milletle savaşmış olan Avusturya için diğer savaştıkları milletler bu kadar söz konusu değilken, Türklere dair geçmişi sürekli canlı tutmak, koyu Katolik olan Avusturya halkının milli benliğine ve dinine bağlılığının bir göstergesi olmuştur
Alman Orient Enstitüsü Başkanı emekli yarbay Udo STEİNBACH, Avusturya medyasını Türkler alehinde etkilemektedir Ona göre:
“Asıl sorun Atatürk tarafından yaratılan bu uyduruk Türk milletindedir Uyduruk bir dil ve kültür Önce Ermenileri sonra Rumları katlederek uyduruk bir cumhuriyet kurdular Kürtleri neden tamamen kesmediler, merak ediyorum” (1998)
Adı geçen kişi halen içinde Türk kelimesi geçen her faaliyette Avusturya ve Almanya başta olmak üzere pek çok ülkede konuk konuşmacı olarak, üstelik Türkler ya da Türk sempatizanı olarak kendini gösterenlerce (örneğin Avusturya-Türk Bilim Derneği) görevlendirilmektedir

DANİMARKA

İlköğretim Coğrafya Kitabında;
Sayıları 25 milyona ulaşan Kürtler (13-14 milyonu Türkiye’de), dünyadaki anavatansız halktır Burada bulunan ve Türk olarak adlandırılan halkın çoğu aslında Kürttür
Türk Devleti Kürt halkının varlığını reddetmektedir Kürtlerin demokratik hakları kısıtlanmaktadır Parlementoya seçilmiş bile olunsa Türkiye’de Kürtçe konuşmak hapis nedenidir
Türk polisi ve askerinin yargısız tutuklamaları, köyleri harap etmeleri Kürtleri sürekli tedirginlik içinde yaşamaya itmektedir
Bölgedeki iç savaşta 37000 kişi ölmüştür Ayrıca 2500 Kürt köyü yıkılarak boşaltılmıştır
Yapılan baskılar nedeniyle Batı Avrupa’ya gelen yabancıların büyük kısmını Kürtler oluşturmaktadır

FRANSA

İlköğretim Tarih – Coğrafya Kitabında;

Fotoğrafın altında “1918'den sonra Osmanlı İmparatorluğunda Ermeni yetim ve öksüzleri" ibaresi bulunmaktadır Fotoğrafta yerlerde çok kötü durumda, yarı çıplak küçük yaşlarda kız ve erkek çocuklar görülmektedir
Eğitim sistemi itibarıyla ezberden çok, tartışma ve yorum yönteminin
uygulandığı bu ülkede, tartışma ve yorum yapmaya müsait bu resimle Osmanlı İmparatorluğu ilişkilendirilerek, sözde Ermeni soykırımı;
Ermeniler kimdir?
Bu çocuklar neden öksüz kalmışlardır?
Osmanlı İmparatorluğu içerisinde ne kadar Ermeni yaşıyordu?
Bunlara ne oldu?
gibi sorularla işlenmektedir
Savaşta Avrupa'da en az 8 milyon insan ölmüş, milyonlarcası yaralanmış veya sakat kalmıştır ve üstelik savaş 1 milyondan fazla Ermeninin göç ettirilmesi ve katledilmesiyle 20 nci yüzyılın ilk soykırımı sonucunu doğurmuştur
Fotoğrafta, bir bina önünde üç Ermeni din adamı ve önlerinde yerde yatan öldürülmüş insanlar (Kitaba göre Ermeniler) görülmektedir Fotoğrafın altında "Ermeni katliamı (1919)" yazısı ile "1915'te Türk Hükümetinin aşırı uçtaki kanadınca alınan önlemler, İmparatorluktaki Ermenilerin büyük bir bölümünün yok edilmesine yol açtı (en az 600 bin ölü)" açıklaması bulunmaktadır
"Cephede Savaş Dehşeti" isimli konu alt başlığında "Bu savaş esnasında 20 nci yüzyıl, ilk soykırım ile tanışmış oldu Büyük çoğunluğu Müslüman olan Osmanlı İmparatorluğunda Hıristiyan Ermeniler, Rus saldırılarına destek vermekle suçlandılar 1,5 milyon Ermeni kadın, çocuk, erkek 1915'te sürgüne gönderildi ve Türk hükümetinin emri ile katledildi" ifadesi yer almaktadır
Fotoğrafın altında "1915'te Ermeni Katliamı" yazısı ile "Ermenilerin tutuklanma ve sürgüne gönderme kararını kim aldı?" sorusu bulunmaktadır Söz konusu fotoğrafta ise elleri tüfekli, fesli ve bıyıklı, asker elbisesi giymiş iki kişi ile, kafatasları görülmektedir

İlköğretim Tarih Kitabında;

Altında Ermeni katliamı yazısı bulunan resimde temsili olarak Ermenilerin kadın, erkek, çocuk, bıçakla ve tüfekle katledilmesi gösterilmektedir
Sayfanın sağ üst köşesindeki haritada Türkiye'nin kuzeydoğusu “Ermenistan” olarak gösterilmiştir
Resimde Sırpları katleden Türkler gösterilmekte ve altında:
"Zorbalıklar başlıyor, Sırp köylülerin Türk çetelerince öldürülmesi" yazısı yer almaktadır
Kitabın insan hakları ihlallerinin kronolojik olarak gösterildiği sayfasında, 1915 Yılı için "Ermenilerin Türkler tarafından katledilmesi 20 nci Yüzyılın ilk soykırımıdır" ibaresi yer almaktadır
"Lise 2 nci sınıfta Ermeni sorunu nasıl kavrattırılır?" sorusu yer almakta ve altında "Neden bu seçim?" sorusuna üç maddelik yanıt verilmiş:
-09 Aralık 1948 Soykırım Suçlarının Cezalandırılması Sözleşmesi ile tanımlanan ve 16 Nisan 1984 Yılında halkların sürekli mahkemesi tarafından 20 nci Yüzyılın ilk soykırımı olarak kabul edilen soykırıma karşı borç olduğu için,
-Milliyetçilik ilkesinin değişime ve büyük güçlerin çıkarlarına karşı daha hafif kaldığını göstermek için,
-Soykırım ve savaş suçlarının kabul edilmesindeki güçlüğü göstermek için
İlköğretim Sosyal Bilgiler Kitabında;
Kitap, PKK/KONGRA-GEL terör örgütünü, Abdullah ÖCALAN’ı, meşru ve masum bir bağımsızlık mücadelesi yapıyor olarak göstermektedir Bir ortaokul öğrencisinin anlayacağı şekilde basit bir dille yazılmış olan kitabın 36 ncı sayfasında "Türk Hükümeti modern ve liberal olarak görünmek istemektedir Türkiye, AB’ne aday olmak üzere başvurmuştur Kanunlarla yönetilen barış içinde bir devlet imajı vermeye çalışmaktadır Ancak PKK/KONGRA-GEL üyelerini ve Kürt milliyetçilerini öldürmek veya yakalamak için kuvvete başvurmaktadır" denilmektedir

lköğretim Coğrafya Kitabında;

"Dünyanın Bugünkü Jeopolitiği" adlı konu verilirken bir dünya haritası çizilmiş ve üzerinde çatışma bölgeleri gösterilmiştir Haritada Türkiye'nin güneydoğusu da çatışma bölgesi olarak gösterilmektedir
Ortadoğu haritası üzerinde, Türkiye'nin güneydoğusu, Kuzey Irak ve İran'ın batısı ile Suriye'nin bazı bölümleri Kürt bölgesi olarak gösterilmiştir
Ayrıca Şırnak kenti de yüksek çatışma bölgesi olarak

GÜNEY KIBRIS RUM YÖNETİMİ

İlköğretim Okuma Kitabında;

“Harap Bir Köy” adlı okuma parçasında, köyün 1974 yılında Türkler tarafından harabeye çevrildiği anlatılmaktadır Parçada köy halkının her şeyi bırakarak köyü terk ettiği dramatize edilerek resimli bir şekilde anlatılıyor
Kuzey Kıbrıs Yunanlıları Türk Ordusu tarafında evlerini terk etmek ve adanın özgür bölgelerine göç etmek zorunda bırakıldılar
Parçada; kuzeyde bıraktığı evi ziyarete giden ailenin büyük kızı dönüşte iki salyangoz getirir Evin küçük kızı salyangozları görünce gözleri dolar: “Evlerini sırtlarında taşıyorlar, keşke ben de aynısını yapabilseydim
“Göç” başlıklı yazıda, Türkiye Cumhuriyetinin ilk yıllarında yaşanan nüfus mübadelesinde Yunanlıların evlerini, topraklarını satıp göç ettikleri konusu trajik bir şekilde anlatılmaktadır
Yazıda, Mihalis KASİALOS adlı bir halk sanatçısının (ressam) 1973’te Paşaköy’de inşa ettirdiği ve duvarlarını dillere destan bir şekilde kendi elleri ile resmettiği kilise anlatılmaktadır Yazının devamında 1974 ağustosunda Türk Askerlerinin köye girip birçok masum kişi ile birlikte yaşlı KASİALOS’u da öldürerek etrafa zarar verdiklerinden bahsedilmektedir Sonunda ise yaşlı KASİALOS ölmüş olsa bile resimlerinin ölümsüz bir şekilde orada kalacağından söz edilmektedir
1821 ayaklanmasını anlatan yazıda; Sakız Adası’nın Türkler tarafından yerle bir edildiği, köy ve şehirlerin yakıldığı; kadın, çocuk ve ihtiyarların boğazlandığı, genç kızların ise yine Türkler tarafından köle pazarında satıldığı anlatılmaktadır
İzmir’in Türklerin eline geçmesi ve devamında yaşanan nüfus mübadelesinin trajik bir şekilde anlatıldığı yazı; İzmir’in alevler içinde kaldığı, Yunanlı nüfusun canlarını kurtarmak için küçük sandallara dolup denize açıldığı görüntüsü yaratılan bir resimle desteklenmiştir

Hikayede EOKA’cı Grivas’ın da lakap olarak aldığı efsanevi Diğenis AKRİTAS’ın Beşparmaklar ile öyküsü anlatılmaktadır Beşparmaklar’ın ilk çağlardan beri Helenlere ait olduğunu vurgulanmaktadır

Öykü ilk çağ dönemine ait olmasına rağmen konu Türklere getirilmekte ve Eflaklı bir Yunan çocuğun nöbet yerine giderken Türk-Arap korsanların Kıbrısa saldırdıkları ve adanın yeşil kıyılarının kızıl kana bulandığı anlatılmaktadır
Nöbetçi çocuğun, arkadaşlarına, kardeşlerine kılıçlarını kuşanıp Türkler ve Araplara karşı savaşmaya çağırdığı bir kahramanlık öyküsü olarak anlatılmaktadır

“Türk İşgali” adlı şiirde Barış Harekatı dramatize edilerek anlatılmaktadır

İlköğretim Din Bilgisi Kitabında;

“Ben Hristiyan doğdum, Hristiyanım, Hristiyan öleceğim
Bu sözlerden sonra Türkler onu zindana attılar ve birkaç gün sonra yaşamı tüyler ürpertici bir şekilde sona erdi

İlköğretim Tarih Kitabında;

Seni ilk oğluna ağlamak zorunda bıraktığım için ağlama, umutsuzlanma anneciğim
Eğer bunca anneler ağlıyorsa bunun suçlusu Türklerdir
Bana süt içirip büyüttüğün kulübemize bir Türkün efendi olmasına kalbim
dayanamıyor, tahammül edemiyorum
Bunu sen de biliyorsun anne
Bu kitabın tamamı Türk düşmanlığı içermektedir

İlköğretim Okuma Kitabında;

“Kıbrıs’da”, “Kıbrıslı Çocuk”, “Vatan” ve “Bölünmüş Vatanımız Hakkında Küçük Çocuğun Merakı” adlı şiirlerde ilkokul çocukları, Kıbrıs’ın bölünmüş olduğu ve yeniden birleşmesi için dileklerde bulundukları, geride (kuzeyde) bıraktıkları yerlere ve evlerine dönmek istedikleri, Türklerin Güzelyurt ve Maraş’ı harabeye çevirdiği gibi konular işlenmektedir
Eftihia Teyze, Erenköy’ün Yalusa Köyü’nde ailesiyle birlikte mutlu bir hayat sürüyordu İnsanlar ister Yunan olsun isterse Türk olsun herkese yardım ediyordu Fakat 1974 yazında kötü olay ansızın gelişti Oğlu Aleksandros, onun karısı Avgi ve çocukları ile birlikte esir oldu Aleksandros Kıbrıslı Türkler tarafından bir soruşturma için tutuklandı O günden beri hiç kimse kendisini görmedi, kayıp

İlköğretim Coğrafya Kitabında;

“Türkler 1974 Temmuzunda Kıbrıs’a askeri çıkarma yaptılar 200 bin Rum zorla evlerinden atıldı ve kendi vatanlarında göçmen oldu Birçoğu Türkiye’deki hapishanelere götürüldü Bu kişilerden 1619’u halen kayıptır Bu kişilerin aileleri, yakınlarının akibetlerinin belirlenmesi için o zamandan itibaren süregelen bir mücadele başlatmışlardır Türk işgali altında bulunan topraklarda, 1974’te 20 bin mahsur insan kalmıştır Türkler bu kişileri, yavaş yavaş oradan gitmeye mecbur etmişlerdir Bu kişilerin sayıları devamlı azalmaktadır 1994’te bu kişilerin sayısı 900’ü geçmiyordu
Parçanın sonunda, parça içerisinde geçen rakamlarla ilgili sorular sorulmaktadır
Örneğin:
“Kıbrıs’a Türk işgali Temmuz’unda yapılmıştır

İlköğretim Din Bilgisi Kitabında;

Türk döneminde Kıbrıs Kilisesinin varoluş mücadelesi verdiğinden bahsederek Türklere “barbarlar” diye hitap etmektedir Kıbrıs Kilisesini Nuh’un Gemisi’ne benzetmektedir
1821’de Türklerin Rum papazları katlettiği, 1974 Yılında Kıbrıs’ı işgal ettikleri belirtilmektedir

İlköğretim Sosyal Ahlak Dersi Kitabında;

Karikatürize edilmiş haritada, Kıbrıs; üzerinden kan damlayan dikenli tellerle ikiye bölünmüş ve kuzey tarafının üzerinde Türk bayrağı bulunan bir asker botu ile ezilmekte Altındaki açıklamada:
“Kıbrıs devletinin toprak bütünlüğü ve bağımsızlığı 1974’teki Türk işgali ile açık bir şekilde ihlal edilmiştir
Haritada Kuzey ve Güney sınırları gösteriliyor Haritanın üstüne “ Unutmuyoruz” diye büyük bir başlık atılmış, altındaki açıklamada ise:
“İşgal Bölgesi %364, 3 bin ölü, 1619 kayıp ve 824 esir

İlköğretim Din Bilgisi Kitabında;

Türk döneminde sürekli despotluk olduğu, Türklerin Ortodoks kiliselerini camilere çevirdiği, kiliseye acımasız vergiler uyguladıkları, papazların sürgüne gönderildiği ve Türklerin kiliseleri yağma ederek kiliselere saygısızlıkta bulunduklarından bahsedilmektedir Türklerin Hristiyanlığa düşman olduğu izlenimi yaratılmaktadır

İNGİLTERE

Müzenin “Crime Against Humanity” bölümünde “Armenia 1915” başlığı altında Türklerin 1915 yılında Ermenileri nasıl katlettiklerini anlatan bir bölüm vardır Bu bölümde sözde Ermeni soykırımının nasıl başladığı anlatılmaktadır
Müzenin “Crime Against Humanity” bölümünde “The continuing Plight of the Kurts” başlığı altında Kürtlerin kim olduğu ve Kürtlere karşı yapılanlar yıllara göre ayrı ayrı anlatılmaktadır

İSVEÇ

İlköğretim Coğrafya Kitabında;

Haritada Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin bir kısmı “kürdistan” olarak gösterilmiştir
Atlasın Kültür ansiklopedisi bölümünde, çeşitli milletlerin tanıtıldığı kısımda, Kürtlerin hayvancılıkla uğraşan, Türkiye, İran ve Irak’ta yaşayan, baskı altında yaşadıkları iddia edilen Müslüman halk oldukları ifade edilmektedir

İTALYA

İlköğretim Coğrafya Kitabında;

Türkiye nüfusunun çoğunluğu Türk halkından ve azınlık Kürt halkından oluşmaktadır Kürt halkı, sistematik olarak politik bir baskı rejimi uygulanması nedeniyle göçe itilmektedir
Kürt halkı, politik açıdan birden çok ülkeye ait olan Kürdistan bölgesinde yaşamaktadır ve sürekli olarak politik baskı altında tutulduklarından dolayı dünyanın çeşitli bölgelerine dağılmış durumdadırlar
Birinci Dünya Savaşı sonunda büyük devletler tarafından Kürt halkına toprak verilmesi sözü tutulmamış ve bunun sonucu olarak Kürt halkı, Türkiye, Suriye, Irak ve İran topraklarına yayılmışlardır
Şu anda, Türkiye’de yaşayan Kürt halkının nüfusu 15 milyon civarındadır Türk Devleti, Kürt halkına karşı işgal, yerleşim bölgelerini yok etme, halkı göçe zorlama şeklinde askeri baskı altında tutmaktadır Kürt kimliğini yok etmeye çalışarak, Kürtleri, “Dağ Türkleri” olarak çağrılmaya zorlamaktadır
Kürtçe konuşulması yasak olup, Kürt çocuklarının eğitimleri yalnızca Türk öğretmenler tarafından yapılmaktadır
Kürt sorunu, Abdullah ÖCALAN’ın (Kürt halkının özgürlüğü ve hakları için askeri ve politik metotlar kullanarak savaşan PKK/KONGRA-GEL partisi başkanı) yakalanmasından sonra uluslararası bazda gündeme gelmiştir
Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası teşkilatlar birçok kez Türkiye’yi ve Kürt halkının yaşadığı diğer ülkeleri, Kürt halkına karşı uygulanan baskı rejimlerinden dolayı suçlamıştır
Türkiye’nin radikal İslam’a karşı aldığı pozisyondan dolayı ve bulunduğu bölgede denge unsuru olması gibi stratejik konumu vardır Bu nedenler, Kürt halkına uyguladığı baskıların, uluslararası platformda yeterince sert bir tepki almasını engellemiştir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.