Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Tıp / Biyoloji / Farmakoloji

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
biyolojinin, gelişmesi, tarihi

Biyolojinin Tarihi Ve Gelişmesi

Eski 06-26-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Biyolojinin Tarihi Ve Gelişmesi



Biyolojinin tarihi ve gelişmesi


Biyolojinin deneysel bir bilim olarak doğuşu,
İÖ 4 yüzyılda Eski Yunan bilginleriyle başlar Daha eski uygarlıkların tanm ve hayvancılık konusundaki bilgileri ve Eski Yunan düşünürlerinin yeryüzünde yaşamın Başlangıcına ilişkin görüşleri biyolojinin doğuşunu daha erken tarihlere götürürse de, ilk büyük biyoloji bilgini olarak Aristo'nun adı anılır Eski Yunanistan'ın en büyük bilgin ve düşünürlerinden biri olan Aristo, birçok hayvanı keserek yapısını incelemiş ve hayvanları yapilanna göre sınıflarıdırmıştı

İS 2 yüzyılda yaşayan Bergamalı Galenos, insan vücudunun yapısını daha iyi inceleyebilmek için maymunlar ve domuzlar üzerinde çalışmak zorunda kaldı Çünkü onun yaşadığı çağda kadavralan, yani ölü insan vücudunu kesip parçalamak yasaktı Gene de bu gözlemlerden vardığı sonuçlar 1000 yıldan daha uzun bir süre biyoloji bilimleanne egemen oldu


Galenos'tan sonra çok uzun bir süre biyoloji konusunda hemen hiçbir gelişme olmadı ve eski bilginlerin görüşleri hiç tartışmasız doğru kabul edildi Ancak 16 yüzyılda Belçikalı anatomi bilgini Andreas Vesalius'un kadavralar üzerindeki çalışmalan biyolojide yeni bir dönemin Başlangıcı oldu Vesalius, 1543'te yayımların ve insan vücudunu çizimlerle anlatan ünlü yapıtında, Galenos'un verdiği bilgilerden çoğunun yanlış olduğunu kanıtlamıştı Eski bilginlerin bütün görüşleanne körü körüne inanmayıp, doğru bilgiye deneyle ulaşmak gerektiğini ortaya koyan bu çalışma çağının bilim anlayışını da derinden etkiledi

16 yüzyılın sonlarında mikroskobun bulunması biyolojide gerçek bir dönüm noktası sayılır İtalya'nın kuzeyindeki üniversitelerde botanik, zooloji, anatomi ve fizyolojinin bağımsız birer bilim dalı olarak okutulmaya başladığı o dönem, mikroskop sayesinde çok önemli buluşlara tanık oldu Bitki ve hayvan dokuları, böceklerin yapısı mikroskopla incelendi; bakterilerin varlığı keşfedildi Canlıların en küçük yapısal ve işlevsel birimini tanımlamak için önerilen hücre terimi biyolojinin odak noktası oldu ve 20 yüzyılda

moleküler biyolojinin doğuşuna kadar yaşamın bütün sırları hücre biyolojisiyle açıklarıdı
Bakterilerin bulunmasından yüzlerce yıl sonra bile, bilim adamları bu çok küçük canhların çürüyen maddelerin içinde kendiliğinden türediğini düşünüyorlardı 19 yüzyılın ortalarında Louis Pasteur, bakterilerin yalnız çürüyen maddelerde değil her yerde bulunduğunu, üstelik çürümenin sonucu değil nedeni olduğunu kanıtladı Aynca bazı

bakterilerin çeşitli hastalıklara yol açtığını açıklaması biyoloji araştırmalanna yeni bir yön verdi Böylece biyologlar insan, hayvan ve bitkilerin yalnız sağlıklı yapilanm değil, hastalıklı bölümlerini de mikroskopla incelemeye başladılar Aynı dönemde kimya ve fizik bilimlerinin gelişmesi de Canlıların vücudundaki kimyasal ve fiziksel değişikliklerin incelenmesine yardımcı oldu

Bitki ve hayvan yapilannın mikroskopla incelenmesi, canhları yapilanna göre sınıflarıdırma düşüncesinin de esin kaynağıdır 17 yüzyılda İngiliz doğa bilimci John Ray çiçekli bitkileri çeşitli familyalar içinde topladı; hayvanları da parmakları ile dişlerinin yapısına ve düzenine göre sınıflarıdırdı 18 yüzyılda İsveçli botanikçi Carolus Linnaeus, dünyanın her yanından topladığı bitki örnekleri arasındaki akrabalık ilişkilerini tanımlayarak bu sınıflarıdırma çalışmalannı bilimsel temellere oturttu Bitki ve hayvanları önce sınıf denen büyük gruplara ayırdı; sonra her sınıfın içinde

daha küçük gruplar olan takımları, takımların içinde familyalan, familyalann içinde cinsleri ve nihayet her cinsin türlerini tek tek belirledi Canhları önce Latince cins adı, sonra bütün öbür canlılardan ayıran tür adıyla adlandırma sistemi de Linnaeus'un buluşudur
Hayvan ve bitki fosillerinin incelenmesi bir yandan paleontoloji gibi yeni bir biyoloji dalının doğuşuna, bir yandan da Başlangıcı Eski Yunan düşünürleanne kadar uzanan evrim düşüncesinin pekişmesine yol açtı Bulunan fosiller, hayvan ve bitkilerin milyonlarca yıldır çeşitli değişiklikler geçirerek bugüne kadar ulaştığını ve aralannda önemli yapısal farklar olan birçok hayvanın aynı atadan türediğini gösteriyordu 19 yüzyılın başlarında Fransız bilgin JeanBaptiste de Lamarck, bu olguyu açıklamak için, çevre koşullarına

uyum sağlamak üzere kazanılan yeni özelliklerin kuşaktan kuşağa aktanldığını öne sürdü Lamarck'tan 50 yıl kadar sonra da İngiliz doğa bilgini Charles Danvin, evrimin bir "doğal seçme" sürecinin sonucu olduğunu, ancak doğaya en iyi ayak uydurabilen canhların soyunu sürdürdüğünü açıklayarak evrim kuramını oluşturdu

Lamarck ve Danvin'in çalışmalan, bilim adamlarını kalıtım ve çevre etkenlerini incelemeye yöneltti Bir türün bütün ayırt edici özelliklerinin kuşaktan kuşağa nasıl aktanldığını ilk kez 1866'da Avusturyalı keşiş Gregor Mendel bezelyeler üzerinde yaptığı çalışmalarla açıkladı O zamanlar pek ilgi çekmeyen bu çalışma, kalıtımdan sorumlu olduğu sanılan kromozomların mikroskopla görülmesinden sonra büyük önem kazandı 20 yüzyılın başlarında, kalıtsal bilgiyi yeni döllere aktaran hücre bileşenlerinin

kromozomlar değil genler olduğu kanıtlarıdı Daha sonra, hücreye bu kalıtsal bilgiyi nasıl değerlendireceğini ve ne zaman, hangi proteini bireşimlemesi gerektiğini bildiren DNA'nın (deoksiribonükleik asit) yapısı açıklarıdı Bütün bu aşamalar genetiğin doğuşuydu Bugün, yaşamın sırlarını adım adım çözen genetik ve moleküler biyoloji ile doğal kaynakların tükenmesini ve çevre kirliliğini önlemeyi amaçlayan çevrebilim biyolojinin en ağırlıklı dallarıdır

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.