![]() |
İncili Çavuş |
![]() |
![]() |
#1 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() İncili Çavuş16 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Elçilik göreviyle İran'a gönderildiği de rivayet edilmektedir ![]() ![]() ![]() Bunun için de Tomarza yakınındaki bu köyün adı İncili olarak değiştirilmiştir ![]() ![]() Kavuğundaki inci süsü taşıdığı için bu adı aldığı rivayet edilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() GÜZEL BİR CEVAP İncili Çavuş, birkaç sene hizmet-i padişahide bulunduktan sonra mezuniyet alarak, memleketine gitmiş ![]() Orada o zamanlar müsellim namı verilen, Kaymakam-ı Kaza'nın zalim, mütekebbir, muharib bir adam olup, halkı türlü türlü işkence ve mezalim ile soymakta, kasıp kavurmakta olduğunu görmüş ![]() Bir gün ziyaretine gelmiş olan mu'teberan ve eşraf-ı mahalliyeye : "Bu zalim müsellim için neden valiye şikayet edip, tebdil ve tahvili zımnında çalışmıyorsunuz? " diye sormuş ![]() Onlar da: "Efendim, faidesi yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() İncili, "Böyle sükut edip oturmak olmaz ![]() ![]() ![]() ![]() Müsellim bunların gittiklerini haber alınca, aaafiyyeti derhal Vali'ye iş'ar ve ihbar eylemiş ![]() ![]() İncili ve rüfekası Merkez-i Vilayete vasıl olduklarının ertesi günü, doğruca Valinin ziyaretine gitmişler ![]() ![]() Vali misafirlerini huzuruna kabul edip, hürmet ve iltifat göstermiş ve oturduklarını müteakip ilk söz olarak: "müselliminiz ne haldedir? İnşallah rahat ve afiyettedir ![]() ![]() ![]() ![]() İncili ve rüfekası valinin bu sözlerine karşı: "Efendim, yanılıyorsunuz! Bu adam zalim, gaddar, cahil, muharrip bir adamdır" demeye cesaret edememişler ve şaşırıp bakakalmışlar ise de, İncili heyet namına derhal söze başlayarak: "Evet efendimiz, müsellimimiz buyurduğunuz gibi, hatta daha fazla bile muktedir ve müstakim bir zattır ![]() ![]() memleketimize cidden hizmette muvaffak oldular ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şimdilik bu kadar istifade kifayet eder ![]() ![]() ![]() ![]() Bu cevaba karşı Paşa gülerek, müsellimi diğer bir mahale nakil ve tahvil ile o kazanın başından bu belayı kaldırmıştır ![]() müsellim: Zamanın mülkiye kaymakamı, nahiye müdürü mütekebbir: Kibirli muharib: Savaşçı mu'teberan: İtibarlı, şerefli eşraf-ı mahalliyeye: Mahallenin eşrafına azimet eylemek: gitmek rüfeka: refakatçiler, yanındakiler ![]() mumaileyhten: Adı geçen adamdan Memalik-i Osmani: osmanlı memleketleri müstefid oldu: İstifade etti --------------------------- ELLİ DEĞNEK Bir gün padişah-ı zaman, musahibi(1) bulunan İncili Çavuş'a hitaben: "Sen artık ihtiyar olmaya başladın ![]() ![]() ![]() ![]() Memleketin her tarafında dolaş, senin yerini tutacak bir adam bul getir" Demiş ve Çavuş da bu emre binaen seyahate çıkmış idi ![]() Anadolu'da bir çok şehir ve kasabalarda dolaştıktan sonra, Adana vilayetinde bir köye varmış ve oradaki imamın hanesine misafir olmuş ![]() İmamın gayet nekre-gu(5) , hazır cevap, tam padişahın istediği gibi bir adam olduğunu gördüğü cihetle, onu "zihnen" beraber götürmeye karar vermiş ve fakat bir kere daha imtihan etmek fikrine düşerek demiş ki: "imam efendi, benim tabiatım gayet fenadır ![]() hiçbir top sesi işitmemiş, barut kokusu duymamış olmasını isterim ![]() Sende böyle yatak var mıdır?" İmam efendi derhal cevap vermiş: "Sayenizde vardır efendim ![]() ![]() Bir müddet sonra yatma zamanı gelince imam bir yatak getirip sermiş ![]() Sonra uzun bir kamış getirerek yatağın yanına koymuş ![]() "Hoca bu kamış ne olacak?" Hoca: "Efendim sizin gibi erbab tabiatta bir misafir geldiği zaman böyle bir yatak ister ise, işte bu yatağı sererim ![]() ![]() ![]() ![]() Ertesi gün İncili imamı karşısına alıp kendisinin gibi olduğunu, padişah tarafından bir nedim(6) aramak üzerine memur edildiğini, onu beraberce İstanbul'a götüreceğini söylemiş ve imamdan muvafakat cevabını aldıktan sonra: "Fakat seninle bir mukavele yapacağım ![]() ![]() ![]() ![]() İncili imam ile beraber İstanbul'a vasıl olup saray-ı hümayuna gelince, doğruca huzura çıkıp, kendi gibi birini bulup getirdiğini arz etmiş ![]() ![]() Padişah imamla görüşerek, onun hakikaten değerli, nedim olmaya layık ve şayeste(9) bulunduğunu görüp memnun olmuş ![]() "Benden ne istiyorsan iste bakayım" demekle, hoca: "Efendimizin sağlığını isterim" cevabını vermiş ![]() ![]() "Hayır, başka bir şey iste" demiş ve hoca da: "Efendim, ferman buyurunuz da bana elli değnek ursunlar, bunu isterim" Bu garip talepten düçar-ı hayret(10) olan padişah: "Hoca bu nasıl şey? İsteyecek başka bir şey bulamadın mı? Para iste, ihsan iste" demiş ise de hoca talebinde ısrar ile: "Ben elli değnek isterim, başka bir şey istemem, madem ki istediğimi vereceksiniz, ferman buyurunuz da bana elli değnek ursunlar" demiş ![]() Padişah bunda herhalde bir mana olduğunu hissederek, hocaya elli değnek vurulmasını emretmiş ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Efendim, İncili Çavuş kulunuz ![]() ![]() ![]() Orada hazır bulunan ve bu mukaveleyi istemiş olduğu cihetle, imamın değnek talebinde bulunmasını hayretle temaşa eden İncili, derhal savuşmak istemiş ise de, padişahın işaretiyle kaçmasına meydan verilmemiş ![]() ![]() 1: sohbet eden, arkadaş 2: yerine getirme 3: ölürsen(kısaca) 4: uygun bir süre 5: gülünç şeyler anlatan, komik 6: meclis arkadaşı 7: bağış 8: ikiye bölen 9: yaraşır, uygun 10: hayrete kapılmış 11: ortak --------------------------- MİNAREYİ KESERİM HA! Divanenin biri her nasılsa tımarhaneden firar ederek, doğruca Süleymaniye Camii şerifinin minaresine çıkmış ![]() -Haydi hazır ol! Tevbe ve estağfir et, seni buradan aşağıya atacağım ![]() ![]() Divanenin beline sarıldığını gören müezzin, korkusundan tir tir titremeye başlamış ve kendisini kurtarmak için, derhal hatırına divaneyi aldatmak hususu geldiğinden, demiş ki: -Peki efendim, beni aşağıya atmayı arzu ediyorsanız atınız ![]() ![]() ![]() ![]() -Öyle ise ne yapalım? -Müsaade ediniz de ezanı okuyup bitireyim ![]() ![]() -Pek ala! Haydi çabuk ol ![]() Divanenin bu muvafakatı üzerine müezzin ezanı okumaya başlar ![]() -Allahu ekber, Allahu ekber ![]() ![]() -Bu ezan ne kadar uzun sürdü, çabuk bitir, işim var gideceğim ![]() -Peki efendim, işte bitiyor ![]() ![]() -Bitti mi? -Şimdi bitiyor, biraz sabredin ![]() Müezzin bu süratle ezanı okumaya ve istimdad (imdat) etmeye devam eder ![]() ![]() Yukarıda divane ile müezzinin bulunduğunu görürler ![]() -Haydi minareye çıkalım ![]() -Biz çıkıncaya kadar deli müezzini atar ise? Bir üçüncü: -Hem de atar, bizim yukarıya çıktığımıza şüphesiz kızar ![]() -O halde ne yapalım? -Bunun çaresini bulup deliyi aşağıya indirelim ![]() O sırada oradan geçmekte olan İncili Çavuş, gördüğü bu telaşlı kalabalığın yanına gelerek, ne için toplanmış olduklarını sorar ![]() ![]() -Siz telaş etmeyiniz, divaneyi ben şimdi aşağıya indiririm ![]() -Sakın minareye çıkayım deme, sonra felaket olur ![]() ![]() -Merak etmeyiniz, merak etmeyiniz, minareye çıkacak değilim ![]() ![]() İncili derhal cebindeki ufak çakıyı çıkarıp açarak, minarenin dibine gelmiş ve divaneye hitaben bağırmış: - Hey oradaki adam bana bak! Deli aşağıya bakarak: - Ne istiyorsun be? - Haydi aşağıya in bakayım! - İnmeyeceğim işte! - İnmeyecek misin? Sonra fena olur ![]() - Ne olacak, ben senden korkmam ki ![]() ![]() ![]() - Ne mi olacak? Şimdi şu çakı ile minareyi dibinden kesip, devireceğim ![]() ![]() ![]() - (telaşla) Rica ederim, sakın yapma! - Öyle ise çabuk aşağıya in ![]() - İşte geliyorum ![]() Divane, müezzini bırakıp minareden koşarak aşağıya iner ve ahali tarafından tımarhaneye geri götürülür ![]() alıntıdır ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|